mental çöküşün ortasındayken hiç sorun yokmuş gibi davranmak
rahatsız ukdesi
bu bizim yaşamımızın bir parçası artık.
sorumlu olduğumuz kişiler, çalıştığımız iş vs. bir durup dinlenmeye,kendine zaman tanımaya fırsat vermiyor malesef.
bu bizim yaşamımızın bir parçası artık.
sorumlu olduğumuz kişiler, çalıştığımız iş vs. bir durup dinlenmeye,kendine zaman tanımaya fırsat vermiyor malesef.
devamını gör...
normal sözlük
bitmek bilmeyen beklentilerin olduğu bir sözlük sitesi. sanki baklava , börek siparişi verir gibi bir istek var. yağlı olmasın , şerbeti çok olmasın.... herkesin yazım tarzı farklıdır , kişisel dünyası farklıdır ve bunlar olağan şeylerdir. bazı şeylerden sıkılırız buna sözlükte dahil. sadece keyif almak varken sürekli bir münakaşa hali hoş değil. buraya yeni bir yazar gelse direkt olarak soğur. bu imajın olmaması hepimizin elinde. buraya ayırdığımız zamanın hepsini reel hayata yönelik kullanabiliriz. neden öyle değil peki ? keyif almaya çalıştığımız için , kendimizde bir arayışta olmak ve de yazmayı sevmek gibi sebepler. son bir kaç haftadır mevcut olan bu polemik halinden umarım en kısa zamanda çıkılır . keyifli sözlükler herkese.
devamını gör...
alcides ghiggia
uruguay'ın medarı iftiharıdır. bildiğiniz üzere ezel ebet uruguay milli takımı taraftarıyım. 1950 dünya kupası finali başlığında brezilyalıların kabusu haline gelişimizin hikâyesini ayrıntıları ile yazmıştım. işte bu kabusun müsebbiplerinden birisi de ghiggia'dır. dünya şampiyonu olarak lanse edilen brezilya milli takımının tabutuna son çiviyi çakmış ve onları evrenin boşluğuna yollayarak, uzun yıllar unutamayacakları bir acıyla yaşamalarına sebep olmuştur. aslında brezilyalılar bunu hak etmişlerdi. burada sadece moacir barbosa'nın dramına üzülmüşümdür ki, kendisi ile yaptığımız sohbeti de, o başlıkta anlatmıştım zaten. mevzuya gelecek olursak, dünya şampiyonunun belirleneceği maçın oynanmasından bir gün önce burnu büyük brezilyalılar, takımlarının dünya şampiyonu olduğu şeklindeki gazete manşetlerini okuyorlardı. maç sabahı ise o'mundo gazetesi, ''işte şampiyonlar!'' başlıklı bir manşet atıp brezilya milli takım oyuncularının fotoğraflarını gazetede yayınlar. aslında bu durum bizim açımızdan iyi olmuştur. doğal olarak bu gazete bizimkilerin kaldığı otele de bırakılmıştır ve kaptanımız varela otel lobisinde insanların elinde bu gazeteleri ve manşeti görünce kırmızı görmüş boğa gibi sinirlenir. gördüğü bütün gazeteleri okuyanların elinden alarak, lobiden uzaklaşır. odasına çıkar ve tüm takım arkadaşlarını odasına çağırır. topladığı bütün gazeteleri banyoda yere fırlatır ve bizim gök mavililer maaile gazetelerin üzerine işerler. bu işeme ritüeli ciddi anlamda bizim takım için büyük motivasyon olmuştur.
neyse efendim brezilyalı edebiyatçı nelson rodriguez maracana da yaşanan bu büyük faciayı brezilya'nın hiroşiması olarak tanımlar. işte bu olayın atom bombası da alcides ghiggia'dır. tam stadın ortasına düşmüş ve tüm brezilya'ya dalga dalga yayılmıştır. uruguay'ımızın milli kahramanıdır.
şuraya kendisinin panini koleksiyon fotoğrafını koyalım; uruguay sana minnettardır, huzur içinde uyu güzel adam...
neyse efendim brezilyalı edebiyatçı nelson rodriguez maracana da yaşanan bu büyük faciayı brezilya'nın hiroşiması olarak tanımlar. işte bu olayın atom bombası da alcides ghiggia'dır. tam stadın ortasına düşmüş ve tüm brezilya'ya dalga dalga yayılmıştır. uruguay'ımızın milli kahramanıdır.
şuraya kendisinin panini koleksiyon fotoğrafını koyalım; uruguay sana minnettardır, huzur içinde uyu güzel adam...

devamını gör...
bir ömer hayyam rubaisi bırak
beni özene bezene yaratan kim? sen!.
ne yapacağımı da yazmışın önceden..
demek günah işleten de sensin bana:.
öyleyse nedir o cennet cehennem?"
bu dizedeki sözleri ilk okudugunuzda ne hissettiniz mesela? ben kendini günahkar,şirk koşan bir müslüman olarak hissedip kendimden utandim. ama bu dizeleri beynimden asla silemedim. unutmak istedim unutamadim. gece gündüz sürekli aklimda bu dize döndü durdu. istemsizce düşünmeye basladim. daha sonra rabbimin bize bu akli bir seyleri düşünüp sorgulamak icin verdigini hatirladim. sonra kendime sunlari sormaya basladim: “ben bu dünyaya nicin geldin,amacim ne, sebebim ne?” bunlari düşündüm durdum.. delirircesine.. bizim yetistirilis tarzimiza ne kadar aykiriydi düşünmek. bir kaliba sığdırılip,belirli bir inancla yetistirilmis bir nesil olarak büyüdük. bir seyler sorunca bile “hâşa tövbe allah yakar” diye susturulduk. kendi yolumuzu kendimiz bulmak yerine at gözlüklerini takip tek bir tip insan modelini aldik. sonra da gelen kandirdi giden kandirdi..
ne yapacağımı da yazmışın önceden..
demek günah işleten de sensin bana:.
öyleyse nedir o cennet cehennem?"
bu dizedeki sözleri ilk okudugunuzda ne hissettiniz mesela? ben kendini günahkar,şirk koşan bir müslüman olarak hissedip kendimden utandim. ama bu dizeleri beynimden asla silemedim. unutmak istedim unutamadim. gece gündüz sürekli aklimda bu dize döndü durdu. istemsizce düşünmeye basladim. daha sonra rabbimin bize bu akli bir seyleri düşünüp sorgulamak icin verdigini hatirladim. sonra kendime sunlari sormaya basladim: “ben bu dünyaya nicin geldin,amacim ne, sebebim ne?” bunlari düşündüm durdum.. delirircesine.. bizim yetistirilis tarzimiza ne kadar aykiriydi düşünmek. bir kaliba sığdırılip,belirli bir inancla yetistirilmis bir nesil olarak büyüdük. bir seyler sorunca bile “hâşa tövbe allah yakar” diye susturulduk. kendi yolumuzu kendimiz bulmak yerine at gözlüklerini takip tek bir tip insan modelini aldik. sonra da gelen kandirdi giden kandirdi..
devamını gör...
bir masum mor menekse
reisçi bir arkadaş.
tertemiz kafa ***iyor. bir de özel mesajda hakaret etme özelliği var yanında standart geliyor. engellemeyin, çok da ciddiye almayın bunu. zira kendisi allah ın sizi böyle yaratmadığı için bakıp bakıp dua etme sebebi.
tertemiz kafa ***iyor. bir de özel mesajda hakaret etme özelliği var yanında standart geliyor. engellemeyin, çok da ciddiye almayın bunu. zira kendisi allah ın sizi böyle yaratmadığı için bakıp bakıp dua etme sebebi.
devamını gör...
enjoy i'm vaccinated
siz gelin lütfen, lütfen tatilinizi burada yapın, yalvarıyoruz size. söz veriyoruz halkımızı sizden uzak tutacağız. siz yeter ki gelin manasında bir tanıtım videosu olmuş maalesef.
devamını gör...
fakirlik
daha güzel bir tanımı var mıdır bilemem ama iranlı düşünür olayı bitirmiş:
"fakirlik para ve altına sahip olamama da değildir. fakirlik, sahafta satılmamış bir kitabın üzerindeki tozdur. fakirlik, kağıt imha makinesinde, gazete parçalayan bir bıçaktır. fakirlik, arabanın camından dışarıya atılmış muz kabuğudur. fakirlik yemeksiz geçirilen bir gece değildir, fakirlik “düşünmeden” geçirilen bir gecedir."
"fakirlik para ve altına sahip olamama da değildir. fakirlik, sahafta satılmamış bir kitabın üzerindeki tozdur. fakirlik, kağıt imha makinesinde, gazete parçalayan bir bıçaktır. fakirlik, arabanın camından dışarıya atılmış muz kabuğudur. fakirlik yemeksiz geçirilen bir gece değildir, fakirlik “düşünmeden” geçirilen bir gecedir."
devamını gör...
moderasyon saçmalıkları
salt hakaret içeren tanımı, kaldırması gerekirken beğenip favori atan moderatör gördü gözler, arada canları sıkılıyor herhalde, saçmalamak bizimde hakkımızzz he he he heyooooo* falan diyorlar sanırım, ortaya bu görüntüler çıkıyor.
tanım: moderasyonun, zaman zaman hatalı hareket ettiklerinde yazarlar tarafından bu hatalarının dile getirildiği başlık.
tanım: moderasyonun, zaman zaman hatalı hareket ettiklerinde yazarlar tarafından bu hatalarının dile getirildiği başlık.
devamını gör...
köylü yazardan ironiler
o bize çektiği fotoğraflar ile köy havasını hissettiren nadide bir çiçek.. kaliteli yazıları ile okurken keyiflendiren güzel mi güzel insan. daim olsun!
devamını gör...
delirmemek için yapılanlar
temizlik,yemek,pasta, börek, çörek, kurabiye.
ortaya hem hıncını alarak(vurmak suretiyle) hem de kafanı farklı şeylere vererek kendine gelmeye çalışmak,en azından bir iki gün.
sonra bir farkındalık...
ortaya hem hıncını alarak(vurmak suretiyle) hem de kafanı farklı şeylere vererek kendine gelmeye çalışmak,en azından bir iki gün.
sonra bir farkındalık...
devamını gör...
aç insanın kolay kandırılması
sadece fiziksel açlık değil duygusal açlık da bu tanıma dahil edilebilir.
devamını gör...
sabaha karşı duyulan kuş sesleri
huzur verir. şehirde yaşıyorsanız, o beton yığını içinde bir parça direnen doğanın yani olması gerekenin sesleridir. havanın soğukluğu fark etmez, varsa balkon çıkılır ya da pencere açılır daha iyi duyabilmek için. geçmiş, an, gelecek bir potada erir.
devamını gör...
türk halkının en bilgili olduğu konu
futbol siyaset ve tarih .
3 u hakkında yapamayacakları yorum yoktur .
her yerde de bu üçü konuşulur .
3 u hakkında yapamayacakları yorum yoktur .
her yerde de bu üçü konuşulur .
devamını gör...
sevgi eksikliği
çocuklukta yaşanan sevgi eksikliği ilerde ilgi hastalığı yapar.
devamını gör...
her şeyi kafaya takma sorunu
herkes mükemmelliyetçilikten takıyormuş onca şeyi de haberimiz yokmuş be sözlük; vay anasını. tek meczup ben miyim acaba diye düşünmedim değil. swh.*
benim gördüğüm kadarıyla mükemmelliyetçilikten ziyade paranoyaklıktan kaynaklanan sorun şeysi.
genellikle takıntıları tetikleyen bir korku hissi ve ardından da bu korkuyu bastırmak üzere tekrar eden saplantılı davranışlar gelişiyor.
benim gördüğüm kadarıyla mükemmelliyetçilikten ziyade paranoyaklıktan kaynaklanan sorun şeysi.
genellikle takıntıları tetikleyen bir korku hissi ve ardından da bu korkuyu bastırmak üzere tekrar eden saplantılı davranışlar gelişiyor.
devamını gör...
18 aralık 2020 milletvekili barış atay'ın meclis konuşması
'bu bütçe döneminde de anlıyoruz ki bu bütçe yine, günde 39 lira değer gördüğünüz halkın değil, sermayenin bütçesi.
bu bütçe; salgın döneminde her gün bir arkadaşlarını yitiren, bir dilim kaşar ekmek reva görülen sağlık emekçilerinin değil, halka yalan söyleyen hastane patronu bakanın bütçesi.
bu bütçe, 2020 yılında iki kilometrelik ekmek kuyruğunda, çorba kuyruğunda beklemek zorunda kalanların değil, kuru ekmek yiyebildikleri için “aç değillermiş diyen” milletvekilinin bütçesi.
bu bütçe yoksul oldukları için okuma imkanı ararken tarikatların eline düşen tacize uğrayan, yangında ölen çocukların değil, bizzat tarikatların, cemaatlerin, özel okul zinciri sahibi bakanın bütçesi.
bu bütçe üniversite öğrencilerinin değil, bu bütçe üniversitelere 'fuhuş evleri' diyen akademisyenlerin bütçesi.
bu bütçe dokuz yaşında işporta tezgahı açmak zorunda kalan ve zabıtalarca dövülen çocuğun değil, dinozor parkı yapan ve 750 milyon dolar parayı da hiç eden belediye başkanınızın bütçesi.
bu bütçe atlasjet işçilerinin değil, bu bütçe sizin bakanınızın kardeşinin bütçesi.
bu bütçe ermenek’te soma’da insanca mücadele için haykıran, jandarma saldırısına uğrayan işçilerin değil onları madenlere gömen patronların, patronları koruyan alay komutanının bütçesi.
bu bütçe şu an eylemde olan bimeks, ekmekçioğulları işçilerinin değil, onlara sadece devletin zor gücünü gösteren sizlerin bütçesi.
bu bütçe kendini köprüye asan işçinin, oğluyla arabada yaşamak zorunda olan ama üzerine ceza kesilen babanın değil, karantinada spor yaptığı yalı bahçesini, büyüklüğünden, bizim sahil şeridi sandığımız holding sahibinin bütçesi.
bu bütçe kira borçları, vergi borçları yüzünden salonlarını kapatmak zorunda olan tiyatroların, 58 yıllık ast’ın, yaşamaya çalışan tiyatrocuların, müzisyenlerin değil, dokuz ay için 1000 tl teklif etmek cüretini gösterebilen otel zinciri sahibi bakanın, iktidara yakın oldukları için 35 milyon tl’ye internet konseri verdirilenlerin bütçesi.
görüyorum bazı arkadaşlarımız bütün iyi niyetleriyle sizin vicdanınıza sesleniyor. ben vicdanınıza falan seslenmiyorum. ben sizin bir vicdanınız olduğunu da düşünmüyorum. aslında içinizdeki her şeyi böyle açık açık söylemenizi iyi de buluyorum. ben de bundan yanayım. karşılıklı olarak açık açık konuşalım. siz her konuştuğunuzda, karşılıklı taraf olduğumuzu bir kez daha bir kez daha hatırlatıyorsunuz. ben sizin yaptığınız gibi size hakaret falan edecek değilim. öyle karşısındakine “ahlaksızlar haysiyetsizler” demek, sizin için kolay olduğu kadar kolay değil benim için. kaldı ki bana ne başkasının ahlakından, haysiyetinden. ben konuşalım ki taraflarımız bir kez daha netleşsin istiyorum. bize terörist diyeceksiniz diye lafımızı sakınacak değiliz.
biz halktan tarafız, siz bir günde 2 bin 500 asgari ücretlinin parasını harcayan genel başkanınızdan tarafsınız. siz mevki, güç için erke biat eden hızır paşa’nın tarafındasınız, biz “dönen dönsün ben dönmezem yolumdan” deyip ilmeği boynuna geçiren pir sultan abdal’ın yolundayız. o yüzden son sözüm; yürü bre hızır paşa/senin de çarkın kırılır/güvendiğin padişahın/o da bir gün devrilir...videosunu izlemek isterseniz daha çarpıcı çünkü
bu bütçe; salgın döneminde her gün bir arkadaşlarını yitiren, bir dilim kaşar ekmek reva görülen sağlık emekçilerinin değil, halka yalan söyleyen hastane patronu bakanın bütçesi.
bu bütçe, 2020 yılında iki kilometrelik ekmek kuyruğunda, çorba kuyruğunda beklemek zorunda kalanların değil, kuru ekmek yiyebildikleri için “aç değillermiş diyen” milletvekilinin bütçesi.
bu bütçe yoksul oldukları için okuma imkanı ararken tarikatların eline düşen tacize uğrayan, yangında ölen çocukların değil, bizzat tarikatların, cemaatlerin, özel okul zinciri sahibi bakanın bütçesi.
bu bütçe üniversite öğrencilerinin değil, bu bütçe üniversitelere 'fuhuş evleri' diyen akademisyenlerin bütçesi.
bu bütçe dokuz yaşında işporta tezgahı açmak zorunda kalan ve zabıtalarca dövülen çocuğun değil, dinozor parkı yapan ve 750 milyon dolar parayı da hiç eden belediye başkanınızın bütçesi.
bu bütçe atlasjet işçilerinin değil, bu bütçe sizin bakanınızın kardeşinin bütçesi.
bu bütçe ermenek’te soma’da insanca mücadele için haykıran, jandarma saldırısına uğrayan işçilerin değil onları madenlere gömen patronların, patronları koruyan alay komutanının bütçesi.
bu bütçe şu an eylemde olan bimeks, ekmekçioğulları işçilerinin değil, onlara sadece devletin zor gücünü gösteren sizlerin bütçesi.
bu bütçe kendini köprüye asan işçinin, oğluyla arabada yaşamak zorunda olan ama üzerine ceza kesilen babanın değil, karantinada spor yaptığı yalı bahçesini, büyüklüğünden, bizim sahil şeridi sandığımız holding sahibinin bütçesi.
bu bütçe kira borçları, vergi borçları yüzünden salonlarını kapatmak zorunda olan tiyatroların, 58 yıllık ast’ın, yaşamaya çalışan tiyatrocuların, müzisyenlerin değil, dokuz ay için 1000 tl teklif etmek cüretini gösterebilen otel zinciri sahibi bakanın, iktidara yakın oldukları için 35 milyon tl’ye internet konseri verdirilenlerin bütçesi.
görüyorum bazı arkadaşlarımız bütün iyi niyetleriyle sizin vicdanınıza sesleniyor. ben vicdanınıza falan seslenmiyorum. ben sizin bir vicdanınız olduğunu da düşünmüyorum. aslında içinizdeki her şeyi böyle açık açık söylemenizi iyi de buluyorum. ben de bundan yanayım. karşılıklı olarak açık açık konuşalım. siz her konuştuğunuzda, karşılıklı taraf olduğumuzu bir kez daha bir kez daha hatırlatıyorsunuz. ben sizin yaptığınız gibi size hakaret falan edecek değilim. öyle karşısındakine “ahlaksızlar haysiyetsizler” demek, sizin için kolay olduğu kadar kolay değil benim için. kaldı ki bana ne başkasının ahlakından, haysiyetinden. ben konuşalım ki taraflarımız bir kez daha netleşsin istiyorum. bize terörist diyeceksiniz diye lafımızı sakınacak değiliz.
biz halktan tarafız, siz bir günde 2 bin 500 asgari ücretlinin parasını harcayan genel başkanınızdan tarafsınız. siz mevki, güç için erke biat eden hızır paşa’nın tarafındasınız, biz “dönen dönsün ben dönmezem yolumdan” deyip ilmeği boynuna geçiren pir sultan abdal’ın yolundayız. o yüzden son sözüm; yürü bre hızır paşa/senin de çarkın kırılır/güvendiğin padişahın/o da bir gün devrilir...videosunu izlemek isterseniz daha çarpıcı çünkü
devamını gör...
annenin en iyi olduğu konu
benim anneme göre, onun iyi olmadığı konu yok.
tek bir şey desem kızabilir.
annem söz konusu olunca ben haddimi bilirim.
tek bir şey desem kızabilir.
annem söz konusu olunca ben haddimi bilirim.
devamını gör...
sözlükte ulu orta aşk yaşamak
biz niye görmüyoruz dedirten başlıktır.
devamını gör...