dinlerin biteceği tarih

kıyametin kopacağı tarihtir.

belki yarın , belki yarından da yakın.

cevap (bkz: asla)

din ve tanrıya sadece islam, yahudilik veya heistiyanlık olarak bakıyorsanız yanılıyorsunuz.

herkes'in bir putu tanrısı var kiminin camiisi banka ilahı para kimi güce tapar kimi de kadınlara.

insanlık var oldukça insanlar bir şeylere inanmaya ve ne kadar red etsede bilinç altından tapmaya devam edecektir.

artık kötülük algısı, meyillilik arttığı için çoğu şeyler normal görünüyor. bir kapalı kadının açılmaya özenmesi gibi, alkol almayanın almaya başlaması gibi... hedefim kapalılığa veya bağımlılara sallamak değil, kişilerin dinlerinde karışıklık olacağına ve ortaya "sadece" dünyanın bir yanında güçlü iradeye sahip insanlar üzerinde kalacak. ama dinler bitmeyecek azalacak...

asla bitmez. dinler insanlar için bir ihtiyaçtır. zor zamanlarında manevi bir şeye sığınmak, açıklayamadığın bir olayı maneviyatla açıklamak vs. ayrıca insanlar semavi dinlerden uzaklaşsa da ki öyle olduğunu düşünmüyorum. bir sürü yeni din ortaya çıkmaktadır. yani makarnaya da tapabilirsin, budaya da secde edebilirsin, allah’a da. ama asla dini inanç ortadan kaybolmaz.

dinlerin alayı 1950'li yıllarda bitti. şu an bize din diye tanıtılan şey seks ve para tarikatlarının, sapkınlıkları ve şaklabanlıklarıdır. bunlara inan kitle zerre kadar sorgulamıyordur.

dinlerin bitmesinden, çöküşünden çok dinini terk edenlerin sayılarının artacağı öngörüsünü gözardı etmiş kuramsal önerme.

önümüzdeki 100 yıl boyunca dindarlık azalarak bitme noktasına gelir.

sonraki 100 yılda dine inananlar azalarak bitme noktasına gelir.

inanç sistemi binlerce yıldır var. zamanla evrim geçirdiler. sonra medeni dünya ile azalmaya başladılar.

yani silinmesi için en az 200 yıl geçmeli diye düşünüyorum. sonuçta bugün radyo kullanan bile hala varsa bir şeyin tamamen bitmesi uzun zaman alır.

muhtemelen uzun bir zaman alacak. orta doğululara ve batılılara göre din kavramı sadece semavi dinleri kapsasa da aslında doğaüstü inançların tamamını kapsar. buna "evrenden mesaj" gibi mistik inançlar da dahil olduğundan, semavi dinlere inanan kalmasa bile başka soyut güçlere ve otoritelere inanma durumu uzunca bir süre devam edecektir.

gercek insanin icinden gelen iman duygusunu silip atmak mumkun degildir. bu guzel ayricaligi, gunumuzde siyasi emellere alet edilen sahte inanislardan bagimsiz olarak degerlendirmekte fayda vardir.

insanların olayları ve bilgilerini, araştırarak yorumlayabildiğini ve güncelleyebildiğini fark ettiği gün.

bitmez ama küçük bir alanda kalabilir. kendi gruplarını kurarlar bir şekilde isyan ederler.

haftaya salı

dünyada insan yaşamı olduğu sürece inançların biteceğini düşünmüyorum. inanç, insanlık tarihi kadar eskiye dayanıyor ve her dönemin teknolojik şartlarına göre değişkenlik gösteriyor.

mesela göbeklitepe, bilinen birçok şeyi değiştirdi. bundan 12 bin yıl önce, insanların bir araya gelip ibadet ettiklerini ortaya çıkardı. din ve inanç tarihi sadece buraya kadar da değil. bundan çok daha eski medeniyetlerde de inanç sistemi var.

bugün mitoloji dediğim şey, o dönemin inanç sistemi aslında. bundan 200 yıl sonra şimdili inanç sistemine de mitoloji denebilir ve de yeni bir inanç sistemi olabilir. ama insan yaşamı var olduğu sürece bir şekilde inanç sistemi devam edecektir bence.

çünkü insan, bir şekilde inanmayı ve teslimiyeti seçiyor. bu hem insanı güçlü kılıyor hem de umutlu. yazının bulunmasından çok öncesinde de bu böyleydi. yazının bulunmasından sonraki semavi dinlerde de böyle. eğer insanoğlu yaşamaya devam ederse, bu günden binlerce yıl sonra da dönemin şartlarına göre bir inanç sistemi olacaktır.

dine yaslanan iktidarların, gelmesinden korktukları tarih.

dinler biteli çok oldu. sadece bu gerçeği görmezden gelmek isteyen bir avuç ruhban bezirgan ve onları kendi amaçları için maşa olarak kullanan emperyalist odaklar var.
geri bıraktırılmış coğrafya ve toplumlarda onların uşakları tarafından, sanki hala varmış gibi gösterilmeye ve kullanılmaya çalışılıyor.

bilmiyorum ama azalarak değil de hızlanarak bitmesini umuyorum.

dinlerin biteceği tarih, ancak insan ırkının bitmesi ile mümkün olabilir. inanç ve iştiyak; insani birer cevherdir. sonradan oluşan toplumsal, çevresel, veya tarihsel alışkanlıklar ile elde edilen cevherler değildir.

bu nedenle dinlerin biteceği tarih ile ilgili sosyolojik ( toplum bilim ) çıkarım yapabilmek için; psikoloji (birey bilim ) açısından doğru analizler yapmak gerekir. din tarihi insanlık kadar eskidir. animizm , totemizm vs vs gibi antik çağ dinlerinde dahi inanç ve iştiyak gibi insani cevherlerin delilleri mevcuttur.

kıyamet günü,mahşer,cennet cehennem

insanlık var oldukça dinlerin tamamen biteceğini söylemek pek mümkün görünmüyor. çünkü din sadece bir inanç sistemi değil, aynı zamanda bir ihtiyaç, bir alışkanlık, bir aidiyet biçimi. insan zihni anlam arıyor; acıya, ölüme, bilinmeze bir açıklama getirmek istiyor. bilim ne kadar ilerlerse ilerlesin, o varoluşsal boşluğu sadece matematik formüllerle dolduramıyoruz. hatta bazen bilim ilerledikçe bilinmezlikler artıyor, kafamız daha da karışıyor. işte tam o anda din sahneye çıkıp “merak etme, bunun da bir cevabı var” deyiveriyor.

diyelim ki bilim bir gün ölümsüzlüğü bile buldu. insan yine de bir şeye inanmak ister. çünkü mesele sadece ölüm korkusunu yenmek değil; bir anlam, bir yön, bir “neden buradayız” sorusuna yanıt aramak. yani sonsuz yaşasak bile, boşlukta sallanır gibi hissetmemek için bir şeye tutunmak ihtiyacı var. bu da dinin veya benzeri inanç biçimlerinin kolay kolay kaybolmayacağına işaret ediyor.

üstelik din, bireysel olduğu kadar kültürel bir mesele. kahvaltı alışkanlığımızı, sabah telefona bakma refleksimizi bile terk edemezken, binlerce yıllık inanç alışkanlıklarını “bir gün biter” diye düşünmek fazla iyimser olur. araştırmalar da gösteriyor ki, kimi yerde sekülerleşme artsa da, başka yerlerde dini inançlar daha da güçleniyor.

kısacası, insanlık ölümsüzlüğü bulsa bile dinler bitecek gibi görünmüyor. belki format değiştirir, yeni inanç biçimlerine evrilir ama inanma ihtiyacı baki kalır. çünkü biz insanlar, teknolojiyle göğe çıksak da, kalbimizin bir köşesinde hep bir anlam arayışı taşırız. ve muhtemelen, dinler o köşeyi doldurmaya devam edecek.