161.
iyidir bütün insanlar.
devamını gör...
162.
ben deprem olunca uçaklar da sallanıyor sanıyordum. *
devamını gör...
163.
ailenin her şey demek olduğu; hayata gelirken seçemediğin yegane şeyi, gözü kapalı kabul etme zorunluluğu.
mahalle baskısına gelene kadar önce aile içi kısıtlamanın sona ermesi lazım, hem de ivedilikle. çocuk özgür bırakılmadığı müddetçe yrk gibi yetişkinler çoğalıyor etrafta çünkü.
mahalle baskısına gelene kadar önce aile içi kısıtlamanın sona ermesi lazım, hem de ivedilikle. çocuk özgür bırakılmadığı müddetçe yrk gibi yetişkinler çoğalıyor etrafta çünkü.
devamını gör...
164.
annemin adının anne olmadığı
devamını gör...
165.
mevlana'yı kadın zannediyordum. isminin celalettin ve erkek olduğunu öğrenince şok geçirmiştim.
devamını gör...
166.
uzuldugumde gercekten kalbimin kırıldığını ya da kalbimde çizikler oldugunu sanardim. belki fiziki olarak yanlismis ama hala doğru bir tarafı olduğuna inanıyorum. kalplerimiz kırıldıkca degisiyoruz aynı insan degiliz
devamını gör...
167.
mandaların insan, özellikle çocuk yediğini zannederdim.
güneş etrafında dönen dünyayı üzerinde durduğumuz yerden başka bir şey olduğunu zannederdim. ama dünyada yaşıyoruz cümlesinin yarattığı çelişki de kafamı kurcalardı.
güneş etrafında dönen dünyayı üzerinde durduğumuz yerden başka bir şey olduğunu zannederdim. ama dünyada yaşıyoruz cümlesinin yarattığı çelişki de kafamı kurcalardı.
devamını gör...
168.
televizyondaki oyuncuları biz nasıl izliyorsak görünmeyen birilerinin de bizi izliyor olduğunu düşünüyordum. yani bizim de bir televizyonun içinde olduğumuzu sanıyordum.
bir de erkeklerin, saçı kısa kadınlar olduğunu düşünüyordum. yani erkek sözcüğünün bu anlama geldiğini düşünüyordum.
türkçeyi sonradan öğrendiğim için kelimelerin içini doldurma konusunda bayağı sıkıntı yaşamışım zamanında.
bir de erkeklerin, saçı kısa kadınlar olduğunu düşünüyordum. yani erkek sözcüğünün bu anlama geldiğini düşünüyordum.
türkçeyi sonradan öğrendiğim için kelimelerin içini doldurma konusunda bayağı sıkıntı yaşamışım zamanında.
devamını gör...
169.
kadınlardan doktor olamayacağı.
bir keresinde hastanedeyken babam, "doktor hanım sana şimdi iğne yapacak ama hiç acıtmayacak," gibi bişey demiş bana. ben de ne desem beğenirsiniz... "kadından doktor mu olur, hemşire o." demişim, hem de kadının yanında. kadın da sempatik bulup gülmüş. tam bir sinan sağıroğlu'ymuşum veletken demek ki hahahah.
bir keresinde hastanedeyken babam, "doktor hanım sana şimdi iğne yapacak ama hiç acıtmayacak," gibi bişey demiş bana. ben de ne desem beğenirsiniz... "kadından doktor mu olur, hemşire o." demişim, hem de kadının yanında. kadın da sempatik bulup gülmüş. tam bir sinan sağıroğlu'ymuşum veletken demek ki hahahah.
devamını gör...
170.
anne ve babayı hiç ölmeyecek zannetmek..
devamını gör...
171.
susturucunun içinde bir zehir olduğunu ve kurşun silahtan çıkarken o zehre bulandığı için vurulan kişinin ses çıkaramadığını sanıyordum.silahın sesini değil de insanın sesini kesiyor olarak algılamıştım.
devamını gör...
172.
dizilerde öpüşme sahnesi vs olduğunda bunlar nasıl hamile kalmıyor diye düşünüyordum. çocuğun öpüşerek oluştuğunu sanıyordum çünkü..
devamını gör...
173.
herkes geldiği yeri hakediyor sanıyordum. çocuk aklı işte nasıl yapılıyor acaba diye düşünmeden mesela cumhurbaşkanını ülkenin en zeki, en bilgili adamı sanıyordum. orada olan herkesin yapması gerekeni yaptığını yani ülkesini geliştirmek iyileştirmek için çırpındığını, vatan aşkıyla dolup taştığını. nereden bileyim hile hurdayla başa gelinip, koltuk sevdasıyla yanıp tutuşulduğunu, insanların tek gayesinin cüzdanını doldurmak olduğunu.
meğer sevdasıyla sokaklarında terlediğimiz futbolda bile sadece en iyiler en iyi yerde değilmiş. pazarlayanın iyi olacakmış, torpilin olacakmış.
saftık işte kusursuz bir düzen var sanıyorduk. meğer hayatımızda olmadığı gibi hayatın hiçbir evresinde bir adalet de yokmuş gözeticisi de.
meğer sevdasıyla sokaklarında terlediğimiz futbolda bile sadece en iyiler en iyi yerde değilmiş. pazarlayanın iyi olacakmış, torpilin olacakmış.
saftık işte kusursuz bir düzen var sanıyorduk. meğer hayatımızda olmadığı gibi hayatın hiçbir evresinde bir adalet de yokmuş gözeticisi de.
devamını gör...
174.
bülent ersoy’u sürekli birileri elinden tutarak sahneye getirdiği için ve kendisi de yerlere baka baka milimetrik adımlar attığı için, yürüyemediğini sanıyordum.
meğer divaymış.
meğer divaymış.
devamını gör...
175.
herkesin yaşlanınca öleceğini zannetmek.
bir de televizyonda gördüğüm ünlülerin falan tuvalete gitmediğini sanıyordum. hiç öyle düşünmemişim demek ki.
insan zaten diyelim çok güzel bir kız. onun tuvalete gidip çatır çatır işediğini düşünmez.
bir de televizyonda gördüğüm ünlülerin falan tuvalete gitmediğini sanıyordum. hiç öyle düşünmemişim demek ki.
insan zaten diyelim çok güzel bir kız. onun tuvalete gidip çatır çatır işediğini düşünmez.
devamını gör...
176.
bulaşık makinesinin içinde biz kapattığımız zaman çıkan eller olduğunu düşünüyordum. o robotik eller teker teker bulaşıkları süngerle çitiliyor ve çıkarıyor sanıyordum.
devamını gör...
177.
bebeklerin göbek deliğinden doğduğunu sanıyordum.
devamını gör...
178.
muhammedin mezarını kabede sanmak.
devamını gör...
179.
carsida pazarda babama hocam dediklerinde nereden biliyorlar babamin öğretmen oldugunu diye düşünüyordum. bir gun dedim ki baba nereden biliyorlar senin ogretmen olduğunu. o da gülüp demisti ki kızım bildiklerinden degil herkese diyorlar. baya şok olmuştum o yasimda.
devamını gör...
180.
imamı peygamber sanırdım.
ezan okunduğunda allah konuşuyor sanıyordum.
ezan okunduğunda allah konuşuyor sanıyordum.
devamını gör...