ot gibi yaşadığı halde günlük tutan birey

sevgili günlük,
naber? ben yine her zamanki gibi. sabah kalktım, yine klasik kahvaltı. biraz kitap okudum. arada tuvalete gittim işte, evet küçüğümü yaptım. kabızım büyük yapamıyorum zaten biliyorsun. biraz müge anlı izledim her zamanki gibi televizyonda bir bok yoktu vs vs vs...

bu minvaldeki günlüklerdir.

arada hayat da aksiyon olsa da 365 günlük ajandanın 65 sayfası mutlu anı ,150 sayfası hönkürme ağlama zırlama geri kalan 150 de ot gibi gün olduğundan resim ile doldurduğum defter

belki ayrık otudur....

ottur çok gordurur, çok söyletir, fazlaca yazdırır, topraktan biter, varlığına öyle bir alışırsın yokluğu koyar.

ot gibi yaşayıp ölüyorum dudaklarınızdan göğe karışarak.

sevgili günlük,
uyandım. okula gittim. eve geldim. uyudum.

günlük zaten içini dökmek için yazılan bir şeydir. aman dikkat, evden birisinin eline geçmesin.

ot gibi yaşamasa buna zamanı olmayacak olan bireydir.

hala umudu olan bireydir

günlerimiz bir sayfada iki satır yer kaplamayı bile hak etmiyor.
uyandım, bunaldım bugün de akşam oldu günlük...
bu gece de uyuyamayacağım. bu gece de azap olacak yastığım yatağım...
affet beni sözlük. çok güçsüzüm. olmuyor... üzülme sözlük filan diye arabeske bağlarmışız.
sanki günlüğün de çok ipinde. hehe.

günlük tutabilecek kadar hayat dolu, umut dolu olmak. evet.

günlüğümden bir enstantane:

sevgili günlük,

gün bitti. iyi geceler.

"
"
"
"
"
"
"
"

sana ne yaptı da gelip başlığını açtı dedirten bireydir. sana ne la?

sıradan geçen hayatlarımızın bile baş rolü bizken elbette olaylara bakış açımız yaşamımızı renkli kılıyor. sıradan hayatımızın içerisinde bile içsel hesaplaşmalarımız, sanrılarımız, sancılarımız, aşklarımız, tutkularımız, sevinçlerimiz, üzüntülerimiz, mutluluklarımız varken elbette günlük tutmaya devam edeceğiz.

dostoyevski, tolstoy, hugo, gogol, kafka ve daha nice ustanın eserlerini okurken sıradanlığın içindeki bakış açısını değerlendirmesine şahitlik etmiyor muyuz?

bir de neden günlük tuttuğuma değinecek olursam, geçmişte neler hissettiğimi şu anda yaşayarak okuduğumda hem hayatımda nelerin değiştiğini, hem neler hissedip hissetmediğimi hem de güzel bir gelişmişlik hissini ve hazzını yaşamak bana oldukça sevimli geliyor.

kendi içinde başka bir dünyası olması muhtemeldir. belki orada ot gibi yaşamıyordur.

benim . uygulama üzerinden tutuyorum günlük defterim yok. daraldikca yazıyorum onu da mı yapmayalım içimize ata ata çatlayalim mı..

ot defteri.

günlük tutmak yaşadıklarınızı ya da yaşamak istediklerinizi tekrar gözden geçirdiğiniz ve kıyıda köşede kalmışlardan arındığınız bir eylemdir. toz almak gibidir. ev şantiye olmasa da evde çimento taşınmasa da o ev tozlanır. hem el yazısını da güzelleştirir. elinize rahat gelen bir dolma kalem ile tutmanızın faydasını gördüğünüzde mesaj kutuma teşekkürler yazmanız yeterlidir.

hayatıyla ilgili bütün sıkıcılığa, hareketsizliğe ve heyecansızlığa rağmen yazacak bir şeyler bulabilen, tabiri yerindeyse bu hususta sinekten yağ çıkarabilen boş beleş bir insandır...

günlük bugün işe gittim, çalışma arkadaşım figen kafayı bana takmış galiba, kocaman da poposu var, tam bir k*ncık!!!
tabi benim ne kadar güzel bir kadın olduğumu fark ettiği için çıldırıyor....

mesela yukarıdaki örnek girişe bakarsak, günlüğü öfke kusmak için, dedikodu arkadaşı gibi kullananlar da olabilir. cins cins insan var memlekette.

benimdir. ot gibi yaşıyor olsam da zihnimde ot gibi bir hayat yok. düşüncelerimizi ve duygularımızı dile getirmek için illaki o gün içinde çeşitli aksiyonlar yaşamak zorunda değiliz. ayrıca ilkokul çocuğu muyuz ki "bugün şunu yedim, buraya gittim, başıma bu geldi." diye yazalım?