kazları cimer'e şikayet eden kafa

gün geçmiyor ki yeni kafa yapımızın üretimleri ile karşılaşmayalım.

cumba yönetim sistemi her yerimizi acaipleştirirken, cimer diye de bir şikayet portalımız oldu. pek benimsendi. ispiyon eden edene. düşük ahlaklı halkımıza beleş şikayet kapısı açınca 'haller ayan oldu':
buradan

efendim zaten denize giren kazların bazıları hastalanıp ölmüş. konu bizim birbirimizle konuşmayıp araya cimer'i almamız. iletişim bozukluğunun tavan yaptığı bir toplum olduk.

neden ki.. cimer, kazlar düşünülerek yapılandırılmış bir şey değil miymiş yani.. alla allaaakk.. peki kazlarla ilgili birim hangisiymiş..
yav nası çözülecek bu kaz milletinin sorunları peki.. nerde bu devlet.. :)

bu kazlar ne çekti insanoğlunun elinden. kaz kafalı dediler, yetmedi canı tatil çekmiş kazları şikayet ettiler.
kaz başkanını kürsüye davet ediyoruz. yeter!
yazıma, kışıma, kazıma karışma..

saçmalığa bak su hayvanı suya giremiyor??

kazlar denizde yüzdüğü için cimer'e şikayet ediliyor. şikayet üzerine kümese kapatılan kazlardan sekiz tanesi sıcak ve ve stresten ölüyor.

yorum yapayım diye düşünüyorum ama yok yani cümle kuramıyorum.

buradan

oldu olacak uçan martıya da karışsınlar. gece uçan yarasalara karışsınlar. bilmiyor ki o kaz o beyin yoksunlarından daha değerli.

sanıyorlar ki insan canı önemli dediğimizde kendileri de bunun içinde. her insanın canı önemli değil. hele şuna sebep olanlar o kazın pislediği dışkısı olamazlar.

kesin emeklidir.

kazları şikayet eden değil, yüzen hayvanı yüzdüğü için kümese kapattıran memuru görevden almak lazım.

insanların nasıl bir sıkıcı hayatları varsa artık...
üzülmüyorum, hak ettikleri bu.
sıkılın yanına koyayım, beter olun*

kazların ne kadar saldırgan hayvanlar olduğunu bilmeyenlerce eleştirilen durum.

beyler, bayanlar; kaz dediğiniz hayvan köy yerinde saldırıp hiç acımaz gagasıya kafasını gözünü şişirir diye özellikle çoluk çocuktan uzak tutulur. hele öyle sürüyle falan gezdirilirken aman aman. manyak mısınız siz?

bu vatandaş belli ki hobi olarak 30 tane beslemiyor, ticareti (yumurtası, eti vs) için tutuyor elinde. evcil hayvan gezdirmekten farklı bir şey 30 tane kazı ortalığa salmak.

kazlar diğer kümes hayvanları gibi değildirler. denizde plajda her neyse, üstelik de grup halinde iseler, etrafa rahatsızlık vermeleri çok muhtemeldir.

şikayetin teoride ve pratikte haklı yanı vardır.

(bkz: kızları cimer’e şikayet eden kafa)

#3658330

şehir çocukları okusun.

insanların nasıl bu kadar gaddar ve duyarsız olabileceğini aklım, sınırlarım almıyor gerçekten. bi anlasanız keşke yalnız nefes almadığımızı, o kadar üzgünüm ki..
zamanında peşime yapışan bir sapığı sikayet ettiğimde bile bu kadar hızlı çözüm bulunmadı. neresinden tutsan eline yapışıyor

o güzelim hayvanları şikayet eden oralı evladının başına aynı ölümün gelmesi dileğiyle.

şimdi okudum başlık ve tanımı.
allah belalarını versin. umarım aynı şekilde ölürler.

yaşadığımız dünyanın biz insanlara ait olmadığını, insan denilen hayvanın, bu dünyanın sadece ufak bir parçası olduğunu idrak etmemiz gerek. kahroldum o kazların görüntülerini izleyince. ben denize giren bir kaz sürüsü görsem bakıp bakıp mutlu olurum, çok hoşuma gider bu manzara. nasıl bir zihniyet denizde yüzüp serinleyen hayvanlardan rahatsız olup şikayet edebilir anlaması çok güç. ayrıca deniz üzerinde kazlardan daha az hak sahibiyiz.

faşist her durumda faşisttir. faşistin sahip olduğu kafa, politika denilen şeye karşı bir alternatif olarak doğarken, politikadan geriye kalan boşluğa, hile, tuzak, yalan, düzenbazlık doldurur.

böyle insanlar çözümler üretmezler, çözümlerden, çözüm olanaklarından tasarruf ederler. gerekli fon için sömürülecek fazladan imkan da gereklidir.

kazların ölmesi yazık olmuş. kazları sevmeyebilirdik, hatta bize saldırsa öldürebilirdik de. ben küçükken saldırgan vahşi hayvanları infaz ederdim, çünkü kızgınlığımdan başka bir şey yoktu konuya yönelen. belediye, bakanlıklar, devlet.. ben ise çocuk! yakalayıp öldürebilirdim ancak, devlete şikayet etmek aklıma bile gelmedi, öyle bir birim de yoktu zaten. şimdilerde yarı özel yarı resmi bir takım birimler var. evcil ya da vahşi hayvanlar tehlike yaratabilir ama onları öldürmek ya da ölümlerine sebebiyet vermek ancak tasarruf ile açıklanabilir, insanların zamanı ve harcayacak enejisi, parası falan yok bu işlere. zenginleşme peşindeler.

rahatsız olduğunuz olacağınız şeyleri kırıp dökemez, öldüremez, ölüme terkedemezsiniz, çocukların yaptığı gibi..

kümese kapatılan kazlar sıcaktan ölmüşler. hadi gerizekalının biri şikayet etmiş diyelim. cimer yani cumhurbaşkanlığı neden böyle akılsızca bir şikayet sonucu suda yüzmesi gereken hayvanları kümese kapattırmış? yani kazların ölümünden bizzat cumhurbaşkanlığı suçlu bence. yada genel olarak kazlar suya giriyor diye şikayet eden kafasızları, cahilleri, nefret dolu insan müsveddelerini milletin tepesine çıkaran hükümet suçlu.

kazları kümese kapattırmak yerine, sahibine kendi arazisinde kazlar için ufak bir gölet, havuz bir şey inşa etme cezası verilseydi keşke. o zamana kadar da kazların denize girmesine izin verilseydi, bence daha mantıklı olurdu. bundan sonra da tarım bakanlığının kaz yetiştirecek insanlara kendi arazilerinde kazlar için minimum ölçülerde havuzlar inşa etmeleri önkoşulu konulmalı. böyle bir koşul varsa ve uygulanmıyorsa bilmiyorum. ki bu durumda yine hükümet suçlu olur.

insanlar hayvanlara kendi arazilerinde yada evcil hayvansa evlerinde gerekli yaşam şartlarını sağlayabilmeli. yoksa ruhsat, izin verilmemeli. ruhsatsız iş yapanların kazlarına el konulmalı ve hayvanlar en yakın gölete salınmalı.

araştırın bakın sikayet eden garslilara gıcık biri değilse ben de bir şey bilmiyorum.