4741.
koca bir adamken, gecenin korunde yanima bi 5 litrelik dolu su şişesi alip ay isiginin altinda kendi arazimin icine sicmisligim var. yildizlar bebek gozu gibi parliyordu. o an oyle gerekiyordu. yapacak bir sey yok.
devamını gör...
4742.
yaşamaktan hiç zevk almıyoeum ama bir ananın da gözyaşı olmamak için zorunlu nefes alıyorum. hiçbir boka yaradığımı düşünmüyorum. hatta çokça kendimi sorguladım 'acaba onlar benimle niye arkadaşlık yapıyorlar niye benim yanımdalar' diye.
devamını gör...
4743.
çok sıkılıyom
devamını gör...
4744.
az önce eşimle konuşuyordum.

içimde ukde kalmış bir şey var, bir yıl belki iki veya üç yıl yalnız başıma ufak bir evde yaşamak.
iş hayatımda ilk deneyimlerimi yaşadığım zamanlar ayrı evde olmak çok isterdim. nedenini bilmiyorum ama muhtemelen aile evinde ayrı odamın olmamasından kaynaklı.
eşimle çok mutluyum, hayatımdan da memnunum ama onu da gerçekleştirebilmeyi çok isterdim. hatta elimde olsa zamanı dondurup bir yıl şunu yaşamayı isterdim. ama geçmişimin bilinciyle olacağı için 2. gün bugünlerimi özlerim biliyorum.
çok tatlış bir kızım var.
saçının lülelerini yediğim.
devamını gör...
4745.
ben kedi tatlı bağımlısyım.
devamını gör...
4746.
(bkz: şehrin azizleri-benden adam olmaz)
devamını gör...
4747.
ıtiraf köşesini okumak beni çoğu zaman üzüyor
devamını gör...
4748.
mesleğimi bırakmak istiyorum.
eskiden kendimi kandıracak sebepler buluyordum ama son zamanlarda iyiden iyiye batmaya başladı bana.
devamını gör...
4749.
troy filmini ilk kez bu gece izledim. orjinalini diye şerh düşeyim. yoksa osmancık denizi’ni yeniden görüp tüm ayılığımı meydana koyarak destek istemek mükemmeldi.

yıllar yılı bu filmin gömülüşünü işittim. şahane filmmiş ya. niye beğenmediniz?
devamını gör...
4750.
deprem olduğunda akrabalarla beraber köye gitmiştik köydeki ev bizim değildi ama bizi de misafir ettiler. çok samimi olmalarına rağmen onların eşyalarını kullanmak o zaman için zoruma gitmisti benim kendi eşyalarım vardı normalde evimde. havanın biraz güzel olduğu bir ara tarlanın içine kadar yürümüştüm. ağlayarak ettiğim dua tam şuydu: nolur beni başkalarının eşyalarını kullanmak zorunda bırakma yeniden. eşyalarımiz o evle beraber ezilip gitmesin.( o ara daha evlerden hiçbir şey alamiyorduk sonra eşyaları çıkardık şükür ama). o an bu duayı ettiğimde gerçekten bu durumun nasıl bir şey olduğunun farkında değildim, gel gör ki bir senedir başka bir akrabamin dayalı döşeli evindeyim. kullandığım bardak, tabak, çatal benim değil. evin en ufak sorununu hemen kendimizce halletmeye çalışıyoruz hatta. akrabalar dönünce evi kötü bulmasın diye. düşündükçe çıldıracak gibi oluyorum. ait hissetmemek ne kadar iğrenç bir duyguymus.
devamını gör...
4751.
tüm hayatım üzerime yıkılıyor. nefes almak değil nefessiz kalmak zorundayım.
devamını gör...
4752.
yolumu aydınlatan gözlerinde ki ışığı, yanındayken dünyadan kopup sadece onu muazzam bir tablo gibi seyre dalmayı, yüzünün her ayrıntısını ezberlemeyi, kokusunu çok özledim.
devamını gör...
4753.
başarmaya yaklaşmaya çalışmıyorum, üşengecim ve bu şekilde davranırsam başaramayacağım...
devamını gör...
4754.
üşüyorum...*
devamını gör...
4755.
pek çok şeyden tiksiniyorum. hayatta iyi diye lanse edilen şeylerin %95 inin gtten uydurma eften püften şeyler olduğu kanaatindeyim. yıllarca "benim gibi düşünen bir sürü insan vardır, neticede mutsuz insan çok" diye düşünmüş olsam da zamanla fark ettim ki kimse benimle aynı tiksinti veya reddetme düzeyinde değil. ben denk gelmedim yani. evet bir sürü mutsuz var ama bunlar bir köşeye sinip keşke ben de diğer herkes gibi olabilsem diye ağlaşıyorlar.

yani bu huylarımla kendimi övüyorum gibi anlaşılmasın öyle birine rastlamadım sadece. herkesin eften püften skindirik hayalleri, tutkuları falan var. mutlu olmak için bir tarafını yırtmaya çok meyilliler. aman mutlu olayım da neyden olursa olsun kafası... oysa bunlardan arınmış yüce zihinler(yo hala kendimi övmüyorum) görmek isterdim bu dünyada. skindirik şeylerin peşinde aciz olanları değil.
devamını gör...
4756.
hiçbir zaman ellerimi bırakarak bisiklet süremedim. çocukluğumdan beri denemeye çalışıyorum ama yapamıyorum. defalarca düştüm buna yeltenirken. olmuyor. şu hayatta başarabilmeyi en çok istediğim şeylerden biridir. ve bir de fazla nahiflikten ölen insanları hep çok sevmişimdir. ne alaka bilmiyorum.
devamını gör...
4757.
sözlük kütüphanesinden kitap talep etmek yerine sayın yazarların yakasına yapışıp istediğim kitabın epub ya da pdf halini almak daha fazla işime geliyor. hatta son zamanlarda kütüphanenin bu şekilde kitap göndermesi çok daha mantıklı geliyor. bir kitabı bin kişi ister, bir kişi alır konusu üzücü.
devamını gör...
4758.
ilkokul ikide köye gitmiştik, benden üç yaş büyük biri ile evde yalnız kalınca seksin her şeyini denedik, sonra yıllar boyu utandık
devamını gör...
4759.
hiç değmeyecek insanlara verdiğim değeri toplasam buradan muğla'ya yol olur. ders de almıyorum hiç. bir hak ettiğine bak, bir de benim yaptığıma... meh!
devamını gör...
4760.
son zamanlarda populer olmus bastan ayaga igrenc bi sarkiyi sirf beatini ve ritmini begendim diye tekrar tekrar dinliyorum, cok utanıyorum kimsenin haberi yok ekranda görünecek diye de korkuyorum... dopamin arayisi bazen boyle cirkin gorunebilir
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların itiraf köşesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim