quentin tarantino

sinemayı iyi okuyarak bodoslama dalmıştır. filmlerinde müzik ve görsel taşkınlıklarla anlatmak istediği şiddeti şiddetli biçimde anlatmıştır. hasılı kendine münhasır yönetmendir. esinlendiklrini hulasa yapmaya devam ediyor.

baştan saçma olduğu belli olan movie critic filminden vazgeçmiş diyorlar. umarım öyledir. bi de tutturmuş bi son film sevdası gidiyor. abicim anladık bırakıcan tamam.

(bkz: once upon a time in hollywood)(bkz: hippi)(bkz: hippi girl)

phil collins'in sussudio ( 1995 ) klibinin 54. saniyesinde sırma saçları ile arzı endam etmektedir.


bonus: barış manço - düriye ( 1986 )

bir yönetmenin her filmi nasıl kült olur dedirten kült filmler tanrısı.

tarantino'nun kötü bir filmi olduğunu düşünmüyorum, (death proof'u izlemediğim için) benim gözümde ana akım sinemaya mâl olmuş en iyi hikaye anlatıcısı ve diyalog yazarı. ancak bir tarantino tadı, tarzı ve hissiyatı olarak nitelendirebileceğimiz soyut emsallerin kill bill serisinden sonra azaldığını düşünüyorum. reservoir dogs, pulp fiction ve yönetmese de kaleme aldığı true romance filmleri tarantino'nun, en tarantino filmleridir. mesela inglourious basterds ve hateful eight işlediği temaların en başarılı örneklerinden olma özelliğini taşıyor. ancak benim bir seyirci olarak tarantino'dan beklentim bu değil...

ayak faşisti.

söğüdün erenleri performansı ağlatır.

buradan

gercekten cok basarili yapımları var evet ve evet kill bill harika bir film ama kardesim tursu olmus nineme bile sorsanız en sevdiği yönetmen tarantino en sevdiği film kill bill olmadı pulp fiction o da olmadı rezervuar kopekleri
yani tamam başarılı, sinematografisi çok hoş ama daha yetenekli onlarca yönetmen, daha güzel binlerce film varken neden bu herifte takılıp kalıoruz.. metallica ve quentin tarantinonun bir neslin laneti oldugunu dusunuyorum artik..

ustadimiz. ayak fetisistaninin krali.

pulp fiction konunun nasıl aktığını hatjrliyor musun? puzzle gibi giden harika bir kaç hikaye. sonra hikayeler bir yerlerde kesişip ayrıliyor. hadi bu yapıldı. film makaraları karışmış gibi bütün akış ortadan başlıyor. bir baştan bir sondan devam ediyor. kahramanların sonunun ne olacağı belli değil.

filmin harika bir akışı var. sadece pulp fiction adama gösterilecek saygıyı hakketiriyor. bu yüzden bilip bilmeden saldırarak film cahili olmaya gerek yok. bu tarzı sevmiyorum der geçersin.

örneğin ben casablanka filmini sevmem. ama sardırmak aklımdan geçmez.

bir röportajında ölümü komik bulduğunu söylemiştir. kaçamak tarafından bilgece sözler etmek dışında pek bir sır vermez kendileri. yetenekli ama tipik bir amerikan vatandaşıdır. kapitalist!

villeneuve’ün çektiği dune filmlerini izlemediğini söylemiş. sebebi sorulunca da “remake izlemek istemiyorum, ayrıca -spice- kelimesinin çok dramatik kullanımını da duymak istemiyorum” demiş.

bunlar boş yorumlar tarantino bey, çık ve adam gibi de ki “filmde ayak göremedim o yüzden sevmedim”.

kan görmek istiyor adam, kan.

bu arada kendisine sevgimiz, saygımız sonsuzdur.