20 mart 2021 türkiye'nin istanbul sözleşmesi'nden ayrılması

20.03.2021 tarihinde bir “cumhurbaşkanlığı kararnamesi” ile fesih edilen, son 20 yılın en insan odaklı antlaşmasıdır. merkez bankası başkanının görevden alınması, hdp davası ile aynı hafta olmuştur. birilerinin birilerine fısıldadığını gösterir indikatörlerden biridir. bakalım pazartesi neler olacak.

bugün hak, hukuk ve adaletten bahsedebiliyor olsaydık, bu tür sözleşmelere gerek dahi duyulmayacaktı.
ancak cezai yaptırımların oldukça zayıf olması tabiri caizse her türlü şiddeti destekliyor. gerçek bir hukuk reformu gerek bize.

çok iyi oldu. bir halta yaramayan dandik bir sözleşme sona erdi. onun yerine yasalar ucu açık olmayacak bir şekilde düzeltilmeli.

devletin başındakilerin, "kadınları istanbul sözleşmesi öldürüyor" diyen sema maraşlı'yla aynı şeyi düşündüğünü teyit eden olay.
neyse zaten sözleşmeyi okumadan imza atmışlardı.

istanbul sözleşmesi, diğer adıyla “kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye ilişkin avrupa konseyi sözleşmesi” kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önleme ve bununla mücadelede temel standartları ve devletlerin bu konudaki yükümlülüklerini belirleyen uluslararası insan hakları sözleşmesi idi.
korunmalı sığınma evleri ile ilgili düzenlemeler, tacize/ tecavüze karşı kriz merkezleri kurulması, çocuk yaşta kızların evlendirilmesi suç sayılması, evdeki çocuklara karşı uygulanan şiddet için caydırıcı düzenlemeler olması gibi konuların işlendiği bir sözleşme idi; sorum şu bu sözleşme neden sizi bu kadar rahatsız etti? unutmayın ki güçlü kadın güçlü toplum demektir, kadınların kendisini güvende hissetmediği hiçbir toplum sağlıklı olamaz.
biz kadınlar erkekleri bu yoğunlukta taciz etsek, onları öldürsek, sürekli şiddete maruz bıraksaydık ve bu sözleşme erkekleri korumaya yönelik olarak gelse idi, emin olun kadınların çoğunluğu bu sözleşmeyi yine desteklerdi. vicdanı olan insan olmak cinsiyetten bağımsız olarak bunu gerektirir çünkü.

baş edit sadece şu hararetle kendi tabanından ekstra yüzde 2 almış kişinin yaptığı iptal şeysi

#583764 vakıf ehline noktası virgülüne kadar katılıyorum. artık iyice işin cılgı çıkmıştı. sözleşme bir mit haline dönüştürülüp erkekler üzerinde bir demokles’in kılıcı halini almıştı. suçsuz (şahit kanıt aranmadan kadının ikrarı yüzünden) bir dünya gariban rezil oldu, öldü. ama hiç kimse onları duymadı. çünkü hayat boyu tek derdi vızrık zıvrık bağırmaktan başka bir şey yapmayan feministçilik oynayan topluluğun, haklı haksız bütün protestoların içine eden lpgt cilerin sesi herkesten çok çıkıyor.
sözleşme yerine kadına şiddete karşı ciddi yasal düzenleme yaparsın olay biter.

hukuki altyapısının doğruluğunu merak ettiğim durumdur. uluslararası bir anlaşma kararname ile iptal edilebiliyor mu?

(gerçi hukuk bu topraklardan sürgün edileli çok oldu...)

bu kararla kime yaranılmak istendi onu da merak ediyorum.

ne olacaksa olsun artık dediğim ayrılmadır. güne güzel başlamak yetmiyor, gündemi bir görüyorsun için kararıyor. kadın olmak değil insan olmak zor. gözü dönmüş insanların arasında hala sağlıklı kalmaya çalışmak zor. kanunla değil vicdanla korunmayı tercih ederdim. zaten ikisiyle de korunmuyorduk. daha 8 mart haftasındaki gündem maddelerini sindiremedim ben.

şeriat bir günde mi gelecek sanıyordunuz?

hükümetin an itibariyle harakiri yapmasıdır diyebiliriz. bu zamana kadar iktidarda olmalarında kadınların çok önemli bir desteği vardı, özellikle sigara politikası bunu destekledi.*

şimdi kadınların desteğini tamamen kaybetti. çantanı taşıyan o kafatasçı ortağınla birlikte, el ele barajın altında kalmanız dileğiyle...

zaten islemeyen calismayan bir seylerin kaldirilmasidir. en azindan calismadigindan sikayet edemezsiniz niye zaten yok ki demek olsa gerek.

akp'den önce kadının adı yoktu.

şimdi kendi de yok.

bundan sonra akepeye oy veren kadın salaktır.

eminim bu olay sema maraşlı'nın çok hoşuna gitmiştir. can atıyordu istanbul sözleşmesi feshedilsin diye. al, istediğin oldu. özgürce dayak yiyebilirsin artık.

9 sayılı cumhurbaşkanlığı kararının 3'üncü maddesine göre yapılanmış. şuraya o maddeyi bırakayım ki şahsın kararlarına şaşırmayınız bundan sonra. bu kararname 15 temmuz 2018 günü yani ohal sırasında yürürlüğe girmiştir. ohal'in kaldırıldığı 19 temmuz 2018 tarihinden dört gün önce. bir kere daha lanet ediyorum bu ülkeyi 2 yıllık ohal'e sürükleyen fetöşçülere. o iki senede çıkarılan kararnamelerin bizden neler götürdüğünü net bir şekilde hissettik bugün...to be continued...

"madde 3- (1) milletlerarası andlaşmaların onaylanması, bunların feshini ihbar etmemek
suretiyle yürürlük süresini uzatma, türkiye cumhuriyetini bağlayan bir milletlerarası andlaşmanın
belli hükümlerinin yürürlüğe konulması için gerekli bildirileri yapma, milletlerarası andlaşmaların
uygulama alanının değiştiğini tespit etme, bunların hükümlerinin uygulanmasını durdurma ve bunları
sona erdirme, cumhurbaşkanı kararı ile olur.

(2) onaylama konusu olan milletlerarası andlaşmanın türkçe metni ile andlaşmada muteber
olduğu belirtilen dil veya dillerden biri ile yazılmış metni, onaylamaya ilişkin cumhurbaşkanı
kararına ekli olarak resmî gazete’de yayımlanır.

(3) bir milletlerarası andlaşmanın veya türkiye cumhuriyetini bağlayan bir milletlerarası
andlaşmanın belli hükümlerinin türkiye cumhuriyeti bakımından yürürlüğe girdiği, bir milletlerarası
andlaşmanın uygulama alanının değiştiği, uygulanmasının durdurulduğu ve sona erdiği tarihler;
cumhurbaşkanı kararı ile tespit olunarak resmî gazete’de yayımlanır. bir milletlerarası andlaşma,
yürürlük tarihinin tespitine dair cumhurbaşkanı kararında belirtilen yürürlüğe giriş tarihinde kanun
hükmünü kazanır."

kısacası güzel annem, milletlerarası sözleşmelerden tek imzayla çekilmeye muktedir şahsım bu da sözleşmenin metni

zaten istanbul sözleşmesinin içerisinde yer almamız formalitedendi. yoksa hangi madde uygulanırken gördünüz ülkede.
ilerde başımız ağrımasın, siz sözleşmeye ters davranıyorsunuz demesinler diye ayrıldık, kafamız rahat bundan sonra.

zaten kadın kesmek serbestti ülkede, bundan sonra amaan pff diyerek kafalarını çevirecekler olaylara.

sanki ülkemizde olumlu hiçbir şeyin olmaması için çabalandığının göstergesi olan karardır

nefret ettim ben artık ülkenin geldiği şu son halden. zaten tecavüzcünün takım elbise giyip, "kadın da orda olmasaydı" denilerek ceza almadığı bir sistemin içindeydik, şimdi resmen tecavüzcünün, tacizcinin, sapığın başını okşayıp aferim çektiler. nasıl vicdanları rahat ediyor aklım almıyor. nasıl kadını yok ediyorlar aklım almıyor.
anasını s.. neymiş bunlar ya. resmen ülkeyi bitirmeye çalışıyorlar her alanda. resmen bile bile yapıyorlar.
ülke bok* çukuruna döndü.

içinde hala yarınlara dair umut taşıyanlarınız varsa eğer.. sizi gerçekten kutluyorum.
ben tükettim.
bünyem bütün bu olanları kaldırmıyor.
yazıklar olsun size. başka sözüm yok.

koskoca itibarına kıl kondurmayan devlet, gece gizliden çaktırmadan buzdolabından sarma aşırır misali vatandaşının arkasından iş çeviriyor. farklı bir sonuç beklemiyordum ona rağmen üzüldüm.