ing. flow cytometer

işim gereği sağ kolum olan milyon dolarlık cihaz. yeni teknolojiyle akustik fokus gibi çeşitli yöntemler çıksa da klasik cihazlarda 2 farklı sıvı akışının arasındaki basınç farkından yararlanılarak fokuslama sağlanır. temelde birçok bilim dalının bir araya gelerek geliştirdiği bir yöntem (ve cihaz). ağır mühendislik, fizik, elektrik, optik ve kesin unuttuğum birtakım başka bilimler yatar altında, bu yüzden her daim benim gözümde tanrısal bir düzeyde olacak bunu tasarlayan adamlar.

çok basitçe çalışma prensibi şu şekilde: hücre karışımı içeren sıvıyı cihazın sample acquisition probuna bağlarsınız. mikrofluidics ve pressure fokus ile hücreler her bir damlaya bir tane gelecek şekilde cihaz tarafından ayarlanır. yukarıdan aşağı, musluk gibi akan bir kılcal sıvı düşünün. bu sıvı çeşitli renklerdeki lazerlerin önünden geçer, geçiş sırasında oluşan gölge ve yansıma açısı pmt (photomultiplier tüp) ve dedektörler/filtreler/sensörler tarafından dijital hale getirilir. türkçesi: hücreyi yukardan aşağı akarken lazerle vuruyoruz. gölgesini ve ışığı yansıttığı açıyı, yansıtma şeklini, rengini vs analiz ediyoruz.

bu cihaz daha çok araştırma için ama rutin tanıda da çok güzel kullanıldığı örnekler var. örneğin 6 aydan sonra bebek sürekli tekrarlayan benzer bakteriyel enfeksiyonlarla kliniğe geliyorsa kan alıp bakarız. normal bir insanda bulunan bağışıklık sistemi hücrelerinin bir kısmı doğuştan olmadığını görürüz, scid tanısını yapıştırıp kemik iliği transplantasyonu için tedavisi planlarız vs.

görsel anlatım için şu linki bırakayım (ingilizce).
devamını gör...

5'te kalkıyorum. çünkü piramitlerde yevmiyeli köleyim. du bakalım firavun değişecek diyorlar! *
devamını gör...

okulu bitiremedim, iş bulamadım, evlenemedim, çocuğum yok, bir kedim bile yok gibi olumsuz düşüncelere kapılmadan yaşanması gereken bir yaş. eskinin 20'si günümüzün 30'lu yaşlarına tekabül ediyor. çoğu buna itiraz etse de durum böyle.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

tabiki gülüşü.
ne kadar süslenirsen süslen, gülebildiğin kadar güzelsin.
güldüren-keyif veren adama denk gelen kadın, birde kendi kolay gülen-kaprisi olmayan kadın, işte bu dünyadaki en uyumlu çift-en şanslı çift.
devamını gör...

...bu hayat da bizi böyle yakamızdan tutacaksa hadi böyle yaşa derken kalbimize sormuş mu?
devamını gör...

mutfakta aşçı
kendi odasında dansçı
evin her köşesinde hizmetçi
başı ağrıyan babanın, cüzi bir ücret karşılığında masözü
bacakları ağrıyan ananın, bedava masözü
sallantılı bir ilişkisi olan kardeşin, ilişki koçu ve hiç de cüzi olmayan bir ücret karşılığı stilisti
son olarak da morali bozuk olanın gülmek için uğradığı durak.
devamını gör...

ben de kamil sözü bırakayım.
bana kız mı yok?
kamil ve kezban ismini taşıyanlardan özür dilemek gerekir. ne anlamlar yaratıyoruz kendi içimizde.
devamını gör...

istanbul sözleşmesinin bir olay olmasını ve bu olayın çok abartıldığını düşünenlerin çığır açan savunmalarını.*
devamını gör...

para harcama alışkanlığı.

tanım : yaşlandıkça azalan şeyleri paylaştığımız başlık.
devamını gör...

yetersiz beslenmeden kaynaklanan ölümler de açlıktan ölüm olarak sayılmaktadır. sadece kuru ekmek yedirilen bir çocuk vitamin alamadığı için ölüyorsa bu da açlıktan ölümdür. yani ülkemizde açlıktan ölen çocukların olmaması mümkün değildir.
devamını gör...

tanışma hikayemizi eksik anlatmış yazardır.

kendisi çok başarılı bir mühendisken ben de yedek parçacı olarak sanayide kendi halinde, aç bırakmayan bir dükkanın sahibiydim. albay emeklisi dedemin adam olması için zorla gönderildiği sanayi aynı zamanda. kendisini çok sever, saygı duyarım hâlâ. dedemin bir sözünü hiç unutmam “sanayide içtiğin çayın tadını hiçbir starbucks’ta arama torunum.”

dedemin bu sözlerinin de etkisiyle franchising üzerinden starbucks açmaya çalışsam da bütçem yetmedi, hem çocuğuz daha o zamanlar, nerede gezer o kadar para? ben de ilerleyen zamanlarda sanayide, hem sanayi çayının tadını unutmamak adına hem de dedeme olan saygımdan dolayı yedek parçacı açtım. bir de küçük bir atölyem var, orada da zor bulunan parçaların dökümünü yapıyorum.

hafta sonu saat 4-5 civarı evimde uzanırken hükümet kanadından sevdiğimiz bir ağabey aradı. “yardım göndereceğimiz kargo uçağının bir parçası eksik, eğer mümkünse bugün içerisinde dökebilir misin?” diye bir ricada bulundu. parçaya ait verileri gönderirseniz neden olmasın diyerek o gün açmadığım dükkana gidip, kalıbı çıkartıp dişliyi bir güzelce döktüm. 3-4 saat içerisinde de hazır edip dişliyi benden isteyen kişiyi aradım. gece 11’den sonra kadife sokak karga’ya bir mühendislerini göndereceklerini söyleyip bir de fotoğrafını gönderdiler. ben de dişliyi kaybetmemek adına anahtarlığıma taktım ve aç olan karnımı doyurmak için bir yere gittim. saat yaklaşmıştı ve hemen karga’nın yolunu tuttum. nihayet erkenden gelebilmiştim.

karga’ya girip gözlerimle mühendisi bir yokladım ama yok, daha gelmemişti. barda oturup bir şeyler içerken anahtarlığı da elimde bir o yana bir bu yana sallamaya başladım. derken beklenildiğinden tamamen habersiz, fotoğrafından çıkarttığım mühendis geldi. dönüp selam verdim ve oturabileceğini söyledim. yaptığı işlerden, gezdiği yerlerden ve ayakkabılarımdan bahsetti. sonra da dişliye gözü takılıp içerisinde bulunduğu sorundan bahsetti. zaten haberimin olduğundan, dişliyi bu sabah döktüğümden ya da ülkenin imkansızlıklarından bahsetmedim. dedemin hikayesini ve bu dişlinin de onun bir anısı olduğunu söyledim. ödünç istedi ama ben zaten o dişliyi kendisi için, hediye olarak yapmıştım. dişliyi verdim ve kalkması gerektiğini söyleyerek kalktı. tekrar görüşmek için sözleştik fakat gelemeyeceğini zaten biliyordum. hükümet kanadındaki ağabeyden sürekli kendisi hakkında bilgileri alıyordum. ara sıra karga’ya da uğruyordu ama sürekli düşünceliydi. hepsinden haberdardım.

işte tanışma hikayemizin aslı budur kendisiyle. eğer dedemi dinlemeyip starbucks açsaydım hem sanayi çayının tadını hem de böyle bir insan olmam gerektiğini unuturdum. sanayi çayı tadında, samimi ve iyi niyetlerle dolu bir tanışmaydı bizimkisi.
devamını gör...

sevilecek bir huyu yok ki pederin..
devamını gör...

oldukça gereksiz olan ve insanı sinir edecek olan eylemdir. adı üstünde 'cahil' her şeyi biliyor yani.

imam şafii'nin de dediği gibi : ' bir delille kırk alimi yendim de kırk delille bir cahili yenemedim'.

hiç gerek yoktur.
devamını gör...

şunu çok seviyorum, merak ediyorum gibi laf arasında söylediği şeylere aşırı dikkat ederim. o ince detaylarla karşımdakini mutlu etmeye çalışırım.
devamını gör...

kanzuk burada yazar mı? değilse nafile olmuş da ondan soruyorum. kafa sözlük diye geldik, sürekli ekşiye maruz kalıyoruz. benim çok gereksiz bulduğum başlık. ayrıca damadın bakan olduğu ülkede buna şaşıran isveçli yazara da ülkemize hoş geldin demek istiyorum.
devamını gör...

kayseri’de kilosu 2,5 liradan satılan elma için vatandaşlar -4 derece havada uzun kuyruk oluşturdu. vatandaşın deyimiyle: “bu kuyruk yokluk kuyruğu!”.
konuyla ilgili olarak anka haber ajansı'na konuşan chp kasyeri milletvekili çetin arık şunları söyledi:
--- alıntı ---

hava eksi 4 derece. soğuk mu soğuk. ayaz mı ayaz. insanlar evine ucuzundan meyve sebze götürmek istiyor. markette kilosu 5 lira olan elmayı burada esnafımız 2 buçuk liradan satıyor. millet sosyal mesafeye uyarak evine ekmek, meyve, sebze götürmek istiyor. engellemeyin.
vatandaşın alım gücü yok. vatandaşın derdine derman olmayanlar, çareyi vatandaşa ucuz sebze meyve satan esnafa ceza yazmakta buluyor. buradan ülkeyi yönetenlere sesleniyorum: çözüm üretemiyorsunuz, bari sorun olmayın.

--- alıntı ---
kaynak
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

harika(!) sesimle kaydettiğim ispanyolca şarkıyı dinletebileceğim bir kurban bulmak... *
devamını gör...

--- alıntı ---

”oysa ki siz bayım bir sebze bile olamazsınız. çünkü enginarın bile bir kalbi vardır.”

--- alıntı ---
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim