birini çok sevmek

aile hariç dışardan birisine uyguladığınız bir eylem ise birine karşı verdiğiniz sonsuz müsahamadır. tehlikelidir hor kullanılabilir karşıda ki kişinin fark etmeden kölesi olabilirsiniz.

oğuz atay'ın "kendimle konuşurken bile onun hoşuna gitmeye çalışıyordum" dediği.

(bkz: emma robert)''in sevdiği gibi sevmektir.

şuna bakmaz mısınız

çok güzel bir şey sevmek. çok seviyorsan ne güzel. şu hayatta iyi ki çok sevdim diyorum. birini çok sevdim. belki hak ettiğinden fazlasıyla. ama sonucunda karşınızdaki kişi size karşı "bensiz yapamaz, çok seviyor bu cepte artık. ne yapsam katlanır bu." kafasına girerse toksik bir ilişkiye dönüyor. senin sevginin değeri türk lirası gibi düşüyor. sevgi karşılık beklemeden yapılmalı, evet. ama karşındaki senin sevgine karşı sana bir hiç muamelesi yapıyorsa orada dur ve sevginin değerini ölç. öyle bir devir ki sevgiyi bile suistimal eden insanlar var. çok seveni kullanıyorlar. ne mutlu "gerçek" sevginin farkında olan iki kişi şu toksik ilişkilerin dünyasında birbirlerini bulabilirse.

sevebilmek o kadar iyi hissettirir ki. sevmek mi sevilmek mi noktasında her zaman öndedir bu yüzden.

kaybetmeye giden yolda atılmış ilk adımdır. çok üstüne düşmekle birleşirse eğer, avucunuzun içinden kayıp gittiğini görürsünüz.

birini çok seversin ve sonraki herkesi sevmiş gibi yaparsın.

hayatta en başarılı olduğum eylem. sevmeden duramıyoruz efendim

sevdim de sevildim de. birini seçmem gerekseydi sevilmeyi seçerdim. çünkü sevsem ne oluyor sanki ya o beni sevmiyor ya da ihanet gibi çeşitli kötü olaylar olabiliyor. oysa sevilmek öyle mi yaa. o kişiyi sevmesen bile onun sevgisi zamanla içini ısıtır. bizi sevenler bizi mutlu etmek için çok uğraşır çok didinir üzmekten de çok kaçınır. bir çeşit konfor alanıdır. boşverin be filmlerde ki gibi değil hayat. öyle muazzam aşklar yaşamayacağız yaşasak bile çok sürmez hüsranla biter. en iyisi bizi seveni seçmek. hem çok sevmek de zarar. gözünün kör olması iyi bir şey mi? seni seveni seçtiğinde gözün kör de olmaz bir hata yaptığında dur diyebilirsin ona.
ama sevmenin de lezzeti yaşadığını hissetmendir. iliklerine kadar derin bir bağlılık ve tutkudur. gençlik yıllarında sevin orta yaşlara doğru gelince seveni seçin başka denklem bilemiyorum şu yaşımda

çok kez yanlış kişi olur bu başlıkta sözü edilen "biri" ama bir gün gelir ki doğru kişiye vermişsiniz tüm kalbinizi. her şeyiyle kabul etmektir çok sevmek. sevgiyle kabul ettim diyebilmek, hayatınıza çağırmak... sevgiyle kabul ettim, gel.

sizi uykusuz bırakmamalı, sizi sevgi için yalvartmamalı, sadece sizin çabanızla olmamalı, her hatasını görmezden gelmek olmamalı , kimsenin size yapamayacaklarını ona ayrıcalıkla sunmak olmamalı.

'' o '' nu istemektir, ebedi sevmek, sadece yanında huzur bulmaktır.
'' o '' varsa zaman duruyordur, güneş gözlerinde doğuyor, geceler gözbebeklerinde kayboluyordur.
'' o '' yoksa zemheri acımasızca geliyordur, karanlıklar ruha çöküyor, yüzü tebessüm terk ediyordur.
'' o ''nun için her zorluğa ilelebet baş kaldırmaktır, mutluluğun daim olması için elde kuş misali olmaktır.

şimdi nereye dokunsam sana değiyor ellerim
nereye gitsem sana varıyorum
kaçışım yok
kurtuluşun imkansız
biliyorsun tepeden tırnağa sen doluyum
biliyorsun en çok seni yakıştırdım yüreğime
ve biliyorsun
seni en çok ben sevdim

cevdet ayvaz / seni en çok ben sevdim

onu tahmin edebilecek her şeyden koruma, hayatından tut cebindeki paraya kadar ona feda etmektir. yüzüne baktıkça dünya daha büyük daha ulaşılmaz gibi geliyor. en uçsuz bucaksız keşfedilmemiş yerlere onun adını vermek onu oralara götürmek bildiğin bütün güzellikleri o sanmaktır. kalbini,yatağını açmaktır. sıcacık bir gülüşe içten bi seni seviyorum kelimesine değmeyecek şey yok her yorgunluğu alıyor.

yorucu iş.

hiç kimseyi kendinizden daha fazla sevmeyin.. üzülürsünüz..

boş iş

senin için sinek kanadı kadar değer taşımayan şeyleri o heyecan içinde anlatırken çok mühim bir iş başarmış gibi onu dinlemektir.
yorgun döndüğü bir akşam üstü sevdiği yemekleri yapmak ardından kahveleri hazırlayıp ona sevdiği şiirler okumaktır.
ona işyerinde mobbing uygulayan egosu boyundan büyük sözde erkek müdürü arabasına binerken gırtlağını sıkıp sevgi dolu gözlerle müdüre bakarken kiminle ne konuştuğuna dikkat etmesi gerektiğini yoksa bir daha kendisini evinin önünde karşılayacağını söylemektir.
birini çok sevmek ve sevilmek benim gibi türleri insani forma döndürmektir.

kimseyi çok sevmeyin. delik deşik ediyor da ruhunuzu, "bak, bunu sen yaptın." bile diyemiyorsunuz.

birini çok sevmek, o kişiye size zorbalık yapabilmesi için açık çek vermektir.