21.
benim için hükümsüzdür.
devamını gör...
22.
insanın yarattığı kültürün zamanla insanı yaratması sonucunda oluşan durum, kendi değerlerini oluşturan insanın karşılaştığı en temel sorunlardan da birisi
devamını gör...
23.
toplum baskısı yalnızca usta bir yalancı olmanızı öğütler aslında.nihayetinde insanızdır, elbette kendi sınırlarımızı kesfetmeye çabalayacak bu süreçte toplumla uyuşmayacak şeyler yapacağızdır fakat toplum öyle keskin bir hat çizmiştir ki insanı öyle robotik tasavvur etmiştir ki "hata" yapmana müsaade etmez. bu durumda birey ya zorlu bir kavgaya girişecek(ki milyonda bir) ya da toplumsal kabul görmek(ki insan sosyal bir varlık olarak onay bekler) için yalanlar söyleyecektir, gizleyecektir kendini.
ışte böyle bir süreç usta yalancılar ve riyakâr bir toplum yaratacaktır.
ışte böyle bir süreç usta yalancılar ve riyakâr bir toplum yaratacaktır.
devamını gör...
24.
gustave le bon'a göre, karizmatik liderlerin arkasından giden bireylerin oluşturduğu toplumlar, kendi safında olmayan insanlara karşı bu baskıyı kurmaya çalışır.
devamını gör...
25.
toplumsal baskı soyut birşeydir. kendiliğinden gelişir zaten...adı da baskı değil toplumsal bilinç olabilir...
devamını gör...
26.
toplumun büyük bir çoğunluğunun özellikle kendinden farklı düşünen, farklı bakan, farklı gören, farklı duyan, farklı giyinen, farklı yaşayan bireyleri kendilerine uydurma çabasıdır.
neymiş inandıkları gibi yaşayacakmışız. arkadaşım neden inanmak istemiyorsunuz biz sizinle aynı memlekette yaşıyoruz diye sizin inancınıza inanmak zorunda mıyız? dönüp bir de saygı duy diyorlar? saygı duymadım da ne yaptım söyler misin bana? camine mi çöp attım? sana mı hakaret ettim? kıyafetine mi dil uzattım? 'ama şort giyiyorsun diyor, alkol alıyorsun diyor, dinin emirlerini yerine getirmiyorsun diyor'
hangi din? senin dinin yahu bu senin dinin benim inanmadığım ama saygı gösterdiğim ki aksi düşünülemez zaten. banane isteyen müslüman olur, isteyen hristiyan, isteyen deist, isteyen ataist beni bağlamaz.
bakın toplumda şuan çok ciddi bir ezemiyorum ezildim propagandası var. bir şekilde dizginleniyor ipin ucu bir kaçarsa sokakta bile rahat rahat dolaşamayacağız artık. hoş zaten pek dolaştığımız söylenemez. garip gurup bakışlar. işte o bakışlar toplum baskısı. kendileri gibi olmayışımı bir şekilde bana yansıtıyorlar.
yani ben neden size ayak uydurmak zorundayım anlamıyorum ki? hepimiz aynı ülkede yaşıyoruz ve bir şekilde yıllarca uyumlu yaşadık. şimdi ne değişti? ne oldu da bu kadar tahammülsüz olduk birbirimize. he tabi bu tam aksi istimakettede yapıyor yapılmıyor mu? kadının başörtüsüne müdahale etme hakkını kendinde buluyor birileri. ya da adam sadece namaz kılıyor diye hakaret ediyor. neden yahu ne istiyorsunuz insanlardan? isteyen istediğine inansın istediği gibi yaşasın kime ne? nedir bu ahlak bekçiliği siz kendi ahlakınızı koruyun da kusur kalsın onun bunun yaşantısı.
yani çoğunluktan kastım sadece inanmayanlara yapılan baskılar değil ya da toplumdan aykırı davranan birine yapılan. her kesimin içinde malesef var kendi gibi olmayana nefret kusma ve saldırı geliştirme. eskiden böyle değildik biz bu kadar değildik. hem bir tahammülsüzlük artışı hem ayrıştırma çabasının mahsulleri bunlar. kimin yararına bu durum, kimin işine gelir böylesi bir ayrışma? bir durup düşünmek gerek. tabi eğer hala düşğnebiliyorsak?
saygılar...
neymiş inandıkları gibi yaşayacakmışız. arkadaşım neden inanmak istemiyorsunuz biz sizinle aynı memlekette yaşıyoruz diye sizin inancınıza inanmak zorunda mıyız? dönüp bir de saygı duy diyorlar? saygı duymadım da ne yaptım söyler misin bana? camine mi çöp attım? sana mı hakaret ettim? kıyafetine mi dil uzattım? 'ama şort giyiyorsun diyor, alkol alıyorsun diyor, dinin emirlerini yerine getirmiyorsun diyor'
hangi din? senin dinin yahu bu senin dinin benim inanmadığım ama saygı gösterdiğim ki aksi düşünülemez zaten. banane isteyen müslüman olur, isteyen hristiyan, isteyen deist, isteyen ataist beni bağlamaz.
bakın toplumda şuan çok ciddi bir ezemiyorum ezildim propagandası var. bir şekilde dizginleniyor ipin ucu bir kaçarsa sokakta bile rahat rahat dolaşamayacağız artık. hoş zaten pek dolaştığımız söylenemez. garip gurup bakışlar. işte o bakışlar toplum baskısı. kendileri gibi olmayışımı bir şekilde bana yansıtıyorlar.
yani ben neden size ayak uydurmak zorundayım anlamıyorum ki? hepimiz aynı ülkede yaşıyoruz ve bir şekilde yıllarca uyumlu yaşadık. şimdi ne değişti? ne oldu da bu kadar tahammülsüz olduk birbirimize. he tabi bu tam aksi istimakettede yapıyor yapılmıyor mu? kadının başörtüsüne müdahale etme hakkını kendinde buluyor birileri. ya da adam sadece namaz kılıyor diye hakaret ediyor. neden yahu ne istiyorsunuz insanlardan? isteyen istediğine inansın istediği gibi yaşasın kime ne? nedir bu ahlak bekçiliği siz kendi ahlakınızı koruyun da kusur kalsın onun bunun yaşantısı.
yani çoğunluktan kastım sadece inanmayanlara yapılan baskılar değil ya da toplumdan aykırı davranan birine yapılan. her kesimin içinde malesef var kendi gibi olmayana nefret kusma ve saldırı geliştirme. eskiden böyle değildik biz bu kadar değildik. hem bir tahammülsüzlük artışı hem ayrıştırma çabasının mahsulleri bunlar. kimin yararına bu durum, kimin işine gelir böylesi bir ayrışma? bir durup düşünmek gerek. tabi eğer hala düşğnebiliyorsak?
saygılar...
devamını gör...
27.
bazen gerekli olduğunu düşünüyorum. niye mi? toplum baskısı yüzünden içinde kötülük bulunan bazı kişilerin bu kötülüğünden vaz geçtiğini düşünüyorum.
adam diyelim ki 45 yaşında 15 yaşındaki bir kızla evlenmek istiyor, elalem ne der diye düşünüp bu hatalı fikrinden vaz geçebilir.
adam diyelim ki 45 yaşında 15 yaşındaki bir kızla evlenmek istiyor, elalem ne der diye düşünüp bu hatalı fikrinden vaz geçebilir.
devamını gör...
28.
(bkz: komşular ne der)
devamını gör...
29.
büyük şehirlerde umursanmaz fakat küçük şehir ve ilçelerde çokça hissedilir.
devamını gör...
30.
toplum basmaz, insan kendine basar. ben ilçede yaşıyorum, çocukluğumdan beri hiç hissetmedim ama takmadım da ondan olabilir. düz biri de değilim hiç bir adete uymam hiç bir genele dahil olmam ama hep kabul gördüm. galiba takmadığımdan. bazen de dinlersen konuşurlar, dinlemezsen onlar seni dinlerler.
devamını gör...
31.
pres makinaları bile bu kadar baskı yapmıyordur...
devamını gör...
32.
insani hayata kusturur. demeyin umursama, dinleme, onune bak diye. bir toplulukta yalnizsaniz, kendinizi savunmak zorunda birakildiysaniz ve hata yaparim diye surekli tedirgin iken sacma sapan seyler geliyorsa basiniza, umursamamak olmuyor. sac renginden piercinge, kiyafetten tavirlariniza hersey hakkinda baski varsa kucucuk hissediyor kendini insan. evet kuculuyorum. yok olmak istiyorum o dakikalarda.
devamını gör...
33.
gerici ülkelerde olan baskıdır bu aslında. avrupa ülkelerinde böyle bir baskı göremezsiniz çünkü adamlar herkesin yaşam tarzına saygı duyuyor. şimdi bizim ülkemizde herkes herkesin uçkurunu düşünür, kılık kıyafetini eleştirir, yaşam tarzına müdahale eder, ahlak bekçiliği yapar. yasakçı zihniyete sahip vatandaşlarımız var. ondan gelişemiyoruz ya yıllardır…
ulan eşcinsellere bile öcü muamelesi yapılıyor kodumunun ülkesinde medeniyet düşmanı dediğimiz olay tam olarak budur. görgüsüz pezevenkler!
ulan eşcinsellere bile öcü muamelesi yapılıyor kodumunun ülkesinde medeniyet düşmanı dediğimiz olay tam olarak budur. görgüsüz pezevenkler!
devamını gör...
34.
en çok, evlen ve çocuk yap olan baskılar örnek verilebilir.
herkes kendi yaptığı hatayı, ya da kendinin yapmaktan mutluluk duyduğu eylemi başkaları da yapsın istiyor.
herkes kendi yaptığı hatayı, ya da kendinin yapmaktan mutluluk duyduğu eylemi başkaları da yapsın istiyor.
devamını gör...
35.
bazan faydalı olurken bazan de olumsuz birşeydir.
hatta bazı hallerde rasyonel düşünmenin önünde engel olabilir.
bazan toplum belli durumlarda seni belli kalıplarda davranmaya sözle ve davranışla iter.
bunu kemal sunal ın davaro ve cüneyt arkın ın kin adlı filmlerinde görebilirsiniz,
bu baskının aşılmasında toplumun kültür seviyesi çok önemlidir.
hatta bazı hallerde rasyonel düşünmenin önünde engel olabilir.
bazan toplum belli durumlarda seni belli kalıplarda davranmaya sözle ve davranışla iter.
bunu kemal sunal ın davaro ve cüneyt arkın ın kin adlı filmlerinde görebilirsiniz,
bu baskının aşılmasında toplumun kültür seviyesi çok önemlidir.
devamını gör...
"toplum baskısı" ile benzer başlıklar
aile baskısı
17