adı petrikor olan ve yağmura aşık eden koku.
devamını gör...

akıyor bu akşam maşallah. akıt gelsin.
devamını gör...

yabancı dil öğrenmek için film veya dizi izlemeye başlarsanız ulaşabileceğiniz en yüksek nokta whatsapp durum kısmına o dilde cümle yazabilmek olacaktır.
hiç öyle duolingoyla filan kendinizi de kandırmayın. dili gerçekten öğrenmek istiyorsanız bi dil kursunua kayıt olun. orada grammar bilgilerini sistematik bir şekilde öğrendikten sonra kelime haznenizi genişletmek için podcast dinleyin ya da o dilde gazetleri okuyun. nedeni ise gazetlerin grammar'e tam uygun olarak yazılmasıdır. aaa bu kelime neymiş filan derken baya öğrenmeye başlıyorsunuz. tabi bu süre içerisinde yeni öğrendiğiniz kelimeleri gerçek hayatta kullanmanız gerekiyor. bu da demek oluyor ki pratik yapacağınız bir arkadaşa ihtiyacınız var. ben ingilizce öğrenirken hem yaşadığım yerdeki ingiliz aileyle sohbet ediyordum hem de turistlere yardım ediyordum. tabi ilk zamanlar böyle birilerini bulamadığım için evde telefonumdan ses kaydedicisini açıp o gün ne yaptığımı veya herhangi bir konu hakkında kendi kendime konuşmaya başladım. yaklaşık 30-45 dakika sonra kaydı durdurup o ses kaydını kendim dinlemeye başlıyordum. dinlerken de yaptığım hataları fark etmeye başladım. sonra bir dahaki sefere konuştuğumda hatalarımı tekrar etmemeye çalıştım.

ve dil öğrenirken size önereceğim en önemli şey şu
bazı arkadaşlarımla dil kursunda sohbet ederken onlar ilk başta cümleyi türkçe düşünüp sonra o cümleyi ingilizceye çeviriyorlardı sakın böyle birşey yapmayın. eğer böyle bir şey yaparsanız ve buna alışırsanız ilerde işiniz çok zorlaşır haberiniz olsun. kafanızdaki kendi düşüncelerinizi tamamen o dile çevirmeye çalışın. ingilizce, almanca, fransızca, çince... hangi dili öğreniyorsanız kafanızdaki kendi düşüncelerinizi de o dilde oluşturmaya çalışın. ilk önce zorlansanızda sonradan buna alışacaksınız ve yabancı dilde konuşmak hem daha kolay hem de daha keyifli hale gelecektir.
birde hata yapmaktan korkmayın ama yaptığınız hatalardan ders çıkarın.
devamını gör...

günlerden çarşambaysa akşama bay impoş sayesinde bir sanatçımızı enine boyuna öğreneceğiz, şarkılarını dinleyeceğiz demektir. hattaaaa, belkiiii, biziii biiir dee sürpriz bekliyordur? bilemeyiz.* sabırsızlıkla beklemedeyiz efenim.
o arada şuraya bir anı bırakalım:
hayli küçük bir tıfılken ezbere söylediğimi hatırladığım ilk şarkı, küpeli abiden dinlediğim akdeniz akşamları şarkısıdır. evimiz bahçe içinde müstakil bir evdi. bahçenin bir kısmında yerden yüksek, bazen havuz bazen su depolama amaçlı kullandığımız bi kısım vardı. kendi kendime oynadığım zamanlarda o havuzun kenarına çıkıp suya bacaklarımı sallandırıp “akdeniiiizzz akşamlarııı” şeklinde, o cırtlak sesimle şarkı söylemeyi çok severdim. normal zamanda da severdim şarkı söylemeyi, ama özellikle akdeniz akşamlarını o havuz kenarında söylemeyi daha çok severdim. bir iç anadolu bebesi olarak, yazın gittiğimiz tatillerden mütevellit akdenizi havuzla bağdaştırmam çok da garip değil sanki *.
bir de, en başta dediğim küpeli abi mevzusu var. isim hafızam tıfılken de pek fena olmalıymış ki, haluk levent’i dinlemek istediğimde “bana küpeli abiyi açar mısınız?” dermişim evde büyüklerime. o yüzden, biri bana sorsa ki haluk levent senin için ne demek? derim ona ki*, haluk levent demek küpeli abi demek.
devamını gör...

hoşlanılan kişinin bir anda tüm büyüyü bozması durumudur.
al işte yine yangınlar yine ben.sevdik bir kere en kısa zamanda hızlandırılmış türkçe dersi ve fular hediye etmeyi düşünüyorum.
şarzzz falan yazsaydı da espri yapıyor diye düşünseydim keşke.
devamını gör...


müzik ruhun gıdasıdır demişler. fon da bu müzik çalarken, vişne lao'nun öğretilerine hayretle bakmakta.

yolumuz uzun...
yönümüz doğu demiştik.
şimdiki adresimiz çin..
hazırsanız çin felsefesine giriş yapmaktayız..

en son siddhartha buddha nın ögretileriyle dümeni elimize almıştık. öyleyse gemiyi kullanma zamanı gelmiştir. lao tzu, bu yolda rüzgarın ve doğanın sesine kulak ver diyor. suyun üzerinde gideceksin. su gibi yumuşak ve sakin ol.

yin- yang: doğanın içindeki zıtlıklar ve karşıtların uyumu. karanlık ve aydınlık bir bütündür. gece olmasa güneş bütün bitkilerini kuruturdu. gündüz ise gecenin en karanlık olduğu anda başlar.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

şimdi suyun akışında ilerle.. bu düşünürümüzün öne attığı taozimde de akış vardır. bahsedilen bütünü görmek için sadece akıl yoluyla hareket etmek gerekir.

sezgi+ zeka, akıl + duygu dünyası = doğru gözlem

doğaya kaçış, kendine dönüştür. dalgaların bulutların arasında kaybolmak, evrimin akışında bulunmak gereklidir. yargılarını kenara bırakıp,
gözlerini kapat
sessiz ol
yalnız kal
nazik ol
sabırlı ol ve
mütevazi ol...
düşünmeyi bıraktın!!! sorunların bitecek. düşmanın kılıcına odaklanırsan yenilmeyi de göze alacaksın. yalnızca sürecin içinde ol. rüzgarın içinden geçmesine müsade et. suyun şeffaflığını hisset. sorun varsa o anda içinde çözümü de vardır. korkuyu, endişeyi reddet. sen bu dünya da yalnızca misafirsin. hazır gelmişken okyanus gibi bak...

çok renk gözü kör eder.
çok ton kulağı sağır eder.
çok tat damağı duyarsız kılar.


lao tzu, tek hazinemiz doğa ana diyor. mevcut olan durum ile yetinme çabası içinde gemiyi sürmeye başladın mı gerisi gelir diyoruz.

hayatının kaptanı, iyi yolculuklar diliyorum..
devamını gör...

kafa sözlüğün kadın yazarlarıdır. her ortamda olduğu gibi sakin serin kanlı analitik tanımlar girerler. her ortamda olduğu gibi değişik olanları da vardır.
devamını gör...

çok iyi bir fotoğraf değil ama ana fikri önemli: "insan eli değmediği için güzeldir gökyüzü..."

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ölünce çok özlenen ebeveyndir.
ölümlü dünya, hiç bir çocuk, her dediği yapılarak mutlu edilmemeli.
çünkü hiç bir anne baba sonsuza kadar yaşayamıyor.
benim tanıdığım, çocuklarının her istediğini yapan baba artık yaşamıyor.
ölçülü verin, ölçülü sevin.
devamını gör...

yeni yaşına çok şükür ki girmemiş olan yazar. yeter bu kadar yaş diye isyan ederken görülmüş en son. fakat yeni yaş dileği olarak bol avro dilendiği için, ay olabilir mi öyle bir şey? lütfen olsun çünkü. ameno diyip, doğum günüymüş gibi, davranmayı inceden düşünen yazar.
devamını gör...

hayatınızın iş gibi bir kısmında ingilizce ile iştigal iseniz mecburiyetten olabiliyor. konuşurken kelimenin türkçesi değil ingilizcesi akla geliyor ve söyleyip geçiyorsunuz. alışık olunan bir kelime değilse garipseniyor ama yeni bir dil öğrenmenin dezavantajlarından biri bu. yeni bir dilde sözcükleri öğrenirken beyniniz bildiği bazılarını da siliyor. onun dışında konuşurken araya bi kaç ingilizce kelime sıkıştırıyım da cool olsun diye düşünen insan özentilikten yapıyordur ve bunlar kendini belli ediyor zaten.
devamını gör...

