21.
atatürk'ün inkılap ruhunu aldığı kişidir. kendisine "fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür bir şairim" der. aslında cumhuriyetin asıl gayesini de atatürk'ün ünlü sözünden anlarız; yeni tevfik fikretler yetiştirmek. mehmet akif dini red içeren tarih-i kadim şiiri yüzünden tevfik'e zangoç(kilisede çan çalan kişi) der. tevfik de ona molla sırat diyerek bir şiirinde cevap vermiştir. atatürk bile akif'e kızmış, "mehmet akif bizim devrimlerimizin düşmanıydı, bu memleketin medeniyete ulaşması uğruna düşünen, yazan şair kimdir?" diye sormuş, kimse bilemeyince üzülmüş "tevfik be çocuklar, tevfik o bizden daha ilerisini gören bir adamdı, biz ona hâlâ yetişemedik" demiştir.
dinsin sonu gelmeyen bu karışıklık!
sen de, gelenekçi iskelet,
yazdığın kara yazılara bir son ver,
aydınlığa susadık biz, aydınlığa susadık.
-tevfik fikret
dinsin sonu gelmeyen bu karışıklık!
sen de, gelenekçi iskelet,
yazdığın kara yazılara bir son ver,
aydınlığa susadık biz, aydınlığa susadık.
-tevfik fikret
devamını gör...
22.
unlu bir edebiyatcidir.
devamını gör...
23.
istanbul şairi
devamını gör...
24.
şairliğinin yanı sıra ressamlığı ve aşiyan'daki evini planlamasıyla mimarlığı ile harikalar yaratan servet-i fünun topluluğu mensubudur. türk edebiyatına kazandırdığı yenilikler ile dönemin gözde ve güçlü kalemlerinden biri olmayı başarmıştır.
devamını gör...
25.
hocaların hocası. kıvılcım çıkaran. ilk tohumu atan.
devamını gör...
26.
millet şarkısı adlı şiiri yazıldığı dönemi ve kendi iç dünyasını belli ettiği şiirdir.her okuyuşta farklı hislere kavuşuyorsun.
devamını gör...
27.
mehmet akif ersoy ile karşılıklı atışmaları olan yazar.
sis şiirinde sanırım istanbulu bir fa**şe olarak niteliyor.
enteresan.
sis şiirinde sanırım istanbulu bir fa**şe olarak niteliyor.
enteresan.
devamını gör...
28.
aklıma ilk hababam sınıfı geldi.edebiyat öğretmeni tevfik fikret in ölüm yıldönümünü bilmiyordu.sınıfta maça kaçıyordu.
devamını gör...
29.
bu iftirakı telhî-i lezîzini siz,
tahayyül etmeye bilmem ki muktedir misiniz?
***
bu sâye-zâr-ı serâ'irde böyle yapayalnız,
yürür,
yürür, yürüyorken habersiz ayrılırız
demiştir.
tahayyül etmeye bilmem ki muktedir misiniz?
***
bu sâye-zâr-ı serâ'irde böyle yapayalnız,
yürür,
yürür, yürüyorken habersiz ayrılırız
demiştir.
devamını gör...
30.
tevfikret....
devamını gör...
31.
adının ilk hecesiyle soyadının ilk hecesi yine adını, adının son hecesiyle soyadının son hecesi de yine soyadını verir.
bu çok önemli bilgi de benden olsun, bişey değil.
bu çok önemli bilgi de benden olsun, bişey değil.
devamını gör...
32.
vefatının 106. yıl dönümü olan şair öğretmen. ta o günlerden bizlere bir öğüt bırakmış 2 dakika ayırıp izlemenizi tavsiye ederim
tevfik fikret in öğütü
tevfik fikret in öğütü
devamını gör...
33.
vatan çalışkan insanların omuzları üzerinde yükselecektir. t.f.
devamını gör...
34.
kimseden ümmîd-i feyz etmem, dilenmem perr-ü-bâl
kendi cevvim, kendi eflâkimde kendim tâirim,
inhinâ tavk-ı esâretten girandır boynuma;
fikri hür, irfanı hür, vicdânı hür bir şâirim.
kimseden bir fayda ummam
kimseden bir fayda ummam ben, dilenmem kol kanat.
kendi boşluk, kendi gökkubbemde kendim gezginim.
bir eğik baş bir boyunduruktan ağırdır boynuma;
fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür bir şairim
sadeleştiren: ahmet muhip dıranas
daha iyi tanımamız gereken devrimci şair.
böyle değerleri tanımadığımız için bugün bu hallerdeyiz.
kendi cevvim, kendi eflâkimde kendim tâirim,
inhinâ tavk-ı esâretten girandır boynuma;
fikri hür, irfanı hür, vicdânı hür bir şâirim.
kimseden bir fayda ummam
kimseden bir fayda ummam ben, dilenmem kol kanat.
kendi boşluk, kendi gökkubbemde kendim gezginim.
bir eğik baş bir boyunduruktan ağırdır boynuma;
fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür bir şairim
sadeleştiren: ahmet muhip dıranas
daha iyi tanımamız gereken devrimci şair.
böyle değerleri tanımadığımız için bugün bu hallerdeyiz.
devamını gör...
35.
aşiyan müzesi
devamını gör...
36.
atatürk'ün gençlik yıllarında en çok sevdiği şairdir. düşünüş tarzı, kalitesi yaşadığı dönemden birkaç beden büyüktür. geleceğe daima umutla bakıp, herkes gibi osmanlının kanlı tarihiyle övünmek yerine bilimi ve barışı savunmuştur.
oğlu haluk’u hep osmanlı'ya bilimi, modernliği getirecek geleceğin osmanlı insanı olarak görse de, haluk yurt dışına eğitime gidip osmanlıya dönmek yerine, amerika’da papaz olmuştur.
ayriyeten tarih-i kadim mutlaka okunması gereken bir şiiridir.
oğlu haluk’u hep osmanlı'ya bilimi, modernliği getirecek geleceğin osmanlı insanı olarak görse de, haluk yurt dışına eğitime gidip osmanlıya dönmek yerine, amerika’da papaz olmuştur.
ayriyeten tarih-i kadim mutlaka okunması gereken bir şiiridir.
devamını gör...
37.
dili yüzünden üniversite yıllarımda şahsım tarafından biraz küfür yemiş olan türk edebiyatının en önemli figürlerinden ve şairlerinden biridir. içe kapanık türk aydını tipidir. evet kelimesini de pek bir severdi rahmetli.
piyasada rübab-ı şikeste adlı şiir kitabının hem eski harfli hem yeni harfli basımı vardır. osmanlı türkçesini geliştirmek isteyen arkadaşlar bakabilir.
piyasada rübab-ı şikeste adlı şiir kitabının hem eski harfli hem yeni harfli basımı vardır. osmanlı türkçesini geliştirmek isteyen arkadaşlar bakabilir.
devamını gör...
38.
her dönemin adamı büyük dalkavuk.
babası türk’tür. anası, 1822’de yapılan yunan ayaklanmasında yetim kalmış bir rum’dur. yani anasının ailesi, o isyanı çıkaran rumlardandır. yetim kalınca osmanlı bakıp büyütmüş. tevfik fikret 12 yaşındayken, hac dönüşünde ölmüştür. yazarlık hayatı malumat dergisi’nde başladı. abdülhamit han’ı öven şiirler yazarak şairliğe girişti. servet-i fünun’a geçince en ateşli milliyetçi şiirlerin yazarı oluverdi. abdülhamit’i eleştiren bir şiir yazdığı gerekçesiyle evi aranınca bir anda o çok sevdiği abdülhamit han’ın düşmanı oldu. o kadarla da kalmadı, din, devlet, millet, ahlâk gibi kavramların hepsine cephe aldı. eşiyle çay partilerine katılmak gibi tepki çekeceğini bildiği hareketleri kasıtlı olarak yaptı. meşrutiyetin ilanı ve ittihat terakki iktidarıyla birlikte bir keskin dönüş daha yaptı. millet şarkısı adlı bir marş yazmış ki dillere destan!
‘millet yoludur, hakk yoludur tuttuğumuz yol;
ey hakk, yaşa ey sevgili millet, yaşa... var ol!’ diyordu artık.
istanbul’u lanetleyen ‘sis’ adlı bir şiir yazmış adam ‘rücu’ adlı bir geri dönüş şiiri yazarak özür diliyordu. istanbul için yazdığı ilk şiirde:
‘ey köhne bizans, ey koca fertût-ı müsahhir,
ey bin kocadan arta kalan bîve-i bâkir’ diyen adam, hükümet değişince, aynı istanbul için:
‘sen, ey muhît-i teceddüd, o leyl-imenhûsun
seninle nisbeti yok; sen şereflisin, ulusun’ demeye başlamıştı.
gelişine methiyeler dizdiği ittihat terakki’ye muhalif olması da uzun sürmedi … önce bakanlık teklifini reddetti, sonra o bakanlığı alan adamın müdürlük teklifini kabul etti, sonra o müdürlükten de istifa etti. oğlu haluk, onun nazarında bir modeldi. oğlunu okuması için yurt dışına gönderdi. hayatı boyunca eğitimde yenilik, gençliğin terbiyesi gibi konularda durmadan fikir yürüten, ölene kadar robert kolej’de idarecilik ve öğretmenlik yapan, ittihat terakki’nin, eğitim bakanı yapmak istediği bu adamın işte o model diye tanıttığı oğlu, iskoçya’da hristiyan, amerika’da papaz oldu. ölene kadar da geri dönmedi. şiirlerini tek tek irdeleyerek, hayatının dönüşlerini göstermek ve kişiliğini yerin dibine sokmak da mümkün ama okuyucunun vaktini ziyan etmek istemem. merak eden birkaç şiirini peş peşe okusa kâfidir. kendisiyle ilgili en özet tanımı mehmet akif yapmıştır:
‘heyhat! kimi garbın yalınız fuhşuna hasbî simsar;
kimi iran malı der, köhne alır, hurda satar!
eski divanlarınız dopdolu oğlanla şarab;
biradan, fahişeden başka nedir şi’r-i şebab?
serseri: hiçbirinin mesleği yok, meşrebi yok;
feylosof hepsi; fakat pek çoğunun mektebi yok!
şimdi allah’a söver… sonra biraz bol para ver:
hiç utanmaz; protestanlara zangoçluk eder!’
kendisi budur ve şunu da ekleyelim yunan isyanından sonra yetim kalan annesinin bir erkek kardeşi vardı. ailesi yunan isyanına katıldığı için yetim kalan o erkek çocuk, daha sonra trabzon valisi oldu. tevfik fikret, işte o dayısının kızıyla, kız 15 yaşındayken evlendi. sonradan papaz olan halûk’un anası, işte o kadındır. tevfik fikret’in içinde bulunduğu psikolojik bunalımın nedeni, asıl bu durumda yatar.
buradan
babası türk’tür. anası, 1822’de yapılan yunan ayaklanmasında yetim kalmış bir rum’dur. yani anasının ailesi, o isyanı çıkaran rumlardandır. yetim kalınca osmanlı bakıp büyütmüş. tevfik fikret 12 yaşındayken, hac dönüşünde ölmüştür. yazarlık hayatı malumat dergisi’nde başladı. abdülhamit han’ı öven şiirler yazarak şairliğe girişti. servet-i fünun’a geçince en ateşli milliyetçi şiirlerin yazarı oluverdi. abdülhamit’i eleştiren bir şiir yazdığı gerekçesiyle evi aranınca bir anda o çok sevdiği abdülhamit han’ın düşmanı oldu. o kadarla da kalmadı, din, devlet, millet, ahlâk gibi kavramların hepsine cephe aldı. eşiyle çay partilerine katılmak gibi tepki çekeceğini bildiği hareketleri kasıtlı olarak yaptı. meşrutiyetin ilanı ve ittihat terakki iktidarıyla birlikte bir keskin dönüş daha yaptı. millet şarkısı adlı bir marş yazmış ki dillere destan!
‘millet yoludur, hakk yoludur tuttuğumuz yol;
ey hakk, yaşa ey sevgili millet, yaşa... var ol!’ diyordu artık.
istanbul’u lanetleyen ‘sis’ adlı bir şiir yazmış adam ‘rücu’ adlı bir geri dönüş şiiri yazarak özür diliyordu. istanbul için yazdığı ilk şiirde:
‘ey köhne bizans, ey koca fertût-ı müsahhir,
ey bin kocadan arta kalan bîve-i bâkir’ diyen adam, hükümet değişince, aynı istanbul için:
‘sen, ey muhît-i teceddüd, o leyl-imenhûsun
seninle nisbeti yok; sen şereflisin, ulusun’ demeye başlamıştı.
gelişine methiyeler dizdiği ittihat terakki’ye muhalif olması da uzun sürmedi … önce bakanlık teklifini reddetti, sonra o bakanlığı alan adamın müdürlük teklifini kabul etti, sonra o müdürlükten de istifa etti. oğlu haluk, onun nazarında bir modeldi. oğlunu okuması için yurt dışına gönderdi. hayatı boyunca eğitimde yenilik, gençliğin terbiyesi gibi konularda durmadan fikir yürüten, ölene kadar robert kolej’de idarecilik ve öğretmenlik yapan, ittihat terakki’nin, eğitim bakanı yapmak istediği bu adamın işte o model diye tanıttığı oğlu, iskoçya’da hristiyan, amerika’da papaz oldu. ölene kadar da geri dönmedi. şiirlerini tek tek irdeleyerek, hayatının dönüşlerini göstermek ve kişiliğini yerin dibine sokmak da mümkün ama okuyucunun vaktini ziyan etmek istemem. merak eden birkaç şiirini peş peşe okusa kâfidir. kendisiyle ilgili en özet tanımı mehmet akif yapmıştır:
‘heyhat! kimi garbın yalınız fuhşuna hasbî simsar;
kimi iran malı der, köhne alır, hurda satar!
eski divanlarınız dopdolu oğlanla şarab;
biradan, fahişeden başka nedir şi’r-i şebab?
serseri: hiçbirinin mesleği yok, meşrebi yok;
feylosof hepsi; fakat pek çoğunun mektebi yok!
şimdi allah’a söver… sonra biraz bol para ver:
hiç utanmaz; protestanlara zangoçluk eder!’
kendisi budur ve şunu da ekleyelim yunan isyanından sonra yetim kalan annesinin bir erkek kardeşi vardı. ailesi yunan isyanına katıldığı için yetim kalan o erkek çocuk, daha sonra trabzon valisi oldu. tevfik fikret, işte o dayısının kızıyla, kız 15 yaşındayken evlendi. sonradan papaz olan halûk’un anası, işte o kadındır. tevfik fikret’in içinde bulunduğu psikolojik bunalımın nedeni, asıl bu durumda yatar.
buradan
devamını gör...
39.
tevfik fikret, 24 aralık 1867'de istanbul'da doğmuştur. çocukluğu orta halli bir konakta rahat geçmiştir.
şiir yazmaya on üç - on dört yaşlarında başlamış, ilk düzeltmelerini de türkçe öğretmeni muallim feyzi efendi yapmıştır. ilk önce mehmet tevfik ismiyle 1891'de "mirsat" dergisinde görülmüştür. genç aydınlar arasında geniş bir ilgi uyandıran şair, ilk sayısı 1894'te çıkan "malumat" dergisinin yazı işlerini üstlenmiştir. bundan sonra recaizade mahmud ekrem'in aracılığıyla "servetifünun" dergisinin yazı ve tashis işlerini üstlenmiş, mehmet tevfik adı da servetifünun'a geçtikten sonra tevfik fikret olmuştur. birkaç ay sonra halit ziya, cenap şahabettin ve öbürleri de dergiye katılmış ve servetifünun mektebi kurulmuştur.
tevfik fikret'in 1900'lü yıllara kadar olan eserleri, baskı altında bunalıp inzivaya çekilen şairin kötümser ve duygusal eserleridir. parnasizmin etkisinde kalan şair, "sanat için sanat" anlayışını benimsemiştir. bu yıllardan sonra yazı ve fikir özgürlüğü bir nebze artınca toplumcu yanı ağır basmıştır. bu dönemde "sis" şiirine karşı "rücu" (dönüş) şiirini yazmıştır. bir tepeye çekilmesine karşın toplumun acılarını, umutlarını hasretlerini isyanlarını onlarla birlikte hissetmiştir.
tevfik fikret'in dili ağdalı ve günümüz için anlaşılması zordur. a. kadir'de şiirlerinin dilinden dolayı unutulmasını istemediği için yenileştirmiştir. ayrıca a. kadir kitapta tevfik fikret'in şiirlerini tarihlerine göre sıralamış, bu da şairin yıllar içindeki duygusal ve konu bakımından değişimini gözler önüne sermiştir.
a. kadir hazırladığı kitapta tevfik fikret için şunları yazmıştır:
fikret, özlemler içinde yaşamış, özlemler içinde savaşmış, özlemler içinde ölmüş bir şairdir. toplumdaki kötülüklerin, haksızlıkların, zulümlerin kalkmasını istemişti o. bütün insanlara adalet, özgürlük, eşitlik sağlanmasıydı tek isteği onun. savaşlar olmamalıydı, boş yere insan kanı dökülmemeliydi, barış içinde yaşamalı, insanlar doğru olmalı, ahlaklı olmalı, calışmalı ve yeryüzü bir cennet haline getirilmeliydi. çevresine bakıyordu fikret, memleketin haline bakıyordu, her yeri, her şeyi kokuşmuş görüyordu ve birden isyan ediyordu. kötümserliğe düşüyordu. ama vakit vakit pırıltılar görüyor, umutlanıyordu. insanlardan umudu kesemiyordu bir türlü."
tevfik fikret'in şiirleri konu bakımından zengindir. en bilinen şiirlerinden tarih-i kadim'de (eski çağlar tarihi) tanrı'ya, dine ve eskiden yaşanan kanlı olaylara isyan etmiştir. "hân-ı yağma"yı da (yağma sofrası) halkın varını yoğunu sömüren efendilere yazmıştır. kişisel hayatında onu etkileyen olaylarla ilgili şiirler de yazmıştır. mesela "hemşirem için" (kız kardeşim için) şiirinin başında 12 yaşında koleradan ölen annesine seslenmiştir. şiirin devamında da gurbette hain bir kocanın elinde ölen kız kardeşinden bahsetmiştir. bu şiir kadınların çektikleri acıları dile getiren bi ağıttır. tevfik fikret "haluk'un sesi", "gene haluk", "halûk'un amentüsü(inancı)" gibi şiirlerini de oğluna yazmıştır. oğluna olan sevgisini ve ondan beklentilerini dile getirmiştir bu şiirlerinde.
tevfik fikret karamsar bir şairdir "öksüzlüğüm" şiirinde memleketin uçuruma gidişini ve halkın bu duruma karşı tepkisizliğini anlatır fakat içinde bir yerde olan aydınlığın tasavuru diğer şiirlerinde sezilir. özellikle o aydınlığı getireceğini düşündüğü gençliğe yazdığı şiirlerinde. tevfik fikret gençlikten umudunu hiç kesmemiştir. ziyaretine gelen gençlere sık sık şunları söylemiştir:
"bu günler geçecektir, bu millet kölelikten kurtulacaktır bir gün. sizler çoğalmaya bakınız."
"fener" şiirinde özgürlük uğruna acılar çeken genç aydınlardan bahseder. "ferda" (gelecek günler) şiiri de onun gençliğe seslenişidir. geleceğin, varın yoğun onlar olduğunu söylerken şimdi onların eski nesile yaptığı gibi ileride bir sonraki neslinde onlardan hesap soracağını hatırlatır. onların umut olduğunu söyleyip çalışıp yükselmelerini ister. sonunda da ekler:
"yükselmeyen düşer, yavrum,
ya yukarı, ya aşağı.
yükselmeli, göklere değmeli alnın.
ama ne kadar yukarlara çıksa
gene doymaz insan denen kuş.
bugün artık durmak yok,
uğraş, didin, düşün
ara, bul, atıl, bağır,
durma oğlum, durma koş.
dök bu toprağa alınterini."
tevfik fikret osmanlı'nın yıkılış döneminde devrimci ve idealist fikirleriyle başta mustafa kemal atatürk olmak üzere birçok aydını etkilemiştir. o sadece yaşadığı dönemi değil yıllar geçse bile hala biz gençleri etkileyebilecek bir şairdir. şuan onun istediği gençliği yaratacak olan bizleriz ve bence çoğumuz bu sorumluluğun farkında. umarım gelecek günler gerçekten bizlere emanet edilir ve umut ve azimle inşa edebiliriz.
şiir yazmaya on üç - on dört yaşlarında başlamış, ilk düzeltmelerini de türkçe öğretmeni muallim feyzi efendi yapmıştır. ilk önce mehmet tevfik ismiyle 1891'de "mirsat" dergisinde görülmüştür. genç aydınlar arasında geniş bir ilgi uyandıran şair, ilk sayısı 1894'te çıkan "malumat" dergisinin yazı işlerini üstlenmiştir. bundan sonra recaizade mahmud ekrem'in aracılığıyla "servetifünun" dergisinin yazı ve tashis işlerini üstlenmiş, mehmet tevfik adı da servetifünun'a geçtikten sonra tevfik fikret olmuştur. birkaç ay sonra halit ziya, cenap şahabettin ve öbürleri de dergiye katılmış ve servetifünun mektebi kurulmuştur.
tevfik fikret'in 1900'lü yıllara kadar olan eserleri, baskı altında bunalıp inzivaya çekilen şairin kötümser ve duygusal eserleridir. parnasizmin etkisinde kalan şair, "sanat için sanat" anlayışını benimsemiştir. bu yıllardan sonra yazı ve fikir özgürlüğü bir nebze artınca toplumcu yanı ağır basmıştır. bu dönemde "sis" şiirine karşı "rücu" (dönüş) şiirini yazmıştır. bir tepeye çekilmesine karşın toplumun acılarını, umutlarını hasretlerini isyanlarını onlarla birlikte hissetmiştir.
tevfik fikret'in dili ağdalı ve günümüz için anlaşılması zordur. a. kadir'de şiirlerinin dilinden dolayı unutulmasını istemediği için yenileştirmiştir. ayrıca a. kadir kitapta tevfik fikret'in şiirlerini tarihlerine göre sıralamış, bu da şairin yıllar içindeki duygusal ve konu bakımından değişimini gözler önüne sermiştir.
a. kadir hazırladığı kitapta tevfik fikret için şunları yazmıştır:
fikret, özlemler içinde yaşamış, özlemler içinde savaşmış, özlemler içinde ölmüş bir şairdir. toplumdaki kötülüklerin, haksızlıkların, zulümlerin kalkmasını istemişti o. bütün insanlara adalet, özgürlük, eşitlik sağlanmasıydı tek isteği onun. savaşlar olmamalıydı, boş yere insan kanı dökülmemeliydi, barış içinde yaşamalı, insanlar doğru olmalı, ahlaklı olmalı, calışmalı ve yeryüzü bir cennet haline getirilmeliydi. çevresine bakıyordu fikret, memleketin haline bakıyordu, her yeri, her şeyi kokuşmuş görüyordu ve birden isyan ediyordu. kötümserliğe düşüyordu. ama vakit vakit pırıltılar görüyor, umutlanıyordu. insanlardan umudu kesemiyordu bir türlü."
tevfik fikret'in şiirleri konu bakımından zengindir. en bilinen şiirlerinden tarih-i kadim'de (eski çağlar tarihi) tanrı'ya, dine ve eskiden yaşanan kanlı olaylara isyan etmiştir. "hân-ı yağma"yı da (yağma sofrası) halkın varını yoğunu sömüren efendilere yazmıştır. kişisel hayatında onu etkileyen olaylarla ilgili şiirler de yazmıştır. mesela "hemşirem için" (kız kardeşim için) şiirinin başında 12 yaşında koleradan ölen annesine seslenmiştir. şiirin devamında da gurbette hain bir kocanın elinde ölen kız kardeşinden bahsetmiştir. bu şiir kadınların çektikleri acıları dile getiren bi ağıttır. tevfik fikret "haluk'un sesi", "gene haluk", "halûk'un amentüsü(inancı)" gibi şiirlerini de oğluna yazmıştır. oğluna olan sevgisini ve ondan beklentilerini dile getirmiştir bu şiirlerinde.
tevfik fikret karamsar bir şairdir "öksüzlüğüm" şiirinde memleketin uçuruma gidişini ve halkın bu duruma karşı tepkisizliğini anlatır fakat içinde bir yerde olan aydınlığın tasavuru diğer şiirlerinde sezilir. özellikle o aydınlığı getireceğini düşündüğü gençliğe yazdığı şiirlerinde. tevfik fikret gençlikten umudunu hiç kesmemiştir. ziyaretine gelen gençlere sık sık şunları söylemiştir:
"bu günler geçecektir, bu millet kölelikten kurtulacaktır bir gün. sizler çoğalmaya bakınız."
"fener" şiirinde özgürlük uğruna acılar çeken genç aydınlardan bahseder. "ferda" (gelecek günler) şiiri de onun gençliğe seslenişidir. geleceğin, varın yoğun onlar olduğunu söylerken şimdi onların eski nesile yaptığı gibi ileride bir sonraki neslinde onlardan hesap soracağını hatırlatır. onların umut olduğunu söyleyip çalışıp yükselmelerini ister. sonunda da ekler:
"yükselmeyen düşer, yavrum,
ya yukarı, ya aşağı.
yükselmeli, göklere değmeli alnın.
ama ne kadar yukarlara çıksa
gene doymaz insan denen kuş.
bugün artık durmak yok,
uğraş, didin, düşün
ara, bul, atıl, bağır,
durma oğlum, durma koş.
dök bu toprağa alınterini."
tevfik fikret osmanlı'nın yıkılış döneminde devrimci ve idealist fikirleriyle başta mustafa kemal atatürk olmak üzere birçok aydını etkilemiştir. o sadece yaşadığı dönemi değil yıllar geçse bile hala biz gençleri etkileyebilecek bir şairdir. şuan onun istediği gençliği yaratacak olan bizleriz ve bence çoğumuz bu sorumluluğun farkında. umarım gelecek günler gerçekten bizlere emanet edilir ve umut ve azimle inşa edebiliriz.
devamını gör...
40.
haluk onu hayal kırıklığına uğrattı. canımcım kıyamam.
devamını gör...