gereksiz yere para verilen tatlılar
adım atmanın 50 liraya denk geldiği ülkede tarçınlı havuçlu kekin dilimine 15 lira vermek başı çeker.
devamını gör...
geceye bir 45'lik bırak
you’ll never walk alone - frank sinatra
devamını gör...
benim canım geçen akşam meyve suyu istedi alamadım ya
(bkz: ölümlü dünya) adlı filmin efsane repliklerinden.
devamını gör...
dünyanın en büyük üçüncü elmasının bulunması
elma nasıl karatla ölçülüyor diye düşünüyorum yarım saattir.* başlık dünyadaki en büyük üçüncü elmasın bulunması olarak düzeltilirse iyi olur.(bkz: modlar göreve)
edit: tarih 18 haziran saat 20.57 ve modlar hala göreve gelmedi. ama başlığın bu hali çok güzel değiştirmeyin.*
edit: tarih 18 haziran saat 20.57 ve modlar hala göreve gelmedi. ama başlığın bu hali çok güzel değiştirmeyin.*
devamını gör...
sözlüğün medar-ı iftiharı kadın yazarlarımız
sen de iyi ki varsın. çok teşekkür ederim. *
libidosu ile dolu dizgin, doru bir at gibi dağ bayır koşan birine dert olmuş başlık. *
libidosu ile dolu dizgin, doru bir at gibi dağ bayır koşan birine dert olmuş başlık. *
devamını gör...
evlenmek için beklenilen şey
evlenme kararı aldırabilecek kişi.
devamını gör...
sivil toplum kuruluşu
resmî kurumların dışında kalan ve bunlardan bağımsız olarak çalışan, politik, sosyal, kültürel, hukukî ve çevresel amaçları doğrultusunda lobi çalışmaları, ikna ve eylemlerle çalışan, üyelerini ve çalışanlarını gönüllülük usulüyle alan, kâr amacı gütmeyen ve gelirlerini bağışlar veya üyelik ödemeleri ile sağlayan kuruluşlardır.
devamını gör...
öğrencilere öneriler
lise öğrencileri öğretmenlerinizin dolduruşuna gelip en yüksek bölümler için kendinizi paralamayın. önemli olan sevdiğiniz meslekte başarılı olmaktır, en zor bölüme girip birkaç sene okulla ev arasında mekik dokumanız değil.
devamını gör...
sevilen şiirin en vurucu dizeleri
ey gitmek!
sesin kısık, bunalmış güzelliğin
hangi yüreğe girersen gir,
ülken yok senin..
(bkz: şükrü erbaş)
sesin kısık, bunalmış güzelliğin
hangi yüreğe girersen gir,
ülken yok senin..
(bkz: şükrü erbaş)
devamını gör...
tutanak tutmak isteyen memurun başına gelenler
patara plajı bildiğiniz üzere kaş'ta bulunan, özel kumundan dolayı caretta caretta ların oldukça fazla yumurtladığı bir plaj. bu nedenle bu plaj aslında özel çevre koruma alanı.
maalesef buna rağmen, tarım orman-iş başkanı şükrü durmuş, bu plajdan, seralarda kullanılmak üzere 2 bin 168 kamyon kumun çalındığını iddia ediyor. bu durumu tespit eden onurlu memurlardan biri, bu olayı yargıya taşımak için kanıt toplama peşine düşüyor.
ancak ne hikmetse bölgenin akp ilçe başkanı tarafından memurun bu çabası engelleniyor. "burada tutanak tutmana gerek yok, biz bölge müdürünü aradık, hallettik" gibi cümlelerle olayın üzerini kapamaya çalışıyor. işini hakkıyla yapmak isteyen memur "değil bölge müdürü, sayın cumhurbaşkanımız gelse ben bu zaptı tutacağım" diyor.
peki memurun başına ne geliyor? önce ikamet ettiği lojmanından çıkarıyorlar, ardından kaymakam, memurun vermiş olduğu cevabı "cumhurbaşkanına hakaret" olarak değerlendiriyor * ve memuru işten çıkarmaya kalkışıyor. neyse ki sendika itiraz ediyor da memur işinden olmuyor.
peki sonuç ne?
- olaya göz yuman orman işletme şefi ve işletme müdürü hâlâ görevde.
- normal şartlar altında bir tek taş parçasının çalınmasının bile suç olduğu bu sahilden bu zamana kadar çalınan kumlar yüzünden başta caretta carettalar olmak üzere birçok canlının yaşam alanı zarar görmüş olabilir.
- bu ülkede işini hakkıyla yapmak istemek bile bir suç olmuş gibi görünüyor.
bu memurun başına gelenlerden sonra kaç kişi işini korkmadan hakkıyla yapabilecek? bir devlet memuru görevini yapabilmek uğruna nelerden vazgeçmeli? ve en önemlisi, bu ülke nereye gidiyor? kaynak
maalesef buna rağmen, tarım orman-iş başkanı şükrü durmuş, bu plajdan, seralarda kullanılmak üzere 2 bin 168 kamyon kumun çalındığını iddia ediyor. bu durumu tespit eden onurlu memurlardan biri, bu olayı yargıya taşımak için kanıt toplama peşine düşüyor.
ancak ne hikmetse bölgenin akp ilçe başkanı tarafından memurun bu çabası engelleniyor. "burada tutanak tutmana gerek yok, biz bölge müdürünü aradık, hallettik" gibi cümlelerle olayın üzerini kapamaya çalışıyor. işini hakkıyla yapmak isteyen memur "değil bölge müdürü, sayın cumhurbaşkanımız gelse ben bu zaptı tutacağım" diyor.
peki memurun başına ne geliyor? önce ikamet ettiği lojmanından çıkarıyorlar, ardından kaymakam, memurun vermiş olduğu cevabı "cumhurbaşkanına hakaret" olarak değerlendiriyor * ve memuru işten çıkarmaya kalkışıyor. neyse ki sendika itiraz ediyor da memur işinden olmuyor.
peki sonuç ne?
- olaya göz yuman orman işletme şefi ve işletme müdürü hâlâ görevde.
- normal şartlar altında bir tek taş parçasının çalınmasının bile suç olduğu bu sahilden bu zamana kadar çalınan kumlar yüzünden başta caretta carettalar olmak üzere birçok canlının yaşam alanı zarar görmüş olabilir.
- bu ülkede işini hakkıyla yapmak istemek bile bir suç olmuş gibi görünüyor.
bu memurun başına gelenlerden sonra kaç kişi işini korkmadan hakkıyla yapabilecek? bir devlet memuru görevini yapabilmek uğruna nelerden vazgeçmeli? ve en önemlisi, bu ülke nereye gidiyor? kaynak
devamını gör...
damada tuzlu kahve yapan gelin
#61810 burada anlatıldığı gibi, kız istemiyorsa tuz, istiyorsa şeker konulur. amaç isteyip, istemediğini belli etmektir.
3-5 senelik sevgililiğin peşinden, istemeye gidildiğinde sırf goy goy olsun, gırgır olsun, eziyet edip eğlenelim diye çarpıtılarak sözüm ona gelenek haline getirilmiş kezbanlıktır. evet kezbanlıktır, hatta daniskasıdır, bayrak sallayanıdır. bir de bu kezbanlar “yapılan tuzlu kahveyi içmek demek, seninle tüm acılara katlanırım demektir.” diye rasyonel hale getirmeye çalışırlar. saçmalamayın lütfen. istirham ediyorum saçmalamayın ve sevdiğinizi söylediğiniz adama güzel bir kahve yapın.
bazı gelin hanımlar bunu yapmak istemezler ancak ne kadar gereksiz akraba, arkadaş varsa onlar zorla yaparlar, yaptırırlar. ne damatta akıl vardır nede buna müsade edende.
3-5 senelik sevgililiğin peşinden, istemeye gidildiğinde sırf goy goy olsun, gırgır olsun, eziyet edip eğlenelim diye çarpıtılarak sözüm ona gelenek haline getirilmiş kezbanlıktır. evet kezbanlıktır, hatta daniskasıdır, bayrak sallayanıdır. bir de bu kezbanlar “yapılan tuzlu kahveyi içmek demek, seninle tüm acılara katlanırım demektir.” diye rasyonel hale getirmeye çalışırlar. saçmalamayın lütfen. istirham ediyorum saçmalamayın ve sevdiğinizi söylediğiniz adama güzel bir kahve yapın.
bazı gelin hanımlar bunu yapmak istemezler ancak ne kadar gereksiz akraba, arkadaş varsa onlar zorla yaparlar, yaptırırlar. ne damatta akıl vardır nede buna müsade edende.
devamını gör...
aşk-ı memnu
bihter'in adnan'a mektup yazdığı bir sahne vardı, kendi adını yazarken r harfini büyük haliyle yazmış ama küçük r boyunda. o zaman izlerken bu saçma bir biçimde çok hoşuma gittiği için r harflerini büyük boyundaki haliyle yazıyorum yıllardır. bu dizinin bana kattığı tek şey bu.
devamını gör...
normal sözlük’te tanımlarını sevdiğiniz yazarlar
ooo bu başlık yine hortlamış. o zaman ben de takipçilerim diyorum. onlar kendilerini biliyor.
tanım: sadece takipçilerini sevdiğini söyleyen yazar beyanıdır.
(bkz: öyle kuru kuruya sevgi yok)
tanım: sadece takipçilerini sevdiğini söyleyen yazar beyanıdır.
(bkz: öyle kuru kuruya sevgi yok)
devamını gör...
şükrü erbaş
“oysa ben bir akşamüstü oturup turuncu bir yangının
eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla
dünyayı ve kendimi tüketmek isterdim. öyle bir tüketmek
ki, sonucu yepyeni bir "ben"e ulaştırırdı beni, kederli dal-
gınlığımdan her döndüğümde...bir ben ki tüm ilişkilerin
perde arkasını görür de gülerdim sessizce yapay ya-
kınlıklarına insanların. kim kimi ne kadar anlayabilir
ömür hanım?”
(bkz: ömür hanımla güz konuşmaları)
eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla
dünyayı ve kendimi tüketmek isterdim. öyle bir tüketmek
ki, sonucu yepyeni bir "ben"e ulaştırırdı beni, kederli dal-
gınlığımdan her döndüğümde...bir ben ki tüm ilişkilerin
perde arkasını görür de gülerdim sessizce yapay ya-
kınlıklarına insanların. kim kimi ne kadar anlayabilir
ömür hanım?”
(bkz: ömür hanımla güz konuşmaları)
devamını gör...
normal sözlük'e girişte ilk mesaj atan moderatör
“saçmalamayın a dostlar hepimizle nasıl baş etsinler tek tek hoşgeldini nasıl yetiştirsinler” diye teselli ediyorum kendimi amma ve lakin ki küsmeye meyilliyim.
edit: 2 msj geldi sağolsunlar teşekkür ediyorum ve küsmediğimi belirtmek istiyorum peace out.
edit: 2 msj geldi sağolsunlar teşekkür ediyorum ve küsmediğimi belirtmek istiyorum peace out.
devamını gör...
diş dolgusu
çok çiğneyen biri değilseniz elma yerken yutabileceğiniz ve yuttuğunuzu ancak dişlerinizi fırçalarken acıması ile farkedeceğiniz, türlü sebeplerle çürümüş dişlerin temizlenerek yerine konan estetik malzeme.
edit: hayır ben değil bir arkadaşım(swh)
edit: hayır ben değil bir arkadaşım(swh)
devamını gör...
roxa
bugün de mor renge sahip olamamış yazar. 23 nisan jesti kapsamında hepimiz kurucu olunca aklıma mor olmak istediği tanımları geldi* ne olurdu yapsaydınız _mor'cağızı mor?*
devamını gör...
ölen kişinin ardında bıraktığı yürek burkan şeyler
gitarı, sazı, kitap ayracı, montu, defteri, ölmeden önce son kez baktığı aynanın , bir daha onu göremeyecek olması.
havlusu. ayakkabıları. en çok da ayakkabıları ve diş fırçası. orada mahzun mahzun sahibini bekler. ama o öldü. bilmezler.
havlusu. ayakkabıları. en çok da ayakkabıları ve diş fırçası. orada mahzun mahzun sahibini bekler. ama o öldü. bilmezler.
devamını gör...
şimdi değil ise ne zaman düşüncesi
makinist ile son istasyon radyo yayınında kullanılacak başlıktır.
cumartesiyi pazara bağlayan gece saat 00:00 da sözlük radyosunda. radyo.kafasozluk.com/
olduğun insana kadar yaşadın hayatını. tanıdın, maceralar, sevgiler, üzüntüler, umutlar, hayaller ve hayal kırıklıkları geldi geçti birbirinin ardına.
ama buradasın, hala ve her şeye rağmen buradasın, burada olmaya da devam ediyorsun, varlığını sürdürmek için verdiğin amansız çaba istesen de son bulmuyor, istemesen de.
her yeni gün, bir öncekinin aynısını yaşıyorsun. bunun için çabalıyorsun. bunun için erteliyorsun.
bu dünyaya bir amaç için geldiğini biliyorsun fakat bu amacın ne olduğundan emin değilsin. ama öğrenmek için harekete geçmiyorsun, çabalamıyorsun.
sadece bir önceki günün aynısını veya ufak farklılıklar ile benzer bir versiyonunu yaşamaya çalışıyorsun.
döngüler, aynı döngüler, daha büyük döngüler, ama sadece döngüler.
ne zaman kırılacak bu döngüler, bahaneler ne zaman bitecek, ilk adım ne zaman atılacak.
şimdi değil ise ne zaman?
cumartesiyi pazara bağlayan gece saat 00:00 da sözlük radyosunda. radyo.kafasozluk.com/
olduğun insana kadar yaşadın hayatını. tanıdın, maceralar, sevgiler, üzüntüler, umutlar, hayaller ve hayal kırıklıkları geldi geçti birbirinin ardına.
ama buradasın, hala ve her şeye rağmen buradasın, burada olmaya da devam ediyorsun, varlığını sürdürmek için verdiğin amansız çaba istesen de son bulmuyor, istemesen de.
her yeni gün, bir öncekinin aynısını yaşıyorsun. bunun için çabalıyorsun. bunun için erteliyorsun.
bu dünyaya bir amaç için geldiğini biliyorsun fakat bu amacın ne olduğundan emin değilsin. ama öğrenmek için harekete geçmiyorsun, çabalamıyorsun.
sadece bir önceki günün aynısını veya ufak farklılıklar ile benzer bir versiyonunu yaşamaya çalışıyorsun.
döngüler, aynı döngüler, daha büyük döngüler, ama sadece döngüler.
ne zaman kırılacak bu döngüler, bahaneler ne zaman bitecek, ilk adım ne zaman atılacak.
şimdi değil ise ne zaman?
devamını gör...