girdiğim başlıkta beğendiğim bir yorum okuduysam, yazan kişinin profiline gidiyorum, merak ettiğim diğer başlıklardaki yorumlarınıda okuyorum ve beğendiklerimi oyluyorum, olay tamamen bu şekilde :)
birtek benmi yapıyorum, kimse merak etmiyormu gerçekten, bu yazar diğer konulara ne yazmış diye
benimde birden fazla yorumumu beğeniyorsa başka bir yazar, aynen bunu anlıyorum, yani "yazdıklarımı" beğenmiş, benim yaptığım gibi..
burada meleklik yada sapıklık bir şeyde göremiyorum açıkcası
devamını gör...

#40769 tanımı ile moderasyon grubumuzu darmadağın eden yazarımız.
yerini yurdunu bulup, gidip bağrımıza basasımız geldi.
devamını gör...

galeano muhalif bir yazar, hem de en ateşlisinden. galeano aynı zamanda uzlaşma bilmeyen bir yazar. onu ikna etmek mümkün değil. dik başlı. karşı çıkmaya karar verdiyse birine ya da bir şeye karşısında durmak mümkün değil. ne korku tanıyor ne de aman dileyene merhamet ediyor. galeano acımasız bir muhalif. ama bilenmesi gereken nokta şu ki galeano saçmasapan ideolojik düşünceler ya da siyasi çekişmeler peşinde değil. onun derdi bambaşka.

galeano, zulmetme heveslilerinin karşısında ama sadece kendin kanından olanlara yapılan zulmün değil genel anlamda zulüm kavramının karşısında. latin amerika’yı yerle yeksan eden barbar ispanyol be portekizlilerin de karşısında, bir zamanların mazlumu şimdinin zalimi yahudilerin de karşısında onlara zamanında zulmeden nazilerin de. doğaya işkenceyi yetenek bilen, hayvanları kendinden aşağı gören insanın da karşısında; insanları ezen, onları süründüren tanrılarında karşısında. sömürülen kara kıtanın, fakirlerin, zavallıların, kadınların, çocukların, bitkilerin, böceklerin, madencilerin, hayvanların yanında galeano.

galeano, zamanın ruhu. galeano, gezegenin vicdanı. galeano bir yazardan çok fazlası, o bizim abimiz, kardeşimiz, babamız, canımız, ciğerimiz. bizim yerimize acı çeken bir yalvaç o.
devamını gör...

mehmet coşkundeniz kitabı.


“dışarıdan diledikce içeriden yoksullasıyorsun!"
devamını gör...

benimdir.
teşekkürler sayın yazar. sayende ezik olduğumu öğrendim.
devamını gör...

bir keresinde demiştim kendisine; bütün manyak tiplerin doluştuğu bir yerdir sözlük diye. bu manyak gruba pandemiyle birlikte masum vatandaş da katıldı, manyaklara gün doğdu diye.

işin çok zor. bol sabır. sendeki sabır bende yok. katliam yapar çıkardım bir gecede. cidden bol sabır, kolay gelsin tatlım.

aa tatlım yazdım, taciz ettim ayıp ettim sısısıs ya havle.
devamını gör...

güney afrika'dada sütle karıştırıp içiyorlar. siz nasıl onların süt koymasını tuhaf buluyorsanız, onlarda bize, siz nasıl sade çayı içebiliyorsunuz diyorlar.
devamını gör...

diyarbakır valisi tarafından söylenen tuhaf ve mesnetsiz söylem.
lütuf edip dinlemiş bir de oradaki insanları, allah razı olsun!

devamını gör...

1981 yapımı, senaryosunu selim ileri'nin yazdığı, yönetmenliğini ömer kavur 'un yapmış olduğu başrollerde kadir inanır, hümeyra, kamuran usluer, neriman köksal, halil ergün gibi oyuncuların yer aldığı, şartların zorlamasıyla nişanlanmak zorunda kalan bir gencin kasabaya atanan bir öğretmene aşık olmasıyla başlayan olayları anlatıyor.

bir sahil kasabasının ileri gelen ailelerinin bir bölümü o dönemler değişime ayak uydurarak sanayi alanında atılımlar yapmışlar. bazıları bu durumdan geri kaldıkları gibi zor durumda kalmışlardır. fuat'ın ailesi de bunlardandır. babadan kalma yöntemlerle zeytinyağı üretimi yapan ailenin ekonomik durumu kötüye gidince, aile çareyi fuat'ı kasabanın zengin ailelerinden birinin kızıyla evlendirmekte bulur. o sırada da kasabaya yeni bir edebiyat öğretmeni atanır ve kısa sürede fuat ile öğretmen arasında bir gönül ilişkisi başlar. ancak, aile baskısı ve şartlar, bu aşkın uzun sürmesine izin vermez. fuat'ın da kalbi aşkında kalacak ve çaresiz nişanlısına geri dönecektir.

film, ömer kavur ekolünün, en başarılı örneklerinden biridir. 19. antalya film festivali'nde 5 ödül birden kazanan kırık ve hüzünlü bir atmosferin işlendiği filmde sarı ve kahverengi renkler ağır basıyor.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ayhan sicimoglu kültür ve turizm bakanı olsa ülkenin tanıtımi ve imajı açısından çok etkili olabilecek kişidir.
devamını gör...

saçmadır. önce başka yazarların tanımlarına değer verin, okuyun, oylayın ki hem bakış açınız genişlesin hem de yazdıklarınız değer görsün.
devamını gör...

hayat ve dünyayı anlamlandırma ile geçiyor yaşamımız ve çoğunlukla bu arayışın farkında da değiliz. hemen şu soru geliyor aklımıza peki neden farkında değiliz ? sonuçta zaman akıp gidiyor ve her şeyin kıymetini bilmeliyiz çünkü biz her zaman hissetmiyor olsak da dünya dönüyor ve biz onu hissedemiyoruz . ne acıdır ki insanoğlu asırlardır bir paradoks içinde ama bir türlü anlamlandıramıyor. şairler gibi olmak lazım bazen kah hüzünlü, kah neşeli . şiirlerde mesela yaşanmışlık ve hayat var yani bir nebze de olsa hayatta anlamlandıramadığımız şeyleri anlamlandırıyoruz, keşke hayatta her şey şiirler gibi net olsaydı ama maalesef değil. sadece bizi paradokstan çıkartan adeta büyülü bir araç. unutmuşum peki ya duygularımız ne alemde bu koşuşturmaca esnasında? maalesef yitikler. daha çok duygularımıza ihtiyacımız varken zaaf olarak görüldüğünden dışarı çıkarmıyoruz oysa bu dünyada duygu olmadan çoğu şey yavandır ama hayat hissettirmez. keşke sevgi ve duygu ile her karanlık noktayı aydınlatabilsek ama maalesef hayatın akışında duygulara yer verilmiyor ,hor görülüyor. bilmiyorum ben duygularımı içimde tutamıyorum ama duygularımda içimde tutsak gibi bekliyor . bizim duygularımızın kıymetini bilmeye ve sınırsız sevgi yaymaya ihtiyacımız var . herkese sevgi vermezsek bu dünya nasıl döner ki ? bazen keşke ahtopot gibi olsam herkese yardım edebilsem diyorum ve bunu da içimdeki sevgi yapabileceğimi düşünüyorum ama realite de bazen mümkün olmuyor . işte o zaman kalbimden hissediyorum . dokunamasam da elimden bir şey gelmese de sadece kalbimin bütün sıcaklığıyla yardım ettiğimi düşünüyorum ve bütün benliğimle yanındaymış gibi oluyorum . umuyorum ki sevgi duygusu çoğalacak ve dünyadaki her karanlık noktayı aydınlatacak bilmiyorum belki de polyanna gibi düşünüyorum ama sevginin olduğu her yerde her şey mümkündür.

orhan veli'nin çok sevdiğim bir eseri var şöyledir ;
anlatamıyorum
ağlasam sesimi duyar mısınız,
mısralarımda;
dokunabilir misiniz,
gözyaşlarıma, ellerinizle?

bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
bu derde düşmeden önce.

bir yer var, biliyorum;
her şeyi söylemek mümkün;
epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
anlatamıyorum.

ne kadar güzel yazmış şair değil mi? bana yüzyıllar boyunca tek bir şiir hakkın var deseler sanırım bu şiiri seçerim.

şu şarkı da pek hoştur benim nazarımda ;



umarım hayatın akışında sevgilere daha çok yer veririz.....
devamını gör...

bu grubu henüz duymamıştım. bir gün kavak yelleri dizisinde efe'nin dövme yaptırdığı sahnede dövmecide bir şarkı çaldı. dedim ki ''off ne şarkı ama... acaba kim söylüyor?'' sonra işte ben bulamadım şarkıyı. başka bir gün dream tv'de denk geldim. heh işte! bu şarkı, o şarkı, dedim.
bu şarkı, o şarkı;



grupla tanışmam böyle oldu işte.
...............................................

ingiliz müzik grubu blur'un solisti damon albarn ile "tank girl" gibi çizgi romanların yaratıcısı "jamie hewlett'in" önderliğinde kurulan sanal müzik grubu. grup ilk albümlerini 2001 yılında çıkarmış ve bu albüm dünya çapında 6 milyon kopya satarak "guinness rekorlar kitabı'na" "en çok satan sanal müzik albümü" adıyla girmiştir.

2010 yılına kadar grup üyeleri gerçek yüzlerini asla göstermezlerdi. konserlerini gölgelerin arkasından sadece silüetleri gözükecek şekilde düzenledikleri bir ışık gösterisi eşliğinde yaparlardı. 2005 yılında mtv avrupa müzik ödüllerinde madonna ile birlikte hologram tekniğini kullanarak yaptıkları 3 boyutlu konserle tüm dünyanın takdirini kazanmıştır ve bu zamandan sonra birkaç konserini daha bu teknikle yapmışlardır.
grubun üyeleri, 2010 yılında coachella müzik ve sanat festivali'nde verdikleri konserde yüzlerini ilk kez göstermiştir.

grup üyeleri de çok değişiktir.
üyelere buradan ulaşabilirsiniz.
devamını gör...

kadının toplum içinde ötekileştirilmemesini savunan düşünce.
devamını gör...

profesyonel yönetimler sebebiyle artık çağ dışında kalması gereken, işe yaramaz,ahkam kesen,beyni sulanmış fosil.
devamını gör...

şampanya alamadığım bir doğum günümde, teneke biramı yere vurup delmiştim. bak yine içim burkuldu, boğazım düğümlendi.*
devamını gör...

savaşmamış sevişmişler nedir yani, bıktık cinayet haberlerinden .
devamını gör...

en sevdiğim şeydir. aşırı zevkli bir kere ve bazı duyguları örtmek için de kullanılır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim