idam cezası

herkese aynı şekilde uygulanmayan, keyfîliğe açık olan, ülke siyâsetine göre kriterleri değişen ve bundan dolayı âdil olmayan pek çok hukukî sonuçlarıyla karşılaşılan, insan temel haklarının anayasa ve ceza kanunlarının geniş yorumlanmasıyla kolaylıkla çiğnenmesine neden olan, bangalor yargı etiği ilkelerinin sadece yazıda değil yargı uygulamalarında da tatbikinin sıkı bir şekilde takip ve denetimi ile ıslah edilmesi gereken bir adâlet sisteminin mer'î olduğu ülkemizde, bir gecede yapılması muhtemel düzenlemelerle haklı-haksız, suçlu-masum kim ya da kimlerin yağlı urgana çekilebileceği hususunda endişe ve tereddüt doğuran, yarın başka birilerine göre suçlu görülenlerin de idam torbasında mum ışığına benzer cân kandillerinin söndürülebileceğini akla getiren, 765 sayılı tck.nın geçmişte yürürlükte olduğu bir vakitler ceza yargılamaları sonunda cürüm sahibi olduğu kanaatine varılanlar için mahkemelerce hükmedilen bir cezadır.

ilerleyen yıllarda dünya nüfusunun artmasıyla tekrar gündeme gelecek ölüm şekli. bir nevi adaya veda etme yöntemi şeklinde.

teorik olarak idam cezası cağ dışıdır. insanın insanı öldürme yetkisi yoktur. en vahşi suçu işleyen istismarcı, terörist, tecavüzcünün bile alacağı en üst ceza ağırlaştırılmış müebbettir. her ne kadar insan duygularıyla hareket eden, intikam almaya odaklı bir canlı olsa da ortada devlet denen kavram olduğu sürece suçluya cezayı kendinin kesemeyeceğini bilmelidir.

devletin taammüden adam öldürmesidir.

idam bir ceza değildir...
bence kurtuluştur.

bizimki gibi hukuk sistemi şaibeli ülkelerde kesinlikle uygulanmaması gereken cezalandırma yöntemi.

geri dönüşü olmayan ceza.

özgürlüğün de geri dönüşü yok tabi. ama mükafat vererek hiç değilse mağduriyeti azaltabilirsin. ama idam öyle mi…

en temel haklardan olan yaşama hakkının elinizden alınması insanlık suçudur .bir kesim idam cezasının gelmesi ile suç işleme oranının düşeceğini iddia etse de bu yeterli bir gerekçe değildir. adalet olmayan bir ülke için hele hiç değildir.

kurunun yanında yaşı da yakmayı pek bir sevdiğimizden ülkemizde uygulanmaması hayrımıza olan ceza türüdür.

dünyayı bu hale getirenlere verilmesi gereken cezadır.

idam, bir imha yani yok edici işlemdir. yok edilense suç değil, suçludur. cezalandırmadaki temel amaç, suçları ortadan kaldırmaktır. suçluyu ortadan kaldırarak suçu/suçları yok edemezsiniz. (kaldı ki, olası bir hukuki hata halinde de telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açar.)

insan nefes aldığı sürece umut vardır. gökyüzünü göremeyen bir insana verilecek en etkili ceza ona bu umudu kaybettirip nefes almasına olanak vermektir.

idam cezası günümüzde neden olmamalıdır?

olmamalıdır çünkü toplum, oy hakkının yanında artık sosyal medya vasıtasıyla da, büyük bir baskı oluşturmakta, hukuk sisteminin üzerinde..

yanlış mıyım?
kitleler, bir anda birleşebiliyor, kendilerine son derece mantıksız gelen bir durum karşısında..
sadece sonuca bakıyorlar..
giriş, gelişme falan yok...
''o şahıs böyle bir şey yaptı! bu nedenle derhal infaz edilmeli!''

bu etki gücünü veriyorsan eğer sen topluma, idam cezasını asla uygulamamalısın.
ota boka idam ister herkes...
önünü alamazsın.

100 kişi idam edilse, mutlaka 2'si 3'ü, gereksiz yere idam edilir.
vebali de büyük olur.
sadece allah katında da değil.. toplumun ilerleyişini durdurur!

türkiye'de, siyasal suçlulara uygulanmıştır. rejimi tehdit ederek bir polisin gözlüğünü kırmışsan, idam edilebilirsin; ama serseriysen, adliye seni 26 kez görmezlikten gelmişse, 1 değil, 10 polisi de şehid etsen idam edilmezsin.

suç karşısında ne yapamayacağını bilenlerin, en büyük suçu taklit etmesidir.

suçluya en güzel ödüldür. ben hukukçu değilim, bana düşmez belki ama en güzel ceza şöyle 600 yıl - 800 yıl hapis cezası verip tek kişilik bir hücreye kapatmaktır, dışarıyla hiçbir bağı olmayacak, cesedini fare, böcek yiyecek.