mini etek özgürlükse eşine giydirir misin sorunsalı

sevgilimin boy ve kilo oranına bağlıdır iyiyse bikini de giyebilir. evet.

ülke "dayanamaz isen orucunu hanımınla açabilirsin" kıvamına gelmiş.. üzerine fetva verilmiş.. yüzde 50 inanmış.. yoksa siz hala.. ala luna ala luna dicem ama gerçekten mini etek mi.. nedim zeus önce rahmet sonra yardım etsin..

eşim kendisi giyinebilecek yaşta. ben giydirmiyorum, kendisi istediğini giyiyor.

özgürlükse mi? bir şeyi giymeye kim karar veriyor bizden başka? eşim ya da sevgilim giymek isterse giyer. benim de hoşuma gider tabi hehehe.

şöyle ise giydirmem.

illa mini etek giyecekse,
evde oturacak.

a)özgürlüğü etek boyuyla ölçmüyorum.

b)dileyen dilediğini giymekte özgürdür.

c)seni hiç alakadar etmez.

d) c

niye eşim mini eteği kendi giyemiyor da mı ben giydiriyorum ?

gydirmem o kadr gawat deilik şüqür.

(bkz: acı çekmek özgürlükse özgürüz ikimizde)

cumhuriyet tarihi boyunca "aynısını senin anan, bacın, karın yapsa; giyse, söylese.." frekansında takılan insanlar her zaman vardılar, bu ülkede...

80'lerde müthiş artış gösterseler de, 90'larda duruldular... 2000'lerle birlikte iyice etkisiz hale gelen bu zihniyet, 2010'larla birlikte tekrar yükselişe geçmeye başlamış halde.
şu sıralar, zirveye yakın noktadayız diyebilirim!.
aynı 80'lerdeki gibi...

bir şekilde sonlanacak ama.. bunu biliyorum..
ha, hiçbir zaman tamamen ortadan kalkmayacak ama en azından, etkilerini kaybedecekler.
şu an olduğu gibi yoğun bir şekilde konuşmayacağız... gündemi meşgul etmeyecekler.

bu noktada en önemli olay, kümenin genişlememesi!
genişlediği an, ses getirmeye başlar bu arkadaşlar.
belli bir seviyede kalmaları lazım.

velhasıl, iyice genişlemeye başladı o küme, özellikle şu son 10 yıl içinde...
onlara, "aynı olay senin çocuğunun başına gelse.."ciler eklendi mesela..
"sen, çalıştığın yerde, böyle bir muameleye maruz kalsan.?"
"sokak hayvanları aç, aç! ve sevgiye muhtaçlar.. kendini onların yerine koyar mısın?"
ve pek tabii;
"hayat ne kadar anlamsız biliyor musun? ben olmak nasıl bir şey, bunu asla anlayamazsın.!"cılar...

daha kimler kimler...
birleşip parti kursalar, yüzde 25 oy alırlar, ilk seçimde.

partinin adı da şu olsun;
"hassasiyetlere saygı platformu"

o platform çatısı altında bir araya gelsinler sık sık, motive edici konuşmalar yapsınlar... kendi aralarında bir şeyler toplayıp, toplum faydasına organizasyonlar düzenlesinler...
basın açıklaması yapsınlar sürekli!
her gün, başka bir konu hakkında...
salt hassasiyet!


şimdi bir de internet var ya, müthiş hızlı yayılıyorlar.
pandemi döneminde müthiş bir sınav verdik; maske ve eldivenle...

"siyah eldiven kullanmamış, asla yemem.!"ciler türedi mesela, oy oy oy...
nasıl hızlı yayılıyorlar.

fakat düzelecek.. emin olun düzelecek.

eşimin penisinin gözükmesi beni rahatsız etmez, el alem düşünsün.

z şıkkı) eşim ne giyip giymeyeceğini kendi bilir.
ama sana giydiririm.
senin eşinin, kızının istedikleri gibi giyinebilme özgürgülüğü için de mücadele ederim.

bize böyle bir soru gelmez. ne isterse onu giyer kadın. hatta ben karışırım, daha şık, daha hoş bir şey giy diye. rüküş karı sevmem.

allahına kadar rahat giyer ama güzel şey olması lazım. güzel değilse bu iğrenç derim.

hanıma sordum bana giydirir mısın dedim. ne halin varsa gör dedi.

kıskanmmıyor beni. giye bilirim.

beyim mini etek giymek istiyorsa elbette ki giyebilir,buna karışma hakkına sahip değilim.

özgürlüğün etek boyumuzla ölçülebilen birşey olduğunu öğrenmemi sağlamış başlık.

özgürlüğü konfeksiyon malzemesiyle ölçmediğim için giydirmem.
ayrıca bunun için iskoçya'da yaşamam gerekir.

eşim yok. eski eşime de giydirmezdim. kolları ve ayakları tutuyordu. kendi giyebiliyordu.

bilgisayarda barbie giyindirmece mi oynuyorsun ulan densiz

tövbe de kardeşlik o nasıl söz... afedersin gavv at mıyız biz?