kısa vadeli düşünen firmadır.

aslında en iyisi dijital katalog yapıp isteyen herkesle paylaşmaktır.

ne kağıt israfı olur ne de gönüller kırılır.
devamını gör...

sorunsal olmayan sorunsal. çünkü sözlükte herkes kadın.
devamını gör...

serdar ekşi'nin kol geleneğini bozması nedeniyle üzüldüğüm görüşme. yoksa gerisi on numara fayf star. bir kere daha sedat reisin yalan söylemediğini anladık.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

üşüdüysen yiyeyim seni.

bana göre bu.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

hihihi.
devamını gör...

(bkz: napalım bizim de eğlencemiz bu)

arada pavlov'a da yapıyorum bunu, mis oluyor.
devamını gör...

çok sevdiğim bir (bkz: eleni vitali) yorumunu bırakıyorum buraya... karlı günler gelsin, yalvarıyorum...

open.spotify.com/track/3ApU...

ένα χειμωνιάτικο πρωί
έφυγα απ' το σπίτι σαν τρελή
ο αέρας μου τρυπούσε
το κορμί και μου ζητούσε

μια απόφαση ηρωική.
πήρα εφημερίδα και στυλό
βρήκα διαμέρισμα φτηνό
τρία νοίκια να το κλείσω

έπιπλα για να το ντύσω
και δε θέλω να σε ξαναδώ
ήρθε η νύχτα η σκληρή κι εγώ
νιώθω σαν απόκληρη εδώ

θέλω πίσω να γυρίσω
και συγγνώμη να ζητήσω
αλλά ντρέπομαι να σου το πω
πώς χωρίς εσένα είμαι μισή

δεν πετιέται έτσι μια ζωή
θέλω πίσω να γυρίσω
και συγγνώμη να ζητήσω
μα με κυνηγάει μια φυγή

ένα χειμωνιάτικο πρωί
έφυγα απ' το σπίτι σαν τρελή
ο αέρας μου τρυπούσε
το κορμί και μου ζητούσε
μια απόφαση ηρωική

çeviri:
evden deli gibi çıktım
hava cildimi delip geçerken
bedenim kahramanca bir karar almamı istiyordu
bir kalem ve gazete aldım elime
ucuz bir daire buldum
evi tutmak için üç kira bedeli
donatmak için birkaç eşya
ve seni bir daha görmek istemiyorum
o zorlu gece geldi çattı
ve burada kimsesiz gibi hissettim kendimi
geri gelmek istedim
bir özür dilemek istedim
utandım sana söylemeye
sensiz yarım olduğumu
bu hayatı böyle çarçur etmeyeceğimi
geri gelmek istedim
ve bir özür dilemek istedim
ama kaçıp gitmek beni kovalıyordu

bir kış sabahı
evden deli gibi çıktım
hava cildimi delip geçerken
bedenim kahramanca bir karar almamı istiyordu.
devamını gör...

1 kasım 1955 başlayan 15 mayıs 1975'e kadar 21 yıl süre, savaşın uzaması sebebiyle, iç kamuoyu baskılarına dayanamayan amerikanın, savaşı bir an önce bitirme çabası ile vietnam savaşında kullandığı bombadır. tarihte kullanılan en acımasız kimyasal silahlardan biridir. su 100 c* derecede fokurdar arkadaşlar....bu jel üzerinize düştüğünde en az 800 derece sıcaklık üretir.
düşünün ki saçlarınız deriniz giysilerinize uçaklarla püskürtülmüş ve 800 derecelik sıcaklıkla ile yanıyorsunuz...ağrı, yanık, bilinç kaybı, boğulma, ve ani ölümlere neden olur....
doğrudan üzerinize gelmediğini düşünün havada ki oksijende olsun ve bu havayı ciğerlerinize aldığınızı düşünün... en iyi ihtimalle aniden ölürsünüz...en kötü ihtimalle dumana maruz kalma ve karbon monoksit zehirlenmesine maruz kalabilirsiniz.

