kitap okumak

ben ona kitap okumak demiyorum. yeni dünyaya giriyorum diyorum. her kitabın yeni bir dünya olduğunu düşünüyorum. 50 yıllık başarısını yazan bir yazarın kitabını okumanın sadece bir kitap okuma olarak tanımlayamam başka bir dünyaya yolculuk etken diyebilirim.

okuduğunuz kitabın içine girersiniz.kahramanların yanındasınızdır.kitap akıcı ise ve karakteri sevdiyseniz o evrendesiniz artık.

herkesin ve her şeyin sahte geldiği bu gerçek dünyada daha samimi duygular hissettiren eylem.

çok sevdiğim bir alıntı var zülfü livaneli'den; "doğrudur; kitap okumak karın doyurmuyor. ancak karnı tok, beyni boş adamlardan çektiğimiz kadar hiç kimseden çekmedik"

kitaplar insanı sanki elinden tutup da bambaşka dünyaya çeker, karakterlerin hayatına bir yerden girer ve zamanı gelince o dünyadan kapağı kapatarak çıkarsınız. iyi bir kitap size acıyı da tattırabilir sayfaları arasında, mutluluğu da. hiç mi okurken bir kitabı varmadı çevirmeye eliniz son sayfayı, hiç mi düşünmediniz karakterlerin sizden sonrasını, hi mi bitirmenin hüznü sarmadı bir yanınızı.

ufkunuzu genişletebilmenin böylesine ucuz ve kolay başka bir yolu daha yok.

yeni dünyalara bir bir girip çıkmaktır . karakterlerle empati yapmak , hayatı sorgulamak , bazen bitsin diye uykusuz kalmaktır . lakin iyi bir kitap okuma alışkanlığı için kişilere doğru kitap önerilmelidir kişinin sevdiği konular göz önüne alinmalıdır şahsen ben düzenli kitap okumaya geç başladım yanlış kitap önerileri yüzünden. kendimi bulduğum kitaplarla karşılaştıkça daha da bağlandım kitaplara. bu nedenle eğer bir insanı kitap okumaya yönlendirmek istiyorsanız ona doğru kitabı önerin kitap okumaya yönlendirmek yerine kitaplardan soğutmayın.

kendini geliştirmenin en kolay yollarından biri olduğunu düşünüyorum. yeni dünyalar keşfetmenin yanı sıra kendini de keşfetmek olduğunu düşünüyorum. 6. sınıftan beri okuyorum ve 10. sınıfta olmama rağmen 70 kitap bitirdim ve gayet güzel bir alışkanlıktır.

kitap ruhumuzu doyurur. bir insandan daha değerlidir. o insan çekip gider ama kitap gitmez. her zaman rafındadir. onu ne zaman görmek istersen elini uzatmak yeterlidir. elini geri çekmez ve o da senin elini tutar. sana yalan söylemez. sana ihanet etmez. sana bir sürü yeni karakter ile tanıştırır.

(bkz: gelecekteki sevgiliye not)

bana kitap okur musun? istersen ben de sana okurum. *

uyumadan önce bendenize yapılmasını istediğim eylem.

yerinden kalkmadan başka bir şehre, ülkeye, gezegene, galaksiye gitmektir.

bazen ölülerle bir iletişim şeklidir. yazının bulunmasından bu yana geçen 5000 senelik insanlık külliyatından feyzler almaktır. bir nevi zamanda yolculuğun muhteşem gizi ve gizemidir.

hayvanları çok iyi tanırım. bizden tek farkları söylemek istediklerini dilleriyle anlatamamalarıdır. yoksa hissiyatımızdan vahşiliğimize kadar onlarla hiç bir farkımız yok. zira biyolojiye göre de böyledir bu iş.
fakat işte, 5000 yıl önce bir çılgınlık etmiş ve yazıyı bulmuşuz. kendimize yaptığımız en büyük iyiliktir bu insanlık olarak. doğaya tahakküm gücümüzün en önemli parçasıdır.
21. yüzyılda henüz bir kalite doğmadı. hem toplumsal, hem de bireysel yaşamların muhteşem kalite anahtarıdır kitap okumak.

gerçi okursanız ekime, okumazsanız aziz nesin'e.

hayatında tek bir kitap bile okumadan ölen kişi hayata tek bir pencereden bakarak ölür. okuduğun her kitap sende yeni bir pencere açar. her kitapta, farklı insanların düşünüş biçimleriyle düşünür, kendinizi kitaptaki karakterlerden birinin yerine koyarsınız ve duygularınız o karakterin duygularıyla orantılı olarak değişir. hayatında kaç kitap okuduysan o kadar pencere açmışsındır kendine. umarım herkes hayatında en az bir farklı pencereden daha bakarak ölür...

şu bir gerçek ki birçok insan tarafından sözde yapılan bir eyleme dönüşen eylem...
şöyle ki; kitabın içeriğinden çok adı ve fotoğrafı önemlidir artık, okuduklarınız değil altını çizip beğeni topladığınız atarlı cümleler kıymetlidir, ufkunuzu genişletmek mi aa daha neler, en önemlisi hangi filtrelerde kelimelerin daha iyi göründüğüdür.

bunların dışında gerçekten azınlık olarak kalabildiyseniz pek de söylemeye gerek yok başlı başına yepyeni bir dünyaya açılan en minik geçittir bu eylem...

kelime dagarciginizin gelismesini saglar ve kendinizi daha iyi ifade etme olanagi bulursunuz. ayrica zaman icinde hizli okuma yetisi de kazandirir.
universite sinavlarina hazirlandigim siralarda, ders calismaktan yoruldugumda roman okurdum. bu sayede sozel sorulari okuma ve anlama hizim oldukca gelismisti. sinava hazirlanan genclere tavsiyem olsun.

beynin sağ ve sol lobunu aynı anda çalıştırdığı için çok faydalı olan eylem. özellikle roman okumak.

bazılarının cv'lerinde "hobileriniz" kısmına yazdığı eylem.
benim içinse yepyeni dünyalara açılan kapı.

eskiden pek sevmezdim kitap okumayı. başladığım kitabı hep yarım bırakırdım şimdi ise elinden bırakmıyorum.

hiçbir harekette bulunmadan hayal gücünüzle çıktığınız yolculuk. bu yolculukta normal hayatınızda yaşama şansı neredeyse hiç bulamayacağınız birçok olayı yaşayıp, hiç hissetme şansı bulamayacağınız duyguları hissedebilirsiniz. bazen kitaptaki kahraman olursunuz olayları siz yaşarsınız bazen de olayların olduğu yerde dışarıdan izleyen birisi olursunuz bu tamamen yazarın anlatım diline bağlıdır. kısacası kitap okumak tek bir hayat içinde birçok hayatı yaşama şansı bulmak demektir.

bir kitabı daha iyi okuyabilmek ve de eğlenmek için yapılan eylem

kafanın rahat ve boş anında yapılması gereken belli bir konsantrasyon isteyen aktivite.

sadece kendin ve okuduğun kitabın olduğu bir dünyanın içerisinde olmak, gereksiz insanlara zaman harcamak yerine seni geliştiren, öğreten ve seni yalnız bırakmayan eylemi gerçekleştirmektir.