sağlık bakanlığı'nın normal doğum kamu spotu

kadın vücudu, üzerinde söz hakkınız bulunan bir alan değildir. bu nedenle de kadının kendi çocuğunu nasıl doğurmak istediği bir kamu spotu konusu olamaz. kadının kendi vücuduna dair kararlarını ve alacak olduğu kararlar neticesinde peşinizden süreklediğiniz, her an sokak ortasında bir kadını öldürme potansiyeli olan kitlenizin o kadına yönelecek olası bakışını bu tarz tetikleyici içeriklerle düzenleyip yönlendiremezsiniz. vajinal doğum yerine sezaryen ile doğurmayı seçtigi için kendisini 'daha az kadın' ya da 'kötü anne' gibi hissetmesine sebep olacak içerikler üretemezsiniz. ayrıca evet bu bir tercihtir. sezaryen ile doğurmayı seçen çoğu kadın bu 'eksik kadın' olarak hissettirilme süreci dolayısıyla buna sağlık sorunları nedeni ile mecbur kaldığını belirtmek zorunda hissediyor. sadece 'ben böyle istedim çünkü bu benim bedenim ve yargılayabileceğiniz ortak bir alan değil' diyemiyor.
kadınların vücudundan elinizi, söylemlerinizi, siyasetinizi çekin.
erkekler canınız istiyorsa siz vajinal doğum yapmakta özgürsünüz elbette çünkü o da sizin bedeniniz.

sağlık bakanlığı vajinal doğum yapabilir, zira 'normal' doğum yoktur. vajinal ve sezaryen doğum vardır. bir de kalbinden doğurmak vardır ki bu tc bakanlıklarının kalbinin üstündedir.

bir baştan öbür başa 30 40 santimlik kesiği keyif için açan doktor varsa meslekten at.

ameliyat olacak malzeme yok, doktor icin randevu yok, herkes ozel hastanelere akin ediyor ve tam ihtiyacimiz olan seyi izliyoruz.

buna gelene kadar aile sağlığı merkezlerinden zırt pırt aranıp doğum kontrolü ile ilgili abuk subuk sorular soruyorlar. hiç o an müsait misiniz? toplantıda mısınız? çalışıyor musunuz? falan da yok. anladık nüfusu çoğaltmaya çalışıyorlar. benim merak ettiğim kadınları arıyorsunuz beyleri niye aramıyorsunuz. sanki bu sadece kadının sorumluluğu gibi davranmanın alemi ne? çocuk yapmak ya da yapmamak sadece kadının olayı mı? normal doğum, sezaryen doğum konusuna hiç girmiyorum. zira ülkemizde herkes her konuda herbilen!

arkadaşlar izlemedim canım sıkılacak diye. ben size kamu spotu geçeyim:
bir kadın doğum uzmanı (kdu) tarafından gebelik süreciniz boyunca takip edilirsiniz, gebelik öncesinde de aile hekiminize gidip aşı ve vitamin değerlerinizi düzenleyip öyle gebe kalmak çokomelli olur tabi, sizi takip eden bu kdu, doğumda da sizi bilir. bebişin kafasını, sizin leğen kemiğinizi, doğumla ilgili oluşabilecek riskleri belirler; bi şeyler ters gidiyorsa sezeryane geçersiniz. sezaryen de normal doğumdur. doğumun normali anormali yok.

sizden ricam gidip sezaryen olmuş bi kadının kafasını ebem normal doğurmuş tarlada doğurmuş falan diye şişirmeyin. edebinizle bebeği sevin ve ortamı terk edin. kimse sizin doğumla ilgili fikirlerinizi merak etmiyor. tşkler.

dogmus cocuklarin guvenligini saglayamayan insanlarin kadinlarin uremesine karismasi kamu spotu olmus

dokuz ay karnımda taşıdığım çocuğumu da, -eğer sağlıkla ilgili bir sebep yoksa- neremden çıkaracağıma ben karar veririm.

valla bıktım artık kadının saçının telinden ayağındaki tırnağa karar verip bir de bunun diretilmesinden.

suriyeliler doğruyor zaten gerek yok fazlasına.

ne yawşak çıktınız lan olm siz böyle. size ne olm kadınların vajinasından, memesinden, götünden. ister vajinal doğurur, ister sezaryen doğum yaptırır, ister hiç doğum yapmaz, ister şişe gibi dizer. size ne olm? kadına karışma, akıl verme, hayatını yönlendirme hakkını nereden buluyorsunuz?
yawşak mısınız olm siz?

sezeryan bir dogum tercihi degil bir operasyon cesididir, bunu bir idrak etmemiz lazim once sevgili kadinlar. bir saglik operasyonu da estetik operasyon dahil olmak uzere belirli unsurlari tasimaniz dahilinde yapilabilir. akli dengenizde sorun yoksa zaten durduk yere de bir ameliyata girmeyi dusuneceginizi sanmiyorum. ama turkiye’de ne yazik ki riskli bir ameliyat cesidini insanlara bir dogum sekli olarak algilattiklari icin ameliyat icerisinde ve sonrasinda yasanilan bir duzine sikintiya ragmen benim bedenim benim tercihim cumlesini rahatlikla kullanabiliyorsunuz. ama aslinda o is oyle degil.
sezeryan ameliyati riskli bir operasyon cunku. sadece anne degil bebegin de sagligi soz konusu. yani can riski diger ameliyatlardan daha yuksek duzeyde. akabinde daha da maliyetli. cunku hem yeterli teçhizatların/ altyapinin saglanmasi hem de bu alanda yetkili personel ekibinin saglanmasi gerekli. saglik bakanligi boyle bir kamu spotu yayinladigina gore de bu maliyetin altindan kalkilamiyor. simdi kamu spotlarini alsin musait yerlerine… neyse.

edit; bir seyi idrak ederek, algi sorunu yasamadan dogru argumanlarla savunabilseydiniz sasirirdim zaten.
sezeryan “ameliyatinin” kabaca bir taniminda bile risk barindiran normal dogumlar icin alternatif oldugunu belirtmekte. normal dogum risksizdir ve asla dogum esnasinda bir komplikasyon gorulmemektedir gibi bir cumleyle normal dogum savunulmuyor.



sezeryan sonrasi hemen hemen tum kadinlarin yasadigi; dikislerin enfeksiyon kapmasi, cekilen agrilar, dikislerin gec kaymasi, hijyen sorunu, sutun gec gelmesi, baskalarin bakimina zorunlu tabi kalmak, gec toparlanmak, hastane gibi bir ortamda daha fazla ikamet etme zorunlulugu, anestesinin yan etkilerini cekme, mental olarak lahusa depresyonunu daha siddetli hissetme vs vs gibi sorunlari bir kenara birakip anne ve bebek ölümlerinin istatiksel verileri gibi daha ciddi bir meseleyle alakali yazilmis bazi makale ve istatiksel verilerin alintilarini ekliyorum;














kaynaklar;
d1wqtxts1xzle7.cloudfront.n...

media.proquest.com/media/hm...

iris.who.int/bitstream/hand...

dergipark.org.tr/tr/downloa...

www.ttb.org.tr/STED/sted040...

ayrica konuyla alakali makale disindaki haberler icin;

www.hekimce.com/blog/anneli...

www.milliyet.com.tr/amp/pem...

www.haber44.com/haber/sezer...

neyse biz yine de kisisel haklar, benim bedenim benim kararim cart curtla hastanelerin cebine iki kurus fazla girsin diye musteri olmaya devam, sallayin riski miski. hem o kadar hastane süsü püsü falan bir gunluk normal dogum yatışı icin fazla masraf. üç gun hastanede daha fazla kalacaksin ki gelene gidene hazırlığını göstereceksin dimi?*
allah sapla samani ayiracak bilinci iki cocuk dogurmadan once nasip etsin tum kiz kardeslerime hdhdhdhd.

iki çocuk doğurmuş bir kadın olarak tam da benim bedenim benim çocuğum benim kararım derim. o işlerin nasıl olduğunu da gayet iyi bilirim. 22 yaşımdan beri tam zamanlı çalışan ve sağlık sigortası ödeyen biri olarak da istediğim şekilde doğururum. sezeryan doğum riskler taşımakla birlikte vajinal doğumun tamamen sağlıklı ve risksiz ya da daha az riskli olduğu kanısına nasıl varıldığını bilemiyorum. sağlık ocaklarında yıllardır kondom dağıtılmaması, ücretsiz sağlanan diğer gebelik önleyicilerin ortadan kalkması, kürtaj için binbir zorluk çıkarılması yetmemiş olacak ki bu kez de işlerine gelen doğum şeklini piyasaya sürmüşler. gelsin bakalım uzun yıllardır unuttuğumuz ölü doğum, kalça kol bacak çıkığı,beyin veya organ hasarına neden olan doğum komplikasyonları. sonraki aşama evde kendi kendine doğurmak olacak herhalde. sıfır maliyet. eskiden öyleydi ya hani, en doğalı o. bir bıçakla kendi kendimize keseriz kordonu, sonra da kalkar çalışmaya başlarız.

köylü gibi konuşmayın. sağlık işi siyasete alet edilecek bir şey değildir, hayatın bilimden sapılmaması gereken alanlarından biridir. o kanıya nasıl varıldığını bilmiyorsanız konuşmayın. ya da 6 yıl tıp okuyup üstüne kadın doğum uzmanı olun, öyle geçin sahneye. 2 çocuk doğurdum ben iyi bilirim bu işleri gibi komik bir lafı yazarken utanır insan. sıkıntısız bir doğuma ebe diye soksak panik atak geçirirsin. bu tarz şarlatan söylemlerle aşı karşıtı da türer başınıza essential oil karenları da. bir sağlık problemi yoksa normal doğum tercih edilmelidir. bunun tartışılacak bir yanı yok, bilimsel bir gerçektir. sezaryen doğum yapabiliyor olmanız yapmanız gerektiği anlamına gelmez. böyle bilimsellikten uzak cahil lafları da rahat rahat edebiliyorsanız bu seçim hakkına da en baştan sahip olmamanız gerekiyor. prize çatal sokmaya çalışan çocuk gibisiniz. demek ki bazı konularda devletin ebeveyn gibi o çatalı tutan elinize vurması lazım, çünkü çarpılacağınızı öğrenememişsiniz.

doğum esnasında vücudun verdiği tepkiler ve bebeğin o anki rahatlığı çok önemlidir. bazı doğumlar 2-3 saat sürebiliyorken( örnek) bazıları ise 12-13 saat sürebilir. açılmalar kasılmalar nişanın gelmesi gibi durumlar her bedende her bebekte farklıdır. bu yüzden normal doğumun uygun olmadığını görebiliriz. sadece bebek için değil içinde bulunduğu beden de buna hazır olmayabilir. doğum esnasında yaşanan komplikasyonlar da çok önemlidir. bu yüzden aşırı talihsiz aşırı ayrıştırıcı aşırı yıkıcı bir kamu spotu olmuştur. yapılan araştırmalar sezaryen doğumun arttığını belirtse de bunun alt nedenlerine bakılmalıdır. en alt sebep olarak çocuk yapma sebebi bile ele alınabilir. zaten kadınların hayatlarına yeterince karışılıyor bari bu yönde üzerimizdeki ağırlık bize ait olmasın ve yapışmasın. zaten çocuk fikri inanılmaz korkunçken bir de bu tarz videolar ile düşürülen ve ötekileştirilen bir kitle oluyoruz.

sezaryen bir tercih değildir. zorunda kalınırsa yapılması gereken ve sadece doktorun kararını vereceği bir ameliyattır. bitti. sezaryen şımarıklığı dünyanın başka neresinde var ?

sağlık bakanlığı gayet doğru demiş.

umarım karar verenler veya konuşanlar erkek veya doğum yapmamış/yapmayı düşünmeyen kadınlar değillerdir.

kendine çok güvenen ve anesteziden aşırı korkan biri olarak 41 hafta normal doğum yapacağım diye uğraşıp sancısını görünce "skerler" diyip sezaryen kararı aldım. pişman da değilim iyi ki öyle olmuş. doğum yapacak kadından başkasını ilgilendiren bir durum göremiyorum.

ülkede herşey tamam bir kadınların nasıl doğum yapacağına karar veriyorsunuz.
önce bir çocukları ve kadınları koruyun ülkede güvenli ortamı sağlayın, geçim derdini unutturacak yaşanabilir ücret verin sonra bırakın kadınlar nasıl doğum yapmak istiyorlarsa öyle yapsınlar. sen sağlık aşamasında yine anlat ama diretme kararlarına saygı duy.

şu konu şimdiye kadar hep el altından, mükemmel bilginimiz "elalem" tarafından hep tartışıldı. hanımlar bilmiyorsanız ben söyleyeyim; normal (!) doğurmazsanız günahlarınız dökülmez. tabi canım... a siz şeyi de bilmezsiniz tabi... normal doğurduğunuz çocuğu daha çok seversiniz. o sancıyı çektiniz ya. daha güzel gelir o bebek size. hem ne var canım? doğumhaneye girdiğinizle çıktığınız bir olacak, şıp diye çıkıverecek bebeciğiniz.

pek muhterem bakanlığımız da yanınızda hem. henüz o bebeğin rahminize nasıl girmesi gerektiği hakkında net bilgi alamadık kendilerinden ama olsun. bir de hali hazırda doğan ve büyüyen çocukların sağlık, eğitim ve güvenlik konularına da gelemedik henüz. şşşş... hiç sırası değil bunları konuşmanın. mesela narin güran, ikbal uzuner, ayşenur halil, devrim emir, esin güneş, rakhat kubanychbekova... şşşş... geçti geçti... bitti... yok ki artık onlar. anıt sayaç diye de bir şey yok.

anitsayac.com/?year=2024

kamu spotu olmanın da ötesine geçip komik ve rezil bir duruma evrilmiştir. hani kendi bedeni, kendi kararı gibi cümleleri geçtim; doğumla alakası olmayan kişilerin, doğumla alakası olmayan bir mekanda şu pankartı taşımasının mantıklı bir açıklaması yok.