çocukken ansiklopedi okumak

öncesinde sözlükten kelime bulma oyunu oynarsınız. öyle başlar. <3

mitoloji ansiklopedisi mi ne vardı bir zamanlar. çocuklar içindi ve hemen her tanrı, yarı tanrı, titan, yaratık vardı içinde. çok sevmiştim ama ciltlerinin büyük bölümü eksik olduğundan bizde mitoloji de ansiklopediler kadar eksik kaldi bende.

hikaye kitapları özellikle taşrada çok satılmazdı . kitap kalmayınca ansiklopediye sarıp ondan da keyif almaya başlamıştım.

22 ciltlik ana britannica'yı, her pazar, fasikül fasikül biriktirip ciltletmiş bir orta okul öğrencisiydim. pazar günlerini iple çekerdim, sabahın köründe gazete bayiine gidip o haftanın fasikülünü alıp hatmederdim. çok kaliteli bir markaydı, cilt bitimlerinde o mis gibi kokan kapak gelirdi, yaldızlı maldızlı. düşünün 22 cilt ve her cilt takribi 10 fasikül, haftada bir kez...lan ne zevkliydi ya. aynı anda büyük larousse da biriktiriyordum ama o o kadar kaliteli değildi, sayfalar saman kağıdı gibiydi, britannica neredeyse kuşe kağıt gibiydi. sektirdiğiniz, unuttuğunuz yada kaybettiğiniz fasikül olursa, mektup!!! yazıp istiyordunuz, gönderiyorlardı.
sonuç: evden eve taşımaktan, (eşek ölüsü gibiydiler) ve internetin sayesinde yük olmaya başlamışlardı, birine söylemiştim meğer adam ansiklopedi manyağıymış, bir ton para verip aldı onları benden... çok ağlamıştım sattığımda.

benim dokuz yaşımdaki anım öğretmen olan teyzemim bana hediye ettiği uzay ansiklopedisini tıpkı kütüphaneden aldığım diğer kitaplar gibi satır satır, sayfa sayfa okuyup bitirdiğimdi.

80 li gençliğin yaptığı eylem..

simdikiler ne bilsin ansiklopedi ne demek..

soyumuz kururdu gazete kuponu biriktirmek ten..

ansiklopediden dönem ödevi yapmışlığım var.
memo larousse, meydan larousse, ana britanica vs.. hey gidi günler hey.
burnuma resmen deri ciltle karışık hafif sararmış kağıt kokusu geldi.

set set bitirmişliğim olan. keyifli zamanlardı. şimdilerde 3 kitap elimde aylarca sürünüyor, odaklanamıyorum.

başlığı görür görmez o güzel zamanlar canlandı gözümde. meydan larousse’lar, temel britannica’lar, ana britannica’lar… ruhumu nostaljik bir hüzün kapladı. şöyle bir bakıyorum da ne güzel zamanlarmış. henüz teknolojinin hayatımıza nüfuz etmediği, doğallığın, samimiyetin kaybolmadığı güzel yıllar. bizim evde de o dönemde yaşayanların pek çoğu gibi çeşitli ansiklopediler bulunurdu. bu ansiklopediler öyle bilgilerle doluydu ki okudukça, öğrendikçe şaşar kalırdık çocuk aklımızla. bizdeki cilt cilt ansiklopedilerden az ilkokul ödevi yapmadık. ödev konularından ziyade sıra dışı canlıların olduğu ilginç resimler ilgimi çekiyordu benim en çok. dinazor, komodo ejderi, timsah gibi devasa ve korkutucu varlıkların resimlerine bakmayı seviyordum. bir yandan bu korkunçlu resimlere bakıyorum bir yandan da ya gece rüyama girerse diye tedirgin oluyordum. henüz çocukken korkularımın üstüne gidiyormuşum. şimdiki çocukları düşünüyorum da bizim çocukluğumuzda yaşadığımız güzelliklerin çoğunu hiç yaşamadılar. daha da kötüsü artık bunları yaşayamayacaklar. bu yüzden bizim kuşağı son şanslı nesil sayıyorum.. çocukken çocuk olduğunu bilmemek ne tuhaf değil mi sözlük. yani o zamanlar hiç büyümeyecekmişiz gibi gelirdi, sanki hep çocuk kalacakmışız gibi gelirdi. bazı çocuklar ise hemen büyümeyi isterdi. şimdi bakıyorum büyüdük de ne oldu. çocuk dünyamız, hatıralarımız, hayâllerimiz maziye karıştı. o güzel zamanlar sadece anılarımızda ve fotoğraflarda kaldı.

ben bu işi biraz daha ileri götürüp kütüphanedeki ansiklopediyi zimmetime geçirmiştim yaklaşık 7-8 sene oldu hala duruyor bir gün iade etmeyi düşünüyorum

en sevdiğim şeydi. o zamanların google'ı bi yerde.
evdeki atlastan bi ülke seçer, ansiklope'diden de araştırırdım. sonra oraya gittiğimi hayal ederdim.
jules verne çok okuyunca*
onun dışında bazen gelişi güzel bir sayfa açar, yeni bir bilgi öğrenirdim.
çok severdim ansiklopedilerimi.

ilk bebeğim "harikalar ansiklopedisi". piramitleri mumyaları okuyup arkeolog olmayı çok isterdim. sonra "mezarcı mı olcan" diye diye soğuttular..

dayımın vaktiyle tercüman (dinozor olduk resmen) gazetesinde çalışmasından mütevellit sağlık ansiklopedisi okumuştum.