birkaç güne ölür diye düşündüğümüz iki civcivimiz büyüyüp horoz olduğunda kesmeye kıyamayıp hayvanat bahçesine vermiştik, sürekli kavga ederek beynimizi öpüyordu şerefsizler*
devamını gör...
son zamanlarin moda terimiyle duyar kasiyor degilim ama, ben degilim bu. olamadim. apartman cocugu oldugum icin zaten oyle bir imkanimiz olmadi ama, bir kuzenin balkonda karton kutu icine hapsettigi civcivleri gorunce cok uzulmus, her seferinde bir bahane uydurup gitmemeye baslamistim onlara.
devamını gör...
ağır travmalarımın nedeni olan civcivlerdir. çünkü benimkiler büyüyemedi hiç... (kurumuş boğazım) yaşasalardı ve konuşabilselerdi gülseren budayıcıoğlu'nun kliniğine gitselerdi eminim onların hayatları da dizi olurdu.

tanımı yazarken kokusunu hissettim yavrularımın üürüühürüğğ. o anlara geri döndüm. sorun evcil civcivlerimde değildi. sorun evcilleşememiş ailemdeydi. 4 yaşındaki çocuğa (yazarınız burada kendinden bahsediyor) civciv mi alınır ulan. nerden bilebilirdi ki ilk civcivim sarı papatyamın hayatında ilk dışarı çıktığı gün mahallenin ağır abisi şerafettin'in öğle yemeği olacağını. şerafettin özünde iyi bir kediydi ama fena bir kusuru vardı. avını acı çektire çektire yerdi. ilk travma, yaş 4.

hayatımda bundan daha ağır travma yaşayamam derken üstünden seneler geçtikten sonra bizimkiler eve yine civciv alıp gelmişti. hayvanın eve gelişi ve karton kutunun içinde çıkardığı sese dayanamamış evin içine salmıştım. ne olduysa o an civcivi kutusundan çıkardığımı unutup markete gitmiştim. eve bir geldim ortalık feryat figan. annem eve sumo güreşçisi komşu hatice'yi çağırmış. kadın attığı adımları karnından ötürü göremediği için benim ikinci civcivim sarı papatyamı ezmiş. ezdiğini farkemediği için evin antresinden salona kadar da yürümüş. hiç mi anlamadın ya ses de mi çıkarmadı hayvan diyorum "ses çıkarmaya fırsatı olmadı herhalde diyo". ağlaya ağlaya evi temizledim lan ben. hasbelkader uğur dündar eve o an baskın yapsa evi 1 hafta mühürlerlerdi.

kız kardeşim pazarlarda satılan renkli civcivlerden istemiş. annem de önceki olaylardan akıllanmamış olacak ki pembe ve mora boyanmış civcivlerden alıp gelmiş. travma yaşatmaya doyamayan ailemin bu sefer ki hedefinde 5 yaşındaki kardeşim vardı. ben önceki civciv vakalarından ders çıkardığım için hiç karışmadım bu sefer. "dışarı çıkarma kedi kapar, kutusundan çıkarma sumo hatice basar" deyip uyarımı yaptım gerisi sende karışmam" dedim. son 2 civcivimizin katili de başak burcu annemdi. başak burcu kadınlar da genel bir hastalık vardır. her şeyi yıkayabilirler her şeyi ama. boyaları aksın diye 2 civcivi yıkamaya çalış sen. vücut ısıları error versin, makinenin yüksek devrinde yıkanan çamaşır gibi büzüştü hayvanlar, ertesi gün ikisi de pert.

bana civciv demeyin o yüzden. onlar fazlasıyla evcil de biz değiliz.

biri beni de evinde besleyebilir mi çünkü ben bu travmaları atlatamıyorum.
devamını gör...
halâ besliyorum mor civcivi
devamını gör...
kimin evine gitmişim öğrenelim bakalım.
devamını gör...
canım babam hayvan sevgisini tatmamız için eve beş on tane alırdı. ergenliğe geçince evde kelaysnaklsr gibi garip ve çirkin yaratıklar doluşurdu. büyüyünce de keser yerdik.
bu yüzden travmatik bir tip oldum. çocukluktan. ahhh sarı pakize seni ne çok severdim. işıklar içinde uyu...
devamını gör...
civcivleri rahat bırakın.
devamını gör...
çok istesemde, maalesef beslenmez.

civcivler yapı gereği kırsal bölgelerde büyütülmesi gereken hayvanlardır. şehir hayatına ya da standart apartman dairesine kediler/ köpekler gibi adaptasyon sağlayamazlar. belirli bir noktadan sonra hepsini gerekli doğal ortamı sağlayabilecek yerlere göndermeniz / vermeniz gerekir. bir hayvanı sahiplendikten sonra verme duygusunu sevmiyorum. ne olursa olsun, terk etme eylemi fazlasıyla gaddarca geliyor.
devamını gör...
2 tane balkonda bakıp büyüyünce kesip yedik. doğal gezen tavuktu. rest in peace!! diğerini de karga kapmıştı ya da uçarım deyip balkondan kendi atladı salak.
devamını gör...
biz ne ördekler besledik.. ey civciv sen kimsin ya!
devamını gör...
bizde 4 tane vardı salak kuzenim tekinin üstüne basıp öldürdü, ikisini atmaca yedi en sona kalanıda biz yedik.*
devamını gör...
pembeye falan boyuyorlardı bir zamanlar garipleri. ben sarı olanını tercih etmiştim. bir zamanlar varis çorabı içinde çim adamım da vardı. ne salak günlerdi. salak olduğu kadar masum.

metro çıkışlarında, karton kutuda köşelere çarpıp düşerlerdi. cikk cikk. 1 tanesi 5 tl ise 2 tanesi 8 tl idi. rakamları net hatırlamıyorum. cikk cikkk sarı kafalılardan birisini aldırmıştım yalvar yakar anneme. aynı bas bas bağırıp zırlama yöntemiyle aldırdığım tavşan gibi.

tavşanımın öldüğünü hatırlıyorum ama civcive ne oldu acaba, o kısmı anımsamıyorum. olacağı bir şey yok aslında, ölmüştür.

tıpkı çim adamımın da fazla dayanamadığı gibi. bir şeyler kaybetmeye o yaşlardan başlıyoruz aslında. hayat.
devamını gör...
istanbul'a gelmeden önce bahçeli evimiz vardı. kedi, köpek, tavuk ve horoz da vardır. her yaza girişte civcivlerimiz olur bunların karga, kedi ve kaza sonucu kaybederdik. büyüdükleri zaman bir bilemedin iki tavuk ve ekstra bir horoz tutulur gerisi ya birilerine verilir yada satılırdı.
kalanlarda ya ağır misafir gelince yada yılbaşında kesilir yenirdi.
bahçeli evim olsa yine beslerim. evin etrafında ne kadar haşere ve böcek varsa temizlerler. o küçük sarı halleri de insanı nedensiz mutlu ediyor. otur izle.
devamını gör...
sene bilmem kaç ben ve abim daha küçücügüz renkli civciv istiyoruz diye tutturup annemle babama zorla civciv aldirdik tabi biz apartmanın 5. katında oturan bir aile olarak besleyebildiğimiz kadar besledik sonra tabiki minnak civcivlerimiz barbie ve ronaldo yu köye gönderdik günlerr geçti bizim eve köyden tavuk geldi annem pişirdi bir güzel yedik aynı gün yediğimiz tavukların barbie ve ronaldo olduğunu öğrenip sabaha kadar ağladık bu da bir çocukluk travmamdir
civciv yiyen sarı civcuv vvv saygılar
devamını gör...
köyde hep var civciv evde ilk yumurtadan çıktıklarında kedilerden korumak için saklardı ninelerimiz biraz büyüdüklerinde annelerine verilirdi.
devamını gör...
ben bir kere besledim. sonra abilerim aldı ama doğru düzgün bakamadıkları için yerlerine bakmıştım. rengarenklerdi ve büyüdükçe bembeyaz oluyorlar, yumuşacıkk.
annesiymişçesine sizi takip etmeleri en bayıldığım olay. bazen evin içine 2-3 tane salardım ve ördekler gibi sıra oluştururduk. çok güzeldi. sevmeye doyamazdım...
devamını gör...
çocuklarım küçükken almıştım iki tane bir akşam işten geldiğimde balkonda yoktular.
- oğlum civcivler nerede?
* kara bir geldi götürdü..
sanırım karga'dan bahsediyordu ve o günden sonra bir daha almadım...
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"evde civciv beslemiş normal sözlük yazarları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim