üçüncü dünya savaşı

maalesef nükleer ile yapılacak ve tabiri caizse insanlığın içinden geçilecek bir savaş olacak.

sığınaklara sığınaklara!!!

ne zaman? hazırlıklarımızı yapalım!
çekirdek, kola, cipss..

aslında buraya abd'nin ukrayna'ya misket bombaları vermesi haberinden sonra yazacaktım hemde dolu dolu uzun uzun tarihsel, askeri ve ekonomik bağlar üzerinden konuyu yorumlayacaktim ama sonra dedim ki amipin biri çıkar yav ne savaşı ya proxy ya iki düğmeye bassan nükleer bum bum ya falan diye sacmalayıp konuyu sulandirir diye yazmadım.

fakat ben şahsen 10 yıl içerisinde böyle bir savaşı bekliyorum. bugüne kadar yaptığım politik öngörüler ufak tefek sapmalarla hep doğru çıktı. allah korusun elbette ama bazı gelişmeler ayak sesi niteliğinde. ve bence ukrayna savaşı 2. dünya savaşındaki polonya işgali niteliğinde.
asıl savaş bu çatışmanın sonuçlarından doğacak.

bilmiyorum belki o uzun yazıyı paylaşırım ruh halime bağlı.

amerika'nın dahil olduğu savaşa çin'de dahil olur işte o zaman dünya savaşı olur sayısı önemli değildir olursa.

başladığını belki görürüz
ama bitişini göremeyebiliriz.

dünyanın bok çukuru abd'nin finosu ingiltere'yle birlikte çıkması için kaşıdığı savaş. deyyusu ekber(*) macron da çanak tutuyor buna.
nükleer savaşı yemiyor götleri. bu nedenle biyolojik savaş yapmaya hazırlanıyorlar. covid 19 plandemisiyle bunun ön çalışmasını yaptılar. birkaç on yıla kadar böyle bir savaşı çıkartırlar. sizler de aşı olmak için sağlık ocaklarının kapısına dizilirsiniz.

komplo teorisyenlerinin hayal dünyasının ana gündem maddesidir.
(bkz: yok öyle bir şey)

tüm dünya savaşları balkanlardan çıkar.

balkanlar karışmadan 3. dünya savaşı çıkmaz..

ihtimali düşük olan savaş.

dft tarih'in 2. dünya savaşı ile ilgili hazırladığı videoya bakarsanız 2. dünya savaşının nasıl göz göre göre meydana geldiğini anlarsınız. böyle olunca insan 3. dünya savaşı da olabilir diyor.
ancak diğer yandan devletlerin 1. ve 2. dünya savaşlarında canı çok yandı.
şu an teknolojik olarak devletler çok daha ileride.
1. ve 2. dünya savaşında kazanmak için her yol mübahtı. devletler ellerinden geleni ardına koymadı. milyonlarca insan öldü.
3. dünya savaşı eğer bu ölçekte yapılırsa tüm insanlığın sonu olabilir.

çıkarsa sivil falan herkes ölür siyaseti yönetenler savaş bitene kadar yerin dibinde yaşar. savaş bitince de kendilerini kahraman ilan ederler.

vallahi artık teknoloji o kadar ilerledi ki, eskiden amerika 2 uçakla 2 tane atom bombası gönderebilmiş fark etmeden. bugün bırakın atom bombasını, 10 dk gibi bir süre içerisinde balistik füzenin nereye düşeceğini attığınız tarafın(rusya veya amerika) tespit etme özelliği var. füze ancak 15 dk'da varıyor yerine zaten.

o yüzden bence direkt olmayacak bir savaştır. olursa uydu devletler üzerinden yıpratma savaşları yapılır ki şu anda da yapılıyor zaten.

tabi bir eğitim uçağının moskova'ya kadar yerden 100m geçmeden(radarlara takılmadan) gittiği olay olmuş mudur, evet. ama o olaydan sonra moskova'ya ve batı kısmına bilmem kaç yüz tane alçak hava radarı koymuşlardır ruslar. o yüzden dediğim gibi, direkt abd-rusya ya da rusya-almanya/fransa/ingiltere ya da abd-çin savaşı beklemek zor.

çokta umrumda değil. çokta önemli değil. küresel ısınma ve sıcaklık artışı bundan çok daha önemli.
hızla 6. büyük yok oluşa doğru yol alıyoruz. 5,10,15 sene sonra sevdiklerinizi belkide kwndinizi sicaklqrdan ölürken gördüğünüzde beni dahw iyi anlayacaksiniz.

85 doğumluyum, benim gibi 80 doğumlu olan kişiler bu savaşı görecektir. atalarımın genetik mirası banada kaldıysa uzun yaşayacağımı düşünüyorum ve savaşı muhtemelen 75 yaşımdayken göreceğim.

ninemin yaşı belli değildi, tarihçiler tarafından yüz yaşın üzerinde olduğu tahmin ediliyordu. torununun, torununu görmüş bir kadın. ölmeden bir gün önce, patik örebilecek kadar iyi görüyordu, yürümesi, aklı, zihni beden sağlığı çok iyi durumdaydı.

o anlatırdı savaşları bize hatta mustafa kemal atatürk' ü bile görmüş bir kadındı. masmavi gözleri olduğunu, atının üstünde durduğunu, yanında başı kapalı bir kadının da atın üstünde olduğunu söylerdi. devletin kurulma anına şahit olmuştur.

dinem savaşlardan dolayı göç ederken soğuktan vicudu dona kalmış ve babası ve ailesi onu öldü zannedip toprağa gömeceklermiş. göç zamanın da kızlarını, bulundukları yeri beğenmedikleri için dinemi gömmekten vazgeçmişler. babası ceset çürümesin diye turşu bidonuna saklamış. turşu suyu sayesinde donan bedeni çözülmüş ve hayata dönmüş. bunun gibi bir sürü hikayesi vardır dinemin anlattığı. kanlar içinde akan dereler ve nehirlerden bahsederdi. ermenilerin her zaman dineme iyi davrandığını söylerdi.

ben tarih bilgisine hakim bir insan değilim, ilk okuldan başlayıp lisansa kadar tarih dersleri aldım ve bir çoğunu kopya ile geçtim. tarih bilgisini daha çok babama sorarak öğrenmiştim. 1. ve 2. dünya savaşlarının nedenleri, anlatılan hikayeler hep hikaye olarak kaldı... asıl nedenleri nadir tartışılıyor.

devletler ve teknolojik devletler kurulmuş olmasaydı, bu iki savaş yaşanmazdı. çarpım tablosundan ve ya tarih bilgisine kader hâla hiç bir şeyi bilmesemde, bildiğim tek bir şeyin olduğunu ve emin olduğum tek bir konunun gerçek olduğunu düşünüyorum. bu konuyu tek bir başlığa, paragraflara sığdırmaya çalışınca itici görünüyorsunuz. bu yazdığım yazı da eksik bilgiler içermektedir, belki de benim yazmamam gerekiyordur, bir iki satırla çok şey belki anlatılabilir.

(devlet ve teknolojik devletler, legal olan partiler, "teknoloji" ye sorguluyorum. normal sözlükte yazdığım bütün tanımlar ve hatta müzikler bile sadece bu konuyu kapsamaktadır. yazdığım bütün tanımlar eksik ve hatalı tanımlardır.)

müzik video linkleri atmasamda şarkı isimleri yazmaya keyif aldığımı biliyorum. hatta bu başlığa sadece tek bir müzik grubunun adını ve bir şarkısını yazıp gönderecektim. olası 3. dünya savaşının nedenlerini yukarıdaki paragraflarda belki anlatamamış olabilirim. bunun cevabını bir şarkı ile kapatmak istiyorum ancak ilk önce ingiltere' ye gidelim ve 1980' lerde neler yaşanmış onu anlatalım.

paylaşmak istediğim müzik grubu, ingiltere' de 1980' lerde aktif olarak kendisini gösterdi. anarcho punk grubu, "crass" şarkı sözlerini: duvarlara, reklam panolarına, ses kayıtlarına, konser alanlarına taşımış ve o dönemde ingiliz kraliyet ailesini bile korkutmuştur.

müzik grubunun elinde tek bir silahı bile yoktu. şiddet, bomba, silah, bıçak, kan görmeye alışık olduğumuz eylemlerde bulunmuyorlardı. nefretleri, öfkelerini üstlerine sarılı bir bomba ile gerçekleştirmiyorlardı. bir ideoloji için yüzlerce insanın ölmesine ve okuduğu kitapları kutsal sayıp götünden anlayıp solcu kesinen teröristler gibi çarpıcı eylemlerde bulunmadılar. onlar devleti ve kraliyet ailesini ciddi bir şekilde korkutup susturmuşlardır. korkutma ve susturmakdaki başarılarının altında sanat vardı. saf insan sevgisi, hayvan, çocuk, ağaç ve evren vardı. her zaman öfkeli ve nefret doluydular, öfke ve nefretlerini doğru yerde ve biçimde gerçekleştirdiler. iyi yumruk atmayı ve kavga etmeyi çok iyi biliyorlardı. asla bir ateşli silah, bıçak, bomba, sopa gibi teknolojik aletleri bir insanda ve ya bir politikacının üstünde gerçekleştirmediler. ingiliz punk grupları 1970' lerde başlayıp 80' lerde aktif olduğu 1990' lara kadar, dünya tarihinde yaşanmış en güzel eylemlerden birini gerçekleştirmişlerdir. ancak başarılı ve güçlü olamamışlardır. punk grupları o dönem sadece ingiliz hükümetinin susmasına neden olmuştur. (punk sadece müzik gruplarında görülmez. bir resimde, yazıda, heykelde de yeri vardır.)

crass - they' ve got a bomb
şarkı sözleri:
"bombaları var"
dünyayı yok etmeyecekler, hayır, o kadar da deli değiller.
belediye ile uğraşıyorsunuz. o kadar da deli değiller.
politik çözüm yok, öyleyse neden uğraşalım?
sence kimin kafasını tutuyorlar?
dört. üç. iki. bir. ateş.

kullanmak için sabırsızlanıyorlar. kullanmak için sabırsızlanıyorlar.
denemek için sabırsızlanıyorlar. kullanmak için sabırsızlanıyorlar.
ellerinde bir bomba var. ellerinde bir bomba var
ve onu üzerimde kullanmak için sabırsızlanıyorlar.

şimdi flaşı bekleyen yirmi küsur yıl...

şimdi flaşı bekleyen yirmi küsur yıl,
kül olacağımızı düşünen tüm tuhaflar.
dört dakikalık uyarı yıllarca sürdü,

dört. üç. iki. bir. ateş.

kullanmak için sabırsızlanıyorlar. kullanmak için sabırsızlanıyorlar.
denemek için sabırsızlanıyorlar. kullanmak için sabırsızlanıyorlar.
ellerinde bir bomba var. ellerinde bir bomba var
ve onu üzerimde kullanmak için sabırsızlanıyorlar.

onları küçük inşa edebilirler, buna taktik diyebilirsiniz.
serpintiyi durdurun, pratik hale getirin pratik, taktiksel, ölüm makinesiyle
sahnelerini bozan uyumsuzları ezmek için . dört. üç. iki. bir. ateş. kullanmak için sabırsızlanıyorlar. kullanmak için sabırsızlanıyorlar. denemek için sabırsızlanıyorlar. kullanmak için sabırsızlanıyorlar. ellerinde bir bomba var. ellerinde bir bomba var ve onu üzerimde kullanmak için sabırsızlanıyorlar. ben. ben. ben. ben. ben. ben. ben. ben. ben. ben. ben. ben ben. ben.

artık başlasın istediğim savaş.
kıyamet kopsun ya, türkiye’de olsun içinde ki ak ile kara belli olsun. yandaşların, zenginlerin, türk milliyetçisiyim diye gezenlerin kancık gibi kaçmalarını izleyelim. ülkenin yarısı kaçar zaten. kurtuluş savaşı’nda da böyleydi, katılım %46 mı neydi..
meydan gerçek vatanseverlere kalsın.
kiraymış, vergiymiş, kredi kartı borcuymuş, ev taksidiymiş, araba taksidiymiş hiçbir şeyin önemi kalmasın.
rahatlamak istiyorum abi ya, umarım çok sürmez başlaması.
artık buna ihtiyacımız var.

askere gittiğimin gecesi olması beklenen

pas geçmiştir. haberiniz yoktur. 4. dünya savaşı başlamak üzere.

kim uğraşacak yaa ben kaçar giderim hacı

bazı kişilere göre başladı. hatta bazı kişilere göre eski soğuk savaş 3. dünya savaşıydı. bu bakış açısına göre de şu an 4. dünya savaşı başlamış veya başlayacak olabilir vs...

abd-rusya soğuk savaş dönemi ile başlamıştı esasen, hani 3. dünya savaşının "savaş tarzı" daha farklı belki bu yüzden tam anlaşılamadı sanırım bu olay ki gayet normal, kara-hava harekatı ve sıcak cephe nomanland bölgeleri falan olmadan savaşa savaş tanımı yapamıyor insan prensiplerinden herhalde, bunu son bi kaç senedir daha net görüyoruz ama mesela.
insan işte, en ilkel dürtülerinden ne kadar medeni de olsa vazgeçemiyor, sosyo ekonomik, diplomatik,teknolojik,bürokratik savaşlar kesmiyor, kan akacak kol bacak kopacak evler yanacak çocuk cesetleri yerlere saçılacak illa ki.
insan olum işte, en ilkel duygularına köle yani.
mesela bazen oturur bakarsın rakımı yüksek yerlerden şehrinin manzarasına. ebediyen tablo gibi varolacakmış gibi, sonra günün birinde şehrinden kalmış sana enkaz ve yığıntı manzarası falan, olmayacakmış gibi yaşadığın, hayalini kuramadığın senaryonun tam ortasındasındır belki bir gün.