her ilde üniversite olması saçmalığı
başlık "meyhude" tarafından 15.12.2020 15:46 tarihinde açılmıştır.
21.
türkiye 'de 80 tane il olsaydı × her ilde 1 üniversite olsaydı × her ildeki her 1 üniversitede 80 tane ihtisas alanı olsaydı × her ildeki 1 üniversitenin 80 tane ihtisas alanı her yıl 80 tane mezun verseydi.. *
yorumu size bırakıyorum.
tanım : katılmadığım tespit. her ilde üniversite bulunmalıdır. ülke kapasiteli çalışsa yeterli gelmez mezun sayısı.
yorumu size bırakıyorum.
tanım : katılmadığım tespit. her ilde üniversite bulunmalıdır. ülke kapasiteli çalışsa yeterli gelmez mezun sayısı.
devamını gör...
22.
23.
gelin ben size bu kadar her evin dibine üniversite açılması olayına açıklık getireyim.
düne kadar* kızlarımızı okullara zar zor gönderiyorduk. malum zihniyet kızlarımızın okumasını gereksiz gördüğü kadar buna engel olmaya elinden geldiğince de çalıştı. ancak katlanarak gelişen dünyada bu kadar üniversite açılmasına buyur gösterenler çok iyi biliyorlardı ki hitab ettikleri kesimin kızlarını okula göndermek istememe düşüncelerine yeteri kadar yanıtı asla veremeyecekler. baska bir çözüm üretelim düşüncesinin bir sonucu olarak da kuş uçmaz kervan geçmez yerlerin bir çoğuna üniversite yapıldı.
inanmazsınız evinin dışında sadece kampüs sınırları kadar yaşayan insanlar var hala ülkemizde sayın okur.
2022 türkiye'si görebildiğinizin çok ötesinde..
düne kadar* kızlarımızı okullara zar zor gönderiyorduk. malum zihniyet kızlarımızın okumasını gereksiz gördüğü kadar buna engel olmaya elinden geldiğince de çalıştı. ancak katlanarak gelişen dünyada bu kadar üniversite açılmasına buyur gösterenler çok iyi biliyorlardı ki hitab ettikleri kesimin kızlarını okula göndermek istememe düşüncelerine yeteri kadar yanıtı asla veremeyecekler. baska bir çözüm üretelim düşüncesinin bir sonucu olarak da kuş uçmaz kervan geçmez yerlerin bir çoğuna üniversite yapıldı.
inanmazsınız evinin dışında sadece kampüs sınırları kadar yaşayan insanlar var hala ülkemizde sayın okur.
2022 türkiye'si görebildiğinizin çok ötesinde..
devamını gör...
24.
her ilde üniversite olması değil sorun herkesin üniversiteli ya da üniversite mezunu olması. ama bilgi sahibi mi değil. mezun olsun da nasıl olursa olsun. okumuşluk seviyemiz yüksek olsun. bir birey yetiştirmek niye önemli olsun ki. yada mezun olup işsiz olması niye önemli olsun ki. eskiden az okuyan vardı ama kaliteli insanlardı yetiştirdikleri insanlarda eğer yetişmek isterlerse kaliteli oluyordu. peki ya şimdi... daha çöpünü çöp kutusuna atamayan kişi gelmiş öğretmen olmuş çocuk yetiştirecek.
devamını gör...
25.
üniversite sayıları arttı, eğitim vasatlaştı ama bir meslek sahibi olmak daha zorlaştı.
eskiden bakarlardı çocuğu okumaya hevesli değil, verirlerdi bir ustanın yanına zanaat öğrenirdi genç yaşta ve bir mesleği olurdu gencin. ama şimdi okumaya zaten pek de hevesli olmayan çocuklar bilmem nerenin bilmem ne üniversitesine gidiyor orada yıllarını heba ediyor. tembelliğe de yatkınsa o insan 21-22 yaşından sonra tabi zorlanıyor hayata atılmak için.
o kadar üniversite açıldı ama teknik eleman yok, ara eleman yok. koskoca istanbul'da bile bulamıyorsun.
