herkes mahlasına yakışanı yapsın
öyleyse kendi gezegenime (venüs) dönüş yapmalıyım.
devamını gör...
aldanırım
başlığı okur okumaz, yaşar'ın söyleyişini kulağımda hissettiğim çok güzel bir şarkı. gece gece dilime doladınız teşekkürler
devamını gör...
imhotep
tarihin -ismi bilinen- ilk mimarı, mühendisi ve tıp doktoru. aynı zamanda astronom,devlet adamı, din adamı, yazar, sanatçı..
firavun djoser'in (zoser) veziri, bilinen ilk piramit olan djoser piramidi'nin (basamaklı piramid) (sevgili meja üstteki giriye fotoğrafını eklemiş) mimarı.
1900'lerin başında imhotep hakkında çok az şey bilindiği için efsanevi bir kişilik olduğu düşünülürken hastalarını tedavi ettiği oda keşfedilince kendisinin modern tıbbi yöntemleri kullanan ilk hekim olduğu anlaşılmıştır.
tarihin ilk yazılı tıbbi kaynağı -aşağıdaki papirüs- yine imhotep'e aittir. (m.ö. 2500-3000)
papirüs sayfalarının fotoğraflarına buradan ulaşabilirsiniz
amerikalı mısırbilimci edwin smith el yazmasını luxor'da mustafa aga adında bir takasçıdan almış, daha sonra metnin önemini fark edip çeviri üzerinde çalışmıştır. ancak ölene kadar (1906) yayınlamamış, daha sonra papirüs kızı tarafından new-york tarih topluluğuna bağışlanmıştır. 1930 yılında çevirisi tamamlanmıştır.
meme kanseri ile ilgili ilk kayıtlar yine imhotep'in yazılarında ortaya çıkmıştır. kanamayı durdurmak için koterizasyon (kızdırılmış demir aletleri ile dağlama) ve damarları bağlama tekniğini geliştirmiştir. ampiyemi (plevral boşluğun mikrobiyal enf.) ilk tanımlayan hekimdir. omurga ve omurilik yaralanmalarında girişimi asla önermeyip immobillizasyon ve sabitlemeyi önermiştir. 90'dan fazla anatomik terim ve 48 yara tedavisi keşfetmiştir.
ilk hekim andı yine imhotep'e aittir. andın ingilizce tam metni aşağıdaki görseldedir.

andın içinde geçen birkaç şey:
''...tıbbi uygulamam sırasında onur ve dürüstlük ilkelerine bağlı kalacağım. yoksullara karşılıksız bakacağım ve hiçbir zaman verdiğim üstünde bir ödeme isteğinde bulunmayacağım. evlere alındığım zaman gözlerim orada olup bitenleri görmeyecektir; bana aktarılan sırları saklayacağım gibi törelere zarar verecek ya da suça yardımcı olacak bir biçimde de davranmayacağım. hocalarıma saygılı ve minnet borçlu olarak onların çocuklarına babalarından öğrendiğim bilgiyi aktaracağım. verdiğim sözleri yerine getirirsem insanlar benden saygılarını esirgemesinler...''
yunanlar da elbette imhotep'ten habersiz değillerdi, ona ''imouthes'' diyorlardı ve sağlık tanrısı asklepios ile bir tutuyorlardı.
yine üstteki giride sevgili meja'nın fotoğrafını eklemiş olduğu imhotep heykelciği, onun ne kadar büyük bir insan olduğunun kanıtıdır. zira antik mısır'da ancak tanrıların ve firavunların (onlar da tanrı soyundan kabul ediliyordu) heykelleri yapılabiliyordu. halihazırda bu husus imhotep'in gerçek bir kişi değil de efsanevi bir karakter (ya da tanrı/yarı tanrı) olduğu ihtimalini yıllarca beslemişse de, başta da belirttiğim gibi, imhotep'in hastalarını tedavi ettiği oda keşfedilince onun tarihin ilk hekimi olduğu kabul edilmiştir.
ölümünden sonra tanrılık atfedilmiştir (amenhotep ve imhotep tam tanrı mertebesine erişmiş tek ölümlü mısırlılardır). sağlık tanrısı olarak kendisine hem mısır'da hem de tanındığı diğer tüm topraklarda tapılmıştır. roma imparatorları claudius ve tiberius tarafından mısır'daki tapınakların duvarlarına imhotep'i öven yazılar yazdırılmıştır.
firavun djoser'in (zoser) veziri, bilinen ilk piramit olan djoser piramidi'nin (basamaklı piramid) (sevgili meja üstteki giriye fotoğrafını eklemiş) mimarı.
1900'lerin başında imhotep hakkında çok az şey bilindiği için efsanevi bir kişilik olduğu düşünülürken hastalarını tedavi ettiği oda keşfedilince kendisinin modern tıbbi yöntemleri kullanan ilk hekim olduğu anlaşılmıştır.
tarihin ilk yazılı tıbbi kaynağı -aşağıdaki papirüs- yine imhotep'e aittir. (m.ö. 2500-3000)
papirüs sayfalarının fotoğraflarına buradan ulaşabilirsiniz
amerikalı mısırbilimci edwin smith el yazmasını luxor'da mustafa aga adında bir takasçıdan almış, daha sonra metnin önemini fark edip çeviri üzerinde çalışmıştır. ancak ölene kadar (1906) yayınlamamış, daha sonra papirüs kızı tarafından new-york tarih topluluğuna bağışlanmıştır. 1930 yılında çevirisi tamamlanmıştır.
meme kanseri ile ilgili ilk kayıtlar yine imhotep'in yazılarında ortaya çıkmıştır. kanamayı durdurmak için koterizasyon (kızdırılmış demir aletleri ile dağlama) ve damarları bağlama tekniğini geliştirmiştir. ampiyemi (plevral boşluğun mikrobiyal enf.) ilk tanımlayan hekimdir. omurga ve omurilik yaralanmalarında girişimi asla önermeyip immobillizasyon ve sabitlemeyi önermiştir. 90'dan fazla anatomik terim ve 48 yara tedavisi keşfetmiştir.
ilk hekim andı yine imhotep'e aittir. andın ingilizce tam metni aşağıdaki görseldedir.

andın içinde geçen birkaç şey:
''...tıbbi uygulamam sırasında onur ve dürüstlük ilkelerine bağlı kalacağım. yoksullara karşılıksız bakacağım ve hiçbir zaman verdiğim üstünde bir ödeme isteğinde bulunmayacağım. evlere alındığım zaman gözlerim orada olup bitenleri görmeyecektir; bana aktarılan sırları saklayacağım gibi törelere zarar verecek ya da suça yardımcı olacak bir biçimde de davranmayacağım. hocalarıma saygılı ve minnet borçlu olarak onların çocuklarına babalarından öğrendiğim bilgiyi aktaracağım. verdiğim sözleri yerine getirirsem insanlar benden saygılarını esirgemesinler...''
yunanlar da elbette imhotep'ten habersiz değillerdi, ona ''imouthes'' diyorlardı ve sağlık tanrısı asklepios ile bir tutuyorlardı.
yine üstteki giride sevgili meja'nın fotoğrafını eklemiş olduğu imhotep heykelciği, onun ne kadar büyük bir insan olduğunun kanıtıdır. zira antik mısır'da ancak tanrıların ve firavunların (onlar da tanrı soyundan kabul ediliyordu) heykelleri yapılabiliyordu. halihazırda bu husus imhotep'in gerçek bir kişi değil de efsanevi bir karakter (ya da tanrı/yarı tanrı) olduğu ihtimalini yıllarca beslemişse de, başta da belirttiğim gibi, imhotep'in hastalarını tedavi ettiği oda keşfedilince onun tarihin ilk hekimi olduğu kabul edilmiştir.
ölümünden sonra tanrılık atfedilmiştir (amenhotep ve imhotep tam tanrı mertebesine erişmiş tek ölümlü mısırlılardır). sağlık tanrısı olarak kendisine hem mısır'da hem de tanındığı diğer tüm topraklarda tapılmıştır. roma imparatorları claudius ve tiberius tarafından mısır'daki tapınakların duvarlarına imhotep'i öven yazılar yazdırılmıştır.
devamını gör...
normal sözlük gök tengrici yazarlar birliği
ımdi yürek yırtılır.
devamını gör...
heimdall
iskandinav mitolojisinde bir tanrıdır. asgard ile insanların alemi midgard arasında geçişleri sağlayan gökkuşağı köprüsünün (bkz: bifrost) bekçiliğini yapar. çoğu iskandinav tanrısı gibi tanrı odin' in oğludur. çok az uykuya ihtiyaç duyar. görme gücü çok iyidir, gündüz veya gece her yeri görebilir ve kulakları çok iyi işitir; zeminde büyüyen otları bile duyabilir. gjallarhorn adındaki kornasını elinde tutarak köprüyü izler ve dinler. tehlikeyi haber vermek için kornasını çalar.
iskandinav mitolojisine göre kıyametin adı ragnarok'tur. ragnarok zamanı geldiğinde heimdall, gjallarhorn’u çalacak ve tanrıları öldürmek için gelen devlerin haberini asgard’daki tanrılara iletecektir.
thor filmlerinde idris elba tarafından canlandırılır:
iskandinav mitolojisine göre kıyametin adı ragnarok'tur. ragnarok zamanı geldiğinde heimdall, gjallarhorn’u çalacak ve tanrıları öldürmek için gelen devlerin haberini asgard’daki tanrılara iletecektir.
thor filmlerinde idris elba tarafından canlandırılır:
devamını gör...
yaşlı insanlar gibi yaşayan gençler
içi geçmiştir.
devamını gör...
tanımadığın biriyle sohbet etmek
seneler evvel sıkça yapardım bunu. yeni insanlarla tanışmaya çok da hevesliydim üstelik. ancak şu anda kiminle tanışacağımın tedirginliği var üzerimde ve kendimi birilerine ifade etmekten yoruldum. o yüzden artık acayip ve gereksiz bir şey olarak nitelendiriyorum.
devamını gör...
kendi yaranı sarmak
küçüklükten beri hastaneye tek başıma gidiyorum. diyeceklerim bu kadar.
devamını gör...
lars von trier
başka bir adam.
yaptığı saf sanat. filmlerini her izlediğinizde farklı duygular uyandırabilir. gereksiz metafor ve anlaşılmaz/gereksiz sahne seçimine girmeden, imajlar üzerinden değil kavramlar üzerinden muazzam işler yapıyor. özellikle dogville ve manderlay'da yaptığı şeyler gerçekten sinema adına heyecan verici, her zaman yepyeni bir paradigmayı büyük ve devasa konseptlere dayanmadan kurabileceğinizi ispatlar nitelikte işler bunlar.
kendisi küçük ve minimal olayları olağanüstü bir estetikle süsler... bunu yaparken çarpıcıdır, tansiyonu git gide arttırır ve bizi kurduğu dünyaya alıştırır daha ötesi tamamen inandırır. ondan dolayı dogville ve manderley gibi tiyatro sahnesinde dekorsuz çekilmiş -ki dekorsuz çekilmesi kapısız odalarda yaşanan olayları daha çarpıcı hale getirmiştir- bir filmde dahi seyirci yabancılaşmaz, işin içindedir.
her filmi üzerine uzun uzadıya konuşulabilir. özellikle filme koyduğu diyaloglar medium ile orantılıdır, nbc filmleri gibi sizi filmin içindeyken zorlama roman pasajları okuyormuşcasına rahatsız etmez. diyaloglar filmden ayrı bir romana dönüşmez, filmin bir parçasıdır sadece ve oldukça zekice yazılıp filme yedirildiği için filmdeki ide, çok gerçekçi bir şekilde tartışılır. o tartışmayı seyirci sinemadan çıkınca da yaşamaya devam eder. cevap vermeyişi sizi o mesele etrafında daha çok düşünmeye zorlar.
kendisi ayrıca minimal olayları büyük felsefi dilemmaları aracı kılarak işleyen ve bunu filmin bir parçası haline getirebilen bir sanatçıdır.
estetik ve düşünce bu ikisinin sentezini çok zekice yapabiliyor ve bence bir düşünsel sorunu sinema ile tartışmak eğer bunu yapabiliyorsanız en verimli yoldur. bunu yapabilen sayılı insanlardandır.
yaşayan en büyüklerden biridir bence. seviyoruz kendisini...
yaptığı saf sanat. filmlerini her izlediğinizde farklı duygular uyandırabilir. gereksiz metafor ve anlaşılmaz/gereksiz sahne seçimine girmeden, imajlar üzerinden değil kavramlar üzerinden muazzam işler yapıyor. özellikle dogville ve manderlay'da yaptığı şeyler gerçekten sinema adına heyecan verici, her zaman yepyeni bir paradigmayı büyük ve devasa konseptlere dayanmadan kurabileceğinizi ispatlar nitelikte işler bunlar.
kendisi küçük ve minimal olayları olağanüstü bir estetikle süsler... bunu yaparken çarpıcıdır, tansiyonu git gide arttırır ve bizi kurduğu dünyaya alıştırır daha ötesi tamamen inandırır. ondan dolayı dogville ve manderley gibi tiyatro sahnesinde dekorsuz çekilmiş -ki dekorsuz çekilmesi kapısız odalarda yaşanan olayları daha çarpıcı hale getirmiştir- bir filmde dahi seyirci yabancılaşmaz, işin içindedir.
her filmi üzerine uzun uzadıya konuşulabilir. özellikle filme koyduğu diyaloglar medium ile orantılıdır, nbc filmleri gibi sizi filmin içindeyken zorlama roman pasajları okuyormuşcasına rahatsız etmez. diyaloglar filmden ayrı bir romana dönüşmez, filmin bir parçasıdır sadece ve oldukça zekice yazılıp filme yedirildiği için filmdeki ide, çok gerçekçi bir şekilde tartışılır. o tartışmayı seyirci sinemadan çıkınca da yaşamaya devam eder. cevap vermeyişi sizi o mesele etrafında daha çok düşünmeye zorlar.
kendisi ayrıca minimal olayları büyük felsefi dilemmaları aracı kılarak işleyen ve bunu filmin bir parçası haline getirebilen bir sanatçıdır.
estetik ve düşünce bu ikisinin sentezini çok zekice yapabiliyor ve bence bir düşünsel sorunu sinema ile tartışmak eğer bunu yapabiliyorsanız en verimli yoldur. bunu yapabilen sayılı insanlardandır.
yaşayan en büyüklerden biridir bence. seviyoruz kendisini...
devamını gör...
şalom aleyke
arapça selamun aleyküm'ün aslı olup ibranicedir.
şalom m.ö. 1000’li yıllarda yaşamış ilk yahudi-israil kent devleti kralının adıdır.
aleyke de üzerine, tabi gibi anlamlara gelmektedir.
türkçeye çevirirsek; şalom'un milletindenim demektir.
ülkemizde dinle son derece aşırı ilgilenenlerin, sizden olmayanlarla dostluk kurmayın, onlara benzeyen onlardandır anlayışına sahip olmasına rağmen gidip de adamların (israillilerin) krala bağlılık sözünü, yeminini ya da selamını alıp, buna allah'ın selamı demek ve bu şekilde kullanmaya çalışmak gerçekten çok güzel bir kafaya sahip olduklarını gösteriyor. fakat niyeyse bu söz konusu durum hiç şaşırtıcı gelmiyor. çünkü zihniyetlerini ve inanç anlayışını a'dan z'ye çözdük ve biliyoruz, yaptıkları hiçbir şey artık hiç şaşırtıcı gelmiyor.
sözün özü; (bkz: eğitim şart.)
bir tane de video ekleyelim;
şalom m.ö. 1000’li yıllarda yaşamış ilk yahudi-israil kent devleti kralının adıdır.
aleyke de üzerine, tabi gibi anlamlara gelmektedir.
türkçeye çevirirsek; şalom'un milletindenim demektir.
ülkemizde dinle son derece aşırı ilgilenenlerin, sizden olmayanlarla dostluk kurmayın, onlara benzeyen onlardandır anlayışına sahip olmasına rağmen gidip de adamların (israillilerin) krala bağlılık sözünü, yeminini ya da selamını alıp, buna allah'ın selamı demek ve bu şekilde kullanmaya çalışmak gerçekten çok güzel bir kafaya sahip olduklarını gösteriyor. fakat niyeyse bu söz konusu durum hiç şaşırtıcı gelmiyor. çünkü zihniyetlerini ve inanç anlayışını a'dan z'ye çözdük ve biliyoruz, yaptıkları hiçbir şey artık hiç şaşırtıcı gelmiyor.
sözün özü; (bkz: eğitim şart.)
bir tane de video ekleyelim;
devamını gör...
karayipler
batı hint adaları olarak da bilinirler.
meksika körfezi'nin güneydoğusunda atlas okyanusu'nın batı uzantısı olan karayip denizini, adalarını ve sahillerini kapsayan bölgedir. büyük mavi çukur bu bölgededir. bu adalar florida'nın güneyinden başlayıp venezuela'nın kuzey batısına kadar yayılmışlardır, büyük antiller ve küçük antiller olarak ikiye ayrılırlar. bölgede yaklaşık 7000 civarında ada ve adacık bulunur, bunlar değişik 25 bağımsız ülke veya sömürgeyi oluşmaktadır.
adaların bilinen en eski sahipleri, aravaklar* ve karayip* halkıdır. 1492 yılında hindistana ulaştığını sanan ispanyol kaşif kristof kolomb tarafından keşfedilmiştir.
tropikal iklime sahip adalar el değmemiş doğal güzellikleri ile insanları cezbetmiştir. her yıl zenginler tafafından tatil amaçlı ziyaret edilir. sınırsız deniz ürünleri ve baharatlı yemekleri ile ön plana çıkmaktadır. turizm sezonunu; dans, parti, reggae müzikleri, kokteyller, şakalar, eğlenceler ve aman sabahlar olmasın etkinlikleri ile dolu doludur.
- lol ukdesi -
meksika körfezi'nin güneydoğusunda atlas okyanusu'nın batı uzantısı olan karayip denizini, adalarını ve sahillerini kapsayan bölgedir. büyük mavi çukur bu bölgededir. bu adalar florida'nın güneyinden başlayıp venezuela'nın kuzey batısına kadar yayılmışlardır, büyük antiller ve küçük antiller olarak ikiye ayrılırlar. bölgede yaklaşık 7000 civarında ada ve adacık bulunur, bunlar değişik 25 bağımsız ülke veya sömürgeyi oluşmaktadır.
adaların bilinen en eski sahipleri, aravaklar* ve karayip* halkıdır. 1492 yılında hindistana ulaştığını sanan ispanyol kaşif kristof kolomb tarafından keşfedilmiştir.
tropikal iklime sahip adalar el değmemiş doğal güzellikleri ile insanları cezbetmiştir. her yıl zenginler tafafından tatil amaçlı ziyaret edilir. sınırsız deniz ürünleri ve baharatlı yemekleri ile ön plana çıkmaktadır. turizm sezonunu; dans, parti, reggae müzikleri, kokteyller, şakalar, eğlenceler ve aman sabahlar olmasın etkinlikleri ile dolu doludur.

- lol ukdesi -
devamını gör...
silivri soğuktur
maalesef fikrini belirten her insanın altına yorum olarak atılan üzücü boş kalıptır. insanlar fikrini belirtince silivri soğuktur esprisi yapılması durumun vahimliğini gösterir. başlarda komikti sonra trajıkomik oldu .
devamını gör...
bugün için şükrettiğin bir şeyi yaz
göbekten kurtulmuş olmak. sığ dertlerim var bu ara, ne yapayım.
devamını gör...
1 yazar sizi sinir etmeye başladı
dersim’de 25 yaşında bir alevi.
gaziantep’te oto galerici.
başkent üniversitesi’nde doktor. çanakkale’de bilgisayar mühendisliği öğrencisi.
istanbul’da suriyeli mülteci.
ve benzeri bir takım sıfatları olan kişi.
hatta sezeryanla üç çocuk doğurmuş bir anne.
“kanka bak harbi söylüyorum manyak olursun, bırak bu işleri”
gaziantep’te oto galerici.
başkent üniversitesi’nde doktor. çanakkale’de bilgisayar mühendisliği öğrencisi.
istanbul’da suriyeli mülteci.
ve benzeri bir takım sıfatları olan kişi.
hatta sezeryanla üç çocuk doğurmuş bir anne.
“kanka bak harbi söylüyorum manyak olursun, bırak bu işleri”
devamını gör...
fransa'da gençlere kültür harcamaları için 300 euro ödenmesi
bu hayatı yaşayanlara çok özeniyorum. 19 yaşındayım üniversite sınavına hazırlanıyorum, gelecek kaygısı yaşıyorum daha okumadan işsiz kalma ihtimalimi düşünüyorum. kendimi geliştirecek, hobi edinecek imkanım yok bi kitap okumam vardı artık o bile o kadar pahalı ki bir ay kitap alsam 3 ay alamıyorum o kadar pahalı kitabı almak yerine temel ihtiyaçlarıma anca gidiyor para. müzeler, sinemalar, konserler desek zaten belli. ot gibi yaşamak zorunda kalıyoruz sonra beyin göçü etmeyin diyorlar.
devamını gör...
kapalı kadın
müslüman, islâmı öyle sağ ve diri, canlı yaşa ki, seni öldürmeye gelen sende dirilsin. sezai karakoç
içerisinde bulunduğum gruptur. dini inancını hayatına yansıtaların doğal bir durumdur. başörtümle daha mutluyum. böyle daha özgür olduğumu düşünüyorum. çünkü erkeklerin saçlarıma ve vücuduma bakıp laf atmaları beni aşırı derecede rahatsız ediyordu. tabii hâlâ da bu iğrençliği benim dışımda da başörtülü olmayan arkadaşlara da yapanlar var. bazı belhûm adal kategorisindeki varlıklar için bu durum sadece kadın olarak yeterli oluyor. laik bir ülkede herkes dini vecibelerini hayatına özgürce yansıtabilir. tabii ki niçin tesettüre girdiğini bilmeyenleri burda eleştirip makyaj yapın yapmayın böyle giyin falan diyerek hayatlarına müdahale etmek haddime değil. onların islamı anlamamış olmaları, tüm başörtülülerin amacını kötü bilip düzgün tesettürlüleri de yaftalamak genellemelerin en arsızıdır. kininizde boğulun diye bir söz vardır. sen istediğini giyip ya da giymemekte özgürsün de benim tercihim söz konusu olunca ben özgür değil miyim? ister beğen ister beğenme bu din konusunun yanında insanların tercihidir de.
içerisinde bulunduğum gruptur. dini inancını hayatına yansıtaların doğal bir durumdur. başörtümle daha mutluyum. böyle daha özgür olduğumu düşünüyorum. çünkü erkeklerin saçlarıma ve vücuduma bakıp laf atmaları beni aşırı derecede rahatsız ediyordu. tabii hâlâ da bu iğrençliği benim dışımda da başörtülü olmayan arkadaşlara da yapanlar var. bazı belhûm adal kategorisindeki varlıklar için bu durum sadece kadın olarak yeterli oluyor. laik bir ülkede herkes dini vecibelerini hayatına özgürce yansıtabilir. tabii ki niçin tesettüre girdiğini bilmeyenleri burda eleştirip makyaj yapın yapmayın böyle giyin falan diyerek hayatlarına müdahale etmek haddime değil. onların islamı anlamamış olmaları, tüm başörtülülerin amacını kötü bilip düzgün tesettürlüleri de yaftalamak genellemelerin en arsızıdır. kininizde boğulun diye bir söz vardır. sen istediğini giyip ya da giymemekte özgürsün de benim tercihim söz konusu olunca ben özgür değil miyim? ister beğen ister beğenme bu din konusunun yanında insanların tercihidir de.
devamını gör...
bir kaçış yolu olarak normal sözlük
bazen aklımdaki pek çok düşünceden kaçmak istediğimde kafa sözlüğe uğrarım. neşeli, bilgilendirici ve düşündürücü tanımlarla karşılaşacağımı bildiğim için iyi bir tercih oluyor bu mecra. teşekkürler yoldaş.
devamını gör...
lucifer'in dindar bir insan olması
sherlock dizisini 2 kez izlemiş biri olarak çıkarım yapma sanatında master olduğum için başlığını açtığım hede. lucifer'in sözlükteki playboy ve çapkın izlenimi verdiği personası reel hayattaki dindar ve ihtiraslardan uzak davranışlarının zıttı olabilir. ayrıca cuma namazı vakti entry de girmiyor.
genelde sabahları entry giriyor ki muhtemelen sabah namazı da kılıyor aksatmadan.
genelde sabahları entry giriyor ki muhtemelen sabah namazı da kılıyor aksatmadan.
devamını gör...
kızların efendi erkek yerine kaba erkek tercihi
yahu şu genellemeyi yapmayın işte yapmayın abi ya. herkes aynı değil ki. üç beş maço seven kadın var diye neden bütün kadınları aynı kefeye koyuyorsunuz. tutturmussunuz bir eski sevgilisi tarafından şiddet gören bir kadını sırf eski sevgilisi diye kendisi seçmiş zaten dayak atan erkeği deyip fişliyorsunuz. kadın cinayetlerinde sosyal medyada bakıyorum, bazı insanlar e oda bunu seçmeseydi diyor. abi yapmayın ya. şu zihniyetten çıkın artık ya. mağduru yargılamak, yadirgamak ne kadar kolay ya. siz o mağdur insanin yerinde değilsiniz değilsiniz. yerinde değilken ne yaşadığını bilmezken kurban olayım yargı yaftasini yapıştırmayın. ben çok korkarım bir insanın hakkında öylesine konuşmaya. çünkü bilmiyorum bende iç yüzünü. bir çoğunluk var tutturmuş kadınlar efendi insanlar yerine maço eli tespihli dövmeli şiddet yanlısı insanları seviyor. ( kusura bakmayın çok dolmuştum)
devamını gör...
