şule yüksel şenler

mini etek giyenleri canavar gibi gören, modern tesettürlüyü yücelten -çünkü kendisine göre gösterişli kıyafetler giymeyen tesettürlüler de cahil yobaz (?)- bir insan kişisi. şulebaş denen örtü şeklini bulmuş bir de. öyle yani islamı ona göre yaşarsanız cennette arsanız olacakmış gibi bir tavrı var.

hastalıklı bir beyine sahip olduğunu düşündüğüm kadın yazardır kendisi.

kitaplarında, küçücük bir kız çocuğunun kasıklarına kadar varan pedofilik cümlelerinden tutun, kadınlardan sadece çocuk doğurmaya yarayan bir cinsel obje olarak bahsetmesine kadar bir sürü iğrenç, mide bulandırıcı söylemlerde bulunmuştur. kadınlara verdiği tavsiyelerle (!) kendi yaptığı şeylerin tutmaması da cabasıdır. "erkekler karılarını dövebilir" demecini vermiş, kadınlara ise "eziyet gören kadının sabrettiği takdirde allah katında büyük derecelere ulaşacağını" söylemiştir. fakat gelin görün ki kendisi, 2 kocasından da dayak yediği gerekçesiyle boşanmıştır.

bu yüzden de şule yüksel şenleri hep kendisiyle çelişen biri olarak görmüşümdür.

şule yüksel şenler'in hayatını demet tezcan ın kalemi aldığı kitaptan okumuştum. çok etkileyici bir kitaptı okunmasını tavsiye ederim.



şule yüksel şenler;
müslüman kadınların adeta kahramanıdır.
kendisi mâlesef 2.sınıftan sonrasını belli sebeblerden dolayı okuyamadı. fakat okuma hevesi asla gitmedi . okuyarak doldu ardından yazılar yazmaya başladı.
daha 14 yaşındayken yelpaze dergisinde hikayelerle başladı yazarlık süreci.

normal ismi yüksel olmakla beraber isminin önüne şule ismini getirerek erkek olmadığını belirtmek istedi. 21 yaşında ise gazeteciliğe başladı. o sıralar abisi özer (üzeyir) bediüzzaman'la tanışarak islam dini ile ilgili bilgiler öğrendi ve kendisi, herkesin tamamen islam dinine uygun yaşamasını istedi. fakat ailesi biraz daha modern hayata uygun yaşamışlardı şu ana kadar;ojeli tırnaklar, mini etekler, partiler...

bir gün abisi özer amansız bir hastalığa yakalanır. abisinin tek vasiyeti şule'nin risale-i nur derslerine katılmasıydı.
şule yüksel şenler risale-i nur derslerine yanına ailesini ve arkadaşlarını da alarak gidiyordu artık. herkes - risale-i nur derslerine katılan insanlar- şule'nin de tıpkı abisi gibi güzel anlatmasını bekliyordu. şule yüksel şenler ojeli tırnaklarla, başında kocaman bir topuzla, mini eteği ile risale-i nur derslerine katılmıştı bu durumdan çok rahatsız olduğunu daha sonraları belirtti o gün öyle katılması ona çok utanç verici olduğunu söylemişti. zamanla şule yüksel şenler risale-i nur derslerine katıla katıla mini eteğin boyunu kısalttı ve örtündü. örtündükten hemen sonra daha tam islam'ı anlayabilmiş değildi.
zamanla şule'nin kalbi islam'a ısındı, ve tüm kalpleri islam'a ısıtmak için kendini islam'a adadı.

daha önceleri terzide çalıştığından dolayı dikiş nakış işini de biliyordu. ve yeni bir örtünme şekli icat etti. yabancı dergilerin mankenlerinin baş kısmını guaj boyayla boyayarak 'şulebaş' isimli örtünme şeklini yaptı.
gazetede yazdığı yazılardan dolayı birçok kez dava edildi. ancak hiçbir şekilde amacının farklı bir doğrultuda gitmesine izin vermedi.
yeni başörtü modelleri ile müslümanların hayatına gerek konferansları ile gerek yazılarıyla bir çok şey kattı.
kendisi de bu modeli kullanarak herkese
örnek oldu.
1971 yılında cumhurbaşkanı cevdet sunay'a hakaretlerinden dolayı 8 ay hapis yattı. cevdet sunay'ın şule yüksel şenler i affetmesine karşın şule bunu reddederek 8 ayını sonuna kadar cezaevinde kaldı.


ayrıca recep tayyip erdoğan ve eşinin birbirleriyle evlenmesinde katkı sağladı.


kendisi birçok şey yaşamış, çok ağır hakaretler işitmiş, linçler yemiş fakat asla amacından sapmamıştır.

o müslümanların özgürlüğü için mücadele vermiştir.
huzur sokağı, bize ne oldu hidayet gençliğin ızdırabı...
birçok eseri dizilere ve filmlere de konu olmuştur.https://media.normalsozluk.com/up/2021/06/03/nyz9trddecgijncu.jpg

ülkeye zarar vermiş kişiler listesinin başında yer alan biridir. kim olduğunu bilmesek tatlı dille yutturacaksınız ya haha.

edit: siyasal islamcının dik alası ve kadın düşmanı biridir.

her ne olursa olsun kim onun hakkında ne derse desin islam ile ilgili hayatımızda büyük bir değişiklik yapan bir insandır. bu değiştirilemez yani*

kadınların özgürlüğüne düşman, siyasal islamcının tekidir yalnız ödediği bedellere saygı duyarım en azından mevcuk akp islamcısı gibi omurgasız değildir.

dünya tarihinde üretilmiş en estetik yoksunu giysinin mucidi. bunu siyasal islamcı mümine üniforması olarak tasarlamıştı. köy köy gezdi ama tutmadı. akp döneminde türbanlıların oranı bir hayli artsa da geleneksel bağlama biçiminin henüz yanına bile yaklaşabilmiş değil. icat ettiği bu tuhaf giysiyle bir kez daha çomaristan halkının dünyanın en estetik yoksunu insanlar olduğunu kanıtladı. haliyle dünyada da tutmadı tabii. pakistan, lübnan, tunus ve daha pek çok ülkenin müslüman kadınları bizim çomaristan kadınlarından daha iyi giyiniyor.

ayrıca pek anlatılmaz ama kendisi kocasından yıllarca, sistematik biçimde gördüğü şiddeti sırf mümineliğine halel getirir gerekçesiyle gizlemiştir. tecavüze uğrayan kadını suçlayan, çarpık yetiştirilmiş hastalıklı zihniyetin yoz ürünüdür. işin tuhafı modern türkiye tarihi, muhafazakar cenahın bu yoz celebritilerinden geçilmiyor.

başörtülü kadınları melek, başörtüsüz kadınları cehennemlik olarak gören, ve bunu yazan, türk yazar. huzur sokağı kitabı diziye de uyarlanmıştı. okuyan, izleyen herkes bunu anlayacaktır.

küçüklüğümde çok övüldüğü için aldığım "huzur sokağı" adlı kitabı evimde bulunduğu için pişmanlık duyduğum yazar. o zamanlar bilmiyoruz tabi ideoloji mideoloji.

not: kimsenin okumasını istemediğim için bir yere bağışlamadım, üşenmediğim bir vakit üstünkörü inceleyip geri dönüşüme atmayı planlıyorum.

dişi necip fazıl kısa kürek.

vatikan çıkışlı dinler arası diyalog siyasetinin ülkemizdeki kadın temsilcisi. herkeş onu müslüman bildi. bunnaar müslüman adamlar, diyen gibi.

şule yüksel şenler
cumhurbaşkanı cevdet sunay'a hitaben yazdığı yazıdan dolayı 13 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldı.
hapse girdikten iki ay sonra da sunay tarafından hakkında af çıkardı. ama
şule şenler
"suçlunun suçsuzu affettiği nerde görülmüştür? o benden af dilesin" diyerek affı kabul etmedi ve cezasını bursa cezaevinde tamamladı.
fikri ne olursa olsun idealist, yürekli bir kadın.

dini yönünü eleştirmeyeceğim. beni ilgilendiren kısım bu değil. edebi kişiliğini başarı bulmuyorum. çok basit olaylar ve basit yazım tarzı var. okuyucu ile dalga geçer nitelikte geliyor. üç kıtabından sonra anca şans vermeyi bıraktım.

ya ruh hastası ya da büyük ve başarılı bir proje kendisi. ikinci seçeneği tercih ederim çünkü bir ruh hastasının peşinde büyük bir kitlenin olmasını ve bir sözüyle dinleri hakkında fikir değiştirmelerini kabullenemiyorum. kendisi şulebaş türban diye kendi ismiyle anılan türban bağlama şeklinin mucidi. ona göre bu tarzda türban bağlamak hidayettir, nenelerimizden alışık olduğumuz bağlama şekli ise cahil yobaz kadınlara ait. kendisi varlıklı bir aileden geldiği için böyle bir ayrım yaptığını ve çok kompleksli bir kadın olduğunu düşünüyorum. okumuş ve seminerler veren bir kadın olarak okumak isteyen çoğu kadına engel olmuş yazdığı kitaplar ve verdiği akılllarla. biraz araştırıp öğrenebilirsiniz. bu arada başı açık her kadın için "iğrenç mini etekli mahluk" tabirini kullanır. ülkece başımıza gelmiş en kötü insanlardan biri olduğunu düşünüyorum. bugün hala iki kesim ayrımı varsa, arada nefret varsa sebebi kendisidir.

gerçekten o kadar utandığım ve o kadar nefret ettiğim bir insan ki. yazdıkları şeyin dinle uzaktan yakından alakası yokken insanlar yıllardır onun uydurduğu dini kitaplarından okuyup "bu kadın haklı ya" falan diyor. bizim insanımız hem çok aptal hem de çok cahil. atatürk kuran'ı bunlar gibi aptallar yüzünden türkçeye çevirdi ama anlatsan da anlamazlar zaten anlasalar böyle olmazlar.

necip fazıl kısakürekin dişi versiyonu olan ve soğuk savaş yıllarında amerika birleşik devletlerinin komünizme karşı kullandığı islamcı, sıkma baş bir piyon. şulebaş türban olarak bilinen türban bağlama şeklinin mucidi. şule yüksel şenler, yakın tarihimizin utanç verici olaylarından birisi olup aynı zamanda recep tayyip erdoğan ile emine erdoğanı birbiriyle tanıştıran kişidir. eserleri de aynı kendi gibi dandik. böylesi tiplerin canı cehenneme
ilgili linkler:
1) abcgazetesi.com/service/amp...
2) indyturk.com/node/134681/ha...
3) sysv.org/hakkimizda/sule-yu...
4) t24.com.tr/yazarlar/tayfun-...
5) siyasetcafe.com/service/amp...
6) siyasetcafe.com/service/amp...
7) cumhuriyet.com.tr/amp/haber...

kayseri'de bir kyk yurdunun adı.

dinci erkeklere yaranmak için saçmalığın dibine vuran cümleleri ile tam bir islami pick me girl. kompleksleri ile ilgili yazmaya kalksam 10 sayfa çıkacak gerek yok. üzücü olan büyük değişiklikler olmasında katkısı olan birisi en basitinden şule baş terimi boşa üremedi.

şule yüksel şenler'in durumu biraz araf gibi nitelendirilebilir. türkiye'nin gündemine düşmesi benim doğumumdan önceki bir zamana tekabül etse de islami cenaha ucundan bulaştıysanız, ismini illa ki duyacağınız bir kişiydi. seküler kesimden yetmiş yaş üzeri olan herkes şulebaş kavramına aşinadır.

arafta kalma durumu şu. orta halli, cumhuriyet ilkelerine bağlı bir ailede doğan şule, ağabeyinin risale-i nur hizmetine girmesinden bir kaç sene sonra islami hayata yönelme kararı alıyor. yalnız o dönemde tesettür genç kadınlar için düşünülemeyen bir hal. ya köylüler örtülü yahut yaşlı kadınlar. bu da moda eğitimi aldığı için gençlere daha cazip gelmesi için, üstü deve hörgücü gibi kabarık bir model üretiyor tabii geleneksel cenahın da hoşuna gitmiyor. sekülerler ise hakkında çeşit çeşit senaryo üretiyorlar.

aslında takriben aynı senelerde üniversiteye tesettürle gitmek isteyen bir kızın ismi ülke gündemine düşüyor ama engelleniyor. bu kız öğrenci ali babacan'ın halası. şule yüksel şenler hiç de beklemediği şekilde bir cenahın jeanne d'arc'ı oluyor. hapse dahi atılıyor. anadolu'da konferanslar veriyor. genç kızlardan pek çok kişi şulebaş modeliyle tesettüre ısınıyorlar. zannedersem 70'lerin sonlarıyla beraber şule'nin de ismi yavaş yavaş gündemden düşüyor.

ben kendimi bildiğimden vefat ettiği zamana kadar şule yüksel şenler, sağlık problemleriyle uğraşıyordu. çok gerekmedikçe de islami kamuyounda yer almadı. aslında bir şeylerin kıvılcımını yakan kişiydi. ürettiği modeldeki baş örtü şeklinin islam'a uygun olmadığını, o devir için öyle bir model ürettiğini söylerdi.

tesettür bir zaman gerçekten tesettürdü. şimdi çözülen ictimai bağlarla beraber tesettür anlayışı da , onun temsil ettiği değerler de tahrife uğradı. şule de bir zamanların hoş bir sedası olarak kaldı allah rahmet eylesin.