şu an işyerindeki usta olan çocuk liseye bile gitmemiş. çok başını ağrıttım "oğlum açıktan da olsa bitir" diye istemedi. şu an gayet de iyi maaş alıyor. yıllardır aynı yerde. bağlı olduğumuz kurumsal firmanın merkezindeki mühendislerle aynı maaşı alıyor. işi mutfağında öğrendi.
yani demek istediğim; (herkesi kastetmiyorum) bazı gençleri boşu boşuna orada burada sürüklemektense meslek edindirmek daha hayrına olur.
bazı sektörlerde işsizlik çok fazla iken teknik işlerde, zanaat işlerinde eleman bulunamıyor.
bu zamandaki dağ başındaki bilmem ne üniversitesi meslek sahibi yapmıyor maalesef. boşa vakit kaybı
mesele sadece diploma ise dağ başındaki örgün öğretimden alacağın diploma yerine açıktan oku aynı zamanda çalış en azından iş hayatına atılmış, tecrübelenmiş olursun.
eskiden bakarlardı çocuğu okumaya hevesli değil, verirlerdi bir ustanın yanına zanaat öğrenirdi genç yaşta ve bir mesleği olurdu gencin. ama şimdi okumaya zaten pek de hevesli olmayan çocuklar bilmem nerenin bilmem ne üniversitesine gidiyor orada yıllarını heba ediyor. tembelliğe de yatkınsa o insan 21-22 yaşından sonra tabi zorlanıyor hayata atılmak için.
o kadar üniversite açıldı ama teknik eleman yok, ara eleman yok. koskoca istanbul'da bile bulamıyorsun.
şu an işyerindeki usta olan çocuk liseye bile gitmemiş. çok başını ağrıttım "oğlum açıktan da olsa bitir" diye istemedi. şu an gayet de iyi maaş alıyor. yıllardır aynı yerde. bağlı olduğumuz kurumsal firmanın merkezindeki mühendislerle aynı maaşı alıyor. işi mutfağında öğrendi.
yani demek istediğim; (herkesi kastetmiyorum) bazı gençleri boşu boşuna orada burada sürüklemektense meslek edindirmek daha hayrına olur.
bazı sektörlerde işsizlik çok fazla iken teknik işlerde, zanaat işlerinde eleman bulunamıyor.
bu zamandaki dağ başındaki bilmem ne üniversitesi meslek sahibi yapmıyor maalesef. boşa vakit kaybı
mesele sadece diploma ise dağ başındaki örgün öğretimden alacağın diploma yerine açıktan oku aynı zamanda çalış en azından iş hayatına atılmış, tecrübelenmiş olursun.
devamını gör...
26.
maalesef türkiye'nin en büyük sorunlarından bir tanesi ve bunun sonucu olarak üniversiteli işsiz dediğimiz bir tabaka var. türkiye'de iyi sayılabilecek üniversite sayısı aşağı yukarı belli bunlara gitmeyenlerin minimum 2 yıllarını heba ettikleri diye bir gerçek var ve zaten iyi sayılabileceklerinde belli başlı bölümleri iyi. sonra sokaklarda ben üniversite bitirdim ama kasiyerim diye dolaşan insanlar oluyor, aldıkları eğitimin niteliğini geçiyorum. bu kadar arz bile yok bir meslek grubuna. her yıl 1 milyondan fazla genci üniversiteye yerleştirmenin ve bundan rant alanı oluşturmanın birkaç kişi hariç kimseye yararı yok. bunun çözümü apartman üniversitelerini kapatıp barajı değiştirmekten geçiyor. ilk 300 bine girenler 4 yıllık üniversite hakkı, ilk 500 bine girenlerede 2 yıllık üniversite hakkı verilmesi. bu apartman üniversitelerinide kazandırmak istiyorsanız onlarıda tıp, hukuk, mühendislik, iktisat, uluslararası ilişkiler gibi bölümler yerine topluma gerekli diğer bölümlere yönelik teorikten ziyade pratiğe dayalı eğitim kurumlarına dönüştürmek olabilir.
gelirsek bu saçmalığın zararlarına ülkede gelir adaletsizliğinin önemli bir nedenide bu. bugün bir ara eleman veya esnaf küçümsemek için söylemiyorum (benim gözümde her emektarın yeri ayrıdır) senden fazla maaş alıyor veya kazanıyor. bunu yaratan sırf okumuş olmak için üniversiteye gidenler bu kadar mühendis olunca işveren seni asgari ücretede çalıştırabiliyor. bu mühendislik için geçerli değil sadece diş hekimlerinin veya avukatların bedavaya veya stajyerlerin haftanın 6 günü 2400 tl gibi absürt fiyatlara çalıştığına bizzat işitip tanık oluyorum. eskiden büyüklerimiz biz bir öğretmen bir avukat görünce önümüzü iliklerdik derlerdi, her ne kadar hukuk okuması oldukça zor olsada girmesinin kolaylığı hem öğretmenliği hem avukatlığı itibarsızlaştırdı.
gelirsek bu saçmalığın zararlarına ülkede gelir adaletsizliğinin önemli bir nedenide bu. bugün bir ara eleman veya esnaf küçümsemek için söylemiyorum (benim gözümde her emektarın yeri ayrıdır) senden fazla maaş alıyor veya kazanıyor. bunu yaratan sırf okumuş olmak için üniversiteye gidenler bu kadar mühendis olunca işveren seni asgari ücretede çalıştırabiliyor. bu mühendislik için geçerli değil sadece diş hekimlerinin veya avukatların bedavaya veya stajyerlerin haftanın 6 günü 2400 tl gibi absürt fiyatlara çalıştığına bizzat işitip tanık oluyorum. eskiden büyüklerimiz biz bir öğretmen bir avukat görünce önümüzü iliklerdik derlerdi, her ne kadar hukuk okuması oldukça zor olsada girmesinin kolaylığı hem öğretmenliği hem avukatlığı itibarsızlaştırdı.
devamını gör...
27.
her zaman söylüyoruz.
üniversite kalite işidir. öyle her yere açılmaz. açılırsa ya tabela yada e-5 üniversitesi olur.
size sorum apartmandan üniversite olur mu?
olmaz.
içindeki akademik kadronun kalitesinden olur.
bu üniversiteyi okusanız ne olur? okumasanız ne olur?
benim çevrem var ama diplomam yok diyorsanız mesele yok.
bazı öğrenciler profesör yüzü görmüyor.
üniversite kalite işidir. öyle her yere açılmaz. açılırsa ya tabela yada e-5 üniversitesi olur.
size sorum apartmandan üniversite olur mu?
olmaz.
içindeki akademik kadronun kalitesinden olur.
bu üniversiteyi okusanız ne olur? okumasanız ne olur?
benim çevrem var ama diplomam yok diyorsanız mesele yok.
bazı öğrenciler profesör yüzü görmüyor.
devamını gör...
28.
niceliğin niteliği ne kadar etkilediği konusunda düşünülmesi gerekendir. tarım ve sanayide çalışmak istemeyen bir nesil bulunmaktadır. eğitim kalitesi berbattır. her önüne gelene kağıt parçası tutuşturulur.
bkz. öğrencinin hiç mi suçu yok?
bkz. öğretmenin hiç mi suçu yok?
bkz. ailenin hiç mi suçu yok?
bkz. öğrencinin hiç mi suçu yok?
bkz. öğretmenin hiç mi suçu yok?
bkz. ailenin hiç mi suçu yok?
devamını gör...
29.
buna kesinlikle katılıyorum. benden önce yazan oldu mu okumadım ama. her şehirde üniversite olması o şehrin kalkınması için yapılmış bir planlama. işin enterasan kısmı ise. öğrenci ve velileri sağılmalık sığır olarak görmektedir... bayburtta tuncelide üniversitenin ne işi var nüfusları zaten 80bin. ne gerek var ya. hem de gizli işsizler çıkartıyorsun. herkes okuyacak diye bir şart yok. ara eleman lazım . usta lazım kalfa lazım . ama belki bundan 20 yıl sonra traş olmak için belkide çok az sayıda berber olacak.
devamını gör...
30.
her yerde üniversiteli işsiz olmasının nedenidir. her şeyden biraz biraz yerine bir şeyi tam yapsak sorunlarımız çözülür gibi geliyor.
devamını gör...
31.
nicelik ve nitelik kavramlarını iyi analiz etmek gerekli; üniversiteler nitelikleri geliştirilmesi çalışan bir medeniyetin gelişmesinde hayati öneme sahip eğitim kurumlarıdır lakin cehaletin pirim yaptığı ülkede hemen hemen her konuda olduğu gibi üniversite ve eğitimde de sayıyı arttırmak gösteriş ve kalite olarak anlaşıldığı için nicelik pirim yapmış tabela olarak pek çok üniversite kendisine pek çok şehirde hayat bulmuştur ancak bunların bir çoğu gençleri oyalamakta iyi bir eğitim imkanı sunmamaktadır.
devamını gör...
32.
küçük şehirlerdeki ve ilçelerdeki esnafın geçim kaynağı olmaları için açılıyorlar. içeride de öğretim görevlisi, personel, kantinci vs bir sürü kişi çalışıyor. ama sonunda işsiz ordusu yetişiyor. öğretim görevlilerinin kalitesine değinmiyorum bile.
devamını gör...
33.
solcuların eleştiriye hiç ama hiç haklarının olmadığı saçmalık. çünkü yıllarca herkese üniversite hakkı diye kafa ütülediler. itiraz edenleri elitizmle falan suçladılar. gelinen noktada gençler diplomalı işsiz oluyor diye itiraz eder oldular. eserinizle gurur duyun.
devamını gör...
34.
her ilçede imam hatip lisesi olması durumu ile yarışır. ikisi de saçmalık...
devamını gör...
35.
işsizliği garantiliyen en önemli faktör
devamını gör...
36.
genel konsept olarak her ilde olması saçma değil de iş sağlamak adına karşılığının olmaması ve eğitim kalitesinin hepsinde aynı düzeyde sağlanamaması saçma bence.
okul çokluğundan ziyade verdikleri eğitimin düzeyiyle ilgili sorunumuz var.
okul çokluğundan ziyade verdikleri eğitimin düzeyiyle ilgili sorunumuz var.
devamını gör...
37.
saçma olan her ilde değil,her mahallede üniversite olması. her ilde 1 tane olsa tamam ama bu sınırı aştı gitti artık. kendi şehrinde okumak isteyen bir çok insan var,bu yüzden her şehirde 1 üniversite mantıklı.
devamını gör...
38.
türkiye'de yaşayan herhangi birine "akçaabat?" diye sorsan, sana ne der biliyor musun?
"köfte" der.
peki trabzon'da yaşayan herhangi birine "beşikdüzü?" diye sorsan sana ne der biliyor musun? "eğitim" der, evet.
şimdi soruyorum, trabzon ilindeki eğitim fakültesi sizce hangi ilçededir?
hemen söyleyeyim, akçaabat'ta.
beşikdüzü'ye ise daha yeni, devasa bir cezaevi yapıldı.
velhasıl, fakülte açarsın hatta üniversite bile yaparsın her yere de, bir programın, mantığın olur, tabii amaç iyi yetişmiş bireyler elde etmekse.
hansel ve gretel gibi bakıyoruz biz öğrencilere... salıyoruz kafamıza göre, ihtiyaç duyduğumuz yerlere, gitsinler, yesinler içsinler ve ahalinin yüzünü güldürsünler istiyoruz.
öğrencinin görevi tam olarak bu.
"köfte" der.
peki trabzon'da yaşayan herhangi birine "beşikdüzü?" diye sorsan sana ne der biliyor musun? "eğitim" der, evet.
şimdi soruyorum, trabzon ilindeki eğitim fakültesi sizce hangi ilçededir?
hemen söyleyeyim, akçaabat'ta.
beşikdüzü'ye ise daha yeni, devasa bir cezaevi yapıldı.
velhasıl, fakülte açarsın hatta üniversite bile yaparsın her yere de, bir programın, mantığın olur, tabii amaç iyi yetişmiş bireyler elde etmekse.
hansel ve gretel gibi bakıyoruz biz öğrencilere... salıyoruz kafamıza göre, ihtiyaç duyduğumuz yerlere, gitsinler, yesinler içsinler ve ahalinin yüzünü güldürsünler istiyoruz.
öğrencinin görevi tam olarak bu.
devamını gör...
39.
her ilde üniversite olması temelde saçma değildir, onca üniversitenin gelişmiş ülke standartlarında olmaması, ilk 500 arasına girmekte zorlanmaları aslolan saçmalıktır.
düşünsene, yüzlerce üniversiten var; hepsi dünyanın sayılı eğitim veren kurumları arasında yer alıyor, şakır şakır ilim bilim insanı, kendi alanında uzman iş insanları üretiyorsun; çıldırırsın.
düşünsene, yüzlerce üniversiten var; hepsi dünyanın sayılı eğitim veren kurumları arasında yer alıyor, şakır şakır ilim bilim insanı, kendi alanında uzman iş insanları üretiyorsun; çıldırırsın.
devamını gör...
40.
üniversite puanlarının bu kadar düşmesi, heeeerkesin üniversiteye girebilmesi, bilenle bilmeyenin asla ayırt edilemediği, ortalığın işsiz üniversite mezunu dolması demektir. her ile üniversite açıp, asla istihdam yaratmadan bu çocukların ‘üniversiteli olma’ hayalleriyle oynamak demektir. sonra her mezunun, mezun olduğu gibi 6-7 binlerle işe başlayacağını sanması demektir. neden? çünkü o üniversite mezunu. her ilde üniversite olması demek, işte maalesef herkesin üniversite mezunu olması demektir artık. senin 4yıllık okumanın bir farkı yok demektir. nerden baksan; hayal kırıklığı demektir.
devamını gör...