regl

sağlıklı dişi bireylerin ayda bir başına gelen, kişiden kişiye göre değişmekte olup yaklaşık bir haftalık süren doğal olay.

geç gelse bir dert, erken gelse bir başka derttir. 5 gün gecikmesiyle "lan?!" dedirtir.*

günde 8533841 farklı yerde okumadan uyuyamadığım kadınsal bişiler.

bazı kadınlarda hastanelik olacak kadar acı verici bazı kadınlarda ise rahat geçen ve erkeklerin hiç yaşamadığı başlı başına adaletsizlik olan bir olgu .

bence meraklı bir miniğe yapılacak en tatlı regl tanımı: kadınların içinde minik bir yatak odası olduğunu düşünürsek, bu odadaki yatak çarşaflarının her ay yıkanıp değiştirilmesi olayına regl denir.


bonus: yıl olmuş 2021 hala regl kelimesi diline gelmeyen insanlar görüyorum. eğer siz de iflah olmaz bir muhafazakar ya da benim gibi dili sondaki iki sessiz harfi döndüremeyenlerdenseniz, regl zor, menstrüasyon fazla teorik, adet fazla sıkıcı geliyorsa tüm bunların yerine shark week geldi diyebilirsiniz. ortamına göre communists in the warehouse da kullanılabilir. *

anadolu'da bir yerlerde "halam geldi" olarak da tanımlanan olaydır. hatta kıbrıs'ta geçen bir filmi de vardır.

(bkz: halam geldi)

karnım ağrıyo.

menstürasyon,adet kanaması: rahmin fizyolojik olarak kendini her ay döllenecek yumurtaya karşı bebeği koruyacak duvarlarını kalınlaştırıp, döllenme olmadığı taktirde, bu sürenin sonunda, kasılmalarla o duvarları parçalayarak atması.

aylık döngü.

ayıplığının gündeme gelmesi yada tartışılması ayıptır diye düşünüyorum.

karnım ve belim ağrımasa daha mutlu olacağım bir dönem. bir de keşke erkekler de bizi anlayıp tolerans gösterse biraz.

erkeklerin üzerinden çok ekmeğini yediği üzerinde türlü türlü muhabbetler ederek polemik yarattığı konu.

âdet kanaması olarak da bilinen regl, aylık döngüler hâlinde gerçekleşen vajinal kanamadır. kadın üreme hücresi olan yumurtanın, yumurtalık rezervinde olgunlaşmasıyla birlikte rahmin iç dokusu da kalınlaşmaya başlar. döllenmenin olmaması durumunda kalınlaşan doku, dökülür ve bir miktar kanla birlikte vajinal yoldan vücut dışına atılır. vücutta oluşan hormonal değişimlere bağlı olarak gerçekleşen regl, düzenli olarak 21 ila 35 günde bir kez gerçekleşir ve 3 ila 7 gün kadar sürer. âdet döngüsü olarak tanımlanan bu fizyolojik sürecin düzenli olması, kişinin üreme sisteminin sağlıklı olduğunun ve vücudun gebelik için kendini hazırladığının göstergesidir.

çok güzel bir şey bence ben seviyorum. regl olmazsam birini kesebilirim, içimden canavar çıkıyor, 1 hafta kala hele off nasıl agresifim, her şeyden nefret ediyorum. oh oldum kurtuldum diyorum nasıl rahatlıyorum, mutlu oluyorum. mis gibi çikolatalar yiyorum amaann.

her hafta hortlayan konudur. şimdiden regl olan kadınlara sancısiz bir dönem dilerim.

hem kadınlar onca hormonel değişim yaşayacak, üzerine sinir stres ve sancılar eklenecek, hem de kadınlardan bunu ayıp bir şeymiş gibi, devlet sırrı gibi saklanması beklenecek ve bütün bunların abartıldığı, bunu yaşamayan kişiler tarafından söylenecek. baştan ayağa sinirimi bozan bir durum

olsan ayrı dert, olmasan ayrı dedirten biyolojik olgudur.

ifrazat. atık madde yani. tıpkı sümük, kaka, gözdeki çapak, idrar, balgam, ter hatta kulak kiri gibi vücuda hayrı olmayan bir şeylerin atılması.

insanın gözyaşından başka vücuttan atılan diğer maddeleri türdaşlarından gizlemesi gibi bir şey aslında regli saklamak da. bir şekilde vücuttan atılan sıvıya karşı bilinçaltımızda bir tepki var engellenemeyen. sümüğe nasıl anlam yüklemişiz düşünsene bir...yahut tıbbi açıklaması olan çapağa. bunların kimyasal bileşimini hepimizden iyi bilen bir hekim bile burnundan çıkanı peçeteye gizliyor. gözündeki çapağı fark edince utanıyor falan. sokağa balgam atan da yine hepimizin algısında bir hayvandır. çünkü vücudunun atığını ulu orta saçıyor. balgam da istemli üretilmiyor bak. ama onu saklama zorunluluğu var diğer kişilerden. çünkü atık madde.

yukarıda saymadıklarımdan biri meni. bu demek değildir ki her köşede vücuttan meni çıkması hoş karşılanır. mesela kendi başınayken attığı meniyi de yine peçetelere sarıp saklıyor sonra çöpe atıyor insan. ailesiyle yaşayan bir delikanlı istem dışı boşaldığı o menili donunu, çamaşır sepetine önceden yıkamadan koymaz. orta yerde bir herifin "abi o biçim boşaldım şu an" demesini de yine yadırgarız azizim. çünkü dedim ya vücuttan atılan sıvıya karşı bir tepki var genel olarak kafamızda.

burnunda görülebilen bir tatak, gözünde çapak, cinsel organında idrar kokusu, anüsünde bir avuç kaka olanla cinsiyetten bağımsız nasıl seks yapamıyorsa kişi, regl olan biriyle de aynı temel dürtüyle genelde seks yapmak istemiyor bence: vücuttan çıkan bir sıvı! vücuttan çıkan bazı sıvıları fetiş eyleyenleri nüfusun çoğunluğu olarak anlamakta zorlanmamız da bu algıdan ötürü. (bkz: golden shower)

ek: yine sıvı olmasa da atık madde olan o*uruk da gizlenip saklanan bir şey. kız kardeşimin sezeryan doğumu sonrası yine bir atık madde olan gazı çıkarması gerekiyordu. ziyaretçi falan gelmesin; siz de yanıma yaklaşmayın da bu gazdan ve sancısından bir an önce kurtulabileyim yahu diyerek kovalamıştı hepimizi. tabii hepimizin suratına söylemedi bunu: annem kanalıyla iletti mesajını.

erkeklerin en merak ettiği konular arasındadır, erkekler için seminer verilmesi gereken başlıktır.kadınları zaten anlatmaya gerek yok görüyorsunuz mikemmel

regl kadınlara verilmiş acayip derecede çok güzel ve önemli bir özellik. kendileri normal ve tamamen doğal olduğu için saklanmasına gerek yoktur ve ilk tokat gibi saçmalıklara da gerek yoktur . ha bu arada regl ürünleri malesef %18 vergiye tabi olduğu için bu konuda acilen bir çalışma başlatılması gerekmektedir . allah aşkına kadınlar hiç etki edemediği şeyin regl ürünlerine neden %18 vergi vermek zorundalar . acilen kafada bir proje oluşturalım.