20 mart 2021 türkiye'nin istanbul sözleşmesi'nden ayrılması

yarın bir kadın öldürüldüğünde televizyonlara çıkıp açıklama yapacak yüzü nereden bulacaklarını merak ettiğim hükümetin son icraatıdır.

ben uyuyamıyorum, sürekli düşünmekten.
gerçekten çok üzüldüm, saf hissiyatlarım bunlar. bomboş bir hayal kırıklığı.
insan hakları için önemli olan bir sözleşmeyi bugün feshettiler.
kadına karşı şiddeti önlemek ve onu korumak için alınan bir sözleşmeyi feshettiler.
neden?
anıt sayaç bu da katledilen kadınlar için oluşturulmuş bir site. evet o kadar çok kadın cinayeti var ki böyle bir site oluşturulma gereği duyulmuş 2008den beri.
sadece ek bir bilgi.

türkiye'de zor olan tek şey kadın olmak!!!
gerçekten sözün bittiği yerdeyim...

celladına aşık olmuşsa bir millet,
ister ezan, ister çan dinlet,
itiraz etmiyorsa sürü gibi illet,
müstehaktır ona her türlü zillet.

-ömer hayyam.

her seferinde daha fazla saçmalayanların yaptığı harekettir.

anlayamıyorum anlamlandıramıyorum bu ülkede yaşanan olayları kavrayamıyorum.
nasıl bu kadar hadsiz ve utanmaz bir şekilde davranabiliyorlar bilmiyorum.

ben şahsım adına hiç bir fikrin veya oluşumun fanatiği değilim bunu söyleyebiliyorum.
burada bu olaya hak veren katılan beğenen insanlar mutlaka vardır rica ediyorum bana açıklayın amaç ne? neden böyle bir hareket yapılır ? lütfen saygılı şekilde açıklayın bileyim.
izahı yok gerçekten yazık.
bu işin partisi düşüncesi siyaseti olmamalı hep beraber kadın erkek çoluk çocuk bir şeyler yapıp dur demeliyiz.

kadın cinayetleri artık gerçek anlamda politiktir.

nasıl bir vicdan bu, hele buna sevinen insanlar görüyorum twitter'da falan içlerinde kadınlar da var üstelik... hiç mi korkmuyorsunuz, şahsen ben artık öncesinden daha çok korkuyorum. 77 günde 79 kadın öldürülmüş.
sinirimden hâlâ uyuyamadım.

canımızın hiç kıymeti yok bu ülkede bir kez daha emin oldum artık,sadece yazıklar olsun diyebiliyorum.

artık bu hâl, hiçbir şeyden çekinmeme hâlidir.
bu hâl ki, en tehlikeli hâldir.

yani bu kadar kolay mıydı? eşitlikçi bir sözleşmenin hangi maddesi sizi rahatsız etti? ülke gündeminden bu kadar mı uzaksınız be? yazıklar olsun. her gün en az bir kadın öldürülüyor bu bataklıkta. bakın bu kadınlar öldürülenler. tecavüze uğrayanlar, tehdit edilenler, taciz edilenler, şiddete uğrayanlar bu sayının binlerce kat ötesinde.
devlet, içinde bulunan her varlığı korumakla yükümlüdür. kuşlar, sokak hayvanları, bitkiler... devlet mazlumu zalimden koruyan bir zırhtır. yani binlerce yıldan beri böyleydi. daha önce herhangi normal bir devletin olumlu bir sözleşmeyi, anlaşmayı, ıslahatı geri çektiği acaba görülmüş müdür? osmanlı'da bile kamu yararına alınan kararlar geri çekilmemiştir herhalde.
güzele neden düşmansınız sayın arapçılar? çirkinlik ve kötülük bütün hücrelerinize işlemiş. yüzünüz de çirkin. ulan bu ülkede sokak hayvanı, kuş, ağaç, erkek olmak bile bu kadar zorken, "kadının hiç yoksa adı var" diyemeyeceğimiz bir ortam yaratma aşkı neden? ışid, pkk hükümete gelse, sizin yaptıklarınızı yapmaz, utanırlardı be!
çok doluyum çok! sayfalarca yazasım var. ne diyeyim? gittiğiniz günü görmek dileğiyle, inandığınız tanrı sizi nasıl biliyorsa öyle yapsın.

süregelen "eşcinselliği özendiriyor, aile kurumunu yıkıyor, geleneksel değerlere karşı geliyor" diye yaygara kopartılan ifade, sözleşmenin 4. maddesinin 3. fıkrası. okumak isteyenler için sözleşmenin tam metni burada. hakkında daha önce karaladığım bir şey de şöyle: #520801.

eşcinselliği mi özendiriyor?
bu ülkede ülkü ocakları başkanı 15 yaşındaki bir oğlan çocuğuyla basılmadı çünkü.

aile kurumunu mu yıkıyor?
şimdiye kadar binlerce kadın bizzat ailesinin sözde "direği" tarafından şiddet görmedi, öldürülmedi çünkü.

geleneksel değerlere mi karşı geliyor?
hangi geleneksel değer? hani herkesin herkesi öldürebildiği, şiddetin tarafların cinsiyeti fark etmeksizin her türlüsüne boyun eğmek zorunda bırakan; kadını metalaştıran ve hizmet etmesi gereken bir köle olarak gören değerleriniz mi?

yere batsın sizin değeriniz. yere batsın aile anlayışınız. yere batsın göstermelik eşcinsellik korkunuz.

şöyle bir sözleşmeden yukarıdaki anlamları çıkartabilen sadece kötü niyetli bir kör cahil değil, aynı zamanda terbiyesizdir. sapkın herifler.

erdoğanın aleni bir şekilde muhalefeti kışkırtması olayıdır. burada muhalefetten kastedilen yalnızca cumhur ittifakı dışındaki partilere mensup vekiller değil, kendisini desteklemeyen herkesi ve hatta abd ile avrupayı bile karşısına almış bulunuyor.

bu medeniyet aydınlığından kaçılarak, kara cahil yobazlığın karanlığına doğru atılmış kocaman bir adımdır.
mantıklı hiç bir izahı yoktur.
savunan yada mazeret uydurmaya kalkanların tamamı kadın düşmanı , aşağılık kompleksli zavallılardır.
emeği geçen , kaldırılmasına destek veren, sebep olan kim var ise allah cezasını versin.

gençlerimiz bunu haketmiyor ya. hem de hiç.

destekçiler potansiyel katildir, tecavüzcüdür. bu saatten sonra bu insanlara her şey müstahak.

bu ülkede doğmayı, "en büyük şanssızlık" haline getiren insanlar kahrolsun.

insanları taciz,tecavüzden korumak için böyle saçma sapan şeylere gerek yok. kanunu işletirsin olur biter. eskiden istanbul sözleşmesi falan yoktu.kadınları yol ortasında dövüyorlarmıydı?tecavüz mü ediyorlardı. 40 yaşındayım öyle birşey duymadım,görmedim.

ben bu hamlenin siyasi anlamını çözemiyorum. yani içeriği o kadar düz o kadar genelgeçer ki muhafazakarlar dahil hiçbir toplum kesimini rahatsız etmesi mümkün değil. böyle bir konuda bu şekilde bir hamlede bulunup toplumun %70 kadarını karşına almak resmen siyaseten kendi topuğuna sıkmak ki yılların ustası erdoğan'a göre bir hamle gibi gözükmüyor.

sarayın içerisinde dönen ve kimsenin de hakkında bir şey bilmediği bir hesap var bu işin böyle köpürmesinde ama hadi bakalım...

hangi cemaatlerin, hangi hocaların rahatsız oldukları belli. onların bu isteklerini yerine getirerek ekmeklerine yağ süreceksiniz.

bu gidişle daha çok kadın, çocuk; tacize, tecavüze uğrar, öldürülüp bir kenara atılır.

son sürat yol almaya devam ediyoruz ama geri vitese takmışız.

türkiye cumhuriyeti an itibari ile kadınları gözden çıkarmış bulunmakta.

yine de, sevgili ve saygılı -tabii ki geneli kastetmiyorum- özellikle akp üyesi kadınlarımızın, lebaleb kongrelerde, kendini parçalayarak parti bayrakları sallayacağına, 'mabadının kılı bile olamayız' diyeceğine maalesef emin olabiliriz. yazık şu millete, yazık kadınlarımıza. toplumca bir yanımız, diğer yarımız, yine eksildi, yine kaybetti işte...