sürekli kendinden bahsediyor ve bol bol yalan söylüyor ise,

bilgisi olmayan konularda fikir beyan ediyor ise,

destekli argümanlar üretemeyip ad hominem yapıyor ise,

sürekli dikkat çekmek için özel bir çaba gösteriyor ise,

açık fikirli değil ise,

boş bir insan olma ihtimali yüksek olabilir.
devamını gör...

kış aylarında denize girebiliyorum.
devamını gör...

(bkz: ego mastürbasyonu)
devamını gör...

tam da, şu covid belası bir bitsin, evde durmayacağım dediğim zamanlarda edindiğim şu bilgiler takdire şayan. bu bilgiye rağmen dışarıda yer miyim? evet,yerim, öyle de pislik bir insanım.

risk budur.
devamını gör...

bugün annem öldü, belki de dün bilmiyorum.

albert camus-yabancı.
devamını gör...

kaderin sizinle yaptığı anlaşmadır.
ilk tattığınız duygular her ne ise hayat size hep o duyguları aratacaktır.
sevgisiz bir ailede büyüyen çocuklar, onlara değer vermeyen, sevgi göstermeyen insanlara daha meyilli olurlar. çünkü sevgi onların hayatlarında daha önce hiç tatmadıkları bir duygudur.
inandığınız her duygu sizinle gelir, kaderle yaptığınız anlaşmayı bozmaksa kendinize değer vermekle, özünüzü görmekle başlar.
devamını gör...

uzun zamandır uzaktan takip ettiğim yazar.
sağa sola sataşmadan yazıyor.
bu sinek sesi nereden geliyor*
devamını gör...

bir kemal kılıçdaroğlu sözü.
akp nin yayınladığı animasyondan sonra söylemiş.
tam hali şöyle: ' bekleyin ve görün asıl z kuşagi sizi çizgi film yapacak'

kaynak

valla yine kibar davranmış. gençlerde gelecek kaygısı çok yüksek, sizi miki filmi yapacak da diyebilirdi.

oysa güzel örnekler sunup, kaliteli eğitim verseniz, biraz da maddi destek oldu bitti. gençler de oy verir anne babaları da.
devamını gör...

dahil olduğum insan çeşididir. bir tane kardeşimden öte sevdiğim arkadaşım var. on seneye yaklaşmışızdır. aylarca buluşmasak trip atmayız. bir hafta içinde her gün telefonlaştığımız da olur, iki hafta sustuğumuzda. anlayış olgusu yönetiyor arkadaşlığımızı. iyi kötü kasırgalar da yaşadık, ya ben özür diledim, ya o elinde çiko ile geldi kapıma. özel günlerde çiçekte alırız birbirimize ve tanıştığımızdan beri her yılbaşına birlikte gireriz. tam bir bestie anlayacağın.
bir kaç tane de yüzeysel arkadaşlıklarım var el mahkum devam ettirilen. görünce selam verilir, kahve içilirse dert anlatılmaz boş yapılır türden.
devamını gör...

beni büyütün
ağlatmayın
sahte düşlerle
oyalamayın..
herkesten bir parça olmalı bir yarısı akıllı bir yarısı deli olanlar,dört yanı akıllı bir yanı deli olanlar,herkes akıllıyken deli olanlar..azıcık delilik lazım buraya..
tıpkı eurovision'daki gibi oldu bir ben anladım sözleri ama müziği epey iyiydi..
devamını gör...

insanoğlu yaradılış gereği acı hissiyatına tepki vermeye programlanmıştır.
çok basittir denklemdir aslında, eğer bir şey acı veriyor ise, ondan uzak dur.
misal, eğer ateş elini yakıyor ise, bir daha dokunma veya yediğin bitki mideni ağrıttı ise bir daha onu yeme.
acı aslında vücudun bir koruma mekanizması olarak da düşünülebilir.
bir yerimizde sıkıntı çıktığında o bölge beyine sinyal yollar ve bu sinyalin karşılığı acı hissidir.
tabi bu her zaman fiziksel olmak zorunda değil, psikolojik ve duygusal kaynaklı çok ağır acılar da vardır.
can da öyle tatlıdır ki, insanlar acıdan korkmaya başlar zamanla.
fakat günümüz modern yaşam şeklinin getirdiği konfor insanları doğal yaşam alanlarından, doğanın içinden alıp betona hapis etmiştir. bunun yüzünden insanın fiziksel ve psikolojik gelişimi de değişime uğramıştır. şehir insanı yemeğini kazanmak için avlamak zorunda olmadığından veya göçebe bir hayat süremediği için ister istemez acının ne olduğunu unutmuştur aslında.
bu sebepten de, artık en ufak bir acı ihtimali bile strese sokar olmuştur onu. artık korkutuğu şey acının kendisi değil, acı yaşama fikridir. tabi burada bahsettiğim, nüfusun çoğunluğunu oluşturan şehir insanları.

bunların yanı sıra yine yaradılıştan gelen adapte olabilme/alışabilme güdüsü vardır insanoğlunun. bu da bizi evrim sürecinde ayakta tutan ve besin zincirinin en üstüne kadar çıkmamızı garantileyen bir hayatta kalma fonksiyonudur.

eğer birey yoğun ve sürekli olarak acı yaşıyor ise, adapte olma fonksiyonu zaman içerisine, yine hayatta kalma güdüsünden ötürü gelen acı fonksiyonunu baypas eder.
yani kişi elini ateşe götürdüğünde, bunun vücuda hasar verdiğini iletmek için uyarı veren, acı sinyalleri gönderen ve bunu koruma amaçlı yapan sistemin gönderdiği sinyali etkisizleştirir.
bunun nedeni ise aslında kişinin elini ateşe sokmaktan başka bir çaresinin olmadığını, adapte olma fonksiyonun algılaması fakat acı/uyarı fonksiyonunun algılayamamasıdır. kişinin akli sağlını korumak için, adapte olma fonksiyonunun, yine koruma amacı güden ama korumaktan çok zarar verdiğinin farkına varmayan acı/uyarı fonksiyonunu etkisiz hale getirmesi acıya alıştıran şeydir aslında.

bu yüzdendir ki zor günler geçiren,zor dönemler atlatmış, kayıplar vermiş insanlar, eğer hala ayaktalar ise kolay kolay yıkılmaz, etkilenmezler körpe acılardan.

üzerine kurulmuş felsefi bir okul da vardır bu düşüncenin stoa isminde.

şöyle güzel bir de sözleri vardır bu stoacıların;

"hayatın tamamı göz yaşları için ağlarken, kısımlarına ağlamak niye."
lucius annaeus seneca
devamını gör...

üniversitede notlarımı alıp sınav vaktine kadar vermeyip üstelik biricik notlarımı eline yazmak suretiyle kopya çeken arkadaşımı sınavın ortasını bekledikten sonra hocaya kaş göz yaparak anlatmıştım. 6 ay uzaklaştırma aldı ve omzumda ağlayarak teselli buldu. hayır pişman değilim.
devamını gör...

gerizekalılara hitap edercesine bestelenmiş olduğundan olsa gerek, bebekler tarafından çok sevilen şarkı. milyon tane versiyonu türemiştir tutunca.

en popüler versiyonu youtube'da en fazla görüntüleme alan video ünvanını da almıştır. 7 milyar nedir lan!?!?!?!



yillar sonra gelen edit: 10 milyar a dayanmis.
devamını gör...

kendi kendime asla yapmayacağımı söyleyip üç gün sonra tekrar yapacağım yanlışlardır.

(bkz: öz farkındalık)
devamını gör...

ekim ayında kuşadası samos açıklarında yaşanan ve yıkımın izmirde gerçekleştiği deprem bir kaynağa göre 6.6 , diğerine göre 6.9,
yurdışına göre ise 7.0 şiddetindeydi.
uzantının zayıf bölgeye yani izmir bornova-bayrakliya doğru olması, kayıpları beraberinde getirdi.

oysa depremin merkezinde bulunan kuşadası özdere gümüldür urla hattında herhangi yıkım ve can kaybı yaşanmadı.

yani demem o ki, japonya gibi bir ülke için bu büyüklükteki depremler konuşulmaz bile , çünkü adamlar bu bilinci almış ve tüm yapılaşmayı buna göre yapmak konusunda hiçbir şüphe ve engel yok hiç kimsede...
devamını gör...

katılıyorum kesinlikle nane kokusu. mentol de olabilir. benim için yapraklı olmasına da gerek yok. naneli mentollü sakızı ver bana vuhuuuu. * yiyerek, çiğneyerek terapi budur.
devamını gör...

her şey meme kardeşim
-lucifer
devamını gör...

can bonomo - bir hikâyem var. saatlerce dinlediğim oluyor.
devamını gör...

bahçeli'ye göre bir vatan haini ölmüştür.
devamını gör...

tuttu tutmadı oynadığımız başlık...

ismin perihan?..
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim