kendin hakkında bir gerçek bırak
başlık "parıldayan yıldız" tarafından 17.08.2023 22:39 tarihinde açılmıştır.
121.
ben çok kolay sinirlenirim. aşırı gerçek.
devamını gör...
122.
ben çok kolay.. neydi la unuttum. aşırı gerçek.
devamını gör...
123.
size ne benim gerçeklerimden! bırakmıyorum işte.
devamını gör...
124.
yanlış bir şey yapmaktan korktuğu için hiçbir şey yapmayan ve asıl yanlışını da hiçbir şey yapmayarak yapıyor olan bir gerizekalıyım.
aşırı gerçek.
aşırı gerçek.
devamını gör...
125.
i am not in danger
i am the danger
devamını gör...
126.
yalnızım, kankam yok, sözlük yancım yok, arkadaş görünümlü şakşakçım yok. yok işte.
iyi ki yok.
iyi ki yok.
devamını gör...
127.
biz de deriniz.
devamını gör...
128.
her şeyim var ama hiçbir şeyim yok.
devamını gör...
129.
bu kadar da gerizekalılık fazla değil mi efoliciim?
devamını gör...
130.
baba olduktan sonra aşırı ciddi bir adam oldum ya ben.
devamını gör...
131.
hepimiz bunun farkındayız: bu yaşamın, keşmekeşin, bu hengamenin aslında ne kadar boş ve anlamsız olduğunun. her şey bir oyun gibi; yaşam dediğimiz bu süreç, bizi oyuna tutkuyla bağlanmaya, kendimizi kaybetmeye zorluyor sanki. iş yerinde ihtirasla, kıskançlıkla çalışan birinin zihniyeti beni dehşete düşürüyor. onun bana nefretle bakması değil, asıl aklımı meşgul eden, bir insanın dünyayı bu kadar sahiplenmesi ve dert edinmesi. bu, şaşılacak bir şey değil mi? gerçekten, bakınız lütfen! bu bir aldatmaca! bizler, istenileni yapan, uyuşturulmuş birer robottan farksızız. mutluluklarım, beğenilerim, sevgilerim ve tutkularım; hepsi ipotek altında. bana verilen kadarını seviyor, küçücük bir hayal dünyasında debeleniyorum. sıradan olmak uğruna; ege'de bir yazlık, güzel bir araba ve bir eş hayal ediyorum. çünkü 'çok bilenler' bize, feraha erişmenin yolunun bu olduğunu söylüyorlar.
hata yaparak büyümedim ben. hata yapma hakkım hiç olmadı. geldiğim yere -ki ne konum!- bir dizi tesadüf sonucu vardım. yanlış kararların yaratacağı kötü sonuçlardan korkarak büyüdüm. göğsüme bastırdığım, başkalarının mutluluğuydu ve ben her nefes aldıkça o mutluluk benimle büyüdü. empati yapmaktan bazen kendimi unutuyorum. kötü olmak mı? asla! çünkü herkesin bizi sevmesi gerekiyor; kötü bir adam olarak anılmak, toplum tarafından hoş karşılanmaz.
şimdi her şey daha net. iyi biri olmak, aslında zararsız biri olmakla eşdeğer. ama kendime verdiğim zararı nasıl açıklayacağım? hayat, beni kendimden uzaklaştırıyor. kendimi arıyorum; ama uzaklaştıkça, bulmak daha da zorlaşıyor. zaman geçtikçe değişiyorum ve özümü kaybediyorum.
birbirimize üstünlüğümüzü kanıtlamak için meslek ve mevkileri kullanıyoruz. mevkiler, insanların isimlerinin önüne geçiyor ve onları aşmak imkansızlaşıyor. bu, garip bir durum. kime sorarsanız, güvensizlikten ve insana olan inançsızlıktan şikayet edecektir. oysa insan, kendisine bir an olsun sormaz mı: “ben ne kadar güven veriyorum?” adaletten söz edenler, gücü ele geçirdiklerinde etraflarına ateş saçıyorlar.
hayat saçma. vallahi, bu dünyaya takılı kalmak manasız. mutluluğu öyle yüksek bir yere koymuşuz ki, gözümüzde ulaşılmaz hale gelmiş. kendi ellerimizle, erişilmesi neredeyse imkansız bir hedef yaratmışız. mutlu olmak için, midemizde kelebeklerin uçuşmasını, ayaklarımızın yerden kesilmesini, kendimizi kaybetmeyi bekliyoruz.
ama ben, şu anda varım. anı yaşamak istiyorum. bir gün başımı alıp buralardan gidebilmeliyim. hata yapma hakkım olmalı. sevimsiz bir insan da olabilirim. bir gün aşık olabilir, gerekirse acı çekebilirim. hep güçlü olmak zorunda değilim. birileri de bir gün beni idare edebilmeli. bana iyilik yapma hakkını başkalarına verebilmeliyim.
hata yaparak büyümedim ben. hata yapma hakkım hiç olmadı. geldiğim yere -ki ne konum!- bir dizi tesadüf sonucu vardım. yanlış kararların yaratacağı kötü sonuçlardan korkarak büyüdüm. göğsüme bastırdığım, başkalarının mutluluğuydu ve ben her nefes aldıkça o mutluluk benimle büyüdü. empati yapmaktan bazen kendimi unutuyorum. kötü olmak mı? asla! çünkü herkesin bizi sevmesi gerekiyor; kötü bir adam olarak anılmak, toplum tarafından hoş karşılanmaz.
şimdi her şey daha net. iyi biri olmak, aslında zararsız biri olmakla eşdeğer. ama kendime verdiğim zararı nasıl açıklayacağım? hayat, beni kendimden uzaklaştırıyor. kendimi arıyorum; ama uzaklaştıkça, bulmak daha da zorlaşıyor. zaman geçtikçe değişiyorum ve özümü kaybediyorum.
birbirimize üstünlüğümüzü kanıtlamak için meslek ve mevkileri kullanıyoruz. mevkiler, insanların isimlerinin önüne geçiyor ve onları aşmak imkansızlaşıyor. bu, garip bir durum. kime sorarsanız, güvensizlikten ve insana olan inançsızlıktan şikayet edecektir. oysa insan, kendisine bir an olsun sormaz mı: “ben ne kadar güven veriyorum?” adaletten söz edenler, gücü ele geçirdiklerinde etraflarına ateş saçıyorlar.
hayat saçma. vallahi, bu dünyaya takılı kalmak manasız. mutluluğu öyle yüksek bir yere koymuşuz ki, gözümüzde ulaşılmaz hale gelmiş. kendi ellerimizle, erişilmesi neredeyse imkansız bir hedef yaratmışız. mutlu olmak için, midemizde kelebeklerin uçuşmasını, ayaklarımızın yerden kesilmesini, kendimizi kaybetmeyi bekliyoruz.
ama ben, şu anda varım. anı yaşamak istiyorum. bir gün başımı alıp buralardan gidebilmeliyim. hata yapma hakkım olmalı. sevimsiz bir insan da olabilirim. bir gün aşık olabilir, gerekirse acı çekebilirim. hep güçlü olmak zorunda değilim. birileri de bir gün beni idare edebilmeli. bana iyilik yapma hakkını başkalarına verebilmeliyim.
devamını gör...
132.
enayiyim.
devamını gör...
133.
kötüyüm. ruh hali olarak değil, karakter olarak. bu beni üzmüyor da. kötüyüm sadece
devamını gör...
134.
135.
ota bokan kırılabilen ve ota boka mutlu olabilen biriyim.
devamını gör...
136.
hayatımdan birtakım nedenlerle çıkardığım birine ölse dönüp bakmam. vicdan azabı da çekmem.
devamını gör...
137.
karda yürürüm izimi belli etmem.
çünkü dönüp gezdiğim yerleri elimle düzeltiyorum.
(bkz: bütün sırrı bozdum)
çünkü dönüp gezdiğim yerleri elimle düzeltiyorum.
(bkz: bütün sırrı bozdum)
devamını gör...
138.
*herhangi bir işte başarılı olduğumu hissedersem ve bir de üstüne bunu dillendirirsem kısa süre sonra o işte sıçıp sıvarım. özgüvenim yerle bir olur.
*bunu kimselere söylememişimdir. genelde yok be hiç umrumda olmaz derim ama takdir edilmekten epey hoşlanırım.
*berber koltuğundan nefret ederim. berber muhabbetinden daha da nefret ederim.
*sözlerim var köprüleri geçirmez.
*bunu kimselere söylememişimdir. genelde yok be hiç umrumda olmaz derim ama takdir edilmekten epey hoşlanırım.
*berber koltuğundan nefret ederim. berber muhabbetinden daha da nefret ederim.
*sözlerim var köprüleri geçirmez.
devamını gör...
139.
her zaman bildiğimi okurum, pişman olacağımı bilsem bile.
sırf nasıl bir şey olduğunu denemek için bile o pişman olacağımdan emin olduğum şeyi yapabilirim.
sonra pişmanlığımı paşa paşa yaşarım, gidip farklı pişmanlıklarla dolu deneyimler bulurum.
bu ışıltısız hayatı ben seçtim.
sırf nasıl bir şey olduğunu denemek için bile o pişman olacağımdan emin olduğum şeyi yapabilirim.
sonra pişmanlığımı paşa paşa yaşarım, gidip farklı pişmanlıklarla dolu deneyimler bulurum.
bu ışıltısız hayatı ben seçtim.
devamını gör...
140.
meme severim.
insanlardan pek hoşlanmam.
kendimi belli bir statünün üstünde görüyorum, muhtemelen dış görünüşümün çocukluktan beri insanlar tarafından övülmesi nedeniyle biraz megaloman bir tavrım var.
ayrıca kendimin bile düşünmekten korktuğu şeyleri herkesin suratına söyleyebilecek kadar ''g''üven ''ö''zveri ''t''ecrübe sahibiyim. biraz da salaklık var.
insanlardan pek hoşlanmam.
kendimi belli bir statünün üstünde görüyorum, muhtemelen dış görünüşümün çocukluktan beri insanlar tarafından övülmesi nedeniyle biraz megaloman bir tavrım var.
ayrıca kendimin bile düşünmekten korktuğu şeyleri herkesin suratına söyleyebilecek kadar ''g''üven ''ö''zveri ''t''ecrübe sahibiyim. biraz da salaklık var.
devamını gör...