matematik yapamıyorsan çöpsün

çöp değilsin ama hayatta acil ve hızla problem çözülmesi gereken işlerde çalışmasan iyi olur, mutsuz olursun. güçlü yanlarına odaklan.

burada önemli bir nokta var sayısalcıların sözelcilerden daha zeki ve çalışkan gözükmelerinin sebebi sınavların sayısal kısımlarının çok zor olmasıdır. örneğin lgs ve tyt sorularını inceleyin gerçek bir sayısalcı ortalama bir zekaya sahipse sözel sorularının çoğunu zorlanmadan yapabilir.

fakat (dananın kuyruğunun koptuğu yer burası) meb'in yeni tarz sorularını ve uzun matematik sorularını ki bu sorularda bence ciddi analitik zeka gerekiyor ortalama bir sözelcinin yapması çok zor. bu da aradaki dengeyi inanılmaz sarsıyor. hatta hukuk fakültelerine sayısalcıların girmesi de bu yüzden. örneğin hiç tıp ve iyi okullardaki mühendisliklere sözel veya eşit ağırlıkçılar giremez.

bu arada temel matematik(4+2×(5+3)) ve dört işlem yapamıyorsan evet çöpsün. aynı zamanda kendi dilindeki ortalama bir paragrafın ne dediğini anlamıyorsan da çöpsün.

can acıtır. yapabileni de kendinden soğutur. insan zorlamaya gelmez. bunu bir anlamadık gitti. kafamda kurulu bilgisayar yok ki benim.

sırf meslek seçimi daha fazla diye sayısal olmayanların sayısala gitmesiyle gerçekten isteyerek matematik yapanların eğitimini mahvedenler de yok değildir.
ayrıca matematik yapamayanların da son çare olarak-yapmayın guzum- sözele gitmeleriyle orayı da çöp eden bir sistemin ürünüdür.

kısacası çöp eğitim istemimizin çöp sonucu.

bir filden uçmasını bir kuştan yüzmesini beklemek aptallıktır. keşke bunları anlayıp ona göre bir sistemimiz anlayışımız olsa diye iç geçirdiğim bir başlık.

matematik öğretmeni adayı olarak hiçbir öğrencimden matematiği yapmasını beklemiyorum çünkü sizi sevdiğiniz şeylerden ayırıp tek bir zeka tipine göre değerlendiren sistemde siz çöp değilsinizdir, sistem çöptür. çoklu zeka kuramını bilmek ve sistemi buna göre inşa etmek gerekir.

messi, ronaldo yada michael phelps ne kadar matematik biliyordu ? yada david copperfield ? yada dünyanın en ünlü şefleri yada komedyenleri ?
şimdi bu insanlara başarısız diyebilecek 1 tane insan evladı çıkabilir mi ? böyle başlıklar görünce çok üzülüyorum ben arkadaşlar.
not: bir mühendislik öğrencisi.

emekleyen 7 aylık çocuktan yürümesini beklemek gibi... çöp...

matematikten önce analitik düşünmeyi öğrensek aslında herkes temel matematik yapabilir.

özellikle türkiyede çok yaygın olan düşünce stili. her insanın beynin iki yanı vardır. biri sanatsal biri de matıksal/matematiksel. buna göre de o insanların yetenekleri bulunur. bir insan matematik yapıyorsa zeki yapamıyorsa aptal değildir. ayrıca şimdiki meb matematik sorularını yapıyorsa bir öğrenci, bu onun zeki değil o sistemde sağ kaldığı - ki bunu da gece gündüz zıkkım soruları çözerek başarmıştır- anlamına gelir.
(bkz: matematik yapamayan çöp artemisia)

temel matematiği herkesin bilmesi gerekir ama geri kalanı için gereksiz bir önerme. temel matematiğin şart olma nedenlerinden birisi de kişinin kendini korumasıyla alakalıdır. sayısal değerlerle birinin sizi dolandırmasını istemezsiniz değil mi?

üniversiteye hazırlık zamanı matematiğim çok iyiydi hatta hiç yanlış yapmıyordum tabi kendimi efsane bir insan olarak görüyordum. üniversiteye bir geçtim alan derslerinde çok başarısızım, balonun havası kaçar ya öyle kaçtı benim de öz güvenim.
çöp olmak, başarılı olmak bunlar anlık şeyler değildir. önemli olan size hedefinize ulaşmak için ne lazım onu yapabilmeniz. matematik ile ilgili bir bölüm okumadıktan sonra süper bilmenizin bir faydası olmaz. kimse de bir branşı yapamadığı için çöp olmaz.

edebiyattan anlamayan da çöplük olsun o zaman

daha ilkokul çağındayken bile çoğu ebeveyn ve öğretmen tarafından küçücük beyinlere dayatılan içi boş bir söylem. bu nedenle kaç çocuk kendini yetersiz ve değersiz gördü, kaç çocuk mutsuz oldu, kaç çocuk kendini gerçekleştirebilmekten uzak kaybolup gitti ya da asıl keyif aldığı asıl istediği meslekleri yapamadılar, okullarda okuyamadılar onlar için bir önemi yoktur.

türkiye eğitim sisteminin özeti cümle.

anlatayım ;
- ilkokulda öğretmen tarafından kulağımın kayser mantısına çevrilmesinden sebep kulak zarım hasar gördü falan filan okuldan uzak kaldım.
- ortaokulda çat pat öğrenmeye başladım
- lisede (meslek lisesi) derslere gelen hoca başka okula gidince avukat bi adamı hoca diye oturttular. biz tabi yine kuru fasulye misali kaldık.
- üniversitede işler değişti okumanın ortasına koydum resmen 1,2,3. üniversite derken anca yörüngeye oturdum.

- bir insanı matematik bilmiyor diye fazla gömmeyin derim beterin beteri her daim çıkar.

yaptık hala çöpüz.

keşke sözlükte küfür serbest olsa

eğitim sistemimizin ilkesi

geçen gün yine dolup taşmışım işte

...dedi meb.