yazarların yaşadığı en utanç verici anı
abimden bana kalan şortla havuza girmiştim. herkes el ele tutuşup yuvarlak oluşturmuştu ve rastgele birilerini çekip, kollar üzerinden kaydırıyorlardı. benim sıram gelince, beni de çektiler tabi. şort malum abimden kalma. paraşüt gibi bir açıldı ya haak. kıbrıs'a inen türk askeri gibi indim kollarına. takım taklavat ne varsa düşmana göz dağı verildi.
çok utanmıştım da sonradan umursamayıp hunharca güldüm.
çok utanmıştım da sonradan umursamayıp hunharca güldüm.
devamını gör...
normal sözlük'teki aile ortamı
akrabalarımın çoğunu sevmediğim için çok doğru önerme.
devamını gör...
gombe şempanze savaşı
gombe ulusal parkı'nda başlayan, kahama ve kasakela isimli iki kabile arasında yapılan savaş. *
savaşın bilinen başlama nedeni kasakela kabilesinin, kahama kabilesinin topraklarını fethetmek istemesi ve yiyeceklerinin kaynağını arttırma düşüncesidir. 4 yıl savaşları olarak da bilinir. 1974 yılından, 1978 yılında kadar sürdüğü söylenmekte.
••
yoksulluğun ve özel mülkiyet inancının yalnızca insanlar arasında kan dökmediğine şahit olduk sanırım. bu iki hırs uğruna hayvanlar bile ali kıran başkesen'lik yapıyor. *
savaşın bilinen başlama nedeni kasakela kabilesinin, kahama kabilesinin topraklarını fethetmek istemesi ve yiyeceklerinin kaynağını arttırma düşüncesidir. 4 yıl savaşları olarak da bilinir. 1974 yılından, 1978 yılında kadar sürdüğü söylenmekte.
••
yoksulluğun ve özel mülkiyet inancının yalnızca insanlar arasında kan dökmediğine şahit olduk sanırım. bu iki hırs uğruna hayvanlar bile ali kıran başkesen'lik yapıyor. *
devamını gör...
artık burama kadar geldi sözündeki sınır
göğsümüz ve kafamız arasında kalan bölümdür.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar
masumlar apartmanı sezon finalinde inci'nin kaldığı bağdat resort
yalova
tavsiye ederim görüldüğünden daha güzel, çok daha fazla aktivitesi olan bir kampüs.
yalova
tavsiye ederim görüldüğünden daha güzel, çok daha fazla aktivitesi olan bir kampüs.

devamını gör...
insana mutluluk veren sıradan olaylar
serçeler için yaptığım yuvaya her gün buğday koyuyorum ve sonra da öylece durup onları izliyorum. yuvaya girip çıkmaları, cıvıl cıvıl ötüşmeleri, havada kavga etmeleri derken, bir süre sonra da kendimi gülerken buluyorum.
devamını gör...
zeki olmanın dezavantajları
her şeyi bilip farkında değilmiş gibi davranınca salak damgası yemek
devamını gör...
buchenwald cadısı
başlığı ismi ile değil, lakabıyla açmayı doğru buldum. yazımın sonunda nedenini açıklayacağım. ancak gerçek ismini verelim; ılse koch
sizleri tarihte yine bir yolculuğa çıkarayım. bu sefer konumuz, pek de hanım olmayan bir nazi kızımız. birlikte bakalım bu kadının, pardon canavarın yaptıklarına.
ikinci dünya savaşı yıllarında, siyasi tutukluların alıkonulduğu hapishanelerin komutanı karl otto kochun eşidir. ılse koch bu hapishanede çalışan bir sekreterdir ve bu şekilde nazi subayı ile tanışıp evlenmiştir. ancak eşi buchenwald toplama kampına atanınca olaylar başlar. kendisi bu toplama kampında esirlere yaptıkları ile tanınır. şimdi sıkı durun, 30 haziran 1945 yılında amerikan askerleri tarafından tutuklanır ve yazı ile ellialtı bin, rakam ile de 56 bin insanın ölümünden suçlu bulunur ve yargılanır. 1967 yılında intihar eder. kendi eliyle bir ölüm olması onun için bir şanstır diye düşünüyorum.

peki bu canavar toplama kampında esirlere neler yapmıştır? insanlık tarihinin en acımasız kadınlarından biri olarak bilinir. bu nedenle kendisine yaşadığı dönemde “buchenwald cadısı” denmiştir. sadist biridir ve dövme takıntısı vardır. dövmesi olan esirleri özellikle seçerek öldürür ve dövme olan kısımların derilerini yüzerek kendisine eşyalar yapar. çanta, eldiven hatta iç çamaşır. olur mu öyle şey demeyin. oldu. nazi dünyasında neler oldu neler. sizlere mahkumların derilerinden yapılan bir abajuru bırakayım;

savaşın son bulmasıyla tutuklanır ancak uyanık biridir. kaldığı cezaevinde bir gardiyanla ilişkiye girerek hamile kalır. çünkü o dönem hamile kadınların cezaları hafifletilir ve frau* koch bunu bilir. 4 sene sonra çıkar. ancak hakkında o kadar çok belge ve delil toplanır ki, tekrar açılan davada ömür boyu hapis cezası alır. bir süre sonra kendisi intihar eder.
ikinci dünya savaşı inanılmaz insan hikayeleri ile doludur. bu sadece örneklerden biridir.

kaynak: bilgilerin bir kısmı zamanında okunan “die hexe von buchenwald” adlı kitaptan alınmıştır. kitabın çevirisi; “buchenwald cadısı” dır. çeviren (bkz: şahsım) valla.
sizleri tarihte yine bir yolculuğa çıkarayım. bu sefer konumuz, pek de hanım olmayan bir nazi kızımız. birlikte bakalım bu kadının, pardon canavarın yaptıklarına.
ikinci dünya savaşı yıllarında, siyasi tutukluların alıkonulduğu hapishanelerin komutanı karl otto kochun eşidir. ılse koch bu hapishanede çalışan bir sekreterdir ve bu şekilde nazi subayı ile tanışıp evlenmiştir. ancak eşi buchenwald toplama kampına atanınca olaylar başlar. kendisi bu toplama kampında esirlere yaptıkları ile tanınır. şimdi sıkı durun, 30 haziran 1945 yılında amerikan askerleri tarafından tutuklanır ve yazı ile ellialtı bin, rakam ile de 56 bin insanın ölümünden suçlu bulunur ve yargılanır. 1967 yılında intihar eder. kendi eliyle bir ölüm olması onun için bir şanstır diye düşünüyorum.

peki bu canavar toplama kampında esirlere neler yapmıştır? insanlık tarihinin en acımasız kadınlarından biri olarak bilinir. bu nedenle kendisine yaşadığı dönemde “buchenwald cadısı” denmiştir. sadist biridir ve dövme takıntısı vardır. dövmesi olan esirleri özellikle seçerek öldürür ve dövme olan kısımların derilerini yüzerek kendisine eşyalar yapar. çanta, eldiven hatta iç çamaşır. olur mu öyle şey demeyin. oldu. nazi dünyasında neler oldu neler. sizlere mahkumların derilerinden yapılan bir abajuru bırakayım;

savaşın son bulmasıyla tutuklanır ancak uyanık biridir. kaldığı cezaevinde bir gardiyanla ilişkiye girerek hamile kalır. çünkü o dönem hamile kadınların cezaları hafifletilir ve frau* koch bunu bilir. 4 sene sonra çıkar. ancak hakkında o kadar çok belge ve delil toplanır ki, tekrar açılan davada ömür boyu hapis cezası alır. bir süre sonra kendisi intihar eder.
ikinci dünya savaşı inanılmaz insan hikayeleri ile doludur. bu sadece örneklerden biridir.

kaynak: bilgilerin bir kısmı zamanında okunan “die hexe von buchenwald” adlı kitaptan alınmıştır. kitabın çevirisi; “buchenwald cadısı” dır. çeviren (bkz: şahsım) valla.
devamını gör...
tedaviyi reddeden hasta
(bkz: türk toplumu)
devamını gör...
normal sözlük'ün 30 yaş üstü yazar kaynaması
çoluk çocuk kaynamasından iyidir.*
devamını gör...
normal sözlük'teki yoksulluk sınırı
166 puanlı bir yazarın gözünden mahallemizin sosyo-ekonomik görünümü şöyle;
karma puana göre;
0-500 : yokluk sınırı
internet çöplüğunden avatar ayıklar, kafa store a girip çıktığında, sanki arkadan güvenlik gelip ceplerini arayacakmış gibi tedirgindir.
500-1500: yoksulluk sınırı
alım gücü çok düşük olduğundan almadan önce kırk kez düşünür, aldıktan sonra da gözü hep almadıklarında kalmıştır.
1500-3000: orta sınıf
iki gruba ayrılır: 1- yoksulluk günlerinden intikam alırcasına harcayıp yeniden yoksul olanlar 2- elit olmak için yoksulmuşcasına hiç harcamayanlar.
3000-5000: elitler
en pahalısını almaktan hiç çekinmezler, artık karma puanın nasıl kazanıldığını çözmüşlerdir.
+5000 : zevkleri için yaşayanlar
sanki senin puanın ne kadar azsa, bunların puanı o kadar artıyor, sen ne kadar zorlanıyorsan, bunlar o kadar eğleniyomuş gibidir. sanki havuz başındaki partilerine seni de davet edip sana hep birlikte güleceklermiştir.
karma puana göre;
0-500 : yokluk sınırı
internet çöplüğunden avatar ayıklar, kafa store a girip çıktığında, sanki arkadan güvenlik gelip ceplerini arayacakmış gibi tedirgindir.
500-1500: yoksulluk sınırı
alım gücü çok düşük olduğundan almadan önce kırk kez düşünür, aldıktan sonra da gözü hep almadıklarında kalmıştır.
1500-3000: orta sınıf
iki gruba ayrılır: 1- yoksulluk günlerinden intikam alırcasına harcayıp yeniden yoksul olanlar 2- elit olmak için yoksulmuşcasına hiç harcamayanlar.
3000-5000: elitler
en pahalısını almaktan hiç çekinmezler, artık karma puanın nasıl kazanıldığını çözmüşlerdir.
+5000 : zevkleri için yaşayanlar
sanki senin puanın ne kadar azsa, bunların puanı o kadar artıyor, sen ne kadar zorlanıyorsan, bunlar o kadar eğleniyomuş gibidir. sanki havuz başındaki partilerine seni de davet edip sana hep birlikte güleceklermiştir.
devamını gör...
güne bir şiir bırak
sevgilim sabahın erkenini seviyor,
ben geceyi ve esmerliğini onun,
o dorukları seviyor, korkuyor bundan
ben rüzgarla buluşan tepeyi, tuhaflığı,
ona bir yeşil gülümsüyor,
ben, hayatı delice sevdiysem nasıl,
diyorum, seni de öyle.
o kendi boşluğunda oyalanan günlerde
canı sıkılan bir çocuk gibi uyuyor,
ben göğe bakıyorum geceden,
kendi çukurunu bulmuş deniz gibiyim
diyorum, yanında,
o sabahları eğilip öpüyor denizi.
çıplağın çıplağımda, rüzgarın dağımda olsun,
esmerliğin gecemde, öyle kal.
“bulutlara bak, gidiyorlar, hızla” diyorsun,
yağmur bir yalıyor yüzümü,
bir duruyor. sabahları eğilip yüzüme
öpüşün geçiyor bir, bir duruyor aklım.
su ve rüzgar, dağ ve doruk, sonsuz hepsi,
oysa camdaki sardunya gibi üşür
bana biçtiğin ömür, ölüm geliyor aklıma bir
bir, çıplağın çıplağımda.
rüzgarın dağımda olsun esmerliğin gecemde
öyle kal, sana sonsuz sarıldığımda
aşk şiiri-birhan keskin
ben geceyi ve esmerliğini onun,
o dorukları seviyor, korkuyor bundan
ben rüzgarla buluşan tepeyi, tuhaflığı,
ona bir yeşil gülümsüyor,
ben, hayatı delice sevdiysem nasıl,
diyorum, seni de öyle.
o kendi boşluğunda oyalanan günlerde
canı sıkılan bir çocuk gibi uyuyor,
ben göğe bakıyorum geceden,
kendi çukurunu bulmuş deniz gibiyim
diyorum, yanında,
o sabahları eğilip öpüyor denizi.
çıplağın çıplağımda, rüzgarın dağımda olsun,
esmerliğin gecemde, öyle kal.
“bulutlara bak, gidiyorlar, hızla” diyorsun,
yağmur bir yalıyor yüzümü,
bir duruyor. sabahları eğilip yüzüme
öpüşün geçiyor bir, bir duruyor aklım.
su ve rüzgar, dağ ve doruk, sonsuz hepsi,
oysa camdaki sardunya gibi üşür
bana biçtiğin ömür, ölüm geliyor aklıma bir
bir, çıplağın çıplağımda.
rüzgarın dağımda olsun esmerliğin gecemde
öyle kal, sana sonsuz sarıldığımda
aşk şiiri-birhan keskin

devamını gör...
ben gamlı hazan
sözleri şöyledir,
ben gamlı hazan sense bahar dinle de vazgeç.
sen kendine kendin gibi bir taze bahar seç
olmaz meleğim böyle bir aşk bende vakit geç
sen kendine kendin gibi bir taze bahar seç.
şiiri yazan sıtkı angınbaş, bestesini yapan melahat pars'tır. bu şarkı'nın hikayesi belki bir şehir efsanesi belki gerçek ama hüzünlü bir hikayesi vardır. neyse efendim ben bu parçayı rahmetli kemal sunal'ın meraklı köfteci filminde kısacık yorumlaması ve kendi kendine konuşmasından güldürmesiyle paylaşmak istedim.
buradan
ben gamlı hazan sense bahar dinle de vazgeç.
sen kendine kendin gibi bir taze bahar seç
olmaz meleğim böyle bir aşk bende vakit geç
sen kendine kendin gibi bir taze bahar seç.
şiiri yazan sıtkı angınbaş, bestesini yapan melahat pars'tır. bu şarkı'nın hikayesi belki bir şehir efsanesi belki gerçek ama hüzünlü bir hikayesi vardır. neyse efendim ben bu parçayı rahmetli kemal sunal'ın meraklı köfteci filminde kısacık yorumlaması ve kendi kendine konuşmasından güldürmesiyle paylaşmak istedim.
buradan
devamını gör...
almanya’dan çok ileri olmamız
ileri olmak bakılan yönle alakalıdır. yönü ters olanın ileri anlayışı da ters olur.
devamını gör...
ibo show'dan oryantal didem'e sansür
asıl soru bu şov neden hala var? ve her çağırılan da hiç kendini sorgulamadan neden katılıyor? ve benim milletim hala neden böyle programlarla zaman kaybedecek kadar mal?
tanım: akdansöz didem'in kıyafeti.
tanım: akdansöz didem'in kıyafeti.
devamını gör...
annenin en iyi olduğu konu
beni hayata bağlayan en sağlam halattır kendisi. en iyi olduğu alan akşama bi tencere yemek pişirmek değil , hayata vicdanlı , mülayim, iyi insanlar yetiştirmektir. iyiki varlar!
devamını gör...
altı çizilesi kitap satırları
‘kin kalbi çürütür, nefret ruha yüktür’
muazzez ilmiye çığ
muazzez ilmiye çığ
devamını gör...
koklaması zevkli olan şeyler
-tütsü.
-kokulu mum.
-yasemin çiçeği.
-fırından gelen kek kokusu.
-hindistan cevizi yağlı kahvenin kokusu.
-kokulu mum.
-yasemin çiçeği.
-fırından gelen kek kokusu.
-hindistan cevizi yağlı kahvenin kokusu.
devamını gör...
küfür etkisi yaratan ama küfür olmayan sözler
bana kalırsa 'hiç yakıştıramadım' en kötüsü adamı boğasım geliyor böyle deyince
devamını gör...
soen
isveç asıllı, progressive yapan ve iki bin onlu yıllar içerisinde "güzel" müzik yapabilen yeni nesil metal band gruplarından. iki bin on dokuz yılındaki istanbul konserine gitmediğim için pişmanım açıkçası. kim bilirdi dünyanın alt-üst olacağını.
devamını gör...