"elinin hamuruyla erkek işine karışma."

her iki cinsiyet de kendilerine biçilen rollerin dışına çıkıp istediği işi yapabilir.
devamını gör...

bir öğretmen olarak diyorum ki "öğretmen öğretemez. "
devamını gör...

marst'ta çektiğim human colony capsule.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yine aklıma bir anı geldi, anlatmam lazım*
yıllar yıllar önce başka bir firmada çalışıyorum ve o firmada çok da sevdiğim başarılı ama bir o kadar da mütevazı bir avukat var. çok iyidir ama bir o kadar da boğazına düşkündür. bir gün patronumuzun yakın arkadaşı geliyor bizi ziyarete ve herkese de sütlaç getiriyor bolulu hasan usta'dan.
avukatımız da adliyeye gidecek acilen ama şimdi sütlaçlar gelmiş, kurda kuzu emanet eder gibi kendi payını bırakıp gider mi hiç? asla olmaz!
demir bir kaseye sütlacı yerleştirip çantaya atıyor. zaten çantada yok yok. bir de sütlaç eklensin ne olacak!
neyse, adliyeye geliyor ve üstten bi geçiyorlar dedektörle sonra "geçin" diyorlar ama o da ne! avukatın üstünden dedektörle geçerken ötüyor alet. tekrar geçiriyorlar yine ötüyor.
avukatların da çantası aranmaz kanunen. görevli de diyor "dedektör ötüyor sayın avukat, bir şey yoktur ama bir kontrol eder misiniz?" diyor. bizim avukat da "aa tabi! hiç sorun değil" diye açıyor çantayı. aa o da ne, sütlaç çıkıyor çantadan! görevliler yerlerde tabi gülmekten.
yahu duruşmaya bile sütlaçla gidiyor o derece!
ama bu anlattığım kişi kadın değildi, erkekti* ama hep esprisini yapardık "es kaza bi sıkıntı olsa, mahsur kalsak, bu çanta bizi kurtarır" diye. içinde cidden yok yoktu!
devamını gör...

yayıncıların artık dinleyenlere yemek ısmarlaması gereken yayın.
devamını gör...

mallara sorun olan durum. benim için değil. burası laik bir ülke. isteyen ateist olur isteyen budist. kimse karışamaz.
devamını gör...

halikarnas balıkçısı'nın şu renge sahip olanları hakkında "tanrının en güzel hatalarından biri" dediği rivayet olunan bitki.

https://i.ibb.co/c59zps7/ımg-20171018-143443.jpg

urla / meydana az kala / ta anasının dini tarih
devamını gör...

(bkz: kapitalizm bunu beğendi)
efendim kesinlikle yapılmaması gereken eylemdir. aç karına iken insanların daha fazla harcama yaptığı bazı çalışmalarda araştırılmış idi.*o nedenle gerçekten kendi topugunuza sıkıp, cebinizi yakarsınız .alışverişe giderken mutlaka liste ile çıkın, gereksiz harcamaları kısmaya çalışın. yoksa ipin ucu hep kaçar. *
devamını gör...

t: iki kez en iyi rock albümü grammy'si ve bunların dışında birçok ödül almış ingiliz grup. şahsım devletinin en sevdiği gruptur.
ilk olarak fifa 2007'deki supermassive black hole parçalarıyla tanımıştım. kendileri showbiz albümlerini pek beğenmeseler de, benim en sevdiğim albümleri odur, yeri ayrıdır. albüm adını taşıyan parça dinlediğim en muazzam şarkılardan biridir. kusursuz bir rock grubu örneğidir. hiç yaşlanmayıp sürekli üretseler keşke* ayrıca, "popüler olan kötüdür" önyargısını yıkan gruplardandır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim