541.
bazen rahatlamaktır. hiçbir sebebi yokken veya bilincinizle çözemediğiniz bir sebepten gerginsinizdir ve rahatlayamazsınız. türlü türlü şeylerle rahatlamaya çalışsanız da bu gerginlikten tam olarak kurtulamazsınız. yaptıklarınız belki gergin olduğunuz süreci kısaltıyordur ama, şak diye durduramasa da. bir zaman sonra gider o gerginlik. gene aslında neden/nasıl geçtiğini tam çözemezsiniz. belki bu "süreç" olgusuyla belli hastalıklar arasında bir korelasyon kurabiliriz. yani üşütürsünüz ve ne yaparsanız yapın o hastalık en az 1-2 gün sürecektir. aldığınız ilaçlar, vitaminler vs. süreci kısaltabilir ve hastalığınızın şiddetini azaltır veya kontrol altında tutar. ama bu yine de tecrübe etmeniz gereken bir süreçtir. öyle şak diye çözüp iyileşemezsiniz.
ben bunu yaşıyorum en azından, zaman zaman. hop diye bir gerginlik çöküyor üstüme bazen. bir süre sonra da kendiliğinden gidiyor.
ben bunu yaşıyorum en azından, zaman zaman. hop diye bir gerginlik çöküyor üstüme bazen. bir süre sonra da kendiliğinden gidiyor.
devamını gör...
542.
ülke yönetmek. en iyi ülke bile hiçbir zaman zirvede sabit kalamaz bir süre normal hayat şartlarına gelen ülke bir süre sonra yine kaosa doğru yol alır. he ingiltere gibi kaosu diğer ülkelere transfer edersen sana uğrayacak zaman bulamaz o ayrı konu tabi.
devamını gör...
543.
şiir yazmak.
türkiye'de çoğu kişi yazabiliyor ama çok azı insanlara duygularını okutabiliyor. bir kelimeyi söylemek kolay ama onu diğer kelimelere ortak etmek kolay değil.
türkiye'de çoğu kişi yazabiliyor ama çok azı insanlara duygularını okutabiliyor. bir kelimeyi söylemek kolay ama onu diğer kelimelere ortak etmek kolay değil.
devamını gör...
544.
devamını gör...
545.
susmak
devamını gör...
547.
büyümek, yani olgunlaşmak.
devamını gör...
548.
kuyruğu dik tutmak.
devamını gör...
549.
ilk adımı atmak. çok kolay ama çok zor maalesef.
devamını gör...
550.
irade sahibi olmak
devamını gör...
551.
format atmak. bu kadar zor muydu ya?
devamını gör...
552.
bazan susmak bazan konuşmak.
devamını gör...
553.
yemek yapmak ulan nefret ediyorum.
devamını gör...
554.
(bkz: iletişim)
hele ki karşınızdakinin, iletişimden anladığı tek şey iletişimsizlik ise. moral bozduğunuzla kalırsınız.
spesifik bir örnek vermek gerekirse üniversitedeki asistanlar denebilir. ya kusura bakılmasın* da çok büyük çoğunluğu eşek.
mesela bizim, bugünkü sınava tak tak topuklularıyla gelmiş. bir de sınav süresi boyunca aptal aptal espriler yapıp durdu. kendi kendine güldü. geri zekalı. soru sorulunca da bilmiyor, kendince o anda espri yapmaya devam ediyor. mal gidi mal. ya sen hoca olacaksın, ders anlatacaksın, azcık büyü. salak ergen irisi.
yine bir anket başlığını layığıyla doldurduk.
elhamdülillah.
hele ki karşınızdakinin, iletişimden anladığı tek şey iletişimsizlik ise. moral bozduğunuzla kalırsınız.
spesifik bir örnek vermek gerekirse üniversitedeki asistanlar denebilir. ya kusura bakılmasın* da çok büyük çoğunluğu eşek.
mesela bizim, bugünkü sınava tak tak topuklularıyla gelmiş. bir de sınav süresi boyunca aptal aptal espriler yapıp durdu. kendi kendine güldü. geri zekalı. soru sorulunca da bilmiyor, kendince o anda espri yapmaya devam ediyor. mal gidi mal. ya sen hoca olacaksın, ders anlatacaksın, azcık büyü. salak ergen irisi.
yine bir anket başlığını layığıyla doldurduk.
elhamdülillah.
devamını gör...
555.
yalnız kalmak. kolay gibi görünür ama kendinin kalabalıklığı içinde kendini ararsın.
devamını gör...
556.
yazan oldu mu bilmiyorum ama bant sisteminde çok ufak dokunuştan başka birşey yapılmayan işler. sosyal medyada genellikle yabancıların yüklediği videolarda görmüşsünüzdür, banttan ürünler gelir bu hafif okşarcasına bir dokunur falan. bunun gibi herkes bu işleri kolay sanır ama aşırı sıkıcıdır sabır ister. hele ki kulaklık falan yasaksa işkence gibi gelir. vakit geçmez. bu tarz üretimlerde mal hep aynı sürede gelir. yani 15 saniyede bir ürün geliyorsa siz o süreyi sanki plank yapıyormuşcasına hissedersiniz. işe daldım vakit nasıl geçmiş farketmedim olayını yaşayamazsınız. her mal geldiğinde bilirsiniz ki daha 15 saniye geçti ve paydosa çok var. günler çekilmez olur. her anı yaşayarak geçirirsiniz. hele bir de sabit ayaktaysanız vay halinize. yürümekten beterdir sabit yerinde ayakta durmak. herkes ne yapıyor ki diye görür ama çekilmez işlerdir bu işler.
devamını gör...
557.
başkasına verdiğin akılları kendin uygulamak.
devamını gör...
558.
(bkz: anda kalmak). evet kararlıyım artık şimdi ve burada* modunda yaşayacağım diyorsun, sonra birtakım olaylar oluyor ve bir bakmışsın ki yine o zaman ve orada* moduna geçmişsin. bilinçli farkındalık* ile yaşamak, kolay gibi aslında ama etrafında ayarlarını bozan tipler varsa zorlaşıyor. 
devamını gör...
559.
ironi zor zanaat.
öyle yapmak gerekiyor ki; söylediğin şeyin tam tersini kastedeceksin, bunu yaparken hem zekice hem de esprili bir dil tutturacaksın, zarif olacaksın bir de zamanlamayı doğru yapacaksın. karşındaki önce hafif bocalıyacak, baştan üzerine alınmayacak, mı dedi, ne dedi? çelişkisine düşecek, hafif yollu kıvranacak ama rencide olmayacak; kırılmayacak.
aksi; ironi değil iğnelemek, laf sokmak marifetiyle zehir akıtmak olur çünkü.
öyle yapmak gerekiyor ki; söylediğin şeyin tam tersini kastedeceksin, bunu yaparken hem zekice hem de esprili bir dil tutturacaksın, zarif olacaksın bir de zamanlamayı doğru yapacaksın. karşındaki önce hafif bocalıyacak, baştan üzerine alınmayacak, mı dedi, ne dedi? çelişkisine düşecek, hafif yollu kıvranacak ama rencide olmayacak; kırılmayacak.
aksi; ironi değil iğnelemek, laf sokmak marifetiyle zehir akıtmak olur çünkü.
devamını gör...
560.
uyumak
devamını gör...