zaman tüneli

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

doouumm günün kutlu olsuun şeklindeki dileklerimi ilettim gitti. yine yaptı yapacağını.
devamını gör...

çok problemli bi ifade.

bunu siz kullanamazsınız. cem yılmaz bunu derken kendi çevresinden, basitçe yüksek sosyeteden bahsediyor. herkes birbirine atlıyor hani marjinal bizdik diyor.

siz zaten marjinal değilsiniz. gündemdeki olayları sözüm ona marjinal kitle yapıyor. kaçınız uyuşturucu partilerinde kilise müziği ile fantazi yapıyorsunuz?

size düşen gündüz kuşağı kadın programlarındaki ilişkileri yaşamak.

siz zaten marjinal değilsiniz.
devamını gör...

devletin, halkı kdv'yle yeteri kadar düzemiyoruz bir başka yöntem daha bulalım deyip ihdas ettiği vergi.
hâlkimiz düzüldüğünü pek anlamıyor anlaşılan ya da hoşuna gidiyor. itirazı olsa ayağa kalkar "ne lan bu" derdi.
halk adamı, halkçı, insancı başbakan ecevit tarafından ihdas edilmiş, daha da hâlk adamı reyiz tarafından suyu çıkarılmıştır.
ötv alındıktan sonra oluşan fiyattan bir de kdv alınır. böylece verginin vergisini alan tek devlet olma şerefini kimseye bırakmaz son türk devleti.
devamını gör...

1990 yapımı serinin son filmi.

1 ve 2. filmin gölgesinde kaldığı için onlar kadar popüler olmamış olsa da tam olarak serinin hikayesine son noktayı koyma filmidir.


filmde kendini istemediği bir hayatın içinde bulan ve soğukkanlığı ile zekası sayesinde en güçlü suç imparatorluğunu inşa eden michael corleone'nin geçmişiyle yüzleşmesi ve iç hesaplaşmasını görürüz. güçlendikçe en yakınlarının zarar gördüğü ve onlardan git gide uzaklaştığının farkına varan michael, ailesinin kötü ünlenmiş adını kurtarmak ve işlerini legal olarak sürdürmek için çabalar. bunun için eski hayatından kurtulup, kumarhane işlerini tamamen devredip kurumsallaşmaya, şirketleşmeye ve hayır işlerine yönelir. kardeşi connie yanında en büyük destekçisi olur, çocukları anthony ve mary'e çok önem verir. ve bu hayır işlerinin yakınlaşması sonucu michael'a nişan verilir, böylece ailesinin adını temize çıkararak daha kurumsal bir imaj çizecektir. verdikleri nişandan sonra büyük bir davet verir ve babası vito corleone adına kurduğu vakfın başkanı olarak kızını seçer. ayrıca bu davete eski eşi kay de katılır, kay onun yaptıklarını desteklemediğini, bu davetin bir göz boyamaca olduğunu söyler ve hukuk okuyan oğlu anthony'nin şarkıcı olmak istediğini michael'a açıklar. michael başta buna karşı çıkıp oğlunun hukuk fakültesini bitirip, onunla çalışması gerektiğini söylese de anthony kendi yoluna gitmek istediğini söyleyince michael onu serbest bırakır ve istediğini yapmasını kabul eder. ayrıca davette michael'ın eski bir aile dostu don altobello da bağışta bulunarak yakınlık gösterir.

davetin ilerleyen zamanlarında corleone ailesinin new york'taki illegal işlerini yürüten joey zasa michael'la görüşüp iyi dileklerini sunar ve sorunundan bahseder. onun yanında çalışan vincent mancini ile bir anlaşmazlık olduğunu anlatır. vincent mancini, michael'ın abisi sonny corleone'nin gayrimeşru çocuğudur. michael'ın abisi sonny gibi öfkeli ve fevri biridir, davete sonradan katılır ve içten içe corleone ailesinin itibarını kullanarak ün yapmak ister. joey zasa da new york bölgesinin kendine michael tarafından verildiğini öne sürerek bu sorunu çözmesini ister. ama michael bu işlerden uzak durmak istediği için ikilinin arasına girmez. vincent, joey zasa'nın onun arkasından konuştuğunu söyler, zasa ise her zaman corleone'nin dostu olduğunu ima eder. michael çıkarlarının onunla uyuşmadığını belirtir. vincent akrabalık bağını kullanarak michael'dan destek ister ve onunla çalışmayı istediğini söyler. michael sert adamlara ihtiyacı olmadığını, artık her şeyi daha kurumsal yönetmek istediğini söyleyerek bunu reddederek vincent ile joey zasa'nın barışmasını ister. vincent tam barışacakken zasa'ya saldırır ve kulağını ısırır. sonrasında vincent, michael'ı zasa'ya karşı uyarır, daha fazla yükselmesini önlemek için onu zasa'ya karşı korumak ve öldürmek için himayesine almasını söyler. michael da bunu kabul ederek vincent'ı yanına alır.

sonrasında vincent evindeyken saldırıya uğrar ve saldırıdan kurtulur. bu işi joey zasa'nın yaptırdığını öğrenir. michael bunu duyunca sinirlenir, vincent'a işlerini zorlaştırdığını, ona yakın olmasını, daha dikkatli hareket etmesini ister. kardeşi connie de sessiz bir şekilde vincent'ı desteklemektedir.

daha sonrasında michael, corleone ailesi için meşru girişimler yoluyla iyi ilişkiler geliştirdiği başpiskopos gilday ile görüşme yapar. gilday vatikan bankasının başına geçtiği ve onun yönetiminde 700 milyon dolar açık olduğunu söyleyerek michael'dan yardım ister. michael kilisenin de hissesinin olduğu immobiliare şirketinin çoğunluk hissesinin kendisine geçmesini ve para karşılığı yardım edeceğini teklif eder. bu corleone için büyük bir fırsattır; hem kumarhanelerinin satışından sonra düzeltmeye çalıştığı ailesinin imajını tamamen temize çıkaracak, hem de çok uluslu bir şirket haline gelerek zengin ve sayılı bir aile olacaktı. gilday ise 600 milyon karşı teklif yaparak teklifi kabul eder. başpiskoposun da desteğiyle şirketin hisseleri corleone ailesine geçer. bu gelişmeden sonra michael'ın kurduğu vakfın başkanı kızı mary babasına bu vakfın sadece göstermelik olduğunu, sadece itibarını yükseltmek için kullanıldığını söyler. michael ise hiçbir illegal şey olmadığını, tamamen yardım amacı güttüğünü söyler. ancak öyle değildir; el altından itibar düzeltme çabasıdır.

bundan sonra michael tamamen bu şirketi kontrol etmek için çabalayacak, daha da büyüterek servet yaratmaya çalışacaktır. bu sırada ailenin eski işlerinde ortağı olan don altobello diğer ortakların ona kırgın olduğunu, immobiliare anlaşmasına onların da dahil edilmesini istemiştir. böylece hepsi paralarını kolayca aklayabilecekti. ancak michael bu teklifi kabul etmez ve şirketin legal olmasını istediğini söyler. bu durumu açıklamak ve kırgınlıkları bitirmek için de bir toplantı ayarlanması gerektiğini söyler. ardından işi resmiyete döküp papa'nın iznini almak ve diğer hissedarlarla anlaşmak için vatikan'a gider. ancak papa hastadır, diğer hissedarlar şirketin corleone'nin eline geçmemesi için taktik yaparlar. michael niyetlerinin ne olduğunu öğrenmek ister, diğer hissedarlar da corleone ailesinin geçmişten gelen karanlık gücünden faydalanmak istediklerini söylerler. michael da onlarla iş yapmayı kabul eder. michael bir türlü o eski itibarından kurtulamadığını anlamıştır.

daha sonrasında vincent ve michael'ın kızı mary, corleone'lerin eski bölgesi olan new york'un ara mahallerinde gezintiye çıkarlar. orada yaşayanlar vincent'a joey zasa'nın uyuşturucu işi yaptığını ve bir an önce kurtulmak istediklerini söylerler. vincent bu konuyla ilgileneceğini söyler ve mary ile eski günlerden bahsederler. gittikçe birbirlerine daha çok ısınırlar.

ardından vincent ile michael, altobello'nun organize ettiği ve diğer ortakların da bulunduğu toplantıya giderler. vincent, joey zasa'yı ortadan kaldırmanın gerektiğini söyler. michael bunu reddederek zasa'nın bir hiç olduğunu söyler. sonra toplantı başlar ve altobello kumarhane işinden herkesi kâr ettirdiği için michael'a teşekkür eder. michael da artık işlerin sona erdiğini ve aralarındaki ortaklığı bitirip herkese hissesini dağıtarak "artık sizinle değilim" mesajı verir. joey zasa ise hiçbir şey alamaz. zasa buna itiraz ederek tüm sorumluluğu onun aldığını ve corleone ile diğer ortaklardan daha fazla saygı görmek istediğini söyleyerek "ya ben, ya corleone" der ve toplantıyı terk eder. altobello aralarında uzlaşmayı sağlamaya çalışsa da başarısız olur. diğer ortaklar da michael'la iş yapmak istediklerini açıkladıkları sırada toplantının olduğu yere saldırı düzenlenir, saldırıyı düzenleyen joey zasa'dır. michael oradan sağ kurtulur.

saldırıda çoğu ortak ölür, kalanlar da joey zasa ile işbirliği yapar. altobello da saldırıdan kurtulup sicilya'ya yerleşmiş, emekli olmuştur. michael joey zasa'nın bu işi tek başına yapamayacağını, arkasında birinin olduğundan şüphelenir ve ona bir mesaj verilmesi gerektiğini söyler, ayrıca başka çatışma istemediğini de belirtir. bir türlü kurtulamadığını, kurtulmaya çalıştıkça onu içlerine çektiklerinin farkına varır. gerçek düşmanın daha yüzünü göstermediğini söylediği anda kriz geçirir ve komalık olur. hatta kriz sırasında 2.filmde ölüm emrini verdiği abisi fredo'nun ismini bile sayıklar. ve gerçek düşmanın altobello olduğunu anlar.

diğer yanda michael'ın avukatı, başpiskopos ile görüşür ve immobiliare anlaşmasının hemen gerçekleşmesini ona iletir. michael hastanedeyken vincent, joey zasa'yı öldürmeyi teklif eder, ilk başta karşı çıksalar da michael'ın kardeşi connie kabul eder ve ortadan kaldırılmasını ister. vincent da zasa'yı öldürür. kay, michael'ı ziyarete gelir ve oğlu anthony'nin sicilya'da sahneye çıkacağını söyler. michael buna sevinerek gösteriye katılacaktır. ayrıca mary ile vincent git gide birbirine yakınlaşır ve mary, vincent'a karşı aşk duyar. michael iyileşince joey zasa olayını öğrenir ve sinirlenir, ailenin başında hâlâ onun olduğunu söyleyerek vincent'a öfkesine yenik düşmemesini tembih eder ve ardından kızı ile ilişkisini öğrenir, bunun çok yanlış olduğunu söyler. daha sonrasında altobello michael'ı ziyarete gelir ve artık emekli olmasını söyler. michael da joey zasa'ya çok güvendiğini belirterek her şeyi bildiğini ima ederek sık görüşmek istediğini söyler. altobello da sicilya'ya gitmeyi teklif eder ve giderler.

sicilya'da vakit geçirmeye başlayan michael, vito corleone'nin dostu don tomassino'ya altobello'yu, saldırı ile immobiliare anlaşmasını kimin engellediğini sorar. o da şirketin yönetim kurulu başkanı lucchesi'yi söyler, ayrıca başpiskopos'u da koruduklarını öğrenir. tomassino kardinal lamberto'nun kendisine yardımcı olabileceğini söyler. ve oğlunun sahne alacağı opera gösterisine herkesi davet eder. oğlu da sürpriz olarak öğrendiği bir italyan şarkısını çaldığı sırada michael ilk filmde ölen sevdiği apollonia'yı hatırlar. michael için artık en önemlisi çocuklarını korumak olduğundan mary'e vincent'tan uzak durmasını söyler ancak mary bunu kabul etmez. michael, vincent'a karşı tarafa gidip onların tarafına geçtiğini ve mary ile evlenmek istediği fikrini açıklamasını ister. bu sayede hem altobello'nun ne kadar işin içinde olduğunu öğrenecek, hem de mary'i vincent'tan uzaklaştıracaktı. vincent da bunu kabul eder ve bundan sonra altobello ile lucchesi birlikte hareket ederler. michael da lamberto'ya giderek neler olduğunu öğrenmek ister. ve immobiliare anlaşmasının lucchesi, başpiskopos ve muhasebecinin içinde olduğu bir sahtekarlık, banka hortumlama tertibi olduğu, corleone'nin yatırımının da bu olayı kapatmak için kullanıldığı anlaşılır ve michael günah çıkararak kardeşi fredo'yu öldürttüğünü itiraf eder. bu sırada altobello michael'ı öldürtmek için bir tetikçi tutar. connie, vincent'a corleone'lere karşı bir hamle gerçekleşirse karşı tarafa saldırmasını söyler. daha sonra altobello'nun tuttuğu tetikçiler tomassino'yu öldürür.

michael artık sadece kendini düşündüğü için işler umrunda olmaz ve kay ile daha çok vakit geçirir. ondan af diler ve hâlâ sevdiğini söyler. bu sırada tomassino'nun ölüm haberini alır ve intikam alınması gerektiğinin farkına varır. öte yandan immobiliare tarafında da işler sarpa sarar; vatikan bankasının muhasebecisi ortalıktan kaybolur ve sahtekarlıkla suçlanır. michael artık suçluluk duyarak daha adil biri olacağına söz verir. ve hepsinin lucchesi'nin kontrolü altında olduğunu, onlar tarafından saldırı olacağı anlaşılır. vincent michael'dan tam yetki isteyerek aileyi korumak ister, böylece yeni don corleone olacaktır. michael da kızından vazgeçmesi şartıyla kabul eder.

oğlu anthony'nin opera gösterisi gelip çatar, gösteri başlarken altobello, vincent'a onları kimsenin kurtaramayacağını söyleyerek tarafını seçmesini ister. bu sırada yeni papa immobiliare sözleşmesini onaylar. gösteri öncesi connie, altobello'ya zehirli kurabiye vererek ölümüne sebep olur. mary de babasının kararını öğrenir, çok üzülür. gösteri devam ederken yeni don vincent corleone, lucchesi ile başpiskopos'u öldürtür. ayrıca yeni papa ve sahtekarlık yapan bankanın muhasebecisi de ortadan kalkar. bu sırada altobello'nun tuttuğu tetikçi, michael'a suikast hazırlığı yapar ancak bunun salonda olmayacağının farkına vararak çıkışı bekler. çıkışta mary babasına "bana neden bunu yapıyorsun" diye hesap sorduğu sırada dikkatler başka yöndeyken tetikçi michael'a saldırır, kurşun mary'e isabet eder ve mary orada ölür. michael da bunun suçluluğu içinde haykırır; çünkü ne kadar kurtulmak istese de yine en yakını/sevdiği zarar görmüştür. filmin son sahnesinde michael, apollonia'nın öldüğü yerde can verir ve böylece film sona erer.


ve filmin son sahnesini ekliyorum;







film, serinin diğer 2 filmine göre daha az beğenilmiştir ve biraz ağır tempoda ilerlediği için bazı yerlerinde izleyicinin dikkatini düşürebilir ama hikayenin bağlanması açısından önemlidir. serinin, özellikle 2.filmin hayranı biri olarak izlenmesini kesinlikle tavsiye ederim.

ve filmin özeti olan bu sahneyi ekleyerek, uzun soluklu bu tanıma son veriyorum.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

modern sinemanın en büyük yönetmenlerinden birisi olsa da çok kusurlu bi anlatıcı. eleştiri kabul etmeyen fanları müsade ederse özetleyelim;

karakterleri asla ama asla derin değil. büyük sinemalar yapar ama insan filmleri yapmaz, yapamaz.

çok önemli sinema müzisyenleriyle çalışmasının sebebi diyalog eksikliğini bastırmak istemesinden. bu sayede kelimelerle yansıtacağı duygu yoğunluğunu görsel ve müzikle tamamlar.

kardeşiyle yaşadığı fikir-film ayrılıkları sonucunda yaşadığı düşüş de çok göze batar. doğru ifade edemedim sanırım. kardeşi yoksa tam değildir.

kadın karakterlerin tüm motivasyonu erkek karakterin hikayesini tamamlamaktır. 30 yıl öncesinin vasat rol dağılımını büyük bütçelerle inşa eder. dikkatinizi çekerim sadece karaktere yüklediği misyon üzerinden eleştirdim. fikirleri kesinlikle özgün.

dark dizisini izleyenler bilir, karmaşık ve derin bir dizidir. baştan sona bilim kurguyu tanımlar. insani yönü de kuvvetlidir. karakterler dolu, diyaloglar yoğundur. nolan filmlerinde karmaşık zaman ilişkileri derinlikle karıştırılır. zaman travmaları sadece illüzyondur. insan sadece nolan’ın derdini anlatmakta bi araçtır, karakterin derdi olamaz. insan filmi izleyiciye aktarma aracıdır ama bunu etkileyici diyaloglarla yapmaz.

sinemanın en temel ilkesi olan show, don’t tell’in tüm ruhunu parçalar ama bu yine de onun sinemanın en büyüklerinden olduğu gerçeğini değiştirmez.

aslında şunu demek istiyorum; kendisinin kusurları bir özellikmiş gibi pazarlanıyor. gördünüz(yürüdüm, çıktım); insanlık tarihinin en büyük felaketlerinden birisini sinema tarihinin en iyi oyuncuları ve imkanlarıyla çekmeye çalıştı ve arkasında bir tane bile büyük yönetmen kalmadı. herhangi birisi gibi davransaydı bile daha iyisini yapardı ama yapamadığı şeyleri imzası gibi atmaya çalıştı. sinema çöplüğünün içinde ara ki bulasın.

yine izlerim, hep izlerim. benim nazarımda en büyük ihaneti batman’e yapmıştır. kalem ve kağıt ile içimize işleyen, bunalımlarıyla, çaresizliğiyle, karanlığıyla, dostlarıyla, gücüyle ve onlarca zayıflığıyla gerçek bir insan olan batman’i kartondan bi kahramana çevirip bi de üstüne milyar dolarlar kazanmıştır. alkışlamayalım da taşa mı dönelim?
devamını gör...

mucu henzap mucu henzap are you ready partyyy
devamını gör...

ya şöyle konuşmaları yapmamış insan evladı var mı olay döndü dolaştı yine fenere patladı
devamını gör...

bu coğrafyada yaşayan halklar, milletler artık ne dersen de, çağlar boyunca yobaz, fanatik (yobazlık ve fanatiklik aynı şey zaten) olmuştur. bizans'ta da böyleydi, osmanlı'da da ve şu an türkiye cumhuriyetinde de. rumu, ermenisi, kürtü, arabı, türkü, müslümanı seküleri aynı, farı etmeksizin aynı fanatiklik. aynı ahlak, din, ideoloji satıcılığı, aynı dinsiz, ahlaksızlık özünde. aynı eller duymasın ahlakı, aynı bizim mahalledense ne yapsa yeridircilik, aynı çekememezlik, hasetlik, birbirini gözetleme, iftira atma, düşene tekme atma, güce tapma. anadolu'da değişen hiçbir şey yok. al ermeniyi vur türke, al sunniyi vur aleviye, rum, laz, kürt, hristiyan, hepsi aynı.
devamını gör...

favori müzik grubum olan amerikan progressive metal topluluğu symphony x'in 2002 çıkışlı the odyssey albümünden harbiden nefis parça. dingin dingin giderken sonra birden sertleşmesi ve tansiyonun adım adım tırmanması, ortalarındaki "jazzy" coşmalar falan... cidden de benim açımdan çok özel bir parçadır. grupla bundan bir önceki albümleri çıktığında, yani 2000 senesinde tanışmıştım. yani bu parçanın da yer aldığı albümü çıkar çıkmaz edindim elbette. o ara da 20'li yaşlarımın başlarındayım... bu şarkının sözlerinde de kendimden çok şey bulmuştum. youtube link'inin altına koyayım hatta sözlerini de, size bir şey olmasın. * tabii albüme ismini veren 24 dakikalık kapanış parçasına da hazırlayan, yani albümdeki sondan bir önceki parçadır awakenings. iyi dinlemeler!

\m/




needless to say, another day has passed away
yet everything, and nothing, has changed
awake ı lie, my thoughts get lost up in the sky
needless to say, nothing will change

maybe a mystic - with fortunes to tell...
surrender my coin at the old wishing well...
maybe the stars will align in the night...
to show me the path that is right

'would've been's and 'could've been's
they waste my days away
the colors of my life dissolve and fade to gray

so many paths of promise
ındecision poisons my mind
ıf only ı had seen the signs - so blind

yet ı must journey on - on and on

a haunting vision torments me
ıt smothers and steals my dreams
ı see an old man in the mirror
cold and bitter starring back at me

here ı am - at the crossing of life ı stand
on my own - looking down the road
hear my cry - answer me
still ı'm searching yet the truth is unknown - though the night is cold
ı walk the road alone
devamını gör...

çocuklarını eşit derecede sevmeleri, birinden birine herhangi bir konuda ayrıcalık tanımamalarıdır. ancak her insanın ihtiyaç duyduğu sevgi düzeyi farklı olduğu gibi hissettikleri de değişkenlik gösterir. çoğu zaman sözünden çıkmayanı daha az sever, sayarlar. başına buyruk hareket edip her şeyi kılıfına uyduran çocuklar en sevilen ve saygı duyulan çocuklardır.
devamını gör...

millettin özeli toplum tarafından linç edilsin diye çarşaf çarşaf oraya buraya servis ediliyor ama adamın aklına gelen tek şey seks. tamam. en edepli sensin. anladık. bi asılsan da rahatlasan keşke. testesteron kokusu buraları sardı.

böyle muhalefete can kurban ha. at önüne iki tane eski akp'li, sabaha kadar linçlesin, rahatlasın. her yer seks oldu. asıl önemli olay ne? seksten başını kaldıramayan anadolu irfanı. orama da seks, burama da seks. asıl hesap sorulması gereken; bu insanların özeli kvkk kapsamına girmiyor mu? devlet neden vatandaşına karşı kvkk suçu işliyor? muhalefet yapacaksan böyle yap kardeşim. rümeysa, saadettin falan değil mesele. mesele senin abazalığın ve beynine gitmeyen kan yüzünden çalışmayan beynin.
devamını gör...

biz değişmedik yerimizde ve aynıyız da, dikkati kendi üzerinden başka yöne saptırmak isteyen uyanıklar var. onlar bizi bir gün çapulcu, bir gün töröriz birgün marjinal, hain vb vb.. diye kendince etiketleyip durmakta..
millette eskisi kadar yemiyor zaten..
devamını gör...

1990 yapımı harika bir film. hüzün var, komedi var, aksiyon var. daha ne olsun. oyuncular çok tatlı. demi moore sadece güzelliğiyle var olmuş, çok bir oyunculuk yok bence. ama bir içim su. çok tatlı bir kadın. patrick swayze yakışıklı ama oyunculuğu da var. beğendim. en çok izlerken keyif aldığım oyuncu ise whoopi goldberg oldu. kadın oscar kazanmış. daha ne olsun. güldürdü beni. çok keyif aldım.

film birbirine çok aşık iki insanı ve başına gelenleri anlatıyor. bir tiyatro sonunda karanlık sokaktan dönerken gasp edilmeye çalışılan ama ölen adam ne diğer tarafa gidebilir ne de bu dünyada tam anlamıyla var olabilir. halletmesi gereken bir iş vardır. (tam da zamanında öldün) erkek adam hiç evlilik teklifi aldığı akşam mefta olur mu kardeşim, allah allah. sam öldükten sonra molly'nin çevresinde gezinir. ama bu adam ruhsar değil ki sevdiği onu duysun. şans eseri bir medyumun onu duymasıyla sevdiği kadına ulaşmak ve ölümünün ardındaki sır perdesini aralamak için harekete geçer.


film bittiğinde çok duygusaldım, bayılıyorum böyle filmlere. hem güldürüyor hem ağlatıyor. böyle güzel bir filmi geç de olsa izlediğim için kendimi şanslı hissediyorum. belki de şansım başka bir şeydir.
devamını gör...

sevdikleriyle nice mutlu, güzel , hayırlı ve tinerli yılları olsun.
devamını gör...

bunu çok bilemedim ya. benim annem direkt “benci”. ben de “oncu”yum. ablalarım ve abim denen şahıs adına üzgünüm. annem en çok beni seviyor. insan olun sizi de sevsin.
devamını gör...

herkesin dini tek doğru olduğu için değildir şeklinde cevapladığım soru. zira dinlerdeki doğruluk tamamen inançtan ibaret. elle tutamıyorsun, gözle göremiyorsun. kanıtlayamadığın şeye mutlak doğru diyemezsin. su nşa'da 100 santigrat derecede kaynar demek değil ki bu. dininle ilgili sayısız kural söylüyorsun, sayısız hikaye anlatıyorsun. aralarında birbirleriyle çelişenler var. hatta direkt müslümanların yaşam tarzlarıyla, yönetimleriyle, bakış açılarıyla çelişenler bile var. zaten islam'da 50 çeşit mezhep ve daha fazla anlayış ve uygulayış biçimi var. doğru olduğunu iddia ediyorsanız, önce kendi içinizde birliği sağlayın.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
ek: senin inanıyor olman bir dini doğru yapmaz. öyle olsa yahudilere ne diyeceksiniz? adamlar dinleri uğruna araplara işkence ediyor, tecavüz ediyor, soykırım uyguluyor, bebekleri bile terörist olarak görüyorlar. o da onların dini, doğru olduğuna inanıyorlar. inanmasalar yüz yıldan fazladır azim ve kararlılıkla dünyada önemli pozisyonları ele geçirip zenginlik ve güç elde edip sistematik olarak apartheid rejimine devam edemezler. abd'ye direktif veren, abd'li ve avrupalı yöneticileri parmağında oynayan, bankaları, televizyonu, sinemayı, üniversiteleri, hastaneleri, teknoloji şirketlerini vs. ele geçirmiş bir topluluktan bahsediyoruz.

hristiyanlar desen orta çağ boyunca sürekli haçlı seferlerine çıkmışlar, hala abd ve ingiltere bir yeri işgal edeceği zaman dini söylemlerle asker topluyorlar. halbuki 3000 yıl önce de bir yeri işgal edip soykırım uygulamak kötü bir şeydi, şimdi de öyle. 3000 yıl önce de kardeşini öldürmek kötü bir şeydi, 2000 yıl önce de, şimdi de öyle. 3000 yıl önce de tecavüz etmek kötü bir şeydi, 2000 yıl önce de şimdi de öyle. 3000 yıl önce de hırsızlık kötü bir şeydi, şimdi de öyle. ama türkiye'ye bakınca ne görüyoruz? alnı secdeye değen adamların yaptıkları yolsuzlukları sağır sultan bile duydu. madem islam doğru din, hırsızların elini kesmeye en baştan başlayın, sırf kendi kabilenizden diye yolsuzlara tapmayın.
devamını gör...

biri bir şeyi diline fazla doluyorsa onunla ilgili sabıkası kabarıktır ve hedef şaşırtmaya çalışıyordur. yedikleri bir halt ortaya çıkar, aynı konuda ya da farklı konuda başka birilerine operasyon çekerler gündemi bulandırırlar, noel kutlanmaz muhabbeti niye zirve yaptı sanıyorsunuz son birkaç yıldır? milletin yediğine, içtiğine, giydiğine neden karışıyorlar? neden suni gündemlerle oyalıyorlar sürekli? cambaza bak oyunu hep.
devamını gör...

öyle yoruldum ki yoruldum dünyayı tanımaktan
saçlarım çok yoruldu gençlik uykularımda
acılar çekebilecek yaşa geldiğim zaman
acıyla uğraşacak yerlerimi yok ettim.
ve şimdi birçok sayfasını atlayarak bitirdiğim kitabın
başından başlayabilirim.
*
devamını gör...

bu mesajları basına sızdırılması bir devlet operasyonu söz konusu diye düşündürüyor. hiç iyi değil devletin bu ayaklara düşmesi. hukuk hak falan yok olmuş olur o zaman devlet mi kalır?
devamını gör...
daha fazla yükle

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim