suç olmadığı halde yaparken öyle hissettiren durumlar

kitapçıda kitap inceleyip başka bir kitapçıdan online sipariş vermek.

herhangi bir dükkana girip de bir şey almadığım zaman suçlu hissediyorum.

kendi berberini bırakıp başka berbere gitmek.

sanki karısına gömlek ütületip o gömlekle zamparalığa gitmiş gibi hissettiriyor.

ben çok yorgun bir halde metroda otururken binen iyi durumdaki yaşlıya yer vermemek.

baş örtüsünü çıkarmak

toplum içinde abur cubur yemek. özellikle çocuk falan görünce çok utanıyorum.

ekmeği fırından alıp bakkalın önünden geçmek

marketten plastik poşet almadığında;

bir başka markete ellerinde ürünlerle girdiğinde suçluymuşsunuz gibi hissettiriyor: bir gün demiştim, "birisi beni hırsız diye suçlayacak bir gün" diye, tam da öyle oldu, dediğim gibi aynı hafta da kasiyer peşimden koştu, "aldığınız ürünlerin parasını vermediniz, ee bunları ben buradan almadım ki, kasiyer devam eder lütfen fişlerinizi göreyim, ne diyorsun sen be hırsız mıyım lan ben diye bağıra çağıra kasiyerle kavgaya girersin, fişlerimde cebimdeydi, göstermemiştim.

çanta kullanan birisi değilseniz, üstelik marketten ürün alıp onları elinizde bir başka markete girip alış veriş yapıyorsanız, plastik poşetsiz ve çantasız bir hırsız gibi görünürsünüz.

ihanet.

birkaç kişinin olduğu ortamda çalan telefonuma cevap vermek, ortamdan uzaklaşıp açarım.

ramazan'da sokakta sigara içmek.

bazı entryleri oylamak. bazı nickaltları girmek. bazı dmlerde nude atmak. bazı tanımları okumak. bazı tanımları okuduktan sonra "cık cık cık, bu da zivanadan çıktı" demek.
biz kirlendik ve büyüdü dünya.