iç sıkıntısı

durduk yere gelen karın boşluğunuzdan ruhunuza sıçrayan insanı asla uyutmayıp sebepsiz yere hıçkıra hıçkıra ağlatan söz konusu leş durum.

durduk yere veya bir sebepten dolayı gelen moral bozukluğu olarak tanımlayabiliriz. çok da hoş değil,üzülmekten hoşlanan kişilerin zevk aldığı bir durumdur.

sebepsiz yere endişe, üzüntü, korku gibi hisler duyma durumu.

trabzon'da öğrendiğime göre (bkz: darlandum)

yaklaşık bir haftadır mevcut. durduk yere vurup gidiyor sebep yok. sanki yüreğine taş oturur gibi, sanki kötü bir şey olacakmış gibi, sanki sanki uzayıp gidiyor. bir şey olduğu yok bit artık yahu.

an itibariyle yaşadığım şeydir. ulan resmen canım sıkılıyor ya. sohbet edecek insan yok, mal mal bakınıp duruyorum ekrana. ay vallahi gemileri yakacağım birazdan üf…

sözlük canlansana allahsız ya..

ruhunu bedene sığmadı durum.
yaşam tiksintisi

hayırdır ınsallah deyip çoğu zaman hiç de hayra çıkmayan, nefesinin icine dar gelmesi, boğazın sıkılıyormuş hissi

iç sıkıntısı sebepsiz yere endişe, üzüntü, keder, karamsarlık, korku gibi hislerin duyulması hali.

her allah'ın sabahında, uyanır uyanmaz vuku bulan durum.

yaşamayı, sevmeyi sevilmeyi, dertli insanların derdine ortak olmayı ve bilimum şeyleri kaldırmakta zorluk çekiyorum. bu da bende büyük sıkıntılar yaratıyor.

yazmakla atlatılan.

biraz sebepli biraz sebepsiz, ben ne zaman huzura mutluluğa kavuşacağım ya diye düşündüren berbat bir hadise.

sanki bir oh çekilse gidecek olan.

çoğu zaman ansızın gelerek günün berbat geçmesine neden olan duygu.

sebepsiz baş gösteren darlanmadır. iğrençtir.

odada cin mi var, biri mi ölecek, kalbim mi delik nedir çözemiyorum nasıl bir sıkıntı yarabbel alemin. karışık doksanlar pop dinledim, mutluluk veren frekans açtım, gittim bir hava aldım geldim yok geçmiyor.

iç sıkıntısını ben icat etmedim. bir anı defterinin, telefon mesajının, bir öykünün veya bir mektubun ilk satırlarında olmasa bile ilerleyen cümlelerinde kendini açık etmeye meyillidir demiş olsaydım, onu açıklamaya girişenlere uyum etmeye çalıştığım gibi durum ortaya çıkacaktı. oysa bunu istemediğimden, genel tanımlar hakkında duygularımın ona uygun olduğu zamanları tahmin etmek dışında yapabileceğim pek az şey olduğundan elim kolum bağlı. hisler söz konusuysa eğer, sözü aracı edip etrafa hızla yayılan anlamın ulaştığı herbir akılda neler neler gerçekleştirdiği tam bir muammadır. iki kişi bir araya geldiğinde biri diğerine iç sıkıntısı olduğundan bahsettiğinde, diğeri anlıyorum, bunu ben de yaşadım, biliyorum der ya da başıyla sessizce ve mağrur biçimde onaylar. seni o kadar iyi anlıyorum ki, der gibidir o an.

aynaya baktığında da aynı şeyi düşünüyor ve hissediyorum, hatta bundan eminim. günün herhangi bir saatinde, umulmadık bir anda, diyelim tuvalet ihtiyacının giderilmesinin hemen sonrasında bir el yıkama seramonisinde öyle aniden bir vazoya yapıştırılmış iki kuvars taşı gibi iki göz ile karşılaşmak ne tuhaftır. bu hissi -hissizligi biliyorum. işte kendimize yakalandık, hepimiz, milyarlarca insan. ne yazık ki o an sessizce geçiştirilir. iç sıkıntısı gibi uluorta açıklanmaz.

iç sesler konusuysa ayrı bir bilinmezlik denizinin runik öğesi ya da öznesidir ve onun rengi hakkında bir şey demek pek mümkün değildir. sesin rengi olup olmadığı konusuysa tartışmaya oldukça açıktır. hele iç seslerimizin yıllar içinde bedeni içinde olduğu kişiye başka bir anlatımla öznesine yabancılaşması, işte bu konu, pek çok duygunun, akla yenilmesi ile ilgi olabilir ya da olmayabilir.

ne bir şey yapasım var banyo yapmaya bile takatım yok. yapmam gerekenleri yapıp hemen uyumak istiyorum tek sıkıntı da şu; rüyalarım aşırı gerçekçi ve yorucu oluyor. uyusam uyuyunca zaten yorgun kalkıyorum, uyumasam desem uykusuzluğa dayanamıyorum. içim öyle sıkılıyor ki anlatamam.

derin nefes almak fayda edebilir.

evet üçüncü tanımı girdiğime göre yine buhranlar yine ne oluyor lan demeler.
t: derhal öfkeye dönüştürülmesi gereken his.

zaman zaman uğrar ,genellikle bir anda ama bir şeylerin üst üste uğraması sonucu meydana gelir.insanın yüreğinin ortasında bir yumru oluşturur.boğazda düğümlenir.bir afakanlar basar fenalaşırsın. hiç sevmesemde bu hissi yakamı bırakmaz.

yeri gelir bir söze içim sıkılır canım gibi.
yeri gelir olması zor hayallerimle bunalıma girerim.hep bir savaş hali buhran hali devam eder.

keşke hiç sıkıntılar olmasa ve içimiz hiç sıkılmasa.yine derinden bir ah çekerek noktalıyorum. herkese iç sıkıntısız güzel geceler