asgari ücret

ülkemizde kelime anlamıyla uzaktan yakından alakası olmayan ücrettir. entübe ücret olarak değiştirilmesi çok makbul olurdu aslında.

ilk defa 1936 tarihli ve 3008 sayılı iş yasasıyla ülkemizde yasaya girendir. aslında 3008 sayılı yasa sosyal sigorta, asgari ücret ve yıllık izinler gibi iş yaşamının temel kurallarını cumhuriyet döneminde kapsamlı bir şekilde ele alan ilk yasa idi. şu kadar ki mecelle'de özü ele alınmış olan ücret karşılığı insan çalıştırma kavramını daha modern ve ana kanunda yer verilebileceği ölçüde detaylarını belirleyen yasa idi bu.

15 ocak 1924 tarih ve 394 sayılı hafta tatili kanunu ile atılan adımın yani tatil gününü cuma günü olarak belirleyen yasada da 1935 yılında değişikliğe gidilerek hafta tatilinin pazar günü olarak değiştirilmesi yine bu iş yasasının öncüllerindendir. nitekim bugün hala cumartesi günleri çalışmamızın temeli 1935 yılındaki yasaya dayanır. özel sektörde çalışanlar için ayda 30 gün yerine en fazla 26 gün sigorta primi ödenebilmesi de aynı yerden gelir.

1936 tarihinde yasada asgari ücrete yer verilmiştir lakin uygulanması



iş yasasının 1936 tarihli oluşu ve araya koskoca bir dünya savaşının sığmış olmasıdır belki de bu gecikmenin nedeni.



"aynı mahiyetteki işlerde, işçilere normal bir çalışma günü karşılığı olarak ödenen ve işçinin normal gıda, mesken, giyim , sağlık, yakacak ve aydınlatma gibi zaruri ihtiyaçlarını karşılayabilecek kifayette olan ücrettir " denilmiştir o yönetmeliğin 1'inci maddesinde. sonra işin mahiyetine göre çeşitli asgari ücretler belirlenmesini görmüştür ülke tarihi.

sonra bilumum ufak değişikliklerle gele gele, 2003 tarihli ve 4857 sayılı iş kanunun 39. maddesine ve buna dayanan asgari ücret yönetmeliği'ne varmıştır asgari ücretin serüveni.

demek ki neymiş? bir işçinin normal gıda, mesken, giyim, sağlık, yakacak ve aydınlatma gibi zaruri ihtiyaçlarını karşılayabilecek kifayette olması lazımmış bu meretin! bu açıdan bazı chp belediyelerinin yaşanılan ili esas alarak belirledikleri asgari ücret gayet mantıklıdır. çünkü yasanın temelinde mahalli komisyon diye bir kavram vardır.

2021 yılının ikinci yarısında net asgari ücret net: 2 bin 825 lira 90 kuruş. imdii bu rakamla yukarıda sayılan zaruri ihtiyaçları ülkenin hangi ilçesinde karşılayabiliriz? salt mesken ihtiyacının bile kaç lira olduğunu düşünürsek...

asgari ücret gibiyim kimse benimle geçinemiyor...

ne olduğu belli olmayan ücret
ay başı geldiği zaman alırız
ve
ondan sonra çetin mucadelemiz başlar
çetin mucadelinin adı da ay sonunu nasıl getiririz
kısacası işverenin bize verdiği
alın çalıştınız hakkınız ama sakın az diye düşünmeyin dediği para

ihtiyaçlar ve ev kirası düşünüldüğünde tek kişi bile geçinmek zorken 4 çocuğu olan bir ailenin üstelik hepsinin okuduğunu da düşünürsek geçinilmesi imkansız olan bir ücret sistemi.

daha once de yazmistim linc edenler olmustu.

asgari ucret bir kisi sabah 8 aksam 8 calissin ve kira odesin, yesin icsin uc cocuguna baksin ucreti degildir. devletin sadece bir birey icin saatlik haftalik ya da aylik belirledigi minimum ucrettir, ve genelde yeme icme skalasi, big mac endeksiyle alakali bir durumdur. siz eger asgari ucreti aylik belirler, ve populist malzemeye uygun hale getirirseniz toplum yavas yavas asgari ucrete kayar tamamen.

cok yanlis yapildi ve yapiliyor, hem de cok. zaten hukumet populist zamlar yapti, orta diregi yok etti, bu yetmezmis gibi bazi chp'li belediyeler de kendi calisanlarina 5-6 bin tl asgari ucret veriyorum diye populizm yapiyor. farkinda degilsiniz ama turkiyede asgari ucret fahis zamlanmaya basladigindan beri enflasyon durdurulamaz halde. turkiye asgari ucretin 300-350 dolar civarinda belirlendigi bir ulkedir her zaman. siz kalkar asgari ucreti on yilda 5 katina cikarirsaniz, memura ve ozel sektore ise bu on yilda sadece yuzde 50 zammi uygun gorurseniz ulkede hem enflasyon patlar, hem de kalifiye olmayan isgucu artar. siz istiyorsunuz ki asgari ucret 5bin tl olsun adam gecinsin ailesine baksin. oldu anasini satayim. vasifsiz kari koca calissin 16 yasindan itibaren cebine 10 bin tl para girsin, maasi her sene yuzde 30 zamlansin, 30una gelmeden ev araba alsin hem de minimum stresle. o zaman doktor muhendise kac para vereceksin bu memlekette? aylik 1000 tl fazla kazanmak icin mi gece vardiyasinda yanan motor icin yatagindan kalkip gelecek o muhendis? ya da bir doktor 48 saat uyumayip hasta bakacak ve o kadar strese girecek? bugun asgari ucretlilere anket yapsan cogu hayatimdan memnunum der, cunku stres seviyesi dusuk. memnun olmayanlar ve mental sagligindan ödün verenler asgari ucrete yakin calisan guya orta direk. bugun bir universite okumak firsat maliyeti ile birlikte 30 yasina kadar bir insana 1 milyon tl'den fazlaya mal oluyor. kalifiye insan bu parayi cok kisa surede amorti etmeli ki degsin. sen bu adama asgari ucrete yakin para teklif edersen, ve bu fark hayat kalitesini artirmakla alakasi olmazsa banglades, vietnam, gelismemis latin ulkeleri gibi yasarsin.

gelismis toplumlarda haftalik ucret saatliktir genelde. cunku bir kisi sabahtan iki saat aksama dogru iki saat calisirsa kac kg et sut vs alacagini gorebilir. avrupadaki gibi aylik ucretlerde de orta direk asgari ucretten 300-500 euro fazla kazanir en fazla, ama bu miktar ile ornegin arabasinin deposunu 10 kez fazla fuller, daha guzel bir muhitte oturabilir, ya da birikim yapabilir. birnevi zorluk cekip kalifiye olmanin karsiligini alir.

ulke iyice meksika, brezilya favelalarina dogru gidiyor. rezidans dikiyorlar altindaki cadde leş. orada issizi de asgari ucretlisi de orta diregi de yasamaya calisiyor. adam 30 yasinda muhendis 5bin tl veriyorlar. bakin cok net soyluyorum, devlet asgari ucrete sadece yuzde 5 bile zam yapsa enflasyon duser, alim gucu artar.

sunu anlayin artik, asgari ucreti artirmak ve yuceltmek parayi devaule eder. ve eger devlet kalifiyeyi onemsemezse en zengin yuzde 20 kesim daha da zengin olurken yuzde 80 direkt fakir konuma gecer. o yuzde 20'nin alim gucu daha da artacagi, uretim maliyetleri de yukseldigi icin enflasyon olarak geri doner. yani alim gucu daha da duser.

hani deniyor ya noluyor da bu kiralar surekli artiyor? sen asgari ucretten sadece 300-500 lira fazla kazaniyorsun ama onu odeyemiyorsun, adamlar evde 5 kisi asgari ucrete calisiyor (suriyelilerin cogu boyle hatta daha da dusuk paraya) ama ev sahibine fazla kira odeyebiliyor. e sen neden 23-24 yasina kadar okudun, yetmedi ustune yuzbinlerce lira para harcadin o halde?

türkiyede ev alan bir ingiliz karı kocanın çektiği videoda şaşkınlıkla "ben türklerin bu parayla nasıl hayatta kaldığını bir türlü anlayamıyorum, bizim makul hesaplarımıza bunun en az 8500 tl olması lazım" dediği ücret..

dalga geçer gibi 2.830 tl olan para. o miktara ben sadece faturaları ödeyebiliyorum.

yasal olarak belirli ölçülere göre saptanan, işçiye bir çalışma günü karşılığı olarak ödenen ücrettir kendileri (!) . brüt tutarı 3577,50 tl olan sgk primi, işsizlik sigorta primi , gelir vergisi ve damga vergisi kesintisinden sonra bir çalışanın elinde kalan para net olarak asgari geçim indirimi dahil 2825,90 tl ücrettir. her şeyde olduğu gibi vergilerden nasibini alan ve bu enflasyon şartlarına göre yeterli olmayan paradır. vergiden istisna olan tek şey de aldığımız nefestir. o da şimdilik.

bu ocak ayında "3500" olur diye umuyorum. akape nin sus payı.

türkiye'deki en ucuz şey!

zam gelmeyen tek şey.

köpeğin önüne konulan yal

ilkokul mezunu, cahil, köle olmaya alışmış, sorgulamayan, vasıfsız işçi modunda olan malum seçmenin öve öve bitiremediği, beğenmeyeni linç ettiği, bu tutarı veren işe girmeyeni ise iş beğenmiyor diye eleştirdiği, kölelik düzeni ücreti.

normalde asgari ücret, avrupa ve abd'deki gibidir. yani çalışanların ortalama yüzde 2-3'ü bu ücreti alır. zaten adı üzerinde, asgari ücret.

ama din ve milliyetçilik sömürüsü yapılan ülkelerde ise standart ücret halini alır. şu an ülkemizde resmen standart maaş oldu.

depodaki hammal, mağazadaki satış danışmanı, ofiste tüm gün oturan elemanda bu maaşı alıyor.

ilkokul mezunu da, üniversite mezunu da bu maaşı alıyor.

utanç verici bir durumdur. bu halka böyle ücret!!.

para veriyoruz ama
sefil bir biçimde yaşa
he bir de yarısını kiraya ver
ama haklısınız para veriyorsunuz
elinizi öpmek gerekir büyük insanlarsiniz

türk halkının afyonu veya uyuşturucudur. iktidarda bunu bildiği için nabza göre şerbet vermektedir. yok efendim asgari ücret 5 bin tl olsun muhalefet de yok beyefendi o yetmez 10 bin tl olsun diye. milleti kandırıp duruyorlar, millet de yiyor ne yazık ki.

300$ maaş;
150$ kira,
50$ + faturalar,
100$+ mutfak,
eee daha bir sürü gider var,
onları ne ediciğüüük...

standart ücret haline gelerek, anlamını ve teorideki yerini kaybetmiş iktisadi birimdir.

planlı ve uzun vadeli yapısal kalkınma planlarıyla enflasyonun kalıcı olmak koşulu ile makul seviyelere düşeceği döneme kadar (düşük enflasyon da en az yüksek enflasyon kadar tehlikelidir.) işçi ücretlerine yapılacak sembolik zamlar bir şey ifade etmemekle beraber; bilakis bu kıtlık döneminde talep enflasyonunu artıracak; haliyle olan yine alt-orta gelirli vatandaşa olacaktır.


kurlardan ötürü maliyet enflasyonun hali ortadayken siyasi kaygılarla atılan her adım felakettir. ha her şey bitti de konu sadece işçi ücretlerine mi indirgendi derseniz de, ahlaki normlardan yoksun ve akan suyun bile şeffaf olmadığı bir toplumsal yapı ve siyasal iktidarın hüküm sürdüğü böylesi bir konjonktürde günü birlik sevinçlerin bedeli ağır olur. şöyle ki;

(bkz: tüik verileri)
(bkz: istanbul'da ev kiraları)
(bkz: ikinci el araba fiyatları)
(bkz: özel tüketim vergisi)

günümüz koşullarına göre en az 3.500 olmalıdır onun altı kurtarmaz. şuan ki 2.830 öğrenciye bile yetmez. zaten paranın yarısından fazlası faturalar, kira ve alışverişe gidiyor. evet.

fazla bile. aslında yapacaksın 2000 lira yeter ve hatta artar.