hayatı stressiz ve huzurlu yaşamak için gerekenler

gündemi takip etmeyen, ege kasabasında yaşayan bir emekli olmak. böyle yaşasak bile sıkıntı yine dönüp dolaşıp bulur, o yüzden alışınız.

stres her yerde her zaman var olur o yüzden de stressiz yaşam diye bir şey yoktur. huzurlu bir hayat istiyorsan içindeki sen ile kavganın bitir. en derin yerine bak kalbinin ötesine in aklında sadece 'ben kimim' sorusu olsun, odaklan ve kendini bırak, bırak ki iç sesin konuşsun. sana söylediklerini yaparsan ve ben kimim sorusuna yanıt alırsan, huzura da erişirsin.

ölmek

delirmek

- sosyal ortamlarda bir konu hakkında tartışırken haklılığınızı ispatlamaya çalışmayın.

- kişisel bir hedefiniz ve/veya projeniz varsa gerektiğinde yakın çevrenizden gizleyin. somut hayallerinizi paylaşmamaya çalışın. (deneme yapmak için bir kere paylaşın; kafanızda olmayan hayali bir iş üzerine düşüncelerinizden bahsedin. alacağınız tepkileri görün.)

- bir işe giriştiğinizde sürekli kötü ihtimalleri düşünerek hem kendinizi (aslında zihninizi), hem de işinizi yıpratmayın. gerektiği kadar risk almayı göze alın.

- yaşadığınız mekandan memnun değilseniz mekanınızı değiştirin. (söylemesi yapmasından çok daha kolay. alın size stres.)

- alacağınız sorumluluklar ile onları yerine getirme kapasitenizi dengeleyin. istihap haddinizi aşmayın. bu konudaki kararlılığınızı çevrenize hissettirin; fakat kırıcı olmayın. diplomatik davranın.

- neyi ne için yaptığınızı bilin. gerektiğinde psiko-motor yeteneklerinizi kullanın fakat mahkum olmayın.

- olumlu düşünürseniz olumlu gerçekleşir! olumsuz düşüncelerden uzak durun! (keşke o kadar basit olsaydı.)

olumsuz düşüncelerden kaçmayın. kaçarsanız kovalanırsınız ve nihayetinde yakalanırsınız. olumsuz düşünceleri mantığınızla gidermeye çalışın. gerekirse beyin haritalarından yararlanın. az önce de belirttiğim gibi; altından kalkabileceğiniz seviyede risk alın.

- keyif aldığınız bir aktivite yapın. örneğin; bisiklete binin. bisiklet sürmek iyi gelir.

aklıma gelen olursa editlerim.

az insan ve doğa

başkalarının ne söylediğini umursamamak.hayatın her saniyesini dolu dolu yaşamak.

doğru iletişim kurabildiğin yapıcı insanlar, sevdiğin işi yapmak. bir de evinde sevdiğin+beben+evcil hayvanın varsa ne stres kalır ne huzursuzluk.

kıymetli dostlar, bu psikolojinin konusu gibi görünse de sosyolojinin çalışma alanına giriyor olmalı. kaygı bozukluğudur, patolojik davranış örüntüleridir, depresyondur, efendime söyleyeyim okb’dir, şudur budur, dsm kitapçığında tanılanan her bir konu başlığı bir toplumda zirveye ulaşmışsa ve ivmelenerek artmaya devam etmekteyse demek ki toplumsal bir histeri yaşıyoruz. psikoterapiler, ilaç tedavileri, deneysel yöntemler bizi iyileştirmeyecek.

temel kaygılarımız ekonomik ve haliyle politik. sosyolojik, politik sorunlarımızı çözmeden ruhsal duygusal sorunlarımızı çözemeyiz. klasiktir ama yeri ve zamanıdır: kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz.

taşıman gereken yükü başkasına yükle ve vicdanınla irtibatını kesip gününü gün etmeye bak. kendinden başka kimseyi düşünme.