kitapların pahalı olduğu gerçeği

pahalı olan kitap değildir. bilgidir.
o bilgiye sahip olmanın bir bedeli olmalıdır. maddi ya da menfi ama illaki bir bedel ödenmektedir. bazen tecrübe de denir. bazen bir kitap . herhalukarda bilgiye ulaşmak için illa bir çaba emek ya da bedel şarttır.

kütüphanelerin yaygınlaşması ve sosyal ortamlar haline dönmesi gerektiğini düşünüyorum. eskiden kütüphane kurmak ve istifçilik yapmayı çok severdim ancak büyüdükçe gördüm ki tekrar okumak istemediğim bir kitabı elimde tutmanın bana hiçbir katkısı yok. o günden sonra okuduğum bütün kitapları dağıtmaya başladım bunun maddi etkisi daha fazla oldu bana gerçi çünkü hem kitabı satın alırken hem de okuduktan sonra kargo ile gönderirken ücret ödüyordum. o nedenle şart koydum kitabı okuyan kişi başkasına verecek ve güzel bir döngü oluşacak.

benim gibi istifçi okur tipindeki insanları çok üzen bir durumdur.

ama sanırım türkiye şartlarında çok da önemsenmiyor. elbette test kitaplarının, yardımcı ders kitaplarının pahalanması dikkat çekip tepki topluyor ancak diğer kitaplar birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duydukları şu zamanlarda ötekileştirilip yalnız bırakıldılar.

kendime ait kocaman bir kütüphanem var. hepsi özenle seçilmiş ve türkiye’nin farklı şehirlerinden alınarak birer hikaye iliştirilmiş altı bin kitap. ve sayı altı binde kaldı uzun zamandır. çünkü kitaplar artık çok pahalı. sadece belli başlı kitapları satın alabiliyorum artık. merakla beklediğim bir kitap ya da çok sevdiğim bir yazarın yeni kitabı çıkarsa kütüphanem biraz daha büyüyor. o kadar.

benim için kitapların pahalanmasının yarattığı ikinci bir sorun daha var. çalıştığım okulda öğretmenler odasında hayat pahalılığı üzerine çok gergin sohbetler dönüyor. ben genelde bu sohbetlere katılan biri değilim. ancak bir gün şöyle bir sohbet geçti benimle diğer öğretmen arkadaşlar arasında:

beden eğitimi öğretmeni: arabayla gelmiyorum artık okula. benzin çok pahalı.
almanca öğretmeni: bebek bezleri de çok pahalandı. ikizler yüzünden bizim için çok zor oluyor.
biyoloji öğretmeni: geçen gün market alışverişi yaptım sekiz yüz lira tuttu ve hiçbir şey almadım neredeyse.
insanolunbiraz: kitaplar da çok pahalı, istediğim kitapları alamıyorum.

benim bu cümlemi uzun bir sessizlik takip etti, sonra dönüp borsadaki iner misin çıkar mısın eğrisini konuştular. hayat tuhaf işte. kitap fiyatlarını dert etmeyen öğretmenlerle dolu. tabii ki dert etmeyebilirler bunu ama en azından benim acımı paylaşabilirlerdi.

200 sayfalık okuma kitabı nasıl 60 tl olabilir biri açıklasın bana

kitap okumayanlar için öneminin olmadığı acı durum

kitabın bir lüks olup olmadığı tartışılır elbet.
domatese, pirince yani genel anlamda yiyecek ve içeceğe gelen zam insanları etkiliyor aç bırakıyor.
e benim ruhum aç arkadaş. o ne olacak...
kütüphaneler var, pdf var.
ama elimizden alınan bir kitapçı gezip, hoşumuza giden kitapları keyfimizce alma lüksü var.
bana lükslerimi geri verin, domates yemeden de yaşarım.

şahsen içinde bende bulunmak kaydıyla kitap kurtlarını çok üzen bir durum.

daha bir sene önce pahalı dediğim kitapları yaklaşık 30 tl ye alıyordum şimdi en ucuz kitaplar o fiyatta. ve kendi kitaplığımı büyütmeyi sevdiğim için bu durum beni gerçekten çok üzüyor.

bir şeyin fiyatını değiştirecek olsaydım bu net bir şekilde kitap fiyatları olurdu. hem okuyun diyorlar hem de kitapların fiyatları zirve
gel de sorgulama yaşantını*

bu yüzden asla satın almıyorum ve kütüphanelerden ya da e-booklardan yaralanıyorum. pahalı diye kitap okumamazlık yapmak bana göre değil. alternatif yollar bulmak şart. ilerde daha da pahalı olacak, kitap okuyanlar olarak kitap edinme yolunuzu şimdiden seçin derim.

sadece kitapların mı? diye sordurur.

şuan pahalı olmayan bir şey söyleyin? herşey pahalı ama kitapların pahalı olması da çok üzücü. internetten okumak veya dinlemek kitaba dokunup kokusunu duyarak okumaya benzemiyor. aynı tadı asla ama asla veremez. benim fikrim bu.

son zamanlarda ki fiyatlar beni resmen çılgına çeviriyor. mağazaya gidiyorum sıradan bir polisiye 80 tl olmuş seksen ! önceki fiyatı 35 tl iken. bütün kitapların şimdiki fiyatlarını görünce eskiyi hatırlayıp deliye dönmemek elde değil. (bkz: bundan bir kaç ay önce 90 tl olan ciltli sherlock holmes bütün hikayeler kitabı 250 tl olmuş 250 !!)

dün akşam yazar bir arkadaşla oturduk, ağustos sonuna doğru yeni kitabını piyasaya sürecek.
yayın eviyle haziran'da 50 tl'den imzaladığı sözleşmeyi, 2 gün önce arayıp 60 lira olarak güncellemişler.
kağıt euroyla arkadaşlar, yapacak bir şey yok.
ülkede ucuz hiç bir şey kalmadı.

bu ülkede okumak bile dert.

yine de alıyorum. okumaktan geri duramam.

kuran ı kerim alın. tek kitap ve her şey yazıyor içinde. hem ucuz.

+dünya klasiklerine başlamak istiyorum hocam, günah mıdır?

-be allahın adamı, peki islam klasiği olan kuranımızı okudun mu? her şey bu mücella kitapta geçer...

kısa zaman öncesine kadar kitaplar yurtdışına göre acayip ucuzdu, ama öyle böyle değil. son 2 yılda ne olduysa oldu.

maalesef hükümetin hatalı politikaları yüzünden fırlayan enflasyon ile yurtdışı kaynaklı gelişmelerden oluşan olumsuzluklar yüzünden kitap fiyatlarının füze gibi fırlamasına sebep oldu. bu yüzden bir süre kitap alamamıştım. ülkem için üzücüdür.

2. el kitap alımına yönelten durumdur. hatta bazen epub olarak kitap indirdiğim bile oluyor.