ekşi fazla entel geldi, abidik gubidik adamlar sanarsın newton einstein falan hepsi oradan çıkma.

uludağ bildiğin çin kerhanesi okumak için girdiğin başlıkta karşına her an dansöz falan çıkacakmış gibi hissediyorsun.

burası daha oturaklı, her cins adam var ama fazla aşırıya kaçmıyor. bir kaç parazit gördüm ama onu da engelle butonuyla savuşturdum.
devamını gör...

bizim de iyi yönlerimiz var. valla bak.

not : akrep.
devamını gör...

bir hayvana merhamet eden insan (cinsiyeti ne olursa olsun fark etmez) takdir edilmesi gereken insan gibi insandır.... merhametli olmanın nesi kötü acaba?
devamını gör...

yapıldığı döneme ‘’keşifler çağı’’ denilen keşiflerdir.

avrupalı devletlerin doğu ülkelerindeki zenginlikleri ele geçirip yeni ekonomik kaynaklar bulmak ve hristiyanlık dinini farklı coğrafyalara yaymak için yaptığı keşiflerdir.

coğrafi keşiflerin çoğu ispanyol ve portekizli kaptanlar tarafından yapılmıştır.

15. yüzyılın (1400’ler) başından 17. yüzyılın (1600’ler) ortalarına kadar sürmüştür. az da olsa ilerleyen dönemlerde de yaşanmıştır (james cook'un 1771 yılında avustralya kıtasını keşfetmesi gibi).

bu keşiflerin asıl nedeni dediğim gibi avrupalı devletlerin zengin olma isteğiydi.

bu istek sonucu o dönemde türklerin elinde bulunan baharat yolu’nu ve ipek yolu’nu ele geçirmek ve onlara alternatif yollar bulmak istiyorlardı.

pusulanın geliştirilmesi, cesur gemicilerin yetiştirilmesi, okyanuslara dahi dayanıklı olan ‘’karvela’’ isimli gemilerin yapılması, portekiz ile ispanya arasında yaşanan ekonomik kriz ve marco polo tarafından yazılmış olan ‘’seyahatname’’ isimli eserde doğunun zenginliklerinin anlatılması da bu keşiflerin diğer nedenleridir.

bu keşifler sonucunda yeni ülkeler ve kıtalar keşfedilmiş (avustralya, amerika) ve yeni uygarlıklar ve ırklar (mayalar, aztekler ve inkalar gibi) tanınmıştır.

avrupalıların benimsediği hristiyanlık dini ve avrupa kültürü kendine yeni yayılma alanları bulmuştur.

hatta bu keşifler sonucunda öğrenilen yeni bilgiler ile kiliseye olan güveni azaltmış, kilisenin ‘’dünya düzdür’’ öğretisi büyük oranda yıkılmıştır.

avrupalıların yoğun misyonerlik faaliyetleri ile hristiyanlık dini, dünyanın en çok benimsenen ve en geniş coğrafyada yayılan din haline gelmiştir.

örnek olarak günümüzde güney amerika olarak bilinen bölgenin diğer isminin ‘’latin amerika’’ olması verilebilir.

coğrafi keşifler sonucu altın, gümüş gibi birikimi olan ve ticaretle uğraşan burjuvalar güçlenmiştir.

bunun sonucunda da avrupa’da toprağa dayalı olan ekonomik sistem ve feodalite güç kaybetmiştir.

avrupalı devletler keşfettikleri bölgelerde ‘’sömürge imparatorlukları’’ kurmuşlardır.

imparator şarlken adına macellan tarafından başlatılan ve onun yol üzerinde ölümüyle sebastian del kano tarafından tamamlanan tur sonucunda dünyanın yuvarlak olduğu ispatlanmıştır.

coğrafi keşifler sonucu oluşan ham madde birikimi, sanayi devrimi’nin oluşumu için uygun ortam yaratmıştır.

keşfedilen bölgelerdeki kakao, vanilya, patates gibi bitkiler avrupalılar tarafından tanınmış ve avrupa’ya taşınmıştır.

keşffedilen yerlere avrupa’dan göçler başlamıştır. bu da avrupa’da nüfusun azalmasına neden olmuştur.

iş gücü ihtiyacından dolayı afrika kıtası’ndan afrikalı yerlilerin getirilmesi sonucu kölelik ve köle ticareti yeniden başlamıştır.

ipek ve baharat yolları ile akdeniz limanları önemini kaybetmiş, keşfedilen bölgelerdeki limanlar önem kazanmıştır.

dönemin güçlü devletlerinden osmanlı ise coğrafi keşiflerden olumsuz etkilenmiştir.

ipek ve baharat yollarının önemini kaybetmesi, ticaret yollarını değişmesi, altın ve gümüş rezervlerinin azlığı bu durumun başlıca nedenlerindendir.

coğrafi keşiflerin olumsuz etkilerini gidermek isteyen osmanlı devleti, kapitülasyonları yaygınlaştırmış, yabancı malların osmanlı topraklarrındaki kullanımına izin vermiştir. bu durum da yerli esnafı ve tüccarları zarara uğratmıştır.

coğrafi keşifler sonucunda keşfedilen yerler şunlardır:

1) 1487 yılında bartelemeo dias, afrika’nın en güney ucu olan ümit burnu’nu keşfetmiştir.

2) 1492 yılında kaşif kristof kolomb, amerika kıtasını keşfetmiş ancak buranın amerika olduğunun tespiti ise ameriko vespuççi tarafından yapılmıştır.

3) 1498 yılında vasco dö gama, bartelemeo dias taradından keşfedilen ümit burnu’nu dolaşarak hindistan’a gitmeyi başardı ve bu başarı ile hint deniz yolu’nu keşfetmiş oldu.

4) 1771 yılında james cook, avustralya kıtasını keşfetmiştir.
devamını gör...

ve gün gelir tinder'ın etkisiz hale getirdiği, instagram'ın banladığı, twitter'ın şutladığı o ergenler kafa sözlüğü keşfeder:
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

buna alternatif olarak şu isimler düşünülebilir:

(bkz: okul bitti şimdi ne yapacaksın örgütü)
(bkz: ee evlilik ne zaman örgütü)
devamını gör...

twitter'ın yeni gündemi. insanlar "aşılıyım" maskesine tepkilerini maskelerine "türk'üm özür dilerim" yazarak gösteriyor.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bu evrenle zamanında kuzenin bilgisayarında olan dune 2000 adlı oyunda karşılaştım. yaş ve ingilizce bilmememden dolayı hikayesini anlamamıştım. dün 2021 çıkışlı filmini izlememle kafada karanlık olan noktalar aydınlandı. filmi genel olarak beğendim. film, hikayeyi olabildiğince net anlatmaya çalışmış ama keşke film yerine dizi olarak işe girişselerdi. evreni büyük olduğu için bunu belirli bir süreye sıkıştırmaya çalışmalarına rağmen iyi bir iş çıkarmışlar.

sıkı bir yüzüklerin efendisi ve matrix aşığı olmama rağmen, hikayeye giriş ve tanıtım bölümü olarak ilk filmlerini karşılaştırırsak, açıkçası dune filmini daha açıklayıcı ve net buldum. diğer filmler gibi en azından aklımda bin tane soru bırakmadı ama onlar kadarda içine çekemedi. hikaye açısından ise kesinlikle diğerlerinin altında kalacağına eminim.

ilk film aksiyondan ziyade daha çok politik bir savaş şeklinde geçti ki sonraki filmlerde de böyle devam edeceğini düşünüyorum. zaten ilk filmden verilen ipuçları nasıl bir yola doğru gideceğini fazlasıyla belli ediyor. sonraki filmlerini merak ediyorum ama heyecanla beklediğim söylenemez. bildiğimiz ortadoğu'da petrol arama mevzusunun uzayda geçen versiyonu.

ufak bir bilgi; oyunda mentor olarak bize yardımcı olan kişiyi canlandıran oyuncu, aynı zamanda yüzüklerin efendisinde gimli'yi oynayan oyuncudur.
devamını gör...

bir pierre boulle kitabıdır.

üstün ve baskın yaşam formu olarak kendimizi gördüğümüz ve asla başka bir yaşam formunun yaşama hakkına saygı duymadığımız için içinde yaşadığımız bu gezegen mahvolurken yardım etmesine umabileceğimiz kimse olmayacak. insanın insana yardımcı olması, el uzatması imkan dahilinde bile olmadığı için birbirimizin gözlerinin içine baka baka en dibe batacağız.

sahibi olduğumuz ve kesinlikle rakip tanımadığımız üstün zekamızla önümüze çıkan her canlıya eziyet etmeyi bir marifet sayarak bu gezegende harikalar yaratmakla kalmıyor başka gezegenlere de üstün medeniyetimizi götürmek için elimizden geleni yapıyoruz.

peki ya üstün yaşam formunun insanlar olmadığı bir gezegene düşseydik? mesela dünyanın kardeşi olan bir gezegene, soror diye bir gezegen olsun şaşkınlıklara gark olacağımız bu hayaller tiyatrosunun adı.

bu gezegende üstün yaşam formu yakın akrabalarımız olarak var saydığımız maymunlar olsa mesela. ve biz insanları üzerinde deneyler yapılacak, gelişmemiş hayvanlar olarak görseler ve kendi gezegenlerinde yaşayan hayvanlar olarak kabul etseler. elimizden ne gelir acı çekmek ve insafa gelmelerini beklemekten başka?

kitap müthiş bir bilimkurgu olmasının yanısıra ciddi felsefi dokundurmaları ile de efsane olabilmiştir. filme de çekilen bu muhteşem roman son sahnesini izlediğiniz ya da son bölümünü okuduğunuz anda hafızanızda bir daha hiç kaybetmeyeceği bir yer edinecektir.

okuyunuz...
devamını gör...

5 ressam sayamaz 100 şair ismi bilir. ezbere şiir okur. zibilyontane kitap ve yazar adı sıralar. tarih bilir, felsefe okur. ana dili gibi yabancı dil konuşur. ne biliyim bunlar en yakın aklıma gelenlerdi. herkesin ilgi alanları farklıdır. senin bildiğini o onun bildiğini sen bilmezsin. birbirinize öğretir birbirinize karışır tamamlanırsınız. böyle hem ilişki hem hayat daha eğlenceli ve çekilir olur.
devamını gör...

bu habere kastamonu'lular sevinebilir.
eskiden, taş düşebilir ayı çıkabilir derler, ayı denilince akla hemen kastamonu gelirdi.
devamını gör...

hangi sosyal mesafe sorusuna yol açan açıklama. marketlerde falan millet birbirinin üzerine çıkıyor kendi işini halledene kadar. sadece kasada 2 adım geride beklemekle iş bitiyorsa süpermiş zaten.

geçen seneki plaj, sınav vs görüntülerini de unutmuş değiliz. haliyle yeniden soruyorum: hangi sosyal mesafe? hani şu zaten uyulmayan mı?
devamını gör...

dönencenin bir ucudur. yıldızlara baktığımızda gördüğümüzdür ve gelecekle tam olarak aynı şeydir.
devamını gör...

yoldaş sözlük olsun o zaman
ayrıca, ismi ne fark eder. bence hiçbir şey fark etmez.
devamını gör...

nü modellik yapıyorum.
*
devamını gör...

aşırı tedirgin olup ineceğim yere çok kalmamışsa iner yürürüm. çok varsa da annemi ararım : "varmak üzereyim, yetişirim bekleyin orada." derim. ya da telefonu sessize alıp olmayan sevgilimle konuşuyor gibi yaparım. "geldim hayatım, varmak üzereyim sen neredesin?" gibi konuşurum.
gece yapıyorum bunları genelde. gündüz tek kaldığım olmuyor kolay kolay.. *
devamını gör...

ressam kişiliğinden çok mühendis kişiliğinin ön planda olmayışı insanı dehşete düşürür. tablolarından çok defterlerindeki eskizlerine bayılırım. ben uydurmadıysam makası bulan da oydu.
devamını gör...

kuru havalı ankara'cığıma, kavuştuğuma sevinmiş gibi, kanepede ayaklarımı uzatmış tanım giriyorum.
ankara'yı mı özledim, evimi mi onu sorguluyorum.
yol yormuş, biraz canım çıkmış olabilir.
hatta off olmuş bile olabilirim.
bir sonraki planım için enerji toplamaya devam edeyim.
devamını gör...

adam gibi adamdan olsa o bebek zaten doğurur kadın kişisi.. erkek kişisi baba olmayı haketmiyordur..
devamını gör...

ah be, keşke bu başlığı görmeseydim.
uzun kardeşim gökhan geldi aklıma.

antalya'ya gitmişti tatile, otelde gece yatarken kalp krizi geçirmiş bizim diğer arkadaşlar duymamışlar bile uyuyor sanmışlar.

haberi aldığımız da biz de denizdeydik, inanamadık o sıcacık kumsal birden bire buz kesti.

ne yapacağımızı bilemeden apar topar kalktık gittik.

mezarına kendi ellerimle attım toprağını, mekanın cennet olsun güzel insan.

gittiğin yerden bir koltukta bize ayır, orada inşallah görüşürüz.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim