compact car'ın kısaltmasıdır.
devamını gör...

köyde yapılan kahvaltıdır.
devamını gör...

gönül hanemize biraz hüzün biraz acı, çokça hasret ekleyen durumdur.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
hayat beni senin gittiğin gün büyüttü. kolumu kanadımı koparıp savurdu kayalardan aşağı, uçamadım... çarpa çarpa düştüm uçurumdan, tutunacak bir dal bulamadım... *
devamını gör...

iki binlerin ortası. yan komşu -o zamanlar hâlâ müstakil evde oturuyoruz, keşke şimdi de otursak- bir köpek sahiplenmiş. ismini de kontes koymuş. ismi kibar ama kendisi biraz agresif olan köpek arkadaşımız, birgün yine babamı market dönüşünde köşede kıstırmış. baktım babam kendinden beklenmeyen bir performansla koşarak geliyor. dedim ki ev falan mı yanıyor ne bu telaş. baktım arkasında bizim kontes. karnıma ağrılar girdi gülmekten. babamın o halini her hatırladığımda gülüyorum.
devamını gör...

never try to reach,never try o reach,your eden..live versiyonunu kaç kere dinledim bilmiyorum.sözleri,melodisi o kadar güzel ki o kadar anlamlı ki.
devamını gör...

iyi gün takipçisilerinin yaptığıdır. düzgün yazıp yüzlerini güldürünce bir şey yok, biraz makara yapıp saçmalayınca auuvv. ne var alüminyum?
devamını gör...

9 yaşındayım. dayı kızım da 11 yaşında. yenge hanım rahatsız hastanede yatıyor. kristalleri oynamış kulaktan. dayı işte. dayı oğlu da işte neyse. kuzenin bir halttan anladığı yok. birimiz mutfağa birimiz odaya girişti temizledik çocuk aklımızla. acıktık. peynir domates neyse biz yedik ama akşam eve 2 erkek gelecek yemek yok. buzdolabını açtım. domatesle yeşil biber aldım. sebzelikten de soğan patates. buzluktan da kıymayı çıkardım. aklımda karışık kızartma var. kuzenim manasız gözlerle bana bakıyor. yağ sıçrar da yanarım diye ağlamaya başladı bu fikirden vazgeçtim. ne yapacağımı bilmez halde tencereye biraz yağ koydum. soğanları eciş bücüş kestim. biberleri de... kıymayı da ekledim. annemden gördüğüm kadarıyla kıymanın pişip ayrılmasını bekledim. domatesi rendeledim patatesleri de soyup küp küp doğradım (sözde). patatesi de tencereye boca ettim. üstüne de domatesi ekledim bir de salçalı su yapıp kapattık.

yanına cacık yaptık sanırım sarımsağı biraz fazla kaçırmıştık. akşam üstü eve geldim. dayı oğlu aradı teşekkür için. yemek çok güzel olmuş dedi abime. yıllar sonra tekrar sordum yemek cidden iyi miydi diye. kızım valla iyidi dedi. şimdi ara ara yaparım.

yemeğin bir adı yok. tamamen doğaçlama.
devamını gör...

değil - deyil
devamını gör...

yaşadığımda çok mutlu olduğum bir durum. görüyorum ki başkaları da mutlu oluyor. birilerini mutlu etmek bu kadar basitse neden yapmaya devam etmeyim diyorum.
ayrıca kendisine "hoşgeldin melek, sefalar getirdin." demek istiyorum.
devamını gör...

sabirsizlikla bekleyip, can kulagiyla dinleyecegimiz yayindir... isin icinde havuc canavari (bkz: eyluling ve kafadandeniz) * varsa, bol kahkaha, dolu dolu sohbet ve on numara bir playlist var demektir. kaciramayiz efendim, mumkun degildir...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

birçok kadın arkadaşıma nazaran regli ağrım olmadığı için kendimi avantajlı saydığım fakat başlığın aksine hiçbir kadın arkadaşımın abartmadığına kesinlikle inandığım için katılmadığım durum. başınız ağrıyınca başım ağrıyor ya demeyi biliyorsanız her seferinde minimum 5 gün boyunca ağrısı olan bir kadın bunu dile getirince abartıyor denmesi tam bir cahil cühela işidir.

edit: başlığı açan arkadaş ne ifade etmek istediğini açıklamış fakat yazdığım tanım ve eleştiri bu işi hala yazdığım gibi algılayanlar için geçerlidir. çok duydum arkadaşlarım ağrım var deyince 'abartma kızım' diyen kişileri.
devamını gör...

şövalye sınavlarına girerdim.
devamını gör...

halk dilinde güneş çarpması olarak bildiğimiz hastalığın tıbbi ismi. beden sıcaklığını, bedenin sıcaklığını ayarlayan mekanizmanın görev dışı kalması sonucu ortaya çıkan, risk teşkil edecek şekilde yükselmesi durumudur. hastanın ateşi önemli derecede yükselirse, ölüme kadar götürebilecek olan güneş çarpması rahatsızlığı, tedavi altına alınmaya götürebilir. hipertermi tedavisinde ilk amaç, vücut ateşinin düşürülmesi, kontrol altına alınması ve durumu hareketlendirecek dış sıcaklık etkenlerinden korunmaktır.

hipertermi, fazla sürede sıcaklık veya güneşe maruz kalmaktan kaynaklanır. normal koşullarda, beden sıcaklığa maruz kaldığında anatomik soğutma mekanizması devreye girerek terleme yaptırır. terleme sonucunda beden soğur ve bedenin ateşini kontrol altına alır. ama, fazla süre ve aşırı derecede sıcaklığa maruz kalındığında bu sistem kendini kapatır ve işleyişi aksar. maruz kalınan sıcaklık arttığında da, soğutma mekanizmasının yokluğunda vücudun ateşi de doğru orantılı olarak artar ve bu da hipertermi veya sıcak çarpmasına sebep olur.

bunun dışında dehidrasyon da denilen sıvı kaybı da hipertermiye sebep olur. sıvı kaybı esnasında beden, terlemeyi sağlayacak sıvıdan yoksun kalır ve bedenin ateşini düşüremez duruma gelir.
devamını gör...

kaldırımın sadece renkli olan taşlarına basarak yürümek istemeyin. yere kapaklanabilirsiniz ve herkes size güler . gülmeleri sıkıntı değil de canınız yanar ve kitaplarınız çamur olur. şâyet yağmurlu bir havada kütüphaneden eve dönüyorsanız.
devamını gör...

akılda kalan, bilinçaltına işlenen repliklerdir.

ilk aklıma gelenler :

*arko : en değerli giysiniz, cildiniz .

* fırat boru : çek şunun ucunu döşeyelim abi.fıratla kombide buluşalım abi.

* beko : bir dünya markası

* arçelik : arçelik demek , yenilik demek.

* tahsildaroğlu: tahsildaroğlu benim

peynirim.güvenle alır, lezzetle yerim.

* haribo : hepinizi ananas gibi görüyorum.
devamını gör...

tanımlarını sayfa, sayfa okumak istediğim geç keşfettiğim yazar. tanımlarını okurken çok eğleniyorum, neşesi bulaşıcı adeta. ayrıca mahlasına hayranım.
devamını gör...

ülkü ocakları.
bir kere gittim, muhabbetlerine şahit oldum, bildiğim her şeyi unutuyordum az kalsın. böyle bir cehalet olamaz. aynı anda aynı ortamda bu kadar çok cahil bir arada bulunamaz başka bir yerde.
devamını gör...

bundan şikayetçi olan yazar; beğendiği her tanımın yazarını incelesin, kadınsa eğer beğenmesin ve takip etmesin. bana da kimse karışmasın*.
devamını gör...

boşluk enerjisi ya da boşluktaki çalkantılar gibi bir ifadeyle özetleyebileceğimiz, kuantum fiziğindeki birçok olguyu açıklayabilen parçacık türü.

meraklısı için biraz detay;

boş uzay ya da vakum diye tanımladığımız, evrenin dokusunu oluşturan yapı, aslında tamamen boş değil. bunu şöyle hayal edebilirsiniz: boşluk olarak düşündüğünüz uzay dokusunun her yerine, son derece küçük, gözle görülemeyen noktacıklar ekleyin. bu noktacıkların her birine biraz da enerji ekleyin. bu enerjinin etkisiyle tüm bu noktacıklar salınım olarak da adlandırabileceğimiz bir osilasyon hareketine başlar. evet, şimdi elimizde, salınım yapan noktalarla donanmış bir evren dokusu var. tabi bu hareketler nedeniyle, etraflarında bulunan uzay dokusunu da etkiliyorlar.

heisenberg belirsizlik ilkesine göre, parçacıkların konum ve momentumu ya da enerji ve zaman arasında belirli bir limit bulunur. bunu, konuya ilişkin başlıktan detayıyla okuyabilirsiniz. bu başlıkta ise şu kadarını bilmemiz yeterli: parçacığın sahip olduğu enerji ile o enerjiye sahip olacağı sürenin çarpımı, belirli bir sabitten büyük ya da ona eşit olmak zorundadır. yani hiçbir zaman 0 olamaz. o halde enerji de, zaman da 0 olamaz. bu, fiziğin temellerinden biridir. yukarıda bahsettiğimiz noktacıklar da bu kurala uyacağından, bunların enerjileri 0 olamaz. bu enerji "boşlukta", kuantum vakum dalgaları ya da kısaca kuantum dalgaları denilen harekete neden olur. işte tanımda bahsi geçen boşluk enerjisi, bu dalgalanmaların yarattığı enerjidir.

hiçbir gerçek parçacık, temel durum enerjisi ya da sıfır noktası enerjisi de diyebileceğimiz ve bir kuantum sisteminin izin verdiği en düşük enerji seviyesinden daha düşük enerjiye sahip olamaz. ancak sanal parçacıklar, bu son derece düşük enerji seviyelerine sahip olabilir.

sanal parçacıklar, boşlukta madde ve antimadde çiftleri halinde bir anda ortaya çıkar ve son derece kısa bir süre içerisinde yok olur. belirsizlik ilkesini bir kez daha hatırlamakta yarar var bu noktada: bu parçacıkların enerjisi ne kadar büyük olursa, var oldukları süre o kadar kısalır. tersi de geçerlidir.

***

bu parçacıkların sanal olması, onların varlığını gözlem yoluyla tespit edemeyeceğimiz anlamına gelmiyor. casimir etkisi deneyi ile bunların varlığı tespit edildi. deneyi, ilgili başlıkta anlatmak üzere şimdilik bırakıyorum.

***

sanal parçacıklar, hawking radyasyonu adlı fenomen aracılığı ile kara delikleri daha iyi anlamak yolunda bir ipucu veriyor bize. ayrıca kuantum köpüğü adlı yapıyı tanımlayarak, kütle çekimini de farklı bir bakış açısıyla açıklayabiliyor.
devamını gör...

herkesin sesi nasıl yahuu benimki de vik vik vik diye çıkıcak.* şarkılara bayıldımmm.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim