2121.
her geçen gün biraz daha yok oluyorum. savruluyorum öyle etrafa gelişigüzel. yolumu bulmak istersen kendimi kaybediyorum. kendimi bulmaya çalıştıkça bulduğum kişiden korkuyorum. korkularım hücum ediyor beynime. sanki sırasının gelmesini bekliyormuşçasına birbiri ardına dizilmişler. kimseye anlatamıyorum içimdekileri. dökülmeye yer arayan dertlerim çıkmıyor ağzımdan. gözlerime akın eden gözyaşlarım olmasa halim içler acısı. susmakla yetiniyorum her zamanki gibi. daha önce kendime bile itiraf edemediğim gerçeklerimle bambaşayım.
o sırada radyo da en sevdiğim şarkıya denk geliyoruz. şarkı sözlerine odaklanmaya çalışıyorum. zorluyorum kendimi. ortamın kasvetli havasını bozmak istiyorum. halbuki şarkı çoktan bitmiş bile.
devamını gör...
2122.
orhan veli'nin yalnız seni arıyorum dediği yerdeyim.

( ama mecazen değil, gerçekten. sanki yer yarıldı da bu çocuk içine girdi! )
devamını gör...
2123.
11 mart 2022, cuma, kendi soyut imparatorluğumu kurmaya bir küçük adım daha yaklaştım. alkışlar miyav için. tebrikler miyav.
devamını gör...
2124.
hayat üzerindeki değişken fikirlerimiz üzerine konuşacağım. dünya üzerine fikirlerimiz çok çabuk değişiyor sanırım. insan şunu fark ediyor aslında yaşam döngüsü dediğimiz şey doğmak , büyümek , çalışmak ve ölmek. tüm hayat kurgusu bu aslında. bu döngüyü nasıl kırabilirim diye çok düşündüm ya da nasıl daha farklı olur diye fakat herhangi bir başka yol bulamadım. onun için ben de artık döngünün milyarlarca ferdinden birisiyim. dünyada elde ettiğim en güzel huzuru da çalışarak elde ettiğim şeyler. bambaşka bir his. tüm yaşam döngüsünü daha güzel kılmak da bizim elimizde. güzel bir müzik dinlemek , ufak açan kitaplar okumak , sevişmek , film izlemek , güzel yerlere seyahat etmek vb. bunlar olurken kişinin tek kılavuzu da kendisi. seçimler hayatımızı şekillendirir. bu dünya uyanıkların ve zeki insanların safça olan insanları konsolide etmesi üzerine kurulu. yani bu dünyada gözün açık olacak. bu ilkel yaşamdan beri böyle. şu dünyada bir insanın en büyük yatırımcısı da kendisidir. zihnimiz çiğ bir hamur gibi. usta ellerde yani bizimle pizza olacak. dünyada ben mesela şu entry'i girerken belki de dışarıdaki gökyüzünün güzelliģini kaçıyorum. hayat hep fırsatlar ile doludur. sadece fark etmesini bilmek yeterli. kendimi altmış yaşımda ağzımda puro ile ve gurur duyduğum şeyler ile anımsayıp kitaplığıma, kedilerime ve sevdiğim kimseye bakıp onunla beraber vals yapmak istiyorum. yaşamsal sorgulamalar ile doğruya yani ideal olana ulaşırız. ve ne mutlu ki artık keşfettim içimdeki bilinmezi.
devamını gör...
2125.
mumun fitili sönünceye kadar seveceğim seni
dans eden ateş susana kadar
eriyecekse erisin tüm benliğim
bir sen uğruna
damlayarak eriyen mumlarda anacağım seni
içimdeki sen vazgeçene kadar
kaybolmasını bekleyeceğim ışığımın
biz olabilme uğruna...
devamını gör...
2126.
pazartesiden bu tarafa uzun zamandır hiç olmadığı kadar ölmeyi istiyorum.

yaşamaktan vazgeçmedim ama eğer bu sefer vazgeçersem yapabileceğimi biliyorum geçmişteki başarısız denemelerden daha farklı olacağından eminim.
devamını gör...
2127.
tüm duygularını en uçlarda yaşayan insanlar hayatlarındaki bazı anları aşırı dramatize etmeye meyilli oluyor. her vedalaşma onlar için büyük bir olay, her başlangıç hayatlarını geri döndürülemez şekilde değiştiren bir güzellik. birinden mi ayrıldın, kafanın içinde hemen fon müziğini duymaya başlıyorsun. filmlerde/dizilerde olduğu gibi eski güzel günler beliriyor gözünün önünde. bir küçük yaş süzdürüyorsun yanaklarından dudaklarına ve başını hafifçe göğe kaldırıp mağrur bir edayla karşılıyorsun ayrılığı. bir kaç özlü söz, bir iki acıklı şarkı ve halet-i ruhiyene göre bir iki şarkı.

onlarca özlü söz, beylik laf var insan hayatına dair. çoğu da birbiriyle çelişen düşünceler, taban tavana zıt fikirler ama hepsi kullanılıyor yerine göre bir kişi tarafından. bir gün hızlı yaşayıp hızlı ölmekten bahsediyor biri, ertesi gün hayatı ciddiye almamaktan bahsediyor. bir gün her insan özeldir diyor ertesi gün ''dinleyin sürüngenler. sizler özel değilsiniz.....'' diye başlayan o çok meşhur filmden bir tirat atıyor. bu kadar hızlı değişen ruh hali, duygusal seviyesi normal değil belki ama artık normal nedir inanın kimse bilmiyor.

psikolojik bir şikayetiniz olduğunda tedavinin farklı farklı ilerliyor oluşundan mıdır, teşhis koyarken geçen süreden midir bilinmez ciddiye alamıyorum psikologları da. sırf derdimin ne olduğunu 4 ay sonra anlayabilecek birine ben nasıl güvenebilirim ki? 2 farklı psikolog aynı anlatılara 2 farklı teşhis koyabiliyor, aynı teşhise bile 2 farklı tedavi planlayabiliyor. haliyle psikoloji bilimine olan güvenim sarsılıyor ve bu ''esnaf''larla konuşmamayı tercih ediyorum.

bazı şeylerin farkında olmak, davranışlarının nedenlerini biliyor olmak, kendini çok çok iyi tanımak her zaman doğru olanı yapacağının garantisini de veremiyor ne yazık ki. yukarıda saydığım onlarca şeye rağmen benim de ayrılık fon müziğim, kavuşma fon müziğim, neşeli zamanlarımda çalan şarkı, bazı durumlara göre sergileyeceğim tiyatral hareketler var. her şeyin farkında olup değiştirmek için çabalamıyor oluşuma kızıyorum çoğu zaman. sonra diyorum ki sade bir veda ile ayrıl hayattan. hiç öyle not falan bırakma ardında. kimseye haber verme, tek kelime yazma gidişinle ilgili. yok ki bekleyenin kime veda edeceksin zaten. tek kelime yeter derler ya, sana o bile fazla.
devamını gör...
2128.
beklemeyi öğrenmişim
sakince, hiçbir şey yapmadan oturup bekliyorum.
gelir mi peki?
emin değilim ama geldiğinde çok şey değişmiş olacak.
aniden ortada bir sebep yok iken size küsen, yokluğu ile sizi terbiye etmeye çalışan birine bir daha kapınızı açar mısınız
işte sorulması gereken soru bu
açmazsınız
birini yokluğunla terbiye ederken dikkat edin, yokluğunuzun konforuna alışmasın
alışırsa, gelseniz bile yok hükmündesiniz
devamını gör...
2129.
bir tutam keşke birikmiş içimde
neye niçin bilmiyorum
bir tutam keşke biriktirmişim
çığlığımı ben bile duyamıyorum
devamını gör...
2130.
ne hissedeceğimi bilemez haldeyim. hani üzüntülü mü hafif rahatlamış mı? nedir bu duygu. bilinmezlik içinde yüzerken boşluk hissi midir? geleceğin ne getireceğini bilememenin verdiği garip bir heyecan mı yoksa? yine bir dönüm noktası... artık kendini tanıyor insan biraz. bir kaç güne belli eder kendini yeni durum. sevgiler. kendime ve size.
devamını gör...
2131.
çok pis avrupa yakasına başlayasım var ama üşeniyorum.
devamını gör...
2132.
hayat ne zaman tam olarak bizi istediğimiz noktaya götürür? her zaman başa sarmak bir şeyleri hallettim derken başa dönmek zorunda mıyız? ne zaman derin bir nefes alabileceğim bilmiyorum. bir boşluğa hapsolmuşum sanki sadece birisi kulağıma yapmam gerekenleri fısıldıyor ve ben onları yapıyorum, problemler sorunlar dolmuş kapımın önüne çıkıp bakamıyorum çözemiyorum sadece kalabalıklığı fark ediyorum. içimdeki gücü kaybettim hareket edemiyorum.
devamını gör...
2133.
evvet, iyi geceler goralılar! üç beş kelime edip fikfik olup gideceğim buradan. ama yazmazsam çatlarım gibi geldi.

içimdeki dert tasa tam nedir ne değildir bilmiyorum. ama zannediyorum eski enerjimi kaybettim. eski dediğime bakmayın 3 5 seneden değil 3 aydan bahsediyorum. o kadar yorgun hissediyorum ki kendimi, hem ruhsal hem de fiziken. masanın üzerindeki bi bardağı taşıyasım gelmiyor. sağ olsun benimle ilgilenen/vakit geçiren arkadaşlarım var. ama beraber vakit geçirirken sadece o an olanları kafadan geçirip atıyor gibiyim. sadece mantık süzgecinden geçirip atıyorum. hiçbir şey kalmıyor kafamda. o kadar dolu ki, üzerine basarak kapatmış gibi hissediyorum. öyle bi bunalmışlık öyle bi kafa yorgunluğu. son zamanlarda eğlenmeye de çıkmıyorum belki onun da etkisi vardır.  her gün adım adım yaşama enerjimin söndüğünü, son zamanlarda belki de hiç içten gülmediğimi fark ediyorum. bilirsiniz gece 4-5 bazı farkındalıklar için muazzam bir zaman dilimidir. oturup bi tüm derdimi açsam ağlaya ağlaya sabahlasam her şey düzelir gibi.

bu ara bi de şey düşüncesi var aklımda, herkesle iletişimi kesip bir miktar inzivaya çekilmek. belki fiziksel olarak çekilecek yaşta değilim. ama inanın o kadar yorgunum ki. bilmiyorum bu kafa yorgunluğu, bu üzerindeki boşluk nasıl ve ne zaman dolacak. yaşamıyorum, yalnızca vakit geçiriyorum gibi. hayatımın sonuna yaklaşıyorum daima. ama yaklaşmamak gibi bi isteğim yok şu an. keşke dediğim bi şey olsun istemiyorum. ama iyi ki yapmışım dediğim şeyler de olmayacak gibi. bu düşünce beni deli etmeye yetiyor da artıyor bile. ciddi anlamda yalnızca 60 sene yaşayacağım bu hayatın yarısını bi şekilde heba etmiş hissediyorum. diğer yarısında bunu duyguyu takmamak için ne yapmam gerek bilmiyorum.

ama ben yaşadığımı hissetmek istiyorum.

neyse fikfik olma vakti. selametle.
devamını gör...
2134.
hayatımı yazsam roman olur derler ya ben yazsam 5 ciltten aşağı roman çıkmaz maalesef. hani buralarda bir yerlerde yayınevinden birileri varsa beni bulsun. şaka bir yana kendimi kötü hissediyorum, annemle aram bozuk (ki hiçbir zaman düzgün olmadı), ruhsal olarak çöküşteyim ,babaannem vefat etti ve bu yüzden bizim ailede kartlar yeniden dağıtılmak zorunda kalıyor (hayatımın bazı ufak tefek de olsa bir şeyleri değişebilir demek), derslerim dağ gibi oldu (üni 3. sınıftayım kalmış şurda bir bu dönem, bir de gelecek senenin ilk dönemi) artık bir an önce mezun olmam lazım, maddi açıdan zorlanmaya başlayacağım "kartlar" yüzünden, bir yandan bir yerlerde çalışmam lazım, bir yandan kpss'ye hazırlanmam (ki şurda kalmış kpss'ye kaç ay ne b*k yiyeceğim bilmiyorum maalesef). ah ah daha çok şey var da parmaklarımda derman kalmadı. yaz yaz bitmez tükenmez dertlerim var. allah kimseye kaldıramayacağı derdi vermezmiş ya bende de ne biçim bir kaldırma kuvveti varsa hala dayanıyorum mübarek.. neyse allah kaldırabileceğimiz yüklerle bizi sınasın amin..
devamını gör...
2135.
benim gönlüm; uçsuz bucaksız yeşil çayırlarda, doludizgin, yeleleri gövdesini döven hırçın bir taydı. uslandıran oldu. yıllarca yularıyla çürüyekoyup sonra da boynu bükük yılkıya saldılar.
ne çayır tanır şimdi beni, ne kimseye benden hayır var. ne koşmak gelir içimden, ne içimde heves var..

terketmedi sevdan da beni.aç kaldım susuz kaldım.
terketmedi sevdan beni..
devamını gör...
2136.
karalama defterim gönlüm, gönlümü de herkes göremez.
niye herkes melankolik, bizim eğlenmek için bir şeyler yapmamız lazım.*
devamını gör...
2137.
keşkekler ile başlayan cümlelerimin artmaması için bütün çabam.. ama maalesef gün geçtikçe pişman olacağım şeylerin sayısı azalmayı bırakın, zaten ümidim yok o konuda, göz göre göre artamaya başlıyor.

kendi ayağıma sıkıyor gibi hissediyorum ve bunun için çok bir çaba göstermiyorum. kafam karışık ve yapmam ne gerekiyorsa sırf yapmamak ve son güne bırakmak için elimden geleninin fazlasını yapıyorum.

kafam karışık çünkü aklımı karıştıran birisi var. kendimden bile tiksiniyorum bunu söylerken. zamana bırakamamak ve boş verememek benim hastalığım.
devamını gör...
2138.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

/nereye gitmek istiyorum ki.
nereye gidebilirim ki.
sürekli gitmek istemek de, bi yerde,
hiçbir yerde olmak istemek değil mi?
olabileceğim bir yer kaldı mı?
hiçbir yerdeyim.
/

hiçbir yerdeyim. yerim yurdum yok benim. savunmasız gibiyim, kimsesiz…
ne kadar çevrende sevdiğin, değer verdiğin insanlar olsa da bu böyledir hep. tek başınasındır. zor zamanlarında anlar insan bunu.çaresiz anlarında. ulaşmaya çalışıp ulaşamadığında. unutmaya çalışıp da bir şarkı çaldığında hatırladığında, bir mezara sarıldığında, bazen sarılacak bir mezarın bile olmadığında, bazen sadece ruhunun naaşını kaldırdığında, bir biranın ilk yudumunda. ağlamayı isteyip de ağlayamadığında…
insan kimsesizdir, böyle gelmiştir ve böyle gidecektir. olmayan tanrıların kuralıdır bu./ yalnız geldin der hepsi, yalnız gideceksin/. bazen kaçıp gizlenmek istediğim yerler olur. küçücük olup saklanmak, tüm dünyayla iletişimimi koparmak istediğim yerler. şimdi oralar bile yabancı bana. oralar bile çok uzak. huyum kurusun, inadımdan ölsem vazgeçmem ya, hep de uzakları severim. uzaklara bakarım, uzaklara aşık olurum, oralara hiç gidemeyeceğimi bile bile oraya koyarım gönlümü.. olmayan tanrıların bir hamlesi daha: ne zaman gitmeye kalkışsan seni durdururlar. her adımını atmaya kalktığında sen daha adımını atamadan kendini geri çekmek zorunda kalırsın. ya da bende hep öyle oldum bilmiyorum. bahtsız bedeviyim biraz. neyse öyle işte, bir şeyler hep uzak bana. ne olursa olsun yaklaşamadığım onlarca tanrı gibi, uzaktan bakınmakla yetinen…
yukarıda paylaştığım yer de uzak bana, italya’da. oraya da gönlümü verdim az önce. bakalım ne olacak? onlarca tanrı ne diyecek buna?
devamını gör...
2139.
dilencilerin ne kadar kazandığını öğrendikten sonra dedim ki evet dilencilikte iş var.
sigara zam alkole zam o zaman dilenciliğe doğru zaman zaman..
pes doğrusu. 14 bin falan dendi ya. üniversiteye gidecek arkadaşlar: okumayın! 4-5 bin anca kazanacaksınız genel olarak..

sevgiler.
devamını gör...
2140.

"beni bir gün unutacaksan bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma derdi boş yere mağaramdan çıkarma beni alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa olan alışkanlığımı kaybettirme boşuna tedirgin etme beni bu sefer geride bir şey bırakmadım tasımı tarağımı topladım geldim neyim var neyim yoksa ortaya döktüm beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim"

tutunamayanlar - oğuz atay

o mağaradan hiç çıkmamak lazım diye düşünürdüm hep. şimdi de aynı fikirdesin gibi sanki?haklısın themis, şimdi de aynı fikirdeyim. bir türlü çıkamıyorum. yalnızlığa öyle alışmışım ki. bazen çıksam ne olur ne yapabilirim diye hayal ediyorum da. seni çıkarmak için gelenler oldu ama. evet oldu, ama ben bir türlü çıkamadım işte. çıkmak istemedin, bunu bal gibi de biliyorsun. selim kadar cesur değilsin sen. hayır denedim themis, gerçekten denedim. bence denemek istemedin, eğer isteseydin bugün her şey farklı olabilirdi. mesela geçmişte sessiz kaldığın bir çok şeye avaz avaz bağırırdın, yapmak isteyip yapamadığın her şeyi yapardın. böylece bana gerek kalmazdı. o küçücük mağara seni tutamıyor artık, ne zaman farkına varacaksın?doğru zamanı bekliyorum belki. senin hayatında hiçbir şey beklemekle gelmedi, bunu biliyorsun. evet, evet biliyorum. niçin bu inat? bak sorun gelen taraf değil. hangi taraf peki, sorun olan? benim sorun olan, benim. yalnızlığımı seviyorum, onu bırakıp gittiğimde ne olur bilmiyorum themis. geri dönmek istediğimde ya onu bulamazsam?
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"normal sözlük yazarlarının karalama defteri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim