hepsi olmasa da birkaç tane okuduğum var elbette
genelde kısa olanları okumayı tercih ediyorum
devamını gör...
55 yaşında bir öğrencim hocam ben konuşabiliyorum ama anlayamıyorum demişti. merak etmeyin yalnız değilsiniz türkiye'de çoğunluk böyle zaten diyecektim, dilimin ucuna gelmişti yutmuştum. böyle bir şey sanırım. bende de var.
devamını gör...
ben yazmayı okumaktan daha çok seviyorum. bu açık ara böyle ama diğer taraftan bir tanımın okunması daha doğrusu kendini okutması da belli kriterlere bağlı bana göre.

özellikle düzgün bir türkçe ile anlaşılır şekilde açılmış olması gereken bir başlığın ilk tanımı da mümkünse ne çok uzun ne çok kısa olmalı.

paragraflara bölünmeyen ve noktalama işaretleri ile ilgili zorunlu olan kullanımları sağlamayan tanımları okumaktan imtina ediyorum.

herkes elbette istediği gibi yazar. amacım kimseye yazma noktasında “ayar vermek “ değil. sadece neden daha az okuduğumu izah etmek istedim.
devamını gör...
sanırım biraz benim bu.
"aman, sizin fikrinizin ne önemi var?" kafasında oluyorum genelde, kusura bakmayın demem bakın istiyorsanız ya*
devamını gör...
okursam deliriyorum
arada iyiler de kaynıyor maalesef
devamını gör...
çoğu zaman ise yazmamak ama okumak.
devamını gör...
ben okumayı yazmaktan daha çok seviyorum. farklı insanların değişik fikirlerini okumak, çok zevkli bence. okumak, en azından kendi zihnimin içinde yaşamaktan beni bir nebze olsun kurtarmış oluyor.
devamını gör...
her tanım okunacak diye bir kural hiç bir sözlükte yoktur. varoluşa bile karşı bir durumdur bu. her ilacın prospektüsü ya da ürünün kullanma klavuzu gibi bir meseledir bu.
devamını gör...
hem okurum hemide yazar*
devamını gör...
uzun yazarsın okunmaz, kısa yazarsın sallanmaz.

yazma şevkin kalmayınca okumaya da pek isteğin olmuyor.
devamını gör...
bir kaç yıl öncesine kadar fena değildi ama şu sıralar yönetim rotayı mı değiştirdi nedir bilmem ?
iti kopuğu buyur ettiler beri, pek okunacak yazarda kalmadı, çoğu ya uçtu gitti, ya da trolle döndü
buranın rotası da 2 ci uludağ kerhanesi gibi oldu
yani okunacak yazar pek kalmadı, olanlarda pek yazmıyor.
bakalım yönetim bir şeyler deniyor ama umalımda ne yaptıklarını biliyorlardır.
devamını gör...
sözlük camiasında genelde "uzun tanımlar okunmaz o yüzden kısa yaz" mottosu geçerlidir. en en nihayetinde "hız, haz, ayartı çağı" denilen bir çağda yaşıyoruz. pek de haksız sayılmaz bu tespit. değil uzun tanım 3 dakikalık videoyu bile izlemeye tahammülü yok kimsenin. kısa tut , uzun tut tanımı eyvallah sorun değil, kısalık uzunluk ırsidir biraz da. kimi uzun sever kimi kısa . ama ben sadece yazarım okumam diyenleri de ciddiye almaya gerek yok. onlar da okuyor. her tanımı mutlaka okuyan oluyor.
devamını gör...
yazmak kadar okumayı da seviyorum sözlükte ama bir itiraf: normal sözlük yazarlarının karalama defteri başlığını hiç okumuyorum. ilgimi çeken başlıklara tıklayıp yazılanları okuyorum. karalama defteri fazla genel bir başlık ve ne bileyim, hiç bakmıyorum oraya.
devamını gör...
bu benim. çok az okurum o da okumadan önce nicke bakarım. yazdıgımı bile oy,fav gelirse bakarım o da göz ucu ile.

yazmak, işte bütün mesele bu.
devamını gör...
(bkz: hem okudum hem de yazdım)
devamını gör...
benim yazdıklarıma en ufak dahi ilgi göstermiş olan her yazarın mümkünse tüm yazdıklarını okuyorum. ama onun dışında ilgimi çeken bir başlık olmadığı sürece okumuyorum.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sözlükte yazmak ama okumamak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim