sözlük yazarlarını şaşırtan şeyler

aynı şeyleri konuşup durmaktan sıkılmazlar mı bu insanlar ve de nerden bulur bu insanlar ben sıkılmışken konuşacak aynı şeyleri

dün ki hali beni cok şaşırttı. bu o degil dedim kendi kendime ama oymuş.

insanlarin namussuzlugu

kör parmağım kör gözüne misali gerçeklikleri hem görüp tanıyıp, sonra da sonucuna halâ şaşıranlar, şaşırtıyor beni. kısaca, öyle bir toplu şaşkınlık halindeyiz ki, sormayın yani
şaşırır kalırsınız. (hele de şaşırmaktan başka birşey de yapmıyor oluşumuz yok mu.. belki de asıl şaşırtıcı olan o.)

aşkolar ben artık iç bir şeye şaşormıyom
er bi şey normal geliyoru
söyle söyle kanka onu da normalleştiririz

numara vermez telegram verir, discord verir, fake instagram verir, verir de verir. vermek isteyen her yerde, her koşulda verir. ama cidden bu devirde bu kadar çabuk vermeye niyetlenmek garip geliyor bana da.

bu kadar pahalılık, yoksulluk, yolsuzluk, arsızlık ahlaksızlık almış başını gitmişken. hala malum partiye oy vermeyi düşünenlerin olduğunu görmek.

yürür sandığım reels yürümedi. yanlış müzik seçtim galiba. ya da yanlış insan ya da yanlış zaman.

ekşi sözlükte biriyle konuşuyorduk numarasını verdi. şaşırdığımı söyleyince ya numaralarımız her yerde var. en fazla engellerim diyordu. neredeyse 10 sene önce konuştuğum bir hanım vardı. o da ayrı bir cinsti. sürekli telefon numarası değiştiriyorum diyordu. yine ekşiden konuştuğum bir hanım vardı. o da ben sormadan telefonunu vermişti. telefon numarası adını söylemek gibi bişey oldu.

buradan da telefon numarasını veren biri oldu konuştuk görüştük vs. yani dediğim gibi normalleşti.

bu sabah yaşadığım ve sürekli yaşadığım bir olaydan bahsedeceğim. herifle hiç ortak takipçimiz yok, ben de “acaba ortak takip ettiğimiz biri mi var?” diyerekten isteği kabul etmeden takip edip, şekline şemaline bakıyorum. sonra takipten çıkıyorum. kolay kolay instagram da yabancı eklemem, tanıdıklarım vardır hep. ya da meslekle , işimle ilgili sayfaları onaylarım. her neyse, oğlan yazıyor. hadi diyorum , insandır, mağarada yaşamayıp cevap vereyim.. 8 mesajın sonunda fotoğraf atmamı istedi. ben de verip veriştirdim. beni şu hayatta şaşırtan nadir olaylardan biridir ve ne hikmetse belirli aralıklarla bunu yaşarım.. ya bu erkekler niye böyle? ha şunu da ekleyeyim, whatsapp ve instagram profil fotolarım da yüzüm görünmüyor. la saçımın bir kısmını görüp nasıl istek atıyorsun? belki çirkinim. * onu geçtim bir de yazıyor.. allah akıl fikir versin, ne diyeyim..

ey anormal sözlük!
fenomen sözlük yazarları 50-100 beğenilerde cirit atıyor; ben burada 2 beğeniye tamah ediyorum.

manga gibi bi grubun akp’li olması.

sözlükte ben hariç herkesin flörtleşiyor olduğu düşüncesi sözlüğü bir tinder gibi düşünüyorum bunun böyle olmadığını biliyorum ama böyle düşünmekten kendimi alamıyorum.

günlerden bir gün yine tanımlarımda seri şekilde bir şeylere söyleniyor, giydiriyor ve umutsuzluk aşılıyordum. biri mesaj atıp sen çok mutsuzsun yhaa neden böyle vs demişti. benim mutsuzluğuma şaşırmış. ben de onun şaşırmasına şaşırdım. burası bir yazım platformu değil mi kardeşim? çiçek böcekten bahsedecek olsaydık gidip instagram kullanırdık. bir derdi veya söyleyecek bir sözü olmayan bir insan neden yazı yazsın ki? anlamam. belki de sizlerin ihtiyacı sadece bir chat sitesidir de adresi şaşırmışsınızdır. belki de sözlükler çoktan birer whatsapp grubuna dönüşmüş de biz mazide kalmışızdır. bilmem, bilemem.

ne güzel tanışıyorsun, tanımaya çalışıyorsun her şey şok hoş yani olandan razısın.. pat diye ne oluyorsa manasız bir şekilde sanki her şeyi kafanda kurmuşsun gibi bir şeye dönüşüyor…karşındaki insan sanki kendini, kendi sürecini hiç bilmiyor gibi… sonra tamam diyorsun sen burada kal o burada dursun… yine yakın sohbetler muhabbetler eğlenceli de.. belli yani bir şey var… sonra kalkıp diyor ki biz arkadaş değil miyiz?

çok şaşkınım hiiiiiç anlamıyorum.

sanal ortamda seni hiç tanımadığı halde bazen fotoğrafın olmasa bile seks içerikli mesaj atan dallamalar.
bir de brad pitt özguveni ile yapıyorlar bunu yapan brad bile olsa tokadı yer.

neden 4.30 da uyandığım

kız bizde şaşıracak hal mi kaldı hshshd
ne oluyorsa he okey diyip geçiyoruz

ben bu avrasya maratonuna her önüne gelen katılabiliyor sanıyordum. hani koşamayan yürür, bırakır gibi geliyordu. meğer öncesinde ücretli parkurda on km koştuğunu kanıtlaman gerekiyormuş.

yürümek neyse de koşmak ne bileyim,
kalp var bende.

herkesin kendini bir halt zannetmesi.
burunlar havada, ego uzaya çıkmış yörüngeye yerleşmiş.
bir havalar, bir hal hareketler.

ya basit davranın ya, insan olun, dünya etrafınızda dönmüyor. ama kime anlatıyorum ki?
gidip suya çizik çekiyim bari, başarılı olma şansım daha yüksek en azından.