mevcut ölüm ikliminde belli bir yaşa gelmiş insanların egilimi. pandemi son yaşam sevinci kırıntılarını da süpürdü.
devamını gör...
korkunun ecele faydaı yok.
devamını gör...
son nefesine gelene kadar korkmaz. o anda korkudan altına edersin. zira kesilen kurbanlardan göreceğiniz üzere son sıçışlarını büyük bir ekseriyetle yaparlar.
devamını gör...
ölüm ;eğer yetişkin olarak çocukluktan bu zamana kadar doğru yetiştirildiysen , istediklerini ve hayallerini gerçekleştirdiysen , korkmayacağın hatta mutlu bir şekilde ölümün gelmesini beklediğin bir şeydir ; ancak yukarıda söylediklerimin tam tersi bir yetişme varsa ve halen üstü küflenmiş umutların yapılacaklar listendeyse gelmemesini istediğin bir şey olarak karşına çıkacaktır. yok eğer hayallerin tamamlanmadıysa ve sen ölümden korkmuyorum diyorsan güzel tiyatro yapıyorsundur.
devamını gör...
aklıma nazım hikmet'in yaşamaya dair şiirini getirdi. çok sevdiğim şiirlerdendir. buraya bırakıyorum, okumak isteyenler için.
--- alıntı ---


yaşamaya dair

1
yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından.
1947
2
diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de güleceğiz anlatılan bektaşi fıkrasına,
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
en son ajans haberlerini.
diyelim ki, dövüşülmeye deşer bir şeyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu.
diyelim ki hapisteyiz,
yaşımız da elliye yakın,
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
yani, duvarın ardındaki dışarıyla.
yani, nasıl ve nerede olursak olalım
hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...
1948
3
bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız.
bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.
şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
böylesine sevilecek bu dünya
"yaşadım" diyebilmen için...
nazım hikmet


--- alıntı ---
devamını gör...
bindik bir alameti gidiyoruz acaba nereye? korksak ne olacak korkmasak ne olucak denilen durum.
devamını gör...
hayata çok fazla anlam ve amaç yüklemeyen insanların yaptığı şeydir. hayatı kafanıza ne kadar çok takarsanız ölüme de o kadar çok anlam yüklersiniz.
devamını gör...
nazım'ın da dediği gibi;

''en acayip gücümüzdür,
kahramanlıktır yaşamak,
öleceğimizi bilip,
öleceğimizi mutlak''

sanırım doğada öleceğinin bilincinde yaşayan tek hayvan biz insanlarız. bunun bir çıldırış hali olarak ruhumuzu kaplaması gerekirken buna karşı bir pozitif antikor geliştirmiş gibiyiz.

sanırım bende herkesten biraz daha güçlü çalışıyor bu antikorlar. elbette ki zamansız gitme meraklısı falan değilim. fakat ölümün tatlı bir bilinç kaybından sonra bir daha olmamak olduğunu net bir şekilde biliyorum. her şeyin bir sonu var ve kendimizi de çok abartmaya gerek yok.
devamını gör...
ölümden korkarak yaşamdan uzaklaşmanın saçmalığını farkedip yönelinen eylem.
devamını gör...
belli bir seviyeden sonra geri dönüş yoktur, o noktaya ulaşmak gerekir.

-kafka.
devamını gör...
go to valhalla.
devamını gör...
artık hiçbir umudunun kalmaması ve yaşamanın hiç iç açıcı gelmemesidir.
devamını gör...
hayat sizi değil de en yakınlarınızı dalga geçer gibi tek tek sizden aldığında ölümden korkarsınız.
devamını gör...
insan kaçamadığından korkamaz. korkmamalı.
devamını gör...
eğer ölümden korkmuyorsan kaybedecek bir şeyin kalmamıştır hoşgeldin aramiza
devamını gör...
bir iğneyi parmak ucuna batır ve eğer canın acımıyorsa ölümden korkmuyorsun demektir.
devamını gör...
insan kaçınılmaz olandan neden korksun ki; insanın korktugu zamansiz ölümdür. hayalleri yarımken, evde onu küçğk çocuklari beklerken, ardında bıraktıklarının toparlanamayacağını bilirken gelen ölüm acımasızdır. yoksa verilecek hesabım varsa vermekten yana hiç kaygım yok.
devamını gör...
üzerine ciddi ciddi tarafsız bir şekilde düşündüm. galiba ölümden korkma eşiğini geride bırakmışım. ha neye yaradı derseniz? hiçbir b.ka yaramıyor. ama hoş yani.
devamını gör...
kolay değil başarana helal olsun.
devamını gör...
ölümle yüzyüze gele gele edinilen hissiyat.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ölümden korkmamak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim