181.
şiir hissettiğin duyguların sesidir. söyleyemediğin kelimelerin dışa vurumu, anlam içerisinde karışıklığın estetik zevk uyandırdığı çekim kuvvetidir.
devamını gör...
182.
ailenin evde kalmış büyük çocuğu gibi, yol gösteren, bilgi veren, tecrübeli. ama hep bir eksik gibi de, isteyeni olmuş o varmamış, o istemiş geleni yok gibi... gibi işte.
devamını gör...
183.
şiir; gerçek değildir.
kelimelerin gerçek anlamının dışındadır şiir.
hiçbir şiir öyle dümdük, düpedüz yazıldığı gibi okunmaz.
evet, kelimeleri öyle okunur ama anlattığı başkadır.

bir resmi incelerken "aa orada ev var" diyebilirsin.
ama bir şiirde bir "ev" var ise o bir binayı, bir yapıyı, bir mimariyi anlatmaz.
şiir'deki ev "yuvayı" anlatır.

ancak bazı şiirler vardır ki gerçekten de kelime kelime yazıldığı gibi okunur ve yazıldığı gibi anlanır.
o şiirler ise zaten normal zamanda aklımıza gelmeyen, içimizden geçmeyen cümlelerden kurulmuştur. o cümleleri ifade etmek için metaforlara vs. ihtiyaç duyulmaz.

neyse,
şiir güzeldir.
şiir sevmek, şiir okumak, şiir yazmak günümüzde biraz "çaresizlik edebiyatı"na evrilmiş durumda.

herif tipsizdir, kadınların kalbine giden yolu kelimelerde bulmuştur, yardırır.
şiir yazar, şiir okur, şiirsel konuşur, şiirsel susar*
aynısı kadın için de geçerlidir. ama kadınlarınki biraz da duygusaldır. yani, şiiri gerçekten sevdiği için okur, yazar, sever.
zaten şiir'e kadar "düşmüş" bir erkeğe şiir seven kadın da yüz vermeyebilir.

yakışıklı olup da şiir yazan, okuyan, seven erkek yok mu? var.
illa ki karşı cins için yazılmaz elbet. ya da illa ki karşı cins için sevilmez.

demek ki duygusallık çok içinde bu şiir işinin.
şiirle hiciv de yapılır ki gözümde her şairden daha şair olan onlardır.
sokar, çıkarır acıtmaz. öyle bir yetenek...

bir kez daha; neyse,

şimdi yukarıdaki yazdıklarım elbette ki kendi fikirlerim olmakla beraber, üzerine ekleyeceğim şeyler de var.
ayrı yazayım istedim.
bu şiir konusunda insanların dalga geçmeye varan tepkilerini görüyorum. çoğunda haklılar.
bir "ağlaklık" görüyorlar, bir "çaresizlik" görüyorlar, bir "denize düşmüş de yılana sarılmışlık" görüyorlar. büyük oranda haklılar.

ama ne var biliyor musunuz?
bu insanların bir kısmı da dahil olmak üzere bir çok insan şarkılarla ağlıyor. şarkılarla kendinden geçiyor, şarkılara "vay arkadaş nasıl yazdın sen bunu?" diyorlar.

bu bahsi geçen şarkılar; türküler olabilir, rock, metal şarkılar olabilir, pop şarkılar olabilir vs.
dinleyip de ciğerinizin dağlandığı o şarkılar.
evet, sözleri hep şiir.

şimdi tutup size bir kaç örnek sunmayacağım.
siz "aslında şiir olmayan" şarkıları geçirin aklınızdan.

sözleri olup da aslında şiir olmayan şarkıları bana göndermeyin. çünkü benim nazarımda sözü olan bütün şarkılar aslında şiirdir. aşırı sabit fikirli bir insanım.


şiir sevin ya da sevmeyin.
şiir seven insanlarla dalga geçin, ya da geçmeyin.
sözlerle süslenmiş her şey şiirdir derim,
itiraz etmeyin.
devamını gör...
184.
mini minnacıktı
güleçti yüzü
hınzırmı hınzır
sevimli sevimli
attı ilk adımlarını
çıktı inci dişleri
söyledi ilk kelimelerini
büyüdü büyüdü
kocaman oldu
bir an öksürdü
sonra ateşlendi
ve şimdi savaşıyor
koca yüreği ile
ve kazanacak
kalkacak ayağı
gülecek, konuşacak, hınzırlıklarına devam edecek.
devamını gör...
185.
daha çok ilgilenmem gerektiğini düşündüğüm edebiyat ürünü.
devamını gör...
186.
karanlıktı
soğuk ve dar
üzerimde ağırlık
bir umut ışığı
ağlıyor kucağımdaki umut
sarsılıyor düya
ama yıkılmıyor dünyam
bir el uzanıyor karanlıkta
önce umudumu sonra beni çekip alıyor
devamını gör...
187.
sokakta yürüyorum.

kaldırımda derin bir çukur.

düşüyorum içine. kayboluyorum. çaresizim.

benim suçum değil.

içinden çıkmam epey zaman alıyor.



ıı.

aynı sokakta yürüyorum.

kaldırımda derin bir çukur.

yine görmüyorum. yine içine düşüyorum.

aynı yerde olduğuma inanamıyorum.

benim suçum değil.

içinden çıkmam yine zaman alıyor.



ııı.

aynı sokakta yürüyorum.

kaldırımda derin bir çukur.

orada olduğunu görüyorum, yine de içine düşüyorum.

bir alışkanlık. benim suçum. nerede olduğumu biliyorum.

hızla çıkıyorum.



ıv.

aynı sokakta yürüyorum.

kaldırımda derin bir çukur.

çukurun etrafını dolanıyorum.



v.

başka bir sokaktan yürüyorum.
devamını gör...
188.
yontulmuş koca bir bütünden ve taş kesilmiş, belki ince bir parça; üstelik kırık bir de omuzdan. ve kim bilir belki o da bizden. içine akmış, şişmiş, büyümüş ve taşmış; sıfırdan çok, neredeyse daha fazla birden. kayıp bilinmiş çoktandır sizden ve kimse sormamış, neden? şiir demiş, muhakkak; iki sesli harf yan yana, tuz tadında bir yel gibi gelip gidebilirmiş dalgalı denizden.
devamını gör...
189.
yok aga bizlik değil.yazarım ama buraya bunu yazamam.sorry.gözyaşı pıt pıt
devamını gör...
190.
sensizliğin süküneti
boyalı dünyamızın siyah beyaz karelerinden farksız yaşıyoruz
ayak izlerimiz pusuda bizi bekliyor
güzel yüzlü çirkin suliyetli gölgelerle yaklaşıyorlar
küçük çıtırdılar la sesiz sesiz yaklaşıyor
sükünetimiz bozulmaya başladığı zaman
sessizliğe başlayacaz
devamını gör...
191.
geri gelen mektup

"ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
pervane olan kendini gizler mi hiç alevden?
sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu."
devamını gör...
192.
yalnızlık

kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin.
su olsan kimse içmez,
ölür de susundan
yol olsan kimse geçmez,
sarp kayalara uğratır da yolunu
elin adamı ne anlar senden?
çıkarsın bir dağ başına,
bir ağaç bulursun
tellersin pullarsın
gelin eylersin.
bir de bulutları görürsün,
bir de bulutları görürsün
bir de bulutları görürsün
köpürmüş gelen bulutları
başka ne gelir elden?
çın çın ötüyor yüreğimin kökünde
şu dünyanın ıssızlığı
tanrı kimsenin başına vermesin
böyle bir yalnızlığı!

(kemal sadık göğceli...)
devamını gör...
193.
"ilimsiz şiir, harcı ve hesabı olmayan duvar gibidir."

fuzulî
devamını gör...
194.
tekdüze
hayata
tek dize
şiir
yeter.
devamını gör...
195.
şair duygularını anlatır şiirle
içindeki aşkı döker kağıda
imzasını atar altına
romantik adamlardır şairler
devamını gör...
196.
şiir şairin içindeki duyguları hapsetmeye çalıştığı birkaç dizeden ibarettir. ne yazık ki o duygular durmaz dizelerden okuyucusunun içine taşar.
devamını gör...
197.
başkaları niye yazar bilmiyorum ama ben kendimi kendime kanıtlamak, kendimi kendimle yanıtlamak için yazıyorum. bu yüzden bitmiyor döngü, bu yüzden hep sırtımda elimdeki süngü.
devamını gör...
198.
kendini gerçekleştiren kehanettir.
devamını gör...
199.
şiir biraz üşengeçlerin işidir, çünkü bin sayfalık duyguyu iki satırda anlatır.
devamını gör...
200.
arapça kökenli olup, hissediş, hissetmek gibi manaları haizdir. tanımsal olarak belli bir düzen içerisinde aktarılan göze veya kulağa hoş gelen satırlar diyebiliriz.

post-modern dönem bunu da yok etti. şiir dile katkı yapar. şairler bir yerde ulusal kahramanlardır. iran için can veren, can alan kaç asker firdovsî'nin verdiği katkıyı verebilmiştir iran'a? bu sebepten şiir üç kuruşluk sahte aforizmaları arka arkaya sıralamaktan ibaret değildir. olanca saflığı ile mest eden yunus emre'nin dupduru mısralarındaki felsefî altyapıyı bir düşünün... şiir cahil işi bir hobi değildir ki. değildi en azından.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"şiir" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim