161.
ve bir günün sonu geldik yine
su toplayan ayaklarımızla
nasır tutan ellerimizle
bir lokma ekmek için
ılık bir ev için
gülümseyen ufacık suratlar için
ve son olarak
şefkat dolu kucaklar için
su toplayan ayaklarımızla
nasır tutan ellerimizle
bir lokma ekmek için
ılık bir ev için
gülümseyen ufacık suratlar için
ve son olarak
şefkat dolu kucaklar için
devamını gör...
162.
şiir enteresan bir şeydir. 5 satıra sığmış, bir kütüphane kitaptır bazen, bazen upuzun bir hayattır bir iki mısrada, cümleler çok şey anlatır şiirde, kelimeler daha çok şey... bütün şairlerin hayatla derdi ve bunu anlatmak için çok kısa zamanı vardır çünkü. kelimeler cambazdır, kelimelerin cambazlarında. bir kitap bir şey anlatır ama bir şiir onu okuyan kişi kadar şey.. ve gaybın anahtarı şairin elindedir...
devamını gör...
163.
bulamıyorum bir kelime
düpğmlenmiş benliğim
teslim oldum gerçekliğe
es verdim hayallerime
düpğmlenmiş benliğim
teslim oldum gerçekliğe
es verdim hayallerime
devamını gör...
164.
devamını gör...
165.
yazması zor,okuması maharet isteyen çoğu zaman dörtlüklerden oluşan duygu akışıdır.
devamını gör...
166.
“senin gönlün dâima meshur ve musahhardır, mâzursun. sen, gamın ne olduğunu aslâ bilmedin, mâzursun. ben, sensiz bin gece kan yuttum; sen, bir gece sensiz kalmadın, mâzursun.”
devamını gör...
167.
usulca süzüyorum etrafı
toz duman olmuş
kan revan
insanlık ölmüş
umut göçmüş
bir, bir çocuklar kalmış
yalnız, aç ve susuz
üşüyorlar ve ağlıyorlar
savaş bitmiyor
açlık bitmiyor
insanın içindeki
kara kuyu dolmak bilmiyor
toz duman olmuş
kan revan
insanlık ölmüş
umut göçmüş
bir, bir çocuklar kalmış
yalnız, aç ve susuz
üşüyorlar ve ağlıyorlar
savaş bitmiyor
açlık bitmiyor
insanın içindeki
kara kuyu dolmak bilmiyor
devamını gör...
168.
sabah huzurunu bulabilmek amacıyla şuan dahi dinlediğim şey.
-can yücel /kendimden özür diliyorum -
-can yücel /kendimden özür diliyorum -
devamını gör...
169.
aşinaya aşina, biganeye biganeyiz.
devamını gör...
170.
yazıyorlar.
bi' arkadaşım vardı, ondan öğrenmiştim bu sözlük muhabbetlerini
ben böyle çer çöp her konuda bi' şeyler yazardım boş boş, o böyle sözlüğün edebiyat adamıydı
yapıştırırdı bi şiir, herkes şelale.
işte şiirlerde şey isimli böyle
yalnızlık buhranı, ince hırkalı maria falan
neyse adamın orada yazılarını okuyunca benim de onunla ilgili algım değişti diyebilirim
saygınlık kazanmış bildiğin.
neyse o şiir adamı ruslara salça olurken görecektiniz
valla en son kız düşmüyor bari emo olayım diye tuvalette seri bir imaj değişikliği yapmıştı
özetle mesele kadın olunca insan her şekle bürünebiliyor, ditto gibi düşün pokemon olan.
bi' arkadaşım vardı, ondan öğrenmiştim bu sözlük muhabbetlerini
ben böyle çer çöp her konuda bi' şeyler yazardım boş boş, o böyle sözlüğün edebiyat adamıydı
yapıştırırdı bi şiir, herkes şelale.
işte şiirlerde şey isimli böyle
yalnızlık buhranı, ince hırkalı maria falan
neyse adamın orada yazılarını okuyunca benim de onunla ilgili algım değişti diyebilirim
saygınlık kazanmış bildiğin.
neyse o şiir adamı ruslara salça olurken görecektiniz
valla en son kız düşmüyor bari emo olayım diye tuvalette seri bir imaj değişikliği yapmıştı
özetle mesele kadın olunca insan her şekle bürünebiliyor, ditto gibi düşün pokemon olan.
devamını gör...
171.
duygularımı dökebildiğim yegâne şey.
duygu yoğunluğu yaşadığım dönemde yazma isteğim yazmalarım çoğalır. yalnızsam ve düşünmek için bol zamanım varsa yazmalarım çoğalır. ufkumun genişlediği ve kelime cambazlığıyla ilgilendiğim dönemlerde yazmalarım çoğalır.
çok yürüdüysem yazmalarım çoğalır.
duygu yoğunluğu yaşadığım dönemde yazma isteğim yazmalarım çoğalır. yalnızsam ve düşünmek için bol zamanım varsa yazmalarım çoğalır. ufkumun genişlediği ve kelime cambazlığıyla ilgilendiğim dönemlerde yazmalarım çoğalır.
çok yürüdüysem yazmalarım çoğalır.
devamını gör...
172.
kalp ve kelam ustalığı gerektirir.
devamını gör...
173.
ben şiir yazmamışım hiç, hep sen yazdırmışsın bana dediğim ve o günden sonra yazmayı dahi denemediğim, hep içime attığım kelimelerin duygu ahengiyle kağıt üzerine dökülmesi. zaten sen varsan kelimeler daha bir güzelleşiyor.
bazı kalemlerin şiir yazması lazım üstadım. tüm kelimeleri bir kovaya doldursan versen eline adam dökse şöyle yolun açık olsun sağ salim git ve gel diye ortaya şiir çıkıyor. hah işte bu kalemler susmasın vesselam.
bazı kalemlerin şiir yazması lazım üstadım. tüm kelimeleri bir kovaya doldursan versen eline adam dökse şöyle yolun açık olsun sağ salim git ve gel diye ortaya şiir çıkıyor. hah işte bu kalemler susmasın vesselam.
devamını gör...
174.
kalktım sabahı dinledim
4.20 bir yaz günü sabahı
evlerin yüzü ağardı
ağaçlar yeşile çıktı
ben sabahları severim oldum bittim
sabahları çocukları bütün başlangıçları
kalktım sabahı dinledim
kente giren caddelerde köylülerin
geceden yola çıkan sebze arabaları
-fırınların kepenkleri nedense hep aralıktır-
çıplak ampul ışıklarıyla karışır sabahlara
taze ekmek kokuları
kalktım sabahı dinledim
hanların önünde geceleyen
koca koca kamyonlar kalktı
işçi kahvelerinde çaylar demli
istasyonlarda salepler dumanlı
kalktım sabahı dinledim
analar uğurladı çocuklarını
-her serüvenden ilk sayfa-
üstlerinde henüz yatakların doyulmamış sıcaklıkları
bakışları otobüslerin trenlerin soğuk camlarında
-hep ansıyacaksınız bundan sonra-
ayrılıklar izleyecek ayrılıkları
kalktım sabahı dinledim
dudaklarımda okuldan kalma bir şarkı
hani yorgundum yeniktim çaresizdim
döndü - evet dün
dün bir kentti geride kaldı
bu sabah bir başka kente indim.
necati cumalı
4.20 bir yaz günü sabahı
evlerin yüzü ağardı
ağaçlar yeşile çıktı
ben sabahları severim oldum bittim
sabahları çocukları bütün başlangıçları
kalktım sabahı dinledim
kente giren caddelerde köylülerin
geceden yola çıkan sebze arabaları
-fırınların kepenkleri nedense hep aralıktır-
çıplak ampul ışıklarıyla karışır sabahlara
taze ekmek kokuları
kalktım sabahı dinledim
hanların önünde geceleyen
koca koca kamyonlar kalktı
işçi kahvelerinde çaylar demli
istasyonlarda salepler dumanlı
kalktım sabahı dinledim
analar uğurladı çocuklarını
-her serüvenden ilk sayfa-
üstlerinde henüz yatakların doyulmamış sıcaklıkları
bakışları otobüslerin trenlerin soğuk camlarında
-hep ansıyacaksınız bundan sonra-
ayrılıklar izleyecek ayrılıkları
kalktım sabahı dinledim
dudaklarımda okuldan kalma bir şarkı
hani yorgundum yeniktim çaresizdim
döndü - evet dün
dün bir kentti geride kaldı
bu sabah bir başka kente indim.
necati cumalı
devamını gör...
175.
daha anaydın
daha sıcak
daha umut verici bir gün
dünün deneyim olduğu
bugünü deneyemleneceği
iyiyi ve kötüyü tadacağı
her daim devam eden döngüyü
kıracağı bir gün bugün
daha sıcak
daha umut verici bir gün
dünün deneyim olduğu
bugünü deneyemleneceği
iyiyi ve kötüyü tadacağı
her daim devam eden döngüyü
kıracağı bir gün bugün
devamını gör...
176.
sen gittiğinden beri zayıfladım
bir yük kalktı omuzlarımdan
tam yirmi bir gram...
gözlerimin altı mosmor,
rengim soluk,
sesimde çıkmıyor zaten...
konuşmuyorum kimseyle gün içinde.
gerekmedikçe nefes dahi almıyorum.
ölmedim zayıfladım sadece...
sesinin ağırlığı herhalde
sesin kesildiğinde kulağımdan
dünyam karardı,
uğultu kaldı geriye
meğerse notalar sanaymış
saçlarına yazılmış tınılar.
nota defterimi kaybettim.
ağırlığı yirmi bir gram...
bir yük kalktı omuzlarımdan
tam yirmi bir gram...
gözlerimin altı mosmor,
rengim soluk,
sesimde çıkmıyor zaten...
konuşmuyorum kimseyle gün içinde.
gerekmedikçe nefes dahi almıyorum.
ölmedim zayıfladım sadece...
sesinin ağırlığı herhalde
sesin kesildiğinde kulağımdan
dünyam karardı,
uğultu kaldı geriye
meğerse notalar sanaymış
saçlarına yazılmış tınılar.
nota defterimi kaybettim.
ağırlığı yirmi bir gram...
devamını gör...
177.
şiir hissettiğin duyguların sesidir. söyleyemediğin kelimelerin dışa vurumu, anlam içerisinde karışıklığın estetik zevk uyandırdığı çekim kuvvetidir.
devamını gör...
178.
ailenin evde kalmış büyük çocuğu gibi, yol gösteren, bilgi veren, tecrübeli. ama hep bir eksik gibi de, isteyeni olmuş o varmamış, o istemiş geleni yok gibi... gibi işte.
devamını gör...
179.
şiir; gerçek değildir.
kelimelerin gerçek anlamının dışındadır şiir.
hiçbir şiir öyle dümdük, düpedüz yazıldığı gibi okunmaz.
evet, kelimeleri öyle okunur ama anlattığı başkadır.
bir resmi incelerken "aa orada ev var" diyebilirsin.
ama bir şiirde bir "ev" var ise o bir binayı, bir yapıyı, bir mimariyi anlatmaz.
şiir'deki ev "yuvayı" anlatır.
ancak bazı şiirler vardır ki gerçekten de kelime kelime yazıldığı gibi okunur ve yazıldığı gibi anlanır.
o şiirler ise zaten normal zamanda aklımıza gelmeyen, içimizden geçmeyen cümlelerden kurulmuştur. o cümleleri ifade etmek için metaforlara vs. ihtiyaç duyulmaz.
neyse,
şiir güzeldir.
şiir sevmek, şiir okumak, şiir yazmak günümüzde biraz "çaresizlik edebiyatı"na evrilmiş durumda.
herif tipsizdir, kadınların kalbine giden yolu kelimelerde bulmuştur, yardırır.
şiir yazar, şiir okur, şiirsel konuşur, şiirsel susar*
aynısı kadın için de geçerlidir. ama kadınlarınki biraz da duygusaldır. yani, şiiri gerçekten sevdiği için okur, yazar, sever.
zaten şiir'e kadar "düşmüş" bir erkeğe şiir seven kadın da yüz vermeyebilir.
yakışıklı olup da şiir yazan, okuyan, seven erkek yok mu? var.
illa ki karşı cins için yazılmaz elbet. ya da illa ki karşı cins için sevilmez.
demek ki duygusallık çok içinde bu şiir işinin.
şiirle hiciv de yapılır ki gözümde her şairden daha şair olan onlardır.
sokar, çıkarır acıtmaz. öyle bir yetenek...
bir kez daha; neyse,
şimdi yukarıdaki yazdıklarım elbette ki kendi fikirlerim olmakla beraber, üzerine ekleyeceğim şeyler de var.
ayrı yazayım istedim.
bu şiir konusunda insanların dalga geçmeye varan tepkilerini görüyorum. çoğunda haklılar.
bir "ağlaklık" görüyorlar, bir "çaresizlik" görüyorlar, bir "denize düşmüş de yılana sarılmışlık" görüyorlar. büyük oranda haklılar.
ama ne var biliyor musunuz?
bu insanların bir kısmı da dahil olmak üzere bir çok insan şarkılarla ağlıyor. şarkılarla kendinden geçiyor, şarkılara "vay arkadaş nasıl yazdın sen bunu?" diyorlar.
bu bahsi geçen şarkılar; türküler olabilir, rock, metal şarkılar olabilir, pop şarkılar olabilir vs.
dinleyip de ciğerinizin dağlandığı o şarkılar.
evet, sözleri hep şiir.
şimdi tutup size bir kaç örnek sunmayacağım.
siz "aslında şiir olmayan" şarkıları geçirin aklınızdan.
sözleri olup da aslında şiir olmayan şarkıları bana göndermeyin. çünkü benim nazarımda sözü olan bütün şarkılar aslında şiirdir. aşırı sabit fikirli bir insanım.
şiir sevin ya da sevmeyin.
şiir seven insanlarla dalga geçin, ya da geçmeyin.
sözlerle süslenmiş her şey şiirdir derim,
itiraz etmeyin.
kelimelerin gerçek anlamının dışındadır şiir.
hiçbir şiir öyle dümdük, düpedüz yazıldığı gibi okunmaz.
evet, kelimeleri öyle okunur ama anlattığı başkadır.
bir resmi incelerken "aa orada ev var" diyebilirsin.
ama bir şiirde bir "ev" var ise o bir binayı, bir yapıyı, bir mimariyi anlatmaz.
şiir'deki ev "yuvayı" anlatır.
ancak bazı şiirler vardır ki gerçekten de kelime kelime yazıldığı gibi okunur ve yazıldığı gibi anlanır.
o şiirler ise zaten normal zamanda aklımıza gelmeyen, içimizden geçmeyen cümlelerden kurulmuştur. o cümleleri ifade etmek için metaforlara vs. ihtiyaç duyulmaz.
neyse,
şiir güzeldir.
şiir sevmek, şiir okumak, şiir yazmak günümüzde biraz "çaresizlik edebiyatı"na evrilmiş durumda.
herif tipsizdir, kadınların kalbine giden yolu kelimelerde bulmuştur, yardırır.
şiir yazar, şiir okur, şiirsel konuşur, şiirsel susar*
aynısı kadın için de geçerlidir. ama kadınlarınki biraz da duygusaldır. yani, şiiri gerçekten sevdiği için okur, yazar, sever.
zaten şiir'e kadar "düşmüş" bir erkeğe şiir seven kadın da yüz vermeyebilir.
yakışıklı olup da şiir yazan, okuyan, seven erkek yok mu? var.
illa ki karşı cins için yazılmaz elbet. ya da illa ki karşı cins için sevilmez.
demek ki duygusallık çok içinde bu şiir işinin.
şiirle hiciv de yapılır ki gözümde her şairden daha şair olan onlardır.
sokar, çıkarır acıtmaz. öyle bir yetenek...
bir kez daha; neyse,
şimdi yukarıdaki yazdıklarım elbette ki kendi fikirlerim olmakla beraber, üzerine ekleyeceğim şeyler de var.
ayrı yazayım istedim.
bu şiir konusunda insanların dalga geçmeye varan tepkilerini görüyorum. çoğunda haklılar.
bir "ağlaklık" görüyorlar, bir "çaresizlik" görüyorlar, bir "denize düşmüş de yılana sarılmışlık" görüyorlar. büyük oranda haklılar.
ama ne var biliyor musunuz?
bu insanların bir kısmı da dahil olmak üzere bir çok insan şarkılarla ağlıyor. şarkılarla kendinden geçiyor, şarkılara "vay arkadaş nasıl yazdın sen bunu?" diyorlar.
bu bahsi geçen şarkılar; türküler olabilir, rock, metal şarkılar olabilir, pop şarkılar olabilir vs.
dinleyip de ciğerinizin dağlandığı o şarkılar.
evet, sözleri hep şiir.
şimdi tutup size bir kaç örnek sunmayacağım.
siz "aslında şiir olmayan" şarkıları geçirin aklınızdan.
sözleri olup da aslında şiir olmayan şarkıları bana göndermeyin. çünkü benim nazarımda sözü olan bütün şarkılar aslında şiirdir. aşırı sabit fikirli bir insanım.
şiir sevin ya da sevmeyin.
şiir seven insanlarla dalga geçin, ya da geçmeyin.
sözlerle süslenmiş her şey şiirdir derim,
itiraz etmeyin.
devamını gör...
180.
mini minnacıktı
güleçti yüzü
hınzırmı hınzır
sevimli sevimli
attı ilk adımlarını
çıktı inci dişleri
söyledi ilk kelimelerini
büyüdü büyüdü
kocaman oldu
bir an öksürdü
sonra ateşlendi
ve şimdi savaşıyor
koca yüreği ile
ve kazanacak
kalkacak ayağı
gülecek, konuşacak, hınzırlıklarına devam edecek.
güleçti yüzü
hınzırmı hınzır
sevimli sevimli
attı ilk adımlarını
çıktı inci dişleri
söyledi ilk kelimelerini
büyüdü büyüdü
kocaman oldu
bir an öksürdü
sonra ateşlendi
ve şimdi savaşıyor
koca yüreği ile
ve kazanacak
kalkacak ayağı
gülecek, konuşacak, hınzırlıklarına devam edecek.
devamını gör...
"şiir" ile benzer başlıklar
şiir kitabı
17