''
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel''
fotoğraftaki kız çocuğunun çırılçıplak koşmasının sebebi atılan ilaç tarafından cayır cayır yanıyor olmasıdır. üzerindeki kıyafetleri atan çocuğun halen kimyasal yanmaya uğradığı yüzündeki acıdan, ellerini açtığı çaresizlikten belli oluyor.
kız yakın zamanda istanbula geldi yanıkları için tedavi olmak amacıyla www.ntv.com.tr/yasam/napalm...

abd 20 yıl süren vietnam savaşında 400.000 ton napalm bombası kullanmıştır. vietnam halkının% 60'ı beşinci derece yanık oluştu.
yani 5. derece demek kemiğe kadar yanmak demek arkadaşlar.
böyle bir zalimlik yok!
''
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel''
devamını gör...

yaptığı dijital çalışmalara bayıldığım ve izin alarak yapmış olduğu çalışmayı kokpit olarak yaptığım kafa sözlük yazarımız, çalışmaların devamını bekleriz (en azından ben çalışmaları bekliyorum efendim.*) saygılar.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

evlenmeden çocuk sahibi olmayı çocukları allah baba gönderiyor diye bildiğimden çok öfkeliydim. bana evlenmeden çocuk vermez inşallah diye de dua ederdim.
devamını gör...

pencere sayılır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

birçok fıkrada yer alan, istanbulun simgesi haline gelen, beylikdüzünden söğütlüçeşmeye kadar giden toplu taşıma aracıdır. kimse kullanmak istemez ve herkes kullanmaktan şikayetçidir ama kullanmayan tek bir insan bile bulamazsınız. istanbul toplu taşımasının vazgeçilmez omurgasıdır.
devamını gör...

genellikle her şey. yeterki bir şeyi arayayım, asla bulamam. ne zaman ki aramaktan vazgeçip otursam o şey birden ortaya çıkıyor.
devamını gör...

inatla taşlar arasında hayatta kalan çiçekler var bir de...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

herkesin kendi kişisel görüşü olduğunu düşünüyorum. yani burada verilmek istenen mesaj nedir?

evlenmeden yapınca iyi evlendikten sonra yapınca bağnazlık mı oluyor?

bir insan ilk seksini kadın ya da erkek 16 yaşında da yapabilir, 25 yaşında evlendiği zamanda.

sonuç olarak aynı şey ve kişisel bir tercih bu.
devamını gör...

akasya durağı tırın tırırın sinan.
devamını gör...

ingilizce ismi yes man olan hayatında hiç bir şeyin güzel olmadığı, depresif durumdaki bir karakterin katıldığı bir seminerde her şeye evet demesiyle başlayan harika bir kendine geri dönüş hikayesi.
jim carrey sempatikliği ve oyunculuğu sizi filmin içindeymişsiniz izlemi veriyor.
kişisel gelişim kitaplarında ve birçok yerde bilinen bazı durumlarda hayır demeyi bilmek gerekir anlayışının tam tersi ancak zaten ana karakter daha sonradan anlıyor her şeye evet demenin olmasını istediği şeyler için olduğunu.

ara ara izlenebilecek, kanımca yay burcu insanlarını bir tık daha heyecanlandırabilecek film.
eğer hayatınızda hareket istiyorsanız, başlamak için ilk adım bu olabilir.
o zaman izliyor muyuz? evet (you have to say yes.)*
devamını gör...

dünyayı parmağında oynatan devlet.. onu devlet olarak ilk tanıyan da türkiye.
devamını gör...

nasip olur mu..sanmam.
bu gidisle cildimiz de düzelmez kaderimiz de.
devamını gör...

bütün kitaplar hemen okunmak için alınmaz, bazı kitapların zamanı vardır. bunu bazılarımız çok iyi bilir.

bilge karasu'nun bir cümlesi vardı: okur kitap arar ama kitabın da okuru bulduğunu ben çok gördüm der. açıklanabilir bir şey söylemiyorum belki ama "rastlantıların" çoğu, açıklayamadığımız için rastlantı görünmez mi, der...

o yüzden çok da takmayın, alın...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim