amerikalı müzisyen neil diamond tarafından yazılmış ve aynı tarihte* amerikan müzik listelerinde ilk 10'a girmiş, sonrasında da pulp fiction (film) filminde mia'nın evinde dans ettiği meşhur sahnede çalan şarkıdır. burada da urge overkill tarafından yorumlanmıştır. şarkı adı itibarıyla insanlara değişik anlamlar çağrıştırsa da aslında sözleri ve sahip olduğu eşsiz melodisiyle oldukça farklıdır. dinledikçe sıkılmaz insan.

devamını gör...

kemal sunal'ın çinli yardımcısı ile arasında geçen bir replik. bu replik tokatçı filminde geçer.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

"bana göre sen benim olmalısın
içime nefes gibi dolmalısın."

harun kolçak-vermem seni ellere
devamını gör...

severek kullandigim bir uygulama. genellikle okumadan önce seçtiğim kitabın yorumlarına, incelemelerine bakar fikir edinirim. okuduktan sonra da yine yorumumu paylaşır ,başkalarıyla sohbet edebilirim. ne okusam kısmından kitap önerisi alabilirim. kitap severler için güzel bir uygulama.
devamını gör...

yaşlılık geldi çattı be. gözlerim de zayıfladı* çünkü kayıt masasını bir türlü bulamıyorum.

halbuki ikametgah ilmuhaberi, kafa kağıdı, ehliyet, amatör denizci belgesi, src ve seyislik sertifikamı ve her biri noter onaylı birer suretini de hazırlamıştım.

hatta biri biyometrik, biri vesikalık, biri boydan ve biri profilden olmak üzere tamı tamına dört fotoğraf hazırlamıştım.

bunların yanında; menşe şehadetnamesi, konşimento, gümrük beyannamesi ve navlun faturası da lacivert redingotumun iç cebinde ve istendiği anda ibraz edebilirim.

inanmayacaksınız dostlarım ama katlanır taburem ve üzerine mabadımın sıhhati için sereceğim kareli kumaşla kaplı minderim de koltuğumun altında…

şimdi son kez soruyorum; şu kahrolası başvuru masası neredeeeee!!!
devamını gör...

benim yerime de parlamasını dilediğim küçük yazarımız.* ışıl ışıl günleriniz olsun efenim. keyifli sözlükleerrr.
devamını gör...


büyük ölülere matem gerekmez, fikirlerine bağlılık gerekir.
devamını gör...
(tematik)

bölme işlemi terimlerinden biridir.
işlem sonunda bölünemeyecek, paylaştırılamayacak sayıdır.

bölen ve bölüm'ün çarpımının bölünen'den çıkarılması sonucu sağlaması yapılır.
örn: 7/3=2 (bölünemeyen sayı 1)
kalan= 7-(3.2)= 1
devamını gör...

dayanamadığım şey, oy oy oy.
kremalı bisküvi olsun, ikiye bölüneninden, kupa bardak olsun, mümkünse birde dizi olsun. ekibi ayarlayan haber versin gelicem.
devamını gör...

piyangonun bana vurduğu tanım. burada az zaman geçirmeme rağmen kısmet benden yanaymış. üzülmeyin arkadaşlar 2000000. tanıma ne var şurada? *
devamını gör...

öyle varoşa can kurban, denilesi hede. ulan keşke herkes öyle varoş olsa.
devamını gör...

eric hofferın yazdığı bir kitaptır.
kesin inançlı insanları siyasileri fanatikleri liderleri objektif bir şekilde ele almıştır. dinler tarikatlar nasıl çalışır bize ne yapmak ister hepsini son derece objektif bir şekilde incelemiştir.
bu kitap ödevim olduğu için yeni tanıştım ve yeni tanıştığım için çok utandım çünkü inanılmaz bir eser herkesin okuması şiddetle tavsiye edilir.
hayatta bize sorular sormamızı sağlayacak bilgiler analizler içeren bir şaheser.
pdf olarak okudum ve bilgisayarın başından kalkamadım.
her bölümde vay be nidaları attım.
eric hoffer bu kitabı yazarken amelelik yapıyormuş dinlendiği vakitlerde yazmış kitabı gerçekten çok ilginç bir olay.
kitapta ilgimi çeken en önemli detay ise kitle hareketleri ve umut flörtleşmesiydi umudun insanlar için tek yol olduğu insanlara inanma rahatlığı sağladığı çok acı ve gerçek şekilde gözler önüne sunuluyor.
birkaç alıntı ekleyip bu eser hakkında yazımı bitireyim.

rejimlerin kendi ecelleriyle ölmeye bırakıldıkları yerlerde sonuç, çoğunlukla toplu bir uyuşukluk ve içtimai çöküntüdür.

hayal kırıklığına uğramış kişilerin aklından sızan tatsız salgı, her ne kadar bir korku ve kötü düşüncenin eseriyse de, hoşnutsuz kişileri bir araya birleştirmekte çok uygun bir yapıştırıcı madde vazifesi görür.

dinsiz kişi inanç sahibi kişidir. dinsizlik onun için dindir.
devamını gör...

bunun için pek zeka gerekmez. duyguların ve analizlerin ehemmiyeti vardır. anlayışlı olunmalı. ayrıca da önemli bir faktörde edinilmiş tecrübelerdir.
devamını gör...

karanlık.
devamını gör...

başıma bir iş gelmeyecekse istismar edileceğini düşündüğüm kategori.
zaten halihazırda copy paste tayfa varken bunu yapmak, üstüne de karma kapitülasyonu vermek biraz ürkünç.
umarım yazarlarımız copy paste yapmak yerine kendi fikirlerini de ifade ederler, bir çiçek hakkında da olsa.

ama her şeye rağmen bunun çok tatlı bi hareket olduğunu da kabullenmek gerek.
şikayetlere cevabını ıslahat yaparak verdi benjamin yoldaş, sağolsun.

devamı da gelmeli, cinsiyetçi başlık spamlayanların, solcu sağcı kavgası yapmaya çalışanların, birbirini ifşalayanların da kulaklarının çekilmesi gerekiyor.
o da olur heralde zamanla, umuyoruz.
tekrar teşekkürler yönetim, her ne kadar sizle bozuşsam, yolunuza mayın döşesem de sempatim hep sizinle.
devamını gör...

eşimdir. dibe vurduğum, her şeyden vazgeçip kabuğuma çekildiğim dönem karşıma çıkmıştır. iyi ki varsındır.
devamını gör...

hazırladığı nefis kahvaltıyı bitiren uzaktan derse giden çocukların, yalanıp yutulmuş boş tabaklarını toplamak.
devamını gör...

fikret kızılok - gönül
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

henry abi, işin aslına bakarsanız imrenilecek bir adam. kafasına göre takılmış, düşünmüş, düşündüklerini bir güzel kağıda geçirmiş. içini öyle bir dökmüş ki, eleştirdiği sistem ve dahi bu sistem üzerine devlet inşa edenler bile onun hakkını vermek zorunda kalmış. yani tabiri caizse adam sistem denen lağım çukurundaki fareleri bile kendisini alkışlamak zorunda bırakmış. bu kitap o yüzden amerikan edebiyatının en önemli eserlerinden biri sayılıyor. ha tabi adamlara bu noktada şapka çıkarmak lazım. kendi sistemlerinin reddiyesini veren bir adamın itibarını/hakkını bir şekilde teslim ediyorlar. ha bunda henry abinin insanların boş işler için çalıştığı saptamasının da önemi olabilir. bunlar nasıl olsa boş işlerin peşinde koşuyor, bu adamı anlamaları zaten mümkün olmayacak. bize itibar etmeye devam edecekler, bu yüzden iyisi mi adamın hakkını verelim de, demokrasi ve özgürlükler ülkesi martavalımıza rahatça devam edelim demiş olabilirler. dememiş de olabilirler ve ben bunu mabadımdan uyduruyor olabilirim. neticede hasta beşiktaşlı bir adamım, bu işlerden pek anlamam. rosier geldi mi, gelmedi mi ona bakarım. 11 kişinin bir topun peşinden koştuğu sporu izleyen adamdan hayır mı gelir? yalnız hep bunu diyorlar da, orada da bir sıkıntı var; topun peşinden tek takım koşmuyor ki, iki takımda koşuyor. mantık olarak bu sayının 22 olması lazım. hadi kaleciler topun peşinden çok koşmuyor diyelim. en kötü ihtimalle 20 adam topun peşinden koşuyor. orta hakemi de saysak 21 olur mu acaba? uf ya acayip sorunsalmış bu da ha... bu sorunsal lafına da gıcığım ama klavyeme dolandı. allah sizi bildiği gibi yapsın. yapar mı? onu da bilmiyorum. vallahi bizim gibi adamların boş yaptığını betimlerken bile mevzunun içine ediyorlar ya çok kırıcı bir tutum bu. kendilerini kınıyorum hatta kınadım. kın! 21 doğru sayı, doğru sayı 21. buna göre eleştirin bari.

şimdi dünyaya dair her şeyi çözmüş bu zevatın futbol topu ile sorunu vardır ya, hah işte bunlar henry abiyi anlamış gibi yapmaya bayılırlar. ''düzen ve sivil hükümet'' kavramları üzerinden yaptığı tanımlamaları ve aslında onlara direkt indirdiği aparkatları hissetmezler bile. aslında sistem fareliğinin en kemirgen ve tehlikeli tiplemeleri bunlardır. walden gölü güzellemeleri yaparlar ama şatafatlarından, lükslerinden vazgeçmezler. orman mı? manzarası güzeldir. ama beyinleri betonarmiktir. uf yine boş yaptık iyi mi? ah henry abi sen nelere kadirsin yahu. ahmakça hayatlar yaşayanlar, bunu er ya da geç öğrenirler diyorsun da, öğrenmiyorlar. sen öğrendin mi dersen? ben şu ghezzal'ın durumu ne olacak? işin o kısmındayım. kusura bakmayasın. sen şimdi şu zaman diliminin içinde balığı tutuyorsun, kendi sığlığını görüyorsun ya, bizde yok abicim o durumlar. sığlığımızı görürüz ama bu sığlıktan nehirler, çağlayanlar ve gümbürdeyen gök gürültüleri yaratmaya çalışırız. yani onlar çalışır. şu 21 sayısının sırrına mazhar olamayanlar. ama sorsan onların hepsine, senin dediğin gibi, doğdukları gündeki bilgeliğe vakıf değillerdir. ama her haltı bilirler. işte orada da senin hile ve aldanışlar tanımlaman cuk oturuyor aslında. hakikati martavaldan sayıyorlar. yani baktığın zaman ağızlara pelesenk olmuş değerler silsilesi. onlar için fazlası yok. oysa aldatmaya ve aldanmaya öyle bayılıyorlar ki vallahi yeni çağı görsen, değil walden gölüne, direkt marsa tüyerdin benden söylemesi.

sen ki, meyvelerine göz diktiğimiz bir ağacı bile sertçe silkelemememiz gerektiğini salık veriyorsun, bunlar bırak silkmeyi, koparma da bile dünya şampiyonu oldu. neyse böyle böyle bu konu dağılır. hep söylüyorum. beni dağıtmayın! şurada iki satır yazı yazacağız diye ama dinleyen kim! akış falan derken beynimiz jöle kıvamına geliyor sonra böyle saçmalıyoruz işte. neyse bakın bu kitap okunasıdır. 21cilerin okumasını daha bir içten öneririm. ha orijinali daha da okunasıdır zira bizdeki çevirisinde cümleler çoğu yerde öyle bir hale geliyor ki, uzayıp gidiyor tren rayları diye türkü çığırmak istiyorsunuz. yani aslında henry abi bizim çeviriyi okusa, ben burada ne demişim yahu diyebilir. muhtemel bence. ama hakem de koşuyor muydu topun peşinden, ben işin orasında kaldım. koşuyordur herhalde. neyse biz vahşi sayılırız abicim, fanatiklik var bizde. ama senin de dediğin gibi vahşilerin düşünceleri, yalnızlaşmış ve sözde uygarlaşmış insanların düşüncelerinden daha doğrudur. o yüzden ben haklıyım. 21 son kararım...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim