yargı (dizi)

kanal d'de başlayan ilk bölümü yayınlanmış olan yeni dizi. başrollerini kaan urgancıoğlu ve pınar deniz paylaşıyor. ilk bölümünü izledim farklı bir konusu var, en azından şuan yayında olan diğer dizilerden farklı. dizinin geleceği var gibi şimdilik, açıkçası merak uyandırdı bende. kaan urgancıoğlu'nu emir kozcuoğlu rolünden sonra böylesine farklı bir rolde görmek hem şaşırttı hem de mutlu etti. psikopat emir kozcuoğlu gitmiiş yerine baş savcım ılgaz gelmiş, hoş gelmiş.
dizide ilk bölümden beni cezbeden iki detay var;
- dizinin müziklerini yapan kişinin toygar ışıklı olması,
- bölümün bir nietzshce sözüyle başlaması.

umarım reyting kurbanı olmaz diyor ve başarılar diliyorum.

bu seneki tv dizileri arasında açık ara en iyisi.
gönlümde hala son yaz birincidir o ayrı. bu yeni başlayanlar arasında.
en azından konusu farklı. 25 yaşında holding sahibi oğlanla, onunla aşk yaşayacak olan bir kız yok en azından.
cinayet romanı delisi birisi olarak konusundan dolayı izlemeye başlayım bir demiştim ama öyle yüzeysel kalmadı baya sardı. oyunculukların bunda payı büyük tabii.

**insanın en yakınlarını bile tam olarak tanıyamacağını bir kez daha bu bölümde gördük.
insanın kendisine bile tam olarak güvenmemesi gerektiğini söylerim zaten hep.

aynı sebeple izlemeye başlayıp yine saran bir diğer dizi, kara para aşk esintisi aldım birazcık.

umuyorum senaryo klişeleşmez de ağız tadıyla izlemeye devam ederiz.
edit: kaan urgancıoğlu için küçük bir not bırakmadan geçemeyeceğim. iyidir hoştur, fakat konuşması beni çok yoruyor. içine içine konuşuyor adeta. dudakları bile kımıldamıyor. neyse içimde kalmasın diye dedim. yoksa o kadar kusur kadı kızında da olur.
bir de avukat kız birisine bir şey sorarken bu kadar çok bağırmasa, daha çok şey öğrenecek.

bence uzun bir süredir ekranlarda bu denli kaliteli bir yapım izlemiyorduk. hep aynı tek düze yapımlar, aynı hikayeler bıdı bıdı. gizemli heyecan verici bir yapım oyuncular da çok uyumlu ben beğendim keyifle izliyorum. böyle bir konuya ve kaliteli bir diziye ihtiyacımız vardı.

ilk bölümüne biraz bakmıştım, ikincinin de fragmanını izledim.
sonra baştan sona ilk bölümünü izleyip bu sezon eğer çok uzatılmaz, saçmalamazsa bu yılki dizim ilan ettim.
her sezonda tek bir dizi takip edebiliyorum. sadakatsiz ile vedalaştım. ay yapım dizisi hoştur diye yargıcı oldum.

soluksuz bütün bölümlerini izledim,öncelikle pınar deniz'in oyunculuğu harika yani ceylin karakteri,soğukkanlılığı olsun avukat rolüne girmesi olsun harikaydı dizideki favori karakterim diyebiliriz.olay örgüsü güzel ilerliyor fakat final olacağı gibi duyumlar oldum,erkenden vedalaşırsak çok üzülürüm

ay yapımının kaliteli işlerinden yalnızca bir tanesi. şimdi bir avukat gözüyle diziyi birazcık irdeleyelim.

öncelikle başroller pınar deniz ve kaan urgancıoğlu müdafii ve savcı tiplemelerini gerek mizaç gerekse diyalog olarak sağlayabilecek nitelikte. yani bunun belli bir tipi mi var kardeşim diye sorarsanız sadece bir gününüzü adliyede geçirmeniz cevap için yeterli olacaktır.
pars karakterini canlandıran mehmet yılmaz ak'ı daha önce rol aldığı yapımlardan az çok anımsıyorum rolü için söyleyebileceğim tek şey onun için biçilmiş kaftan. hırslı, yeri geldiğinde sinsi yeri geldiğinde acımasız bir kanun adamını ondan iyi canlandırabilecek sayılı isimler var şuan sektörde.

dizi ceza hukuku bazında karşıt tarafları oluşturan savcı-müdafii ikilisini işliyor. bir tarafta ele avuca sığmaz tuttuğunu koparmak için her şeyi göze alabilen avukat ceylin diğer tarafta kanunu her şeyin üstünde tutan ve onuru için yaşayan savcı ılgaz. kader bu ikiliyi bir cinayet davasında birleştiriyor ve avukat ceylin, ılgaz'ın kardeşi çınar'ın müdafiliğini üstleniyor. işin en ironik kısmı ise buradan sonra başlıyor. spoiler olduğu için devam ettirmeyeceğim fakat şunu belirtmek isterim sonraki süreç işleyecek yargı mekanizmasını ve bu süreçteki vicdan muhasebelerinin nasıl dengelenmesi gerektiğini gözler önüne serecek.

bitirmeden ufak bir anıyı da anlatmak isterim geçen hafta adliyedeki bir işim dolayısıyla mahkeme kaleminde bir katibe danışmam gerekiyordu. kendisiyle ufak bir merhabalaşma sonrası yargıyı izleyip izlemediğimi sordu bende ''evet izliyorum'' dedim. bunun üzerine ''yahu avukat bey savcının katibini almadan cinayet mahalline gittiği mi görülmüş '' diyerek sitemde bulundu. evet türk dizilerinde bazen ufak detaylar atlanabiliyor; bu tarz ayrıntıları işleseler sektörün içindeki insanların gözünde daha gerçekçi bir yapım olarak görülebilir.

en nihayetinde yargı'nın başarılı bir yayın hayatı geçireceğini umuyorum. o kadar övdüğüm son yaz'ın final yapmasından sonra umarım yargı'nın başına bir şey gelmez...

alışık olduğumuz türk dizilerinden biraz farklı bi dizi. maalesef süresinin uzunluğu nedeniyle bir süre sonra bozacağını ve tekrara düşeceğini düşünüyor olsam da ilk bölümleri gayet güzel ve merak uyandırıcı.
oyuncular hakkında yorum yapmam ne kadar doğru olur bilmiyorum ama kaan urgancıoğlu'nun aşırı kasıntı oynaması beni rahatsız etti. pınar deniz'in oyunculuğunu da bir türlü sevemedim gitti. yine de, üstteki yazar arkadaşların da dediği gibi hiç beklentisiz izlemeye başlayıp beni içine çekti bu dizi.

güzeller güzeli pınar deniz'in tiz çığlıklar attığı sahneler dışında pek sevdiğim, kaan urgancıoğlu'nun sakin ve karizmatik hallerini önümüze seren yerli dizi. komiseri hiç sevmiyor ve affetmiyorum. gerisine çok girmeyeceğim.

bu aralar izlediğim tek türk dizisi. şimdilik güzel ilerliyor oyunculuklar da iyi. hafif merak unsuru da mevcut. klişe türk dizilerinde olduğu gibi yalılar falanda yok bildiğin halktan insanlar.

severek başladığım ama senaryonun kervan yolda düzülür diyerek bölümler ilerledikçe yazıldığını düşündüğüm dizi.
bakalım her şey akla uygun şekilde çözülecek mi?

pars bey vardı daha önce bir tane hayatımda, sağolsun tek eşli değildi. hukuk fakültesini de adliyeyi de elden geçiren hümanist bir insandı. en azından dürüsttü ve eşitlikçiydi. tüm kadınlara aynı davranırdı, kibar ve flörtöz. mümkün olsa dünyadaki tüm kadınları sever, çok geniş bir gönlü var. ona hiç gönül koymadım, hiç kızmadım. bugün fark ediyorum ki adamı hiç ciddiye almamışım. en deli fişek vaktimde girdi hayatıma, öyle olunca on kaplan gücündeki ilvıs'a pars mı dayanır? şimdi olsa muhtemelen pars beni üç parçaya ayırır o ayrı konu. ama o gün var ya o gün... o gün ben ağır siklettim ve bir dağ devirdim.

neyse pars bey gibi adamları severim. bence hayattaki şansını kendi yaratan, kimseye de yaranma derdi olmayan adamlar saygıyı hak ediyor. beyaz ve siyah insan yoktur. grilerin içinden birini seçeceksem pars benim için cok uygun. ilgiyle izliyorum savcım.

diğer pars'tan haberim yok ahahaha çok eski mevzu.

ablamın ısrarları sonucu izledim. şu an türk televizyonunda izlenebilecek kalitede dizi. oyunculuklar iyi ama konuyu sevmedim. katilin engin çıkacağı dizinin ta başından belliydi zaten. benim gibi fazla cinayet,polisiye içeriği tükettiyseniz katili 1.bölümden tahmin edebilirsiniz.

ne zaman sıkmaya başladığını düşünüp "izlemeyeceğim artık" dedikten sonra yeni bir olay patlıyor dizide. biraz uzatmalara oynuyor gibi ama hala kendini bi şekilde izletmeyi başarıyor.

pınar deniz ve kaan urgancıoğlu çiftini başrol yapmasıyla zaten yüksek izlenmeyle başlayıp konusuyla beraber çok daha fazla beğeni almış dizi. bende ilk başta özellikle ilk 15 bölümü beğeniyle izledim. farklı ve yapılmamış bir diziydi fakat sonra klasik televizyon dizileri gibi tekrara ve boğan bir drama bağladı artık eskisi kadar izleyemiyorum maalesef.

bir dizi ne kadar bozabilir diye düşünüp çıktım yola, cidden bu kadar bozabilirmiş. avukat ceylin karakterini izlemek o kadar sıkıyor ki beni, artık partneri olan savcı ılgaz’ı bile izlemek zor geliyor bana, oysa ılgaz benim üzümlü kekimdi, çok severdim. lütfen, lütfen biraz düzgün yazın şu senaryoyu sema hanım. *

pars savcıyı tüm gün izlerim, derya savcı’ya ısınmaya başladım ancak gözümde bir avukat seda asla olamaz. * laçin hanımı oynayan kadın rolü yaşıyor, gerçekten çektiği acıları ekrandan hissediyorum yaa. yekta bey’i de boğazlamak istiyorum. * merdan dede de güzel bir tipleme, onun doğrucu oğluşu metin amir sıktı ama yine de izleniyor. çınar ve ergen tayfasının sahnelerinin azalmasıyla dizi bir nefes aldı. ceylin’in annesi de gıcık bir karakter, ancak ablasını seviyorum. eniştesi hele, tam bir enişte ya, gerçekten, cuk oturmuş. buz kadın zümrüt iyi değildi ama azaldı herhalde sahnesi onun da.

şu haliyle bile en iyi türk dizilerinden benim için, bu konuda şaşkınım ama öyle. ilk 10 bölümü çok iyiydi, ne zaman engin gitti, o zaman kalite düşmeye başladı. *

şu an yayınlanan bölümden geliyorum. pars savcım cüneyt'e sarı sidik mi dedi ben biraz içmiş olduğum için kafadan mı uyduruyorum emin değilim ama tam parslık cümle olmuş. bir yakınıma sordum, net cevap da alamadım. ılgaz savcım çekici mekici ama pars savcım çok daha renkli kişilik, sıkıcı ılgaz'ı kim napsın. yekta tilmen de olmasa engin'den sonra izlenmeyecek bir dizi kıvamında zaten. o çirkin yüzüğünü çıkarsan tam olacak pars savcım ama onu da çıkarttırmazlar sana.

ilk bölümlerini büyük bir keyif ile izliyordum. ancak ilerleyen zamanlarda artık bıktırdı beni. birinci sezondan sonra hiç bakmadım. ilk sezonda bile sürekli her şeyin bir aile etrafında dönüyor oluşu beni soğutan en önemli etkendi. bu sezonda da sanırım önemli bir karakter de diziden ayrılmış. çok sıktı ve çizgisinden çıktı

ilk bölüm yayımlandığı zaman ufak tefek klişeleri olsa da bizimkiler ilk defa düzgün bir iş yapıyor demiştim. öyle de hissetmiştim. klişeleri önemli değildi sarıyordu falan. gel gör ki bu yaklaşık 15-20 bölüm sürdü (daha bile kısa olabilir, hatırlamıyorum.). türk milleti olarak yine yaptık yapacağımızı, kem gözlere mi geldi, nazar mı değdi ne olduysa dizi öyle bir bozdu ki severek izlediğim diziyi gördüğümde kanal değiştirmeye falan başladım.
izlemeyen varsa (ki öyle bir şey mümkünse sizi ayakta alkışlıyor ve size bir dolu plaket vermek istiyorum.) dizimiz bir avukat ve savcının yaşadığı gizem ve entrika dolu hikayeleri anlatıyor. ben size spoiler vermeyeceğim, sezon başı yayımlanan fragmanları izlerseniz zaten spoilerın maximumunu yapım tarafından yiyorsunuz. sonra da izleyesiniz kalmıyor.

bugünkü bölüme gelirsek savcımı bi salmadınız da salmadınız. bu adam sizden ne çekti yahu. gerçekten bu dizinin olay akışını takip etmek veya etmeye çalışmak beni çok yoruyor. olmuyorsa vazgeçin vallahi bak, izleyici olarak biz cinnet geçiriyoruz ekran başında. olayı çözmeyi de geçtik artık, gidişatın saçmalığını çözsek yeter.

dip not: oyunculuklarını sevdiğim pınar deniz ve kaan urgancıoğlu başrollerde yer alıyorlar ve dizimiz kanal d tarafından yayımlanmakta.
dibin dibi not: sezon finali diye dayattığınız fragmanın akıl karı olmadığını diretiyorum, teşekkürler.

ilk başladığı dönemler çok popüler oldu. herkes bu diziyi övdü. instagram bu dizinin editleri ile doldu. peki ben merak edip açıp 10 dakika izledim mi? hayır. çünkü doğuştan gelen türk işi dizi izleme yeteneğim ölmüş. körelmiş. bu dizi hakkında bildiğim tek şey adam savcı, karısı avukat. adam olana bu bilgi çok bile.

oyuncu listesinde pınar deniz, kaan urgancıoğlu, mehmet yılmaz ak, uğur aslan, zeynep atılgan, başak gümülcinelioğlu, arda anarat, şükran ovalı, uğur polat, zeynep parla, nilgün türksever, onur durmaz, hüseyin avni danyal, samet kaan kuyucu, zeyno eracar ve hakan dinçkol gibi oyuncuların olduğu 2021 yapımı dram/aksiyon/suç türündeki bu dizinin yönetmenliğini ise ali bilgin ve beste sultan kasapoğulları yapmıştır.

dizimiz televizyonda gösterilen sağlam dizilerden biri olsa da süreleri tutturmak için sıkıcı ögelerde bulunmuyor değil. televizyondan olmasa belki de uçacak bir projeye dönüşebilirdi. güzel dizidir iyi seyirler.