başkalarının fikirleriyle yaşamak
başlık "jack the ripper" tarafından 26.11.2020 20:59 tarihinde açılmıştır.
21.
insan kendini özgün zannettiği noktada da kaçınılmaz olarak bunu yaptığı için değişen bir şey yoktur. akrabanın, komşunun fikrine aldırmazsın da zorunlu olarak içine doğduğun kültürün bir öznesi olursun ve yine başkalarının düşüncesiyle yaşıyorsundur. veya daha önce dile getirilmeyen bir fikrim var iddiasında bulunduğunda, aslında kaç kişinin çoktan düşündüğü bir fikri düşünüyorsun, bilemezsin. hayat böyledir işte. bir gün herkes o kadar da özel olmadığının farkına varır. ve temel bir aydınlanma yaşar.
devamını gör...
22.
(bkz: kiralık akıl)
devamını gör...
23.
kendi yaşamımızı incelediğimizde başka insanların vermiş olduğu kararların da hayatımızda etkili olduğunu görürüz. bazen gerekli olduğu için bazen ise önemli olduğu için uyarız. olmasını istediğimiz şey benim kararım benim hayatım demek belki de. olan şey ise çoğu zaman bundan uzak. bu yüzden seçimlerimizle mutlu veya mutsuz oluruz. bazen ise cesaret edip farklı kararlar vererek (muhtemelen bizim için düşünülen kararlardan farklı) hayatımızı bizim istediğimiz bir yöne çevirebiliriz. bunun için kimimiz uygun zamanın gelmesini bekler, kimimiz ise başka şeyler. ama asıl soru şu. zaman bizi bekler mi ?
kim bilir...
kim bilir...
devamını gör...
24.
okumayan, araştırmayan, araştırsa da sorgulamayan insanların bilincinde olmadan kukla olarak yaşamalarına neden olan durumdur. üzücü olan şu ki, bunun farkında bile değillerdir. sorgulamayan insanları manipüle etmek o kadar kolay ki onları bu fikirlerin kendilerine ait olduğuna inandırmanız işten bile değil.
devamını gör...
25.
ınsanın kendine yaptığı en büyük zulüm nedir sorusuna verebileceğim cevaptır. kişi içinde yaşadığı toplumu görmezden gelemez evet ama sırf başkalarının fikirlerini temel alarak yasamak kendine haksızlık etmekten başka bir şey değildir. fark ettiyseniz kendi olabilen insanlara hep bir düşmanlık besler bu toplum . bunun cogu zaman gizli hayranlık olmadığını kim söyleyebilir. çünkü o kendi hayatını yaşar biz ise başkalarının....
devamını gör...
26.
başkalarının fikirleriyle yaşanmaz, 'yaşanmışlık' olur.
devamını gör...
27.
niye , sizin kendi fikriniz yok mu ? ya da başkalarının hayatı yok mu ? herkes kendi fikriyle , kendi hayatını yaşasın.
devamını gör...
28.
baskıcı aile ile yaşayan kişiye denir. sadece ailenin fikri vardır. onlar ne derse o olur. eli mahkûm evlat da ne derse yapmak zorundadır.
devamını gör...
29.
böyle yaşamadığını düşünen insan, henüz kendine ait hiçbir fikri olmadığını farkedememiş insandır.
devamını gör...
30.
korkaklık ve tembellik nedeniyle kendi aklını kullanma cesaretini gösterememek. (bkz: sapare aude)
devamını gör...
31.
başkalarının fikriyle yaşamaktan kasıt sürekli birilerinin yönlendirmesiyse sıkıntılı iş. ama diğer taraftan ana fikrini beğendiğimiz şeyleri hayatımızda uygulamaya çalışabiliriz.
sonuçta fikir bu, kişiye ait olsa da herkes tarafından kullanılabilir.
sonuçta fikir bu, kişiye ait olsa da herkes tarafından kullanılabilir.
devamını gör...
32.
gayet mümkündür. başkalarının fikrini mantıklı buluyorsa sorun yok. sonuçta sizin de fikirleriniz, birilerinin zamanında söylediği sözler üzerine inşa edilmiştir. zaten insanların bir parti, ideoloji altında birleşmesi bile başkasının fikri ile yaşamasına örnektir. halbuki aynı düşünceye sahip insanlar bile birbiriyle çatışabilmeli(pozitif olarak) fikir olarak.
devamını gör...
33.
başkalarının fikirleriyle yaşayın. kendi fikrinizle ölün.
devamını gör...
34.
aslında yaşamamaktır. çünkü kim olduğumuzu belirleyen şey, seçimlerimizdir. şahsi hayat görüşüm; herkesi dinle ama kendi bildiğini yap..
devamını gör...
35.
başkalarının fikirleriyle, istekleriyle yaşamak onlar istediği sürece mutlu olmaktır.
fikirleri dinleyin kulak verin, ama size uymuyorsa koşulsuz itaat etmeyin.
fikirleri dinleyin kulak verin, ama size uymuyorsa koşulsuz itaat etmeyin.
devamını gör...
36.
başkalarının yolunda yürüyenler, ayak izi bırakmazlar. (ts. elliot)
devamını gör...
37.
farkında olarak ya da olmadan yapmak şeklinde iki versiyonu bulunan durum.
farkındaysak ve bunun müptelası olduysak en basit konuda bile "sence şöyle mi olsun böyle mi?" sorularına çok sık başvururuz. böyle bir durumda bizi düşünen insan "bunun kararını sen verebilirsin" derken, bu soruyu duymaktan bile keyif alan bazı insanlar hiç bıkmadan cevap verirler. çünkü kontrol hissinin bağımlısıdır onlar da.
farkında değilsek çok açık bir şekilde sormayız ama konuşma esnasında başka insanların fikirlerini aklımızın bir köşesine yazar ve "ben sahiden böyle mi olsun istiyorum?" diye düşünmeden o fikri hayata geçiririz. bence bu ilk söylediğimden daha kötü. çünkü hiç kendimiz olamadan sağdan soldan topladığımız temelsiz fikirlerle var oluruz.
her insan kendine sık sık doğru sorular sormalıdır. ne istediğini, neden istediğini bilmeli ve bir durum karşısında ne hissettiğini sahiden iyi anlamalıdır.
farkındaysak ve bunun müptelası olduysak en basit konuda bile "sence şöyle mi olsun böyle mi?" sorularına çok sık başvururuz. böyle bir durumda bizi düşünen insan "bunun kararını sen verebilirsin" derken, bu soruyu duymaktan bile keyif alan bazı insanlar hiç bıkmadan cevap verirler. çünkü kontrol hissinin bağımlısıdır onlar da.
farkında değilsek çok açık bir şekilde sormayız ama konuşma esnasında başka insanların fikirlerini aklımızın bir köşesine yazar ve "ben sahiden böyle mi olsun istiyorum?" diye düşünmeden o fikri hayata geçiririz. bence bu ilk söylediğimden daha kötü. çünkü hiç kendimiz olamadan sağdan soldan topladığımız temelsiz fikirlerle var oluruz.
her insan kendine sık sık doğru sorular sormalıdır. ne istediğini, neden istediğini bilmeli ve bir durum karşısında ne hissettiğini sahiden iyi anlamalıdır.
devamını gör...
38.
bunun iki boyutu var, uzman olana güvenmek
ikincisi felsefi süreçler sonucunda insanın kendi doğrusuna ulaşması. ilki için birilerinin uzmanlığına güvenmek durumundayız diyebiliriz ama orada da yine gerekli araştırmayı yapıp, doğrulardan seçmemiz gerekir. ikincisi ise genellikle bizimle bağlantılı. bilgilerimizin çoğunlugunun kulaktan dolma olduğunu düşündüğümüzde ikisini de sağlayamadığımız bir gerçek.
ikincisi felsefi süreçler sonucunda insanın kendi doğrusuna ulaşması. ilki için birilerinin uzmanlığına güvenmek durumundayız diyebiliriz ama orada da yine gerekli araştırmayı yapıp, doğrulardan seçmemiz gerekir. ikincisi ise genellikle bizimle bağlantılı. bilgilerimizin çoğunlugunun kulaktan dolma olduğunu düşündüğümüzde ikisini de sağlayamadığımız bir gerçek.
devamını gör...
39.
kendini henüz keşfedememiş, tabiri caizse koyun gibi yaşayan, araştırmayan, hayattan zevk almasını bilmeyen insanların yaşam biçimidir.
çoğu zaman başkalarının fikirlerinin tesirinde yaşadıklarını fark etmezler bile, bu fikirleri kendi fikirleriymişcesine yaşayarak hayatlarına devam ederler. acınası bir durumdur, kendinize biraz da olsa saygınız varsa bunu yapmayınız.
çoğu zaman başkalarının fikirlerinin tesirinde yaşadıklarını fark etmezler bile, bu fikirleri kendi fikirleriymişcesine yaşayarak hayatlarına devam ederler. acınası bir durumdur, kendinize biraz da olsa saygınız varsa bunu yapmayınız.
devamını gör...
40.
özbenliğin giderek yok olmasıyla, kişinin kendine yabancılaşmasıyla sonuçlanır.
devamını